Ayça, acımasız bir mafya babasının, tehlike dolu dünyadaki tek masum kızıydı. Emir ise, geçmişindeki karanlık sırlarla yaşayan ve tek görevi onu korumak olan soğukkanlı bir yakın korumaydı. Bir sabotaj girişimi, yolları kesişen bu iki farklı dünyanın insanını yakınlaştırır. Ayça`nın kalbi Emir`e doğru çekilirken, Emir`in profesyonel duvarları da yavaş yavaş yıkılır. Ancak babasının kuralları, Mert`in kıskançlığı ve Emir`in karanlık geçmişi, bu yasak aşkı imkânsız kılmak için bir araya gelir. Şimdi Ayça, babasının gücünü karşısına alarak hayatının en büyük tehlikesi ve en büyük aşkı arasında bir seçim yapmak zorundadır. Peki, fırtınanın ortasında filizlenen bu aşk, hayatta kalabilecek mi?

Hatay/İskenderunlu bir kız ve Antalya/Alanyalı bir erkeğin kilometrelere rağmen aşkı mı denir? Karşınızda sekizinci kurgum 497 Km. İyi okumalar, oylarınızı bekliyorumm🖤

Güzel seven bir adam Barlas... Bu sevgiden habersiz yıllarını geçiren Benan... Sıcacık, eğlenceli bir aile... Tatlı cadı bir görünce...

Ailesini trajik bir olayda kaybeden Asya`nın hikayesi.

KİTAP YARI TEXTİNG

Türkiye`de suçlu arama listesinde birinci sıraya yükselmiş ve kendine Labirent lakabı takmış bir seri katilin gözünde kurbanları ikiye ayrılıyordu. Ölenler ve kayıplar. Ölenler gurubunda olup şanslı olmak vahşet verici olabilirdi ama kimse kayıplar gurubunda olup Labirentin koleksiyonu olmak istemezdi. Kayıplar gurubuna girmek nadir bir durumdu, Labirent koleksiyonundaki parçaları özenle seçerdi... Gece Akbulut da her zaman ölümü bir şans olarak görmeyi vahşet verici buldu, oysa Labirentin sıradaki koleksiyonu olmak onunda beklentilerinin arasında değildi. Artık oda Labirentin kayıp isimli kurbanlarından biriydi ve Alt Birim isimli bir cehenneme hapsedilmişti. Alt Birim sadistler, vahşet yancıları ve katillerle doluydu ve burada öldürmek nefes almak kadar normal bir şeydi. Gece Akbulut bu cehennemden kaçmalıydı ama bilmediği bir şey vardı. Burada olma sebebi sadece Labirent yüzünden değildi. Peki ya sen? Kayıp olmak ister misin?

Seri katil, aşk , polis, şiddet,

Gerçek hayattan ibaretlenmiş Bazen tek bir mesaj, bütün bir günü güzelleştirir. Bazen sadece bir dost, bütün bir hayatı değiştirir. Ömer, gerçek hayattan bunaldığında açtığı bir Instagram hesabıyla bambaşka bir dünyanın kapısını aralar. Bir istek gelir: Elif. Ardından Yiğit, İrem, Sümeyye ve Elif Su. Hepsi farklı şehirlerde, farklı hayatlarda ama aynı boşluğu paylaşan gençlerdir. Sanal bir dostlukla başlayan bu yolculuk, zamanla birbirinin yarasını saran, omuz omuza yürüyen altı kalbin gerçek bağını örer. Birbirlerini hiç görmeden, birbirlerini en çok anlayan insanlar olurlar. Bu kitap, uzaklıkların dostluğa engel olmadığını, gençliğin karmaşasında bile bir “yuva” bulabileceğini anlatan sıcacık bir hikâye. Çok güzel yaz temalı kitap ve uzak mesafe hikayesi

Atıldığım okula tekrar nakil adırdığımda neler olucağını bilmiyordum.

Yıllardır hayat arkadaşı ile konuşmayan Gece,maskeli bir balo partisinde yakınlaştığı kişiyi öğrenir.

Yeraltı dünyasında aşk, en az ihanet kadar tehlikelidir. Aden Kaya, şehrin en güçlü mafya liderlerinden birinin kızı. Çocukluğunu karanlığın içinde geçirmiş, babasının gölgesinde büyümüş, gücü ve dik duruşuyla hayatta kalmayı öğrenmiştir. Onun için güvenmek, nefes almak kadar zor bir şeydir. Altay Kurt ise o dünyanın en korkulan ismidir. Sert bakışları, acımasız kararları ve sarsılmaz otoritesiyle herkesin diz çöktüğü bir lider. Onun için duygular sadece zayıflık, aşk ise ölümcül bir oyundur. İki düşman ailenin arasında sıkışan Aden ve Altay, nefretle başlayan bir hikâyenin tam ortasında bulurlar kendilerini. Her karşılaşma bir savaş, her bakış bir meydan okumadır. Ama inkar edemedikleri bir gerçek vardır: Nefretin gölgesinde büyüyen tutku, bazen en keskin silahlardan bile daha yıkıcıdır. Kurt, gülün dikenlerine rağmen onu koparmak ister. Gül ise kurda teslim olursa, kendi varlığından vazgeçmek zorunda kalacaktır. Ve bu hikâyede kazanan yoktur. Sadece, kanla yazılmış bir aşk vardır.

Yeni bir dünya ve temiz sayfa... Sanırım

Ailesi ile köyde yaşayan bir kız. Oraya aniden bina yapmaya karar veren bir Mühendis. Ama aslında o bir Mühendis değil Mafyadır. Kızın başı belalardan kurtulmaz!

"Bazı karşılaşmalar kaderi yeniden yazar…" Feraye, geçmişinin yaralarını sarmaya çalışan genç bir doktor. Hayatını sakin ve düzenli kurmaya çalışırken, kendini bir anda karanlık bir dünyanın tam ortasında bulur. Bir adam…Pamir. Onun hayatına girmesi, Feraye’nin bildiği her şeyi altüst eder. Bir çatışma, kan kokusu, beklenmedik bir kurtuluş… Ve artık kaçamayacakları bir bağ. Kimi zaman bir nefret, kimi zaman bir zorunluluk… Ama ikisi de biliyordu ki..Bu yol, sıradan bir hikâyeyle bitmeyecek.

Mafya Kocası yüzünden cıkmaz Bi yola giren efsun aşiret ağası tarafından kurtarılır

Kara Para Asena Duman işlemediği bir cinayet yüzünden cezaevine atılır. Hayatta kalmak ve özgürlüğünü geri almak için tek bir yol vardır: Gerçeğin peşine düşmek. İzler onu ülkenin en güçlü mafya ailesine götürür. Ailenin başı, acımasız Feride Karakan’dır. Asena, masumiyetini kanıtlamak için kamera kayıtlarını ister… ama Feride’nin başka planları vardır. Mafya hanedanının geleceği için oğluna bir gelin arayan Feride, Asena’da istediğinden çok daha fazlasını bulur. Şimdi Asena, iki seçenek arasında sıkışıp kalır: Özgürlüğünü almak için şeytanla dans etmek… ya da sonsuza kadar mahkum hayatı yaşamak.

Nikah memuru gelip mikrofonu eline aldı. - Tüm misafirler, hoşgeldiniz. Burada Akhan ve Demirci ailelerinin mutlu gününe şahit olmak için bulunuyoruz. Gelin hanım adınız soyadınız? - Damla Akhan. - Damat bey adınız soyadınız? - Bahadır Demirci. - Sayın Damla Akhan hiç kimsenin tesiri altında kalmadan Bahadır Demirci’yi eş olarak kabul ediyor musunuz? - Evet! - Sayın Bahadır Demirci hiç kimsenin tesiri altında kalmadan Damla Akhan’ı eş olarak kabul ediyor musunuz? - HAYIR!

“Sensizlik, kalbime sapladığın hançerden daha çok acıttı." Sözleri ruhumu delerken, nefesi kulağımdan boynuma indi. Tüm hücrelerim titredi; bu savunma değil, içgüdüsel bir teslimiyetti. *** Yirmi üç yılını altın bir kafeste geçirmiş Morrigan Everhart özgür bir kuş gibi arkasına bakmadan kaçtığında ilk durağı teyzesinin otelidir. Lanetleriyle bir esinti gibi kulaktan kulağa yayılan bu otel teyzesinin ani kaybıyla ona miras kalır. Ancak yağmurlu bir yas sabahında mezarlığa Viremont`lar adına gönderilen bir çelenk yaşayan son Viremont `un habercisidir. Cassian Viremont; İnsanlara göre kendine has duruşu, zarif dokunuşlarının ruhundan bir parça taşıyan notalara temasıyla oluşan resitaliyle şöhret bulmuşken ; Morrigan `a göre gecenin gölgelerine sığınan , otelin bir diğer mirasçısı olan ölü bir adamdır. Morrigan , bir gecede parmağındaki yüzükle nefretini kazandığı Cassian ile yalanların gölgesindeki sırları çözmek için ittifak yapar. Gölgelerden biri daha belirir: Raven. Unutulmuş bir lanetin bekçisi , hem katil hem kurban... Ve onun gölgeleri altında , hiçbir sır sonsuza dek gömülü kalmaz. "Bazı kapılar yalnızca içeriye girmek için değil, içinden çıkamamak için açılır. Bazı bakışlar bir hançer gibi saplanır, kanatmaz ama iz bırakır . Ve bazı adamlar... zamana hükmetmez ama zamansızlığa lanet bırakır.”

“Hasiktir, Logan! Hani çocuk ölmüştü?” Az önce evde Türkçe konuşan adam şu an ona bağırıyordu. Uzaktaydı fakat yakalanamayacak kadar bir uzaklık değildi bu. Umay adamların elindeki silahları görünce cadde boyunca koşmaya başladı. Adamların hepsi Umay’a bakıyordu. “Bu küçük bize sorun çıkarır mı?” “Sanmam Yegor. O sadece küçük bir kız, bunları unutacaktır.” dedi Logan arkasına bile bakmadan koşan Umay’a bakarken. Logan yanılıyordu. Umay’ın yeni tanıştığı bir duygu vardı. O da intikam duygusuydu. Umay bir ara sokağa girdiğinde dinlenmek için duraksadı. Gözyaşları koşarken akmaya başlamıştı bile. Elini cebine attı. Yarısı yanmış mendili çıkardığında o an içinde bir öfke belirdi. Burnuna götürdü mendili ve kokusunu içine çekti. Biraz olsun babasının kokusunu alıyordu. “Bugün size yaşatılanları unutmayacağım baba.” dedi boğuk çıkan sesiyle. Ailesinin intikamını alacaktı.

Deniz, İzmir’in sıcak sahillerinden, Karadeniz’in soğuk ve kapalı dağlarına sürüklendiğinde; kaybettiklerinin ağırlığını, bir daha asla güvenmeyeceğini sanmıştı. Bir gecenin içinde, sislerin arasından kaybolan hayatı, onu hiç tanımadığı bir adamın evine, hiç bilmediği bir kaderin ortasına sürükledi. Demir, kendi sessiz dünyasında yaralarını saklayan, dağların diliyle konuşan bir adamdı. Ve şimdi, istemediği bir misafirle aynı çatı altındaydı. İkisinin arasında büyüyen gerilim, sis gibi ağır ve kaçınılmazdı. Kimi zaman bir bakışla savaşacaklar, kimi zaman bir dokunuşla duvarlarını yıkacaklardı. Geçmişlerinin karanlık gölgeleri, onları birbirine iterken, sisin ardında saklanan daha büyük bir tehdit ikisinin de hayatını sonsuza dek değiştirecekti. Sis Çizgisi, güvenin küllerinden yeniden doğduğu, bir adımın her şeyi değiştirdiği, ve en karanlık anlarda bile umut edenlerin hikâyesi... Bu sisin içinde, gerçekten kaybolmaya hazır mısın? ⭐⭐⭐ Not= Kurgumun her hakkı bana aittir, çalınması ve kopyalanması durumunda mahkemenin soğuk duvarları ile karşılaşılması kaçınılmaz sondur. İyi günler✨ @dadaaa

Ressamsın ve ulke genelinde acimasizligi bilinen bir mafya sana aşık

Bu kitapta bir genç kızın hayatına tanıklık edeceksiniz. Onun gözlerinden dünyayı görecek, çocukluğundan bugüne uzanan yolculuğunda yaşadığı sevinçlere, hüzünlere ve dönüm noktalarına şahit olacaksınız. Her bölümde, kendi hayatımıza da ışık tutacak dersler bulacak, belki de kendinizi onun hikâyesinde keşfedeceksiniz.

Nikah günü terk edilen KARAN KARABEY, bedel ödemek zorunda bırakılan MAHİ…… Yalanlarla çevrilmiş hayatlar…… Bir bedel bir haykırış bir var olma çabası……

Birçok sırrı aralayan perdeleri açmaya ve gizemli bir yolculuğa hazır mısınız

"yanlızlıkları kesiştiğinde iki kırık ruh birbirini buldu." Yağmurun sessiz acılarıyla dolu dünyası,emirin kendi yaralarını taşıyan bakışıyla kesişti. İkisi de evlerinde eksik kalan sevgi ve anlayışı dışarda ararken,tesadüf onları aynı anda aynı yerde buluşturdu.kelimelere gerek kalmadan,birbirlerinin yazdıklarını anladılar;o an iki kırık ruhun birbirini tanıdığı ilk andı