Konu: Ünlü bir özel kolejde her sınıf 13 kişiden oluşur. Ancak okul içinde yalnızca öğrencilerin bildiği bazı bir hiyerarşi sistemi vardır A sınıfı En zengin,en zeki ve en seçilmiş" öğrencilerin B sınıfı Göz önünde olan ama A:ya hizmet edenler, Cve Dsınıfı: Sessiz, dışlanan ve alay edilen öğrencilerden oluşur. Bu hiyerarşi yıllardır sorgulamaz. Ta ki alt sınıflardan Öğrenciler ve bazı öğretmenle birer birer işkenceyle öldürülmeye başlananadek. Cesetler hep aynı şekilde bırakılır: vücutlarında 13 sayısı kazınmış, başucuna okulun rozetini tutturulmuş halde. Okul yönetimi örtbas etmeye çalışır, öğrenciler ise korkuyla yaşar. Ama kimse bilmez: Bu cinayezler rastgele değildir. Katiller okulun en üstündedir. Sessizce, planlıca her kurbanı sembolik bir intikam olarak seçmişlerdir. Her ölüm geçmişte yaşanmış bir aşağılamanın bir zorbalığın bedelidir. Son kurbanlar listesi hazırdır. 13`ten geriye sayım başlamıştır

GERÇEK AİLEM KURGUSU

Kadın olduğu için hep dışlanan erkek olmadığı için zincirlenen Zeyge en ümitsiz kaldıgı zamanda ona bir yardım elinin uzanması ve maceradan maceraya sürüklenerek gizemleri cözmeye çalışırken hayatının sırrını ögrenir ve büyülü kapsülü bulmak için yola koyulur.

Gizem ve gerilim vardır.

“İnsan bazen kalp atışlarını değil, umudu dinlemeli.” Dr. Derin Soykan, hayatını kurtarmaya adamış genç bir kardiyologdur. Ama bir gece, kalbinin altından vurulmuş gizemli bir adamı hayata döndürdüğünde, tıp kitaplarında yeri olmayan bir gerçekle yüzleşir: Bazı kalpler yalnızca yaşamak için değil, sırları korumak için de atar. Cebinden çıkan kanlı bir not, babasından kalan eski bir cümleyle kesişir. Geçmişin gölgeleri, Derin’in bugünüyle buluşur. Şimdi hem Nehir adındaki küçük bir kızın kalbini hem de isimsiz bir adamın karanlıkla dolu geçmişini korumak zorunda. Kalpler atar. Ama bazen en büyük sırlar, sustuklarında ortaya çıkar. “Kalbin Sustukları”, tıbbi gerilimle gizemi ustalıkla harmanlayan, sürükleyici bir roman.

Kitapta yazılan şeyleri yapmak önerilmez şiddet ve küfür içerir iyi okumalar dilenir 😉

Açelya girmek istediği şirkete girebilmek için gönderdiği mektupta oluşan küçük pürüzle birlikte hayatının aniden değişmesini okuyosunuz.. İyi okumalar dilerim

Ülkede kadın ve çocuk cinayetleri artarken 24 yaşındaki Talya İzel`in 19 yaşındaki kardeşi olan Burcu belirsiz biri tarafından katledilmiştir. Bu belirsiz birisini bulmak için soruşturma açılsa da bir türlü bulunamamıştır. Savcılığa atanan Talya İzel, ipleri artık kendi eline alarak belirsiz kişiyi bulacaktır. Bu yolda karşısına aşk, cinayet, tehdit ve daha birçok kötülük çıkacaktır. Karşısına çıkan adamı kesin ve sert bir dille reddetmektedir ama kalbi dilinden farklı konuşmaktadır.

"Bazı ateşler yakmak için değil, karanlığı aydınlatmak için yanar…” Hazal, geçmişin külleri arasında küllerinden doğan bir Anka gibi yükseldi. Ama karanlığın içindeki eski bir yüz—Ilgaz Çetin —ona yeniden savaş açtı. Aile sırları, karanlık hesaplar ve içinden çıkılamayan bir gölge…Hazal, karanlığın tam ortasında kendine bir ateş yaktı. Ve o ateş, sadece onu değil, geçmişin her yalanını da yakacaktı. Bu hikâye bir kadının sadece hayatta kalma değil, karanlığa meydan okuma mücadelesi ve intikam alma mücadelesi

-Ne demek seri katil sensin -*Anlamıyosun demi -Neyi anlamıyorum neyi

6 arkadaş heyecanın peşindeyken kayıpların olduğu pansiyonun önünde bulurlar kendilerini cesaretli genç kız pansiyonun önüne gelir ve yerden duran gizemli şeyi alır ve içindeki görevleri yapmaya başlarlar genç kız ve genç oğlan arasındaki elektrikte bu görevleri yaparken ortaya çıkar ve kıvılcımlanır

Bir gün beş arkadaş şato`nun gizemini çözmeye karar verir ta ki Şato buna izin verir mi onları test etmeye başlar

ilk kitabim bi tik acemiyim fazla kafaya takmayin

Pelin kendini ıssız Bi hastanede bulur ve kendine dair hiç bir şeyi hatırlamaz onun hikayesini öğrenmek için kitabı okuyun.

