devam ediyor 3h önce güncellendi
RUHi -REHİN BERDEL
@aytenennnn
Okuma
169
Oy
8
Takip
8
Yorum
5
Bölüm
3
Adamın gözlerinde bir şey vardı; garip bir ışıltı. "Kaç yaşındasın?" dedi, sesi sert ama yumuşak bir tını taşıyordu, sanki bir oyun oynuyorduk ama kurallarını hala çözmemiş gibiydim. "14," dedim, ama sanki bir hata yapmışım gibi. O, aynı kelimeleri tekrar etti, "On dört," dedi, ama bu kez daha fazla anlam yükleyerek, bir anlam arar gibi. "Senin tamı tamına 14 yaşın var mı?" diye sorarken, gözleri beni ölçüp tartıyordu, sanki yaşım kadar acı da varmış gibi.
"O zaman ben de 26 yaşındayım," dedi ve içindeki karanlık gülümsemesiyle. İçimi bir soğuk rüzgar sarstı, kalbim hızla çarpmaya başladı. "Senin yarın kadar," diye tekrar etti, ama bu sözler, ruhuma bir ağırlık gibi oturdu. İçimden bir ses, bu oyunun çok farklı bir şey olduğunu, bana söylenenin doğru olmadığını fısıldıyordu.
Benim için hâlâ her şey bir oyun gibi görünüyordu. Üzerimde ağır, beyaz bir gelinlik vardı; bana büyük gelen o gelinlik, ruhumu sıkıştırıyordu. O an sadece ona bakıyordum. Gözlerim onu bir yabancı gibi süzüyor, ama içimde bir şeyler uyanıyordu. "Bunlar sadece oyun, sadece bir oyun," diye fısıldıyordu iç sesim. "Bununla geçecek," diyordum kendime. Ama içimdeki o huzursuzluk gitmek bilmiyordu.
O an, adamın söylediklerine bir anlam veremiyordum. "Ne zaman evime gideceğim?" diye sordum, sesi titreyen bir çocuktan çıkan o sade, ama acı dolu soru, her şeyi değiştiriyordu. O an bana çok büyük bir ev gibi görünen bu yerde, ben bir yabancıydım. Her şeyin normal olduğuna dair bana söylenen her şey, bir an önce kaybolmalıydı.
Adamın sesindeki sertlik yumuşadı, ama hala bir gariplik vardı. "Evin bundan sonra burası," dedi, o kadar sakin bir şekilde ki. O söz, içimi bir bıçak gibi kesti. "Hayır, ben annemi ve babamı istiyorum," diye ağlamaya başladım. Gözyaşlarım, akmaya başladıkça, içimdeki boşluk daha da büyüyordu. Hemen bir şeylerin değişmesini istiyordum.
Dışarıdaki dünyayı, evimi, kaybolan ne varsa hepsini… Ama burada, bu yabancı odada, o adamın sözleriyle sıkışıp kalmış gibiydim. Ağlamaktan başka bir şey yapamıyordum. Benim için her şey kararmış, hayalini kurduğum güvenli dünyam dağılmıştı. O anda tek isteğim, kaybolan çocukluğumu yeniden bulmaktı.