devam ediyor 3a önce güncellendi
Kırmızı Kurdele
@emine_dz
Okuma
1
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Bugün Yağmur on sekiz yaşına girdi.
Ben ise on altı yaşındayım.
Ama tam iki yıldır içimde büyüttüğüm bir sözüm var: Ben on sekizime bastığım gün, Yağmur’u ailesinden istemeye gideceğim.
Gülmeyin.
Belki çocukça gelir, belki safça. Ama aşk, yaşla değil yürekle ölçülür. Ben onu çocukken tanıdım, ama ona adam gibi sevdim. Ne zaman göz göze gelsek, içim titrerdi. Parmaklarımız birbirine değmese de kalplerimiz hep yan yana gibiydi.
Hayalim basitti:
Bir gün Yağmur benim eşim olacaktı.
Onunla küçük bir evimiz, belki bir kedimiz, belki minik bir oğlumuz…
Sabahları papatyayla uyandıracaktım onu, akşamları saçlarını okşayarak uyutacaktım. "Benim Yağmur’um" diyecektim, "her mevsimde çiçek açan tek güzelimsin."
Bugün ona doğum günü sürprizi yapacaktım. Elimde küçük bir buket çiçekle. Koşa koşa yanına giderken içimde kelebekler uyanıyordu.
Ama onu gördüğümde, kelebekler bir anda taşa çarptı.
Yanında biri vardı. Sakallı, bıyıklı… belli ki benden yaşça büyük. Ama asıl acı veren şey, Yağmur’un ona nasıl baktığıydı.
Gülüyordu.
Sarılıyordu.
Elini onun göğsüne koymuştu, adam ise beline sarılmıştı. Birbirlerine ait gibilerdi.
O an hiçbir şey düşünemedim. Vücudum kendi kendine hareket etti.
İleri atıldım.
"Yağmur, bu adam kim?" dedim, sesim çatladı.
Adam baştan ayağa süzdü beni. Küçümseyen bir bakış attı.
"Sen de kimsin kardeşim?" dedi, beni kolumdan itti.
Tam ona saldıracaktım ki, Yağmur araya girdi.
"Kerem! Dur… o benim nişanlım."
Donakaldım.
Gözlerim Yağmur’un yüzüne, sonra parmağındaki yüzüğe kaydı.