Şiddet gören bir çocuk kurgusu yazmayı düşündüm ilk önce ama sonra vaz geçtim bir kadının 2. Bölümde annesiyle mutlu anısı var ve sonra kadının yanına tanımadıgı bir kadın gelip onu öldürmeye çalışıyor peki neden her şey ikinci kitapta (2 ay sonra falan)

Okulda sürekli zorbalık gören arkadaş ortamı olmamış yetimhanede büyüyen bir çocuğa bir gün bir mektup gelir ve o günden sonra hayatı dehşet verici ve gizemlerle dolup taşar.

Wattpad`de yayımladığım kitabım`dır Bir gece... Bir şifre... Ve sonsuz bir sessizlik. Neftis, annesinin "Asla çıkmayın... ta ki biri 889 diyene kadar" sözleriyle saklandığı o gizli odada her şeyini kaybetti. Ajan bir anne ve babanın kızıyken, artık sadece hayatta kalmaya çalışan bir çocuğa dönüştü. Ama hikâye burada bitmedi. Çünkü bazı çocuklar büyür... ve geri döner. ---

"Senden nefret etmiyorum, ama seni aynı zamanda sevmiyorumda."

İlk defa bir hikaye yazıyorum ve sizinle paylaşmak istedim. Okurken yorumlarınızla ve oylarınızla bana destek olursanız çok sevinirim. Bir şans verir misiniz?🎀💐 💫 “Yeni bir şehir, üniversite hayatı ve bambaşka bir başlangıç. Ama Gökçe için hiçbir şey göründüğü kadar kolay olmayacaktı. Hele bir de Kaya’yla yolları kesiştiğinde… Kimi tanıyacağını seçemezsin, ama kalbini kime teslim edeceğini seçebilir misin?”

Esin geçmişteki gizemi aralayacabilecekmi? Geçmişe nasıl gidecek? Peki geri döndüğünde geçmişteki ipuçları ne olacak?

Adam yatağında uyumaya çalışıyordu. Odanın derin sessizliği, karanlığın içinde nefes alıp verişini daha da ağırlaştırıyordu. Birden, yatağının hemen üstündeki pencereden sızan loş ışık perdeye vurdu. İnce kumaşın üzerine düşen şekil, yavaşça kıpırdayarak bir gölgeye dönüştü. Adamın kalbi hızlandı. Gözleri büyüdü, karanlık odada yalnız olmadığını fısıldayan o belirsiz siluete kilitlendi. Gölge, sanki nefes alıyor, sanki onu izliyordu. Yorganını yüzüne çekmek istedi ama kasları taş kesilmişti. Korku, yatağın soğuk çarşaflarından değil, geçmişten gelen karanlık bir sırdan yükseliyordu.

Mutlu son niye diyer sorar sanız kitapı okuyun

Yaşadığı zorlu bir hayatta, yaşam mücadelesi veren kadının yıllar önceki çocukluk arkadaşları ile karşılaşması

"...Acaba varoluşu tamamen acı sırlarla mı doluydu? Çözülmesi gereken bir sır mıydı yoksa açılmaması gereken bir günlük müydü?..."

Bazı geceler, sessizlik uyandırır. Bazı sabahlar ise hiç doğmaması gereken bir güne başlatır. Bir sokak... Yerde yatan bir beden... Ve geriye kalan tek şey: sorular. İlayda, sadece haber peşinde koşan bir muhabirdi. Ama o sabah, gördükleri ve öğrendikleri onu yalnızca bir hikâyenin değil, kendi hayatının da başkahramanı yaptı. Her adımda başka bir yalan, her yüzün ardında başka bir gölge vardı. Bu, yalnızca bir cinayetin değil, gerçeğin, güvenin ve insanın kendi karanlığıyla yüzleşmesinin hikâyesi. Çünkü bazen asıl korkman gereken katil değildir... Geride kalanlardır.