[ kafes ] - Etiketin'de Kitap Listesi
devam ediyor 2h önce güncellendi Lanet Kafesi : Kaçış Yok
@sahravecoluu
Okuma
297
Oy
42
Takip
12
Yorum
91
Bölüm
7
Bir maskenin ardına saklanmış gizemli bir adam, kızın her anında onun nefesinde. "Ben senin nefesindeyim." Her sözü bir tehdit, her adımı bir bilmece. Kızın sınırlarını zorlayan bu adam, sadece izlemiyor; onun korkularını birer birer yüzüne vuruyor. Ve kafes... O kafes, sadece demirlerden ibaret değil. Onu saran korkular, anılar ve yapamayacağına inandığı seçimlerden örülü.
devam ediyor 2a önce güncellendi Kafes
@ecosum_y
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Kumsalın ailesi küçük yaşta ölü olarak ilan edilmiştir.Ama kızın daha bundan haberi yoktur .Teyzesi alır ve araz yani oğlu ile birlikte buyur teyzesi ise ölü kızının yerine bakmayı seçer hem araz’i hemde kumsalı çocukları olarak büyütür ama bu işin içinde garip bir terslik vardir.kumsalın üvey babası işin içine girer ve olaylar daha trajedi yol bulur.kumsal tüm bunlardan sıkılır ve gereksiz erkeklerden kurtulmayı seçer ve ikinci bir kumsal doğar.
devam ediyor 2a önce güncellendi KARANLIK KAFES
@orion
Okuma
529
Oy
426
Takip
6
Yorum
49
Bölüm
12
kuşun kanat çırpma vakti gelmişti....
devam ediyor 2a önce güncellendi SARMAŞIKLARLA DOLU KAFES
@zehraozturk
Okuma
156
Oy
102
Takip
5
Yorum
50
Bölüm
8
Aşk hiç hazır olmadığımızda kapımızı çaldı. Sarmaşıklarını kafesime sardı. Sessizce kafesime girdi. Sessiz olmasa engel olacaktım.Hepiniz gibi engel olamadım. İşte o gün başladı. Kafesinde yaşayan biri beni sarmaşıklarıyla içine aldı. O kim mi? O izinsiz giren bir sarmaşık. Sarmaşıklarla dolu kafesimin katili Beni kendine hapseden biri...
devam ediyor 4a önce güncellendi Sevgi Menekşesi
@eirene_themis
Okuma
3
Oy
1
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Kalp insanlara duygular için verilmiş bir dehliz iken , beyin mantık ile düşünerek içindeki tüm duyguları yok eder . Çiçekler sevgi göstergesidir derler, kokusuna ve güzelliğine göre yargılanır derler . Menekşe neye göre yargılanır . O bu gün elinde solmak üzere olan bir buket Menekşe ile geldi ... Gözleri bir depreme açılan artçı depremler gibiydi . Ve bu deprem ikimiz dahil bir çok insana zarar verecek gibi duruyordu. Ama aslı neydi ? Bir açıklaması olmalıydı değil mi ? Yüz üstü bırakıp gitmelerinin , bir hiç yerine koymalarının bir açıklaması olmalıydı... Katliam yaratıp özür dilerim demelerine alışmıştım, fakat beni yıkıp geçip ezmesine alışamadım. Kalp dedikleri şey bende vücut bulurken , beyin ve mantık onda tıkır tıkır işliyordu.
devam ediyor 7a önce güncellendi CAMBAZ - Karanlık Festival serisi-
@ikrasayee_013
Okuma
1
Oy
1
Takip
1
Yorum
2
Bölüm
1
"Karanlık Festival`e hoş geldiniz. Eğer adrenalin isterseniz hız trenimize bine bilirsiniz ya da daha iyisi Sırlar Sirk`ini izlemeye ne dersiniz?"
devam ediyor 4a önce güncellendi Kan ve Maskeler
@birininayparesi
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Gecelerin en büyük canavarı, gündüzlerin en masum oyuncusu… Kapitolina Aleda Çevik, tüm ülkenin sabah manşetlerine “çapkın, şımarık, mafyanın zengin kızı” olarak yansıyan ama yeraltının en korkulan dövüşçüsü olan Zver’di. Kimliği bir sır, gücü ise bir efsaneydi. Ancak babası Erdinç Çevik, onun dışarıda bir korumaya ihtiyaç duyduğunu düşündü ve karşısına Ayaz Okan Demirkan’ı koydu. Ayaz, en iyi özel korumalardan biriydi. Kapitolina gibi birine korumak zorunda kalmak, onun için yalnızca bir görevdi. Ama Kapitolina için bu, onu bezdirmek ve sınırlarını zorlamak için bir oyundu. Ancak bu oyun, zamanla bir meydan okumaya dönüştü. İkiside meydan okumayı severdi, ama kazanan yalnızca biri olabilirdi… Kan, maskeler ve oyunlarla dolu bir hikâyeye hazır olun.
devam ediyor 3a önce güncellendi Altın Kafes
@shendaysu_
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
"Aşk mı? Aşk mı diyorsun sen buna!" Uzak bir diyarda, nehirlerin şarkı söylediği, ağaçların fısıltıyla sohbet ettiği, `Duygular Vadisi` adında bir yer varmış. Bu vadide yaşayan her canlının kendine has bir sesi, bir melodisi varmış. Sevinçler kuş cıvıltısıyla, hüzünler hışırdayan yapraklarla, aşklar ise tatlı bir akarsu mırıltısıyla ifade edilirmiş. Ancak Vadinin en sessiz köşesinde, rengarenk çiçeklerin arasında, adının tüm zarafetini taşıyan, gözleri mor mine çiçekleri kadar derin, saçları ise en nadide ipeklerden dokunmuş gibi görünen Eflatun adında bir kız yaşarmış. Eflatun, diğerlerinden farklıymış. Onun kendine ait bir sesi yokmuş. Konuşamaz, şarkı söyleyemezmiş. Tüm duygularını, parmak uçlarından yayılan, zarif, ebegümeci rengi ışıklarla ifade edermiş. Sevinçliyken ışıkları dans eder, üzgünken soluklaşır, meraklandığında ise pırıl pırıl titrermiş. Vadideki herkes Eflatun`u çok sever, onun sessiz ama renkli dünyasına hayran kalırmış. Bir gün, Duygular Vadisi`ne, uzak diyarlardan, müziğin kalbi olan **"Armoni Şehri"**nden genç bir gezgin gelmiş. Adı Karan`mış. Karan, dünyanın en güzel melodilerini arayan, kemanının teliyle en derin duyguları bile dile getirebilen yetenekli bir müzisyenmiş. Ancak Karan`ın kalbinde büyük bir eksiklik varmış: duyduğu her melodide bir şeyler eksik gelirmiş, o "tamamlanmış melodiyi" bir türlü bulamamış. Karan, Duygular Vadisi`nin sessiz güzelliğine hayran kalmış. Kemanını eline almış ve içinden gelen, hüzünlü ama umut dolu bir melodi çalmaya başlamış. Bu melodi, Eflatun`un yaşadığı çiçekli tepeye kadar ulaşmış. Eflatun, duyduğu bu büyüleyici sese doğru çekildiğini hissetmiş. Daha önce hiç bu kadar dokunaklı bir melodi duymamıştı. Karan, çalmaya devam ederken, karşısında eflatun rengi ışıklarla parlayan bir kız görmüş. Eflatun`un gözlerinde gördüğü derinlik ve parmak uçlarından yayılan o zarif ışıklar, Karan`ın kemanının tellerinde daha önce hiç çalmadığı notaları uyandırmış. Karan çalmayı bırakmış. Eflatun, ona doğru nazikçe yaklaşmış ve parmak uçlarından yayılan eflatun ışıklarla, Karan`ın melodisinin ne kadar güzel olduğunu anlatmaya çalışmış. Karan, Eflatun`un sessiz dilini anlamış. Her bir ışık titreşiminde bir duygu, her bir renk değişiminde bir düşünce olduğunu fark etmiş. Ve o an anlamış ki, aradığı tamamlanmış melodi, Eflatun`un sessizliği ve onun o eflatun ışıklarında saklıymış. O günden sonra, Karan her gün Eflatun`un yanına gelmiş. Karan kemanını çalarken, Eflatun da ışıklarıyla ona eşlik etmiş. Karan`ın melodileri, Eflatun`un eflatun ışıklarıyla dans etmiş. Melodiler hüzünlendiğinde ışıklar soluklaşır, neşelendiğinde pırıl pırıl parlarmış. Bazen, Karan öyle notalar çalarmış ki, Eflatun`un ışıkları Vadinin en nadide çiçeğinin rengini alır, hatta gökyüzündeki bulutları bile eflatun rengine boyarmış. Vadideki diğer canlılar bu eşsiz uyumu hayranlıkla izlemişler. Anlamışlar ki, aşkın dili sadece kelimelerden ibaret değilmiş. Karan, Eflatun`un sessizliğinde kendi eksik melodisini bulmuş, Eflatun ise Karan`ın müziğiyle kalbindeki tüm duyguları dile getirebilmiş. Ancak Karan, Armoni Şehri`nden gelen, şöhret düşkünü bir başkasına aşık olmuş. Bu kişi, Karan`a daha büyük sahneler, daha büyük dinleyiciler ve alkış vaat etmiş. Karan`ın zihnini bulandıran bu yeni cazibe, Eflatun`un sessiz ve gösterişsiz sevgisinin üzerine bir gölge düşürmüş. Karan, artık sadece kendi melodisinin peşinden koşmaya başlamış, Eflatun`un eflatun ışıklarının eşsiz uyumunu göz ardı etmiş. Karan`ın melodileri, eski gücünü ve ruhunu kaybetmeye başlamış. Çaldığı her nota, ruhsuz ve soğuk geliyormuş. Eflatun`un ise ışıkları giderek solmuş, artık eskisi gibi canlı parlayamıyormuş. Karan`ın müziği olmadan Eflatun`un duyguları dile gelmiyormuş. Eflatun, Karan`ın onu terk ettiğini, kalbinin ona artık cevap vermediğini görmüş. Duygular Vadisi`nin kalbinde, bir zamanlar Karan`ın melodisi ve Eflatun`un ışıklarıyla açan o büyülü eflatun çiçek ise, Karan`ın ilgisizliği ve Eflatun`un kederiyle birlikte, günden güne solmuş, yaprakları buruşmuş ve sonunda tamamen kurumuş. Karan, şöhretin peşinden koşarken, bir zamanlar kalbine dokunan o eşsiz melodiyi kaybetmişti. Eflatun`un parmak uçlarından artık ışıklar yayılmaz olmuş. Sessizliği, tarifsiz bir hüzünle dolmuştu. Duygular Vadisi`nin en güzel renklerinden biri, ebediyen kaybolmuştu. Karan, şöhreti yakalamış olsa da, kalbindeki boşluk büyüyordu. Çünkü bilmeden, Duygular Vadisi`nin en değerli hazinesini, tamamlanmış melodisini ve sessiz aşkın eşsiz ışığını kendi elleriyle yok etmişti. Ve o günden sonra, Duygular Vadisi`nde açan çiçekler bile bir daha asla o eflatun rengi kadar parlak olmamış. Herkes, Eflatun`un sessiz çığlığını ve Karan`ın kendi elleriyle kırdığı biricik melodiyi hatırlatırmış. Aşkın, bazen nasıl kolayca solabileceğini ve bir kez kaybedildiğinde, geri gelmeyecek bir melodi gibi nasıl sessizliğe bürünebileceğini fısıldarmış... Yıllarca dinlemiş bu masalı Eflin. Yıllarca altında kalmış bu masalın. Karan`ı bulmak istemiş, bu yollarda sürüklenmiş. Ölüm korkusu onu durduramamış... Ta ki karşısında o çıkana dek...
Loading...