Azreal, üstün başarıları sayesinde 19 yaşında dedektif olmuştur ama kişiliği yüzünden sürekli amirleri ve meslektaşları ile sorun yaşamaktadır. İdealleri yüzünden sürekli kovulan Azreal, geçmişini hatırlamakta zorluk çekmektedir. Azreal, gece sürüşune çıktığı vakit bir olaya karışır ve hayatı bir daha geri dönemeyeceği bir çıkmaza girer.

Gizemli bir katil, çocukluğundaki travmalarından dolayı çocuk, kadın demeden herkesi öldürüyor. Fakat bir hatasıyla Ankara’da kafasına koyduğu herkesi yakalamış, genç yaşına rağmen başarılarıyla tanınan Neva Komiser ve ekibinin radarına takılıyor. Peki bu zamana kadar yakalayamadığı hiç bir suçlu olmayan Neva Komiser bu katilimizi yakalayabilecek mi? Tabi ki bu katilimizi yakalarken gerçek ailesi ile tanışıp, aşk hayatına atılacak ve bu aşktan fena bir şekilde yara alacak. Okuyup görelim.

Allisa, popüler bir kızın hayatını takıntıyla takip eden içine kapanık Anna`yı kontrol etmeye çalışırken, işler kontrolden çıkar. Anna, Alissa`nın istekleri doğrultusunda cinayetler işlemeye başlar ve zamanla şizofreni belirtileri gösterir. Şehir bir canavara teslim olurken, Anna`nın üzerindeki kontrol tamamen kaybolur ve içsel karanlığı herkes için bir kabusa dönüşür. Karanlığın ne kadar derin olduğunu keşfetmek için bu gerilim dolu yolculuğa hazır mısın?

Kişiliğini bir kıyafet gibi özenle tasarlayıp giyen bir kadın düşünün. Çocukluğu zaafı olan ama zaafına işkence edinmiş bu kadının zihnini düşünün. Düşündünüz, biliyorum ama bu kadın düşüncelerinizdeki kadın değil. Kurbanlarını öldürüp gömen ve cinayetleri sahipsiz mezar taşları ile anlaşılan bir kadın. O hayran olunası bir kadın değil akıl hastanesine kapatılması gereken insanlık için tehdit oluşturan bir deli. İyi okumalar...

Sineztezi hastası olan bir adamın bu yeteneğini kullanarak cinayetleri kolayca çözümlemesini anlatıyor. Bu diğer karakterlerime göre biraz daha ele avuca sığmayan, serseri bir tip olacak

Bir Başkomiser Cüneyt Tuncer Polisiyesi 📢📢Dikkat📢 Hiç bir düzenlemeden geçmemiş hâlidir 📢📢📢 Kadın cinayetlerinin artmakta olduğu dönemde gölde ölü bulunan 17 yaşındaki bir kızın ihbarının gelmesiyle olay yerine giden Başkomiser Cüneyt ve ekibi bu tür cinayetlere alışıktı, eğer gördükleri ölü bedenin gözleri hala yaşıyor olmasaydı. Geçmişte yaşadığı bir travma sonucunda duygusallığını ifadesiz yüzünün altında saklamaya çalışan Cüneyt Başkomiser, Ezo`nun katilini aramaya başladığında birçok karmaşık olayla karşılaşır. Kıvrak zekasıyla ve insanların beyninde ki düşünceleri bile yüzlerinden okuyabilen Başkomiserin karşısında bu defa çok zeki bir katil vardır ve Cüneyt kendini bir satranç oyununda bulur.

13 sene önce ailesini katledilmiş olarak bulan İclal İlhanlı hayatını intikamına adar. Ailesinin katilini bulabilmek için her türlü yola çıkmaya hazır olan İclal`in yolu Harun Güç ile kesişir. Ona olan minneti boyun eğmesine sebep olurken yardımını da alarak katile ulaşabileceğini düşünür. Ama bilmediği çok şey vardır. Kendi çıkarları için İclal`i kullanan Harun, onu gazeteci olarak Cihan Sancaklı`nın yanına yerleştirmek ister. Cihan Sancaklı ise İclal`in kaderini paylaşan, ailesi öldürülmüş bir polistir. Zorla kabul ettirilen bu teklif, İclal`in tüm hayatını değiştirir. İntikam hırsıyla dolup taşan İclal, yeni hayatının ortaya çıkardığı gerçeklerle ne yapacak? Kaybettiği karısı ve oğullarının acısıyla katilin peşine düşen Cihan, İclal`i nasıl karşılayacak? Bu ikili, bir kurban daha vermeden katili yakalayabilecek mi? İclal İlhanlı ve Cihan Sancaklı`nın hikayesi. (2019)

Görevine ve başarısına sadık bir Polis. Kamer Saraçoğlu. Yeni atanan gizemlerle dolu olan bir Başkomiser. Kılaç Yıldırım. Bakalım yeni Başkomiser Kılaç Yıldırım ve polis memuru olan Kamer Saraçoğlu bu davayı açığa kavuşturabilecek mi? Kamer bir takıntı yüzünden ne hallere gelebilir? Bu evrende Koleksiyoncu yayınladığım ilk kitaptır ve sizlere sunmaktan gurur duyarım.

Babası ölen küçük bir kızın ileriki yıllarda Savcı olarak babasının cesedinin parçalarını tüm dünyada arama hikayesinde bana eşlik etmeye hazır mısınız? *** "Kimsin?" diye sordu karşımdaki adam. "Savcıyım." dedim umursamazca. "Nasıl bir Savcısın?" dedi. "Ölmüş bir Savcıyım." dedim. "Kim öldürdü?" dedi. "Katilim." dedim. "Savcıysan neden hapse attırmadın?" dediğinde gülmekten başka hiçbir şey gelmedi içimden. "Ruhum kendi hapsinde çürümüşken o dört duvar mı alacak intikamını?"

O gün tanrıya yalvarmıştı canavar olmamak için ama tanrı yalvarışlarını görmezden gelerek onun canavar olmasına göz yummuştu. İlk cinayetindeki adrenalini hala hissedebiliyordu.

"Susmayı seçmek, ölümü seçmekti. Siz ilkini seçerek ikisinide seçmiş oldunuz. Vicdanınız rahatsa sıkı durun çünkü ben rahat durmayacağım. Elveda deme vakti geldi benim yalancı polyannalarım..." ~Sadece Ölüm.~ "Gerçek adalet bir gün tecelli edecek." Evet, ben Akasya gülümseyen. Müdiremin vahşice öldürülüp, kalbini de cam bir fanusun içinde gördüğüm gün hayatım tepetaklak olmuştu. `Yağmur her zaman bereket getirmezdi. Bazen beraberinde felaketi de sürüklerdi.` Bu kitabın hiç hir kurum, kuruluş ile ilgisi yoktur. Hepsi hayal ürünüdür.

Psikopat genine sahip bebeklerin anne karnındayken tespit edilebileceği bu yöntem çocuğunuzun psikopat olacağını bilsenizde dünyaya getirir misiniz? İşlenen canice cinayetler, başarılı olan bir deney, sırlarla dolu perde arkası... Akıllıca işlenen cinayetler onların arkasında ki gizli saklı mesajlar. Psikopat genine sahip katili bulmaya çalışan bir dedektif. Ölmeyi dileyen bir katil.

Bu Bir Polisiye Kitabıdır. Farklı Cinayetler Ve Çözümleri.....

5. Bölüm: Soğuk Hava Deposu Temmuz, 2020

Rüya bir şeyler atıştırıp merkeze geçti. Neşeyle asayiş katına geldi. Fakat ekip arkadaşlarının oturduğu masaya gelince küçük bir hayal kırıklığına uğradı. Yine de istifini bozmadan neşeyle konuştu.

"Katil olmak için kötü mü olmak gerekir, yoksa gerçek katil zaten içimizde mi? Öldürdüğümüz benliğimizi, başkalarını öldürerek mi arıyoruz? Küçük bir kasabada ortadan kaybolan bir aile, ipuçlarıyla dolu bir cinayet ve beklenmedik bir katil… Adaletin olmadığı bir dünyada, onu kendi elleriyle yaratmaya çalışan biri mi, yoksa sadece karanlığa teslim olmuş bir ruh mu? ‘Cinayet’, insan zihninin en karanlık köşelerine yolculuk eden, gerilim dolu bir hikâye.”

Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır...

13 yaşında istismara uğrayan bir genç kızın intikam alma hikayesi.

ben hiç anlamadım

HİPNOZ Hipnozcu bir katil ve onun elinde özgürlüğü olan birçok kurban... O hipnotize eder, Kurban ise öldürürdü. "Yapma!" diye yalvardı kadın, yüzü bir maskeyle kaplanmış katile. Tüm iliklerine kadar üşüyordu. Bilmediği, tanımadığı bir yerde nedenini bilmediği bir şekilde kendini bir anda ormanın ortasında buldu. Korkuyordu. Katilin yeni kurbanı kendisi olmasından tüyleri diken diken oldu. Katil tam karşısında durdu. Gözlerine yerleşen korku tohumlarına donuk bir şekilde izledi. Kurbanının haykırışlarına acımadı ve her kurbanına yaptığı hipnozu yeni seçtiği kurbanına da uyguladı. "Ellerimi şıklattığım zaman uyanacaksın ve sana emrettiğim görevi yerine getireceksin!" kadın, elini şıklatmasıyla donmuşçasına kilitli kalırken kendinden gelmiş bir robot kadar duygusuzlaşmıştı. Katilin sesi bir acımasızdan daha korkunçtu. Kadın istemsizce başıyla onayladı ve katil, üçten geriye doğru saymaya başladı. "Üç." Hayır... "İki." İçinden bir kez daha yalvardı. `Hayır!` "Ve bir." katil elini şıklattı ve kadın, katilin himaye altında ezildi. Gözleri ve bedeni artık katilin emrindeydi. Ölümler sessizce yapıldı. Kurbanların eli artık kan kokar oldu. Ve hipnozcu katil bir kere daha kazandı. Peki ya; Başkomiser Liva Turkuaz bu katili yakalayabilecek miydi? Bir katil gibi düşünmesi gerekiyordu. Ancak öyle oyunu bozabilirdi. ⚡⚡ "Ne yapacaksın bana?" sesinin titrek çıkmasını kendisi de hiç beklemiyordu. Katilin oyununa ayak uydurmuştu ve kendisine verilen rolü en iyisi olarak yapmak zorundaydı. Katilin soğuk gözleri gözlerini buldu. Kendinden daha cesur ama katilin karşısında ürkek bir ceylan... Bu oyunda iki son vardı. Ya kaybedecekti ya da kazanacak ve bu oyunu sonlandıracaktı. Bu son şansıydı. Bu kez de eline, yüzüne bulaştırırsa Başkomiserlikten men edilecekti. Katil soğuk bir şekilde kahkaha attı. Kahkahası ormanda yankılandı. Elinde tutuğu metali avucunda top haline getirdi. "Sen benim son şansımsın Liva Turkuaz." ismini biliyordu! Liva`nın bedeni kaskatı kesildi. Rolünün dışına çıkmamak için direndi. "Oyun başladı Turkuaz." dedi ve elini ağır ağır, keyifle şıklattı. Ancak hesap edemediği bir şey oldu. Liva`nın gözleri... Hipnotize olmamışçasına bu sefer ürkek gibi değil cesurca bakıyordu. Katil ilk defa bocaladığını hissetti. Gözlerindeki şaşkınlık bir hayli meydana çıkarken birkaç defa daha aynı işlemi yaptı. Lakin kadın değil hipnotize olmak, yüzündeki zafer sırıtışı silinmemişti. "Oyun bitti Hipnoz." dedi Liva, katilin bocalayan ifadesine zaferle bakarken. "Yakalandın."

İçeri giren başkomiserin nutku tutulmuştu. Duvara saplanan iki çıtaya koltuk altlarından asılmış, vücudundaki tüm kanı boşaltılmış cesede baktı. Kadının karın boşluğundaki dövme çarptı gözüne. Hatırlıyordu bu sembolü. Biraz daha yaklaştı maktule. Tabi ya; Koç burcunun sembolüydü bu.

Kırmızı bandana bağlayan birini görürseniz; ARKANIZA BAKMADAN KAÇIN!

Dağın yamacına kurulmuş küçük bir kasabada, yüzyıllardır kimsenin dillendirmediği sırlar saklıdır. Kasabanın sessizliğinin ardındaki karanlık sırlar. Yeni nişanlanmış genç bir çift erkeğin babasının ölmesiyle birlikte, bu kasabanın tam kalbinde, geçmişten kalma ürkütücü bir dağa adım atar. Görünürde sevgiyle örülmüş bağlar, aslında şeytani bir zincire dönüşür. Gerçekle hayal arasındaki sınır silinir. Karanlık sırlar saklandıkça mı güçlenir, yoksa açığa çıktığında mı yok eder?

Özet Hikaye Teması: İstanbul’un karanlık sokaklarında geçen, mizah, zeka ve aksiyonla harmanlanmış bir polisiye hikaye. Baş karakterimiz Hakan Komiser, kıvrak zekası ve ukala esprileriyle dikkat çekerken, yardımcısı Cem saf ama yaratıcı zekasıyla olayları çözmede destek oluyor. Başlangıç Noktası: Hakan ve Cem, İstanbul’un sembolik bir mahallesinde işlenen esrarengiz bir cinayeti çözmek için görevlendirilir. Cinayet, sıradan bir suç gibi görünse de altında karmaşık bir şebekenin izleri vardır. Hakan`ın Karakteri: Esprileriyle suçluları bile çileden çıkaran, halk tarafından sevilen bir komiser. Özgüveni ve mizah anlayışıyla olaylara yaklaşır ama gerektiğinde ciddi ve keskin bir dedektife dönüşür. İkizler burcu özelliklerini taşıdığı için ikili bir kişiliği var: hem sevecen hem stratejik. Cem`in Karakteri: Hakan`ın genç yardımcısı, biraz saf ama zekasını kullanarak sürpriz çözümler sunar. Yay burcunun enerjisini taşır, çocuksu ama gerektiğinde olaylara ciddiyetle yaklaşabilir. Hakan’la sık sık komik diyaloglara girer. Olay Örgüsü: Hakan ve Cem, cinayet mahalline giderken, İstanbul’un sokaklarında mizahi ve aksiyon dolu anlar yaşar. Cinayet mahallindeki ipuçları onları şehirdeki gizli bir çeteye yönlendirir. Hakan, hem zekasını hem esprilerini kullanarak şüphelilerle konuşurken Cem bazen gaflarıyla olaylara farklı bir boyut katar. Çetenin başındaki karanlık lider, Hakan’ın sinirlerini zorlayacak kadar gizemli ve zeki biri çıkar. Ana Tema: Cinayet davasının çözülmesi sadece bir başlangıçtır; olayların arkasında, Hakan ve Cem’i bekleyen daha büyük bir komplonun ipuçları vardır. Hakan’ın kıvrak zekası ve Cem’in enerjisi bu komplonun çözülmesinde kilit rol oynayacaktır.

Bi cinayete asla kusursuzluk yoktur! Belki çok küçük bir detay tüm gizemi ortaya çıkarabilirdi. Sadece çok dikkatli olmak ve iyi gözlem yapmak gerekir. Kimse yaptığı suçu kabul etmez! Hep inkar eder ancak biz gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlarız. İşimiz buydu cinayetlerin arkasında ki sır perdesini ortaya çıkarmak. Kitabın tüm hakları saklıdır! Çalınması durumunda gerekli işlemler yapılacaktır. +