Bu yol intikam yoluydu, herkesin birbirine ihanet ettiği geçmişi vardı. Neydi bu geçmiş? Neden bileklikler felakete yol açmıştı? Yolun sonunda 46 ve Elfida birbirlerini bulabilecekler miydi? Ya yapılan ihanetler, gerçek aşklar ne olacak?

Atalay babası Onur beyin verdiği ceza yüzünden Karadenize gitmek zorunda kalır arkadaşı baran orada akrabaları olduğu için oda yanında gitmeye karar verir Atalay babasının verdiği ceza sayesinde bir kızla tanışır ve hikayede burada başlar

𝐊𝐀𝐋𝐏 𝐊𝐈𝐋𝐈𝐃𝐈 𝟏 Abisinin intikamını almaya İspanya`ya giden alen alev karşısında sara nuñez`i bulur. İntikam almak için sara nuñez ile aşk ve nefret oyunu oynayan alen alev aslında bu oyunu oynarken dönüşü olmayan duygularda kendini bulur ama bu intikam oyunu bittiğinde ve herkes gerçeği öğrendiğinde bir seçim yapması gerekmektedir. Alen alev sevdiği kadının kalbine bir intikam kurşunu saplayacaktı. Tüm olacaklar alen alevin tercihiydi; Ya sara`nın kırılmış kalbine bir intikam kurşunu saplayacaktı ve intikamını alacaktı. Ya da sara`ya tüm olanları anlatıp özür dileyip gidecekti ve o kurşun alen aleve saplanacaktı. Alen alev kendine mi yoksa sevdiği kadının kalbine mi saplayacaktı o kurşunu? Tüm pimler alen alev`in elindeydi. Alen alev en zor tercihi yapacaktı. Kendisi mi? Yoksa sevdiği kadın mı? Kalbinin kilidini açan anahtarı doğru kişiye ver.

Havalı , burnu havada ama oldukça merhametli yeni mezun bir doktor düşünün , marka takıntıları, eğlenceli ortamları, dillere destan olucak güzelliği olan bir doktor. Bir de huysuz, titiz , sert , ağır abi takılan yüzbaşı düşünün . Ya doktorumuzun zorunlu görevi yüzbaşının olduğu yere çıkar ve yolları kesişirse o zaman ne olur? (Gerçek bir aşktan kurgulanmıştır…)

Öncelikle ilk kitap yazma deneyimim. Umarım seversiniz. Konusuna gelecek olursak. Babasının düşmanından gelen bir zarfla hayatı tamamen değişen Esin Adal, babasının mal kaçakçılığı yaptığını öğrenir. O mektubu yazan kişi ise, babasının rakipleriydi. İki güçlü ailenin çektiği zorluklar, aile büyüklerinden kalan kan davası bizim hayatımızı zorlaştırmaktadır. Düşman mafyanın oğlu ile eski sevgilisinin arasında ne var? Neden sevgilini bir yere hapsetti? Yoksa düşmanının kızından hoşlanıyor mu?

evlat edinilen bir kızın yaşadıkları

Ne biri anlaşma mı dedi

İsminin tam tersi bir kız ve gözde erkek olucakmı görelimm... "Asla böyle tiplerden hoşlanmazdım zaten" "Asla,asla deme bence ;)"

Benim onu bulmam bir başlangıç, onun beni bulması ise bir sondu. Başlangıcım ile sonum birbirine çok yakındı. Biri yaşama diğeri ölüme çağırıyordu. Biri elimi tutarken diğeri çelme takıyordu. Ben ise hