"`Yolunu bulamamış ruhlara yardım eden bir kadın` dedi sakallı adam. Saklandığım duvar dibine daha çok sindim. `Evet bende duydum o kadını ama bence sadece bir söylenti` diye geçiştirdi sakallı adamın karşısındaki genç kız." Yasaklı ormanda yaşayan bir rehber ve ormanı keşfetmek isteyen taht varisi bir prens.

Bu kitapta yaralasar karakterlerinden bazı kişiler var ve bu hikaye Alaz Altuğ Sipahi`nin kız kardeşi Dora yaşıyor

Vatan için , Asker , Ailem için , intikam için... Güçlü kadın asker , Dostlar , Amca , Aşk , Binbaşı , Yeni Dostlar ....

Ya herşey bir yalandan ibaretse...

En yakınlarınızın ihanetini ögrenseniz ne hissedersiniz? Peki bu ihanet ölümcülse? Yurt dışına gidişi ile başlayan olaylarda Venüs`e eşlik eder misiniz? Evet diyorsanız bekleniyorsunuz...

Dünya, enerji kaynaklarını tükenmek üzere bulunduruyorken, insanlar uzayda yeni koloniler kurmaya çalışıyor. Ancak uzayda bilinmeyen bir tehlike vardır: Gizemli bir enerji dalgası, kolonileri yok etmektedir. Ana karakterimiz, bu dalgaların kaynağını bulmak ve insanlığı kurtarmak için yola çıkar.

Yeni bir başlangıç için, en başından …

"Sanki hiçbir şey uyaramaz, içimizdeki sessizliği. Ne söz, ne kelime, ne hiçbir şey. Gözleri getirin gözleri."

Babası işi ve liderliği uğruna kızından vazgeçip istemediği bir adamla evlenmesine izin verir. Elisha zorlu dönemlerin içerisindeyken aslında hiç istemediği adam ona destek olur ve babasından daha çok sever.

KARETECİ KIZIN ZORLU HAYAT HİKAYESİ

Ben, bu Dünyaya istemeyerek ve istenmeyerek geldim. İstenmeyerek geldiğim bu Dünya benden çok şey götürdü. Çocukluğumu, ailemi, dost dediğim insanları kısacası her şeyimi aldı benden. Ama ben de yaşamış her insan gibi hayata tutunup, güçlü kalmak zorundaydım. Tökezlediğim zamanlar oldu tabi ama düşmemeye yemin etmiştim. Sevdiklerim için, kaybettiklerim için, ayakta kalmak zorundaydım. Ben kim miyim? Asena ben, ASENA ALTUN…

Bazen hayat her şeyi bizden almış gibi gelir. Öylesine varmışız gibi...

Kafamı kaldırıp göğe baktım. Gözlerimden akmayan yaşların acısını çıkarırmışçasına bedenimden akan sıvıya aldırış etmedim. Hep yıkan, kırıp döken, en önemlisi de güçlü kalmaya çalışan bir kadınım ben. Belki yaşayamadım, belki de yaşatamadım. Ama beni yaşatmayanları da yaşatmayandım. Ateştim... Sudum... Öfkeydim... Yaradım lakin kardelendim de...

[KLASİK BİR GERÇEK AİLEM KURGUSUDUR]

Doğum gününü kutlayacak olduğum sevgilimin evini karıştırdım en fazla ne olabilir ki?

Kara Güneş`in Varisi "Hayır anne, ben prens olmak istemiyorum. Ben bir savaşçı olmak istiyorum," dedim kararlılıkla. Annem derin bir nefes aldı ve bana ciddi bir şekilde baktı. "Savaşçı mı olmak istiyorsun? O zaman bil ki bunun şartları kolay olmayacak," dedi. Zirveler Akademisi Annem kararını vermişti. "Seni, on krallığın çocuklarının gittiği bir okula, Zirveler Akademisi`ne kayıt yaptıracağım. Orada her çeşit eğitimi göreceksin: savaş eğitimi, kılıç eğitimi, okçuluk eğitimi... Ancak şartlar hiç kolay olmayacak. Kimse sana kralın ve kraliçenin oğlu olduğun için ayrıcalık tanımayacak. Her varis aynı şekilde eğitilecek." Savaşçı Olmanın Anlamı Bu, benim için büyük bir fırsattı; bir savaşçı olmam için bir şans. Prens olmak, sadece bir unvan değil, aynı zamanda büyük bir sorumluluktu. Ancak bir savaşçı olmak... Bu, bambaşka bir sorumluluk gerektirir. Cesaret gerektirir, çünkü bir savaşçının kalbi en karanlık anlarda bile ışığı bulur. Ben, Kara Güneş Krallığı`nın en büyük ve tek varisi olarak, asla bir prens olmamak için tanrılar üzerine yemin etmiştim. Ve şimdi, savaşçı olmam için bir okula gönderiliyordum. Bu, benim yolumdu ve bu yolda yürümeye kararlıydım

piraye geçmişi hatalarla dolu bir kadındır. ikizleri ile geçirdiği yaşamına ona kızgın ve kırgın olan ailesi dahil olur. yıllar sonra erkek kardeşi pusatın düğünü için gitti baba evinde aksiyon dolu günler yaşar kendini bir anda berdelin içinde bulan piraye ve çocuklarını nasıl bir gelecek bekliyor