Okumaktan zarar gelmez... 🤺🤺

ULYSSES YAYINLARI TARAFINDAN BASILIYORRR Hayatının bütün yükünü sırtlanmış genç bir kız ve onun hep yanında olan arkadaşları, peki ya bir gün o kızın hayatına gerçek ailesi girerse...

Annesiyle fazla sıradan bir hayatı olmayan kızın hayatına babası ve abikeri dahil olursaa ne olur?

Herkes bir rol oynar; kimisi gelin, kimisi metres, kimisi sadece izleyici. Ama Duru, perdenin arkasındaki eldir. Bu hikâye, sadece entrikaların değil, içsel dönüşümlerin, beklenmeyen ortaklıkların ve gölgede kurulan ittifakların romanı. Ve bazen, intikam… zarifçe sunulan bir tekliftir. Hayat, Duru Sayar için her zaman bir adım önde olmak, güç ve zekâyla her engeli aşmak demekti. Ancak bir gün, ailesinin içine düştüğü bataklık, onu hiçbir stratejiyle kontrol edemeyeceği bir yola sürükler. Para, güç ve statü... Bunlar, Duru`nun asla kaybetmeyeceği değerlerdi. Fakat şimdi, hayatını şekillendirecek tek şey, ona evlenme teklif eden Soydan ailesinin oğlunun dünyasında kendine bir yer edinmektir. Bu evlilik, bir çıkış yolu mu yoksa tuzak mı? Duru, ailesinin yüzünü güldürmek ve kendi gücünü pekiştirmek için her şeyi riske atmaya kararlı. Ama oyun büyük, rakipler acımasız ve sırlar karanlık... Duru, kendi geleceğini inşa etmek için mücadele ederken, karşılaştığı her yeni yüz, daha derin bir oyunun parçasıdır. Gerçek, ona hiç beklemediği bir şekilde yüzleşmeyi vaat eder. Duru`nun kararları, sadece kendi değil, ailesinin de kaderini değiştirecek... Ve bir yasak aşk günahın üç kalbini oluşturacak.

Saint Éloïse Lisesi… Ayrıcalıklı olanların bir numaralı okulu.... İhtişamın, hırsın, sınıf farkının ve sırların hüküm sürdüğü, her adımın dikkatle atılması gereken seçkin muhteşem bir dünya. Burada bazı dostluklar sarsılmaz bir güçken, bir anlık yanlış güven tüm hayatı altüst edebilir. Zenginliğin büyüleyici cazibesi ile kıskançlığın yıkıcı gölgesi arasında, kuralların yalnızca güç sahipleri tarafından yazıldığı bu okulda; akıllı olmanın yetersiz olduğunu ayakta kalmak için cesur olmanın gerektiğini sana tüm acımasızlığıyla gösteren okul. Ve aşk… Kimi zaman sığınılacak tek liman, kimi zaman ise en tehlikeli tuzak olduğunu bizlere anlatan karakterler. Peki, bu hikâyede sen kimin tarafında olacaksın?

Herkes normal mi olmalı bazıları sihirli olamaz mı...

Yaşadığı büyük depremden sonra ailesini kaybetmiş genç bir kız ve hiç kızları olmayan Karalar. Kader mi onları bana getirmişti yoksa her şey planlımıydı? Karalar büyük bir gizemdi, çözülmesi imkansız derece de zor olan problemdiler ama ben çözecektim. Başka şansım yoktu.

Mafyanın efsanevi aşkını sizlerle buluşturmak için yazılmış bir kitap.

Bir İtalyan Mafya`m kurgusudur. Tek gecelik bir hata ile peşine bir İtalyan mafyasını taktığını nereden bilebilirdi ki? Yer yer klişeler olabilir buna da dikkat çekmek isterim ve mantık hatalarını umursamanızı tavsiye etmem. Çünkü bu benim kendi evrenim ve içimden geldiği gibi yazıyorum, karakterlerin konuşmalarını ben yazıyor olabilirim ama aslında onların beni yönettiğini bilmelisiniz. İyi okumalar, şimdiden desteğin için teşekkür ederim ballı kurabiyemm ❤️‍🩹💞🍪🍯

Abisinin arkadaşına aşık olan nidanın hikayesi

Hayatının yalan olduğunu öğrenen ve bir yalanla hayatına giren hayatının aşkı

Trabzon`dan Mardin`e uzanan bir hikaye Elimden tutan adam beni hiç bilmediğim bir şehre, bilmediğim bir eve ve tanımadığım insanların içine getirdi."Oğlum elinden tuttuğun kız kimdir?" Diye soran pala bıyıklı, aklar düşmüş, hafif kilolu bir ağa gibi duran yaşlı adam "Nişanlım sevdiğim kadın." Diyen elinden tuttuğum adama baka kaldım. Daha ben onu tanıyalı bir hafta olmuştu. Benim gibi şok olan karşımdaki kişiler "Ne nişanlısı? Sen zaten Evin`le nişanlısın."Diyen yaşlı kadın. Bu annesi olsa gerek. Duyduklarımla bir kez daha şok yaşadım. Ne demek başkasıyla nişanlı? Kendi kendime sorduğum soruyu yanıtlayan elimden tutan Nişanlım olduğunu söyleyen Siyam oldu. "Onunla hiç bir zaman nişanlı olmadım. Size onu sevmediğimi söyledim. Onu kardeşim gibi gördüğümü söyledim. Ama siz kendi kafanıza göre oynamaya devam ettiniz." Dedi ve bana döndü. "İster kabul edin ister etmeyin. Ben Açela`ýı seviyorum onunla evleneceğim. Ha yine de yok diyorsanız bundan sonra ne adımı duyar, nede beni görürsünüz." Dedi elimden tuttuğu gibi beni merdivenlere doğru yukarı çıkardı. Arkamızda şaşkın bakışlar bırakarak çıktık.

Yusuf, bir iftira ve bir yalancı şahit sonucunda henüz on sekiz yaşında iken, on beş yıl ceza almış ve hapse girmiştir. Cezasını çekip hapisten çıktığında artık otuz üç yaşında bir adamdır. Bir gün, kader yine Yusuf ile bir oyun oynar, ve yolunu yıllar önce kendisi aleyhinde yalancı şahitlik yapan adamın kızı Elif ile karşılaştırır.Yusuf, zaman geçtikçe Kader ve aşk arasında bir çıkmaza girer. Elif ise, gerçeklerden habersiz yıllarını geçirmiş ve otuz bir yaşına gelmiştir. Her gün aynı saatte işine gidip gelmekte ve hayatta tek varlığı olan babası ile tek başına ilgilenmektedir.Zorlu bir hayat mücadelesi veren Elif, Yusuf a karşı bir şeyler hissettiğinde, o da tıpkı Yusuf gibi kader ve aşk arasında bir çıkmaza girer.

​🌟 Sadece Benim Ritmim: Ritmin Peşinde (1. Kitap) ​"Geri kalan her şeyi unutturan o ritmi bulmakla ilgili." ​Ulusal Sanat Akademisi... Burası, parlak mermer zeminler üzerinde yükselen bir statü savaşıydı. Altı Yıldız için ise bu okul, sadece yeni bir sahne değil, varoluşlarını sınayan bir sınavdı. ​Onlar bir ekipti, bir aileydi. Ancak Akademinin acımasız kuralı basitti: Ya çizgiyi geçersin, ya da o çizginin gerisinde kalıp kaybolursun. ​Liderleri Ayaz`ın omuzlarındaki bilinmeyen, ağır bir sır, Altı Yıldız`ın birliğini tehdit ediyordu. Ona meydan okuyan elit dansçı Melis ise Ayaz`ın sırrını bir kırbaç gibi kullanmaya hazırdı. ​Noa, Ayaz`ın gözlerindeki o tehlikeli, parlak kıvılcımı görüyordu. Bu, sadece dans etmek için gelinen bir yer değildi; bu, tüm dünyaya karşı ayakta kalma mücadelesiydi. ​Onlar, sadece bir hikayenin son sözü olmayı reddettiler. ​Tüm baskılara, sır perdesine ve ayrılık fısıltılarına rağmen, Altı Yıldız`ın tek bir hedefi vardı: Kendi ritimlerini bulmak ve onun peşinden gitmek. Çünkü biliyorlardı ki; bir zincirin gücü, tüm halkaların birbirine olan sarsılmaz inancıyla ölçülür. ​Sadece Benim Ritmim Serisi Başlıyor: Ritmin Peşinde.

" Naptın be nemrudun kızı ?" " Ne yapmışım ki ?" " Beni kendine çok pis âşık ettin. "

İki kardeş yeni bir kasabaya taşınır. Bir arkadaş grubuna katılmaya karar veren kardeşler başta herşeyin eğlence için olduğunu sanarken karmaşık bir durumun içine karışırlar. Kendilerini karmaşık ilişkilerin, düşmanlıkların, dostlukların ve ihanetlerin içinde bulurlar. Ve sıradaki gün ne olacağı ise sadee bir merak konusu olur...

Maç yaparken kafasına top attığı kızın başına bela olacağını nereden bilebilirdi ki?

"Milyonlarca insanın arasında sadist bir psikopatın beni bulması olanaksızdır, ama maalesef dünya olasılıkları oynamaya bayılıyor."

Türkiye`nin en iyi motorcusu ile kurye kızın aşk hikayesine tanıklık etmeye hazır olun~

İncir Çiçeği Her sır bir bedel ister, her nefret bir sevdaya çarpar… Melda, geçmişin karanlık dehlizlerinde kaybolmuşken, geleceğini şekillendiren adımları istemeden atar. Bir yanda zekâsıyla hükmeden bir adam, Faris… Diğer yanda adını, ailesini, hatta kendini arayan bir genç kız… İncir Çiçeği, yalnızca bir aşkın değil, bir aidiyetin, bir ihaneti çözmenin ve bir kaderin kıyısında durmanın hikâyesidir. Bir anahtar, bir kan lekesi, bir söz… “Ruhunun temiz ve saf tarafı bana yaşamak için sebep oluyor.” Kimin dost, kimin düşman olduğunu anlamanın bile geç kaldığı bu yolculukta, okuyucu bir kez daha karar vermek zorunda kalacak: Gerçek mi daha acı, yoksa hatırlanan mı?

Bu sadece birbirini seven ama kırmaktan başka bir işe yaramayan iki aşığın hikayesiydi.

Burçların insan olduğunu ve isimleri olduğunu hayal edin. On iki kız aynı evde Her biri farklı bir karakterde Başlarına ne gelecek merakla bekle!

Yıllar geçti ama biricik annemizin yeri bir türlü dolmak bilmedi. Acımızı da yanımıza alıp bambaşka bir şehire geldik. Peki yıllar sonra her şeyin başladığı yere dönmeye karar verirsek: KEMER Mahallesine.. Kardeşliğin, dostluğun, ailenin, en önemlisi aşkın mahallesi; KEMER.

Karşımdaki çocuk yüzüme bile bakmadan içeri girdi

Demirer ailesi, dışarıdan kusursuz görünen ama içten içe sessizlikle çürüyen bir ailedir. Bir akşam yemeğinde, çocuklardan üçü aniden fenalaşır. O gece, masanın üstündeki yemek kadar ağır bir sır evin havasına siner. Pars, hastanede ona yardım eden hemşirenin yüzünü gördüğünde donar kalır çünkü His, onun eski lisesinden hatırladığı sorunlu bir kızdır. Bir zamanlar sessiz ama karanlık davranışlarıyla dikkat çeken bu genç kadın, şimdi Pars’ın ailesinin hayatına beklenmedik biçimde geri dönmüştür. Gerçek yavaş yavaş ortaya çıkarken, Pars hem ailesinin karanlık sırlarıyla hem de kendi geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalacaktır.