`` Senin aşkın nefretten doğmuş .`` dedim hayal kırıklığıyla `` Aşk sensin nefret ben .Benim aşkım olamaz Ayza durulay.`` dedi tiksinir gibi . `` Her batan güneşin ardından gün yine doğar . Lütfen öyle konuşma .`` dedim `` Yanılıyorsun . Hiç doğmamış bir güneş ne yeniden doğar , ne de batar.`` dedi bu sözler hançer gibi saplanmıştı en derinlerime. `` Biz o intikam bıçağıyız . Birimiz bıçağın gövde kısmı , diğeri ise keskin ve yaralayan yanı .`` dedi gözlerime bakarak. Ayza yaşadığı sıkıntılardan dolayı dedesinin kendisine yardımıyla başka bir hayat kurmak için olduğu şehirden taşınır . Annesi ile babasına çok kızgın ve kırgındır ama bu kadar şey risk almaya yetmez tabiki de. Okulum arkadaşlarım en önemlisi ailemi geride bıraktım peki ya neden .

15 yaşındaki Ada`nın annesi ile babası ayrıldığında beri İstanbul`da annesiyle beraber yaşamaktaydı.Annesiyle arasında anlaşmazlıklar olan Ada evden kaçarak en yakın arkadaşının yanına gider.Ada`nın okulu arkadaşının evine uzak olduğu için arkadaşının okuluna nakil olur.İşte olaylar şimdi başlıyor...Peki kim bu Ada?

Bu kitap bir aşkın nasıl cehenneme dönüştüğünün, bir kadının sessiz çığlığının ve bir adamın geri dönüşsüz pişmanlığı...Bir aşkın, bir ölümün ve geride kalan gölgelerin hikayesi... Okurken kalbiniz sıkışacak, satır aralarında Mila`nın sesini duyar gibi olacaksınız. "Beni görmedin, beni seçmedin... benden geriye sadece gölgem kaldı...

Zamanında ailesinin yaptığı hataların bedelini ödemek istemeyen genç kız kaçmaya çalışır

Bu duygular zormuş

Sosyal medya Aşkı:)

Karakterlerin ismini düşündüğümde yazmaya başlayacağııımmm

Silahlar arasındaki iki düşmanın aşkı...

Üstü basit intihar olarak kapatılan abisinin gizemli cinayetinden sonra yeni yeni toparlamaya başlayan Mira`nın tek bildiği, abisinin ölümünün basit bir ölüm olmadığıydı. Ne kadar bu işin peşini bırakmak istemesede hayatına devam etme zorunluluğu kapısına gelmiştir. Her geçen gün abisinin ölümüne ev sahipliliği yapan şehir ona artık dar gelmeye başlamıştır. Aslında sadece ona dar gelmiyordu, küçüklüğünden beri ölümüne dost olduğu iki kız. Geçmişleri ve gelecekleri ne olacaksa, bu şehirden gitmek istiyorlardı. Onlara lanetlenmiş bu şehirden dışarıya ilk adımlarını attıklarında içlerindeki yangın biraz olsada sönmeye başlamıştır. Yangın yerinden kurtulan üç kız, yeni bir eve, yeni bir okula ve neredeyse yepyeni bir hayata adım atarlar. Fakat bilmedikleri şey, sınıflarında sürekli kendileri çekişmeli bir kavga halinde buldukları üç erkek arkadaş ile sadece okulda bir araya gelmedikleriydi. Hem sınıfta hemde yaşadıkları yerde komşu olarakta mı sürekli atışacakları? Bu onlar için kötü gelecek miydi asıl? Yoksa kaderlerinin bir parçası olabilir miydi? Habersiz birlikte gittikleri barda peşlerine düşen adamlar onları başka bir ülkeye kaçırdığında ne olacaktı peki? Onları kaçıran kişinin kim olduğunu öğrenince gerçekten yıkılacak tek bir kişi vardı, yaraları kanadından vurulacak tek kişi... Altı aykırı ruh, yanlış olduğunu düşündükleri doğrular ve ölümüne dostluk ve aşklar...

“Bazı aşklar baştan kaybedilmiş savaştır. Onlar birbirine yasaktı. Ama kalpleri dinlemeyi hiç öğrenenemedi.."

Kız kardeşi gibi gördüğü Sanem`in ölümüyle sarsılan Maysa`nin, psikoloğu iyileşme süreci için bir yardım kampına katılmasını önerir. Hiç kimseyle konuşmayan ve etrafına görünmez duvarlar ören Barkın’la, aynı yardım kampında yolları kesişir.

Hayat, bazen en beklemediğimiz anda değişir. İnci, annesini kaybettikten sonra babasının yaşadığı mahalleye taşınır ve yeni bir hayata adım atar. Dar sokaklar, eski kafeler, mahalle sırları ve geçmişin gölgeleri arasında, göz göze geldiği gizemli bir adam, hem kalbini hem dünyasını alt üst edecektir. 90’ların sıcak, samimi ve bazen hüzünlü atmosferinde başlayan bu hikaye, aşk, kayıp ve yeni başlangıçların öyküsü.

lise hayatını konu alır.

Bu benim ilk kitabım yazım hatası olursa özür dilerim umarım seversiniz iyi okumalar

Daha en güzel yaşlarının başlarında , hayatındaki yaptığı yanlış kararlar yüzünden ölümle dans eden bir kızın hayatı...

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde ; pireler berber , develer tellal iken bir küçük kız çocuğu varmış. Bu küçük kız çocuğu her şeyini kaybetmiş elindeki tek kağıtla yollara düşüvermiş. Yolların bozukluğuna aldırmadan , ince ince çekilen çizgileri görmeden gelmesi gereken yere gelmiş. Hayatının büyük bir kısmını ailesinin gizem dolu geçmişlerini araştırarak geçiren Deren, eline geçen bir kağıtla kendini bir anda Yaralı Ruhlar Sokağında buluverir. Başına geleceklerden habersiz olan Deren aile gizemini çözmek için elinden geleni yapacaktır. BU KİTAPTA GEÇEN HER ŞEY HAYAL ÜRÜNÜDÜR !!!

Bir dava için hakariye gideb gqmzedeyi neler bekliyor

Maysa, 8. Sınıfa giden kendi halinde bir kız. Ailesi,arkadaşları,gitarı,patenleri,resimleri ve kedisi sushi onun için en değerli şeyler. Maysa her haftasonu günlük yazmaya bayılır ve bu günlükleri ömrünün sonuna kadar saklayacağını idda eder.

ahududular geç olgunlaşır

Geçmişinden kaçmak isteyen Özüm kendine yeni bir sayfa açmak için bir ortak eve çıkar evde 2 kız 3 erkek yaşamaktadır Özüm`ün gelişini kabullenemeyen Karaca ilk zamanlar onu terslesede sonra ona karşı yakınlık hisseder. "Karaca... bana aşık olma bana sevdalan çünkü aşk gelip geçici." "Sana yemin ederim seni tüm kalbimle seveceğim Minik kuş."

“Anlar solup gider, anılar hafızanın sessiz çiçekleri gibi kalır“

Gerçek hayattan esinlenmiş karakter isimleri degistirilmiş

Liseli bir genç kızın yaptığı bir tercih sonucu hayatını değişiyor. Sürükleyici bir kitap.

Uçsuz bucaksız denizlere kendini vurmuş, benliğini arayan bir kaptan. İçi içine bir türlü sığmayan, karalara kendini ait hissetmeyen bir mühendis. İkisi benliklerini de inanamadıkları aşkı da bir geminin içinde uçsuz bucaksız okyanusun ortasında birbirlerinde bulbilicekler miydi?

açıklama bulamadım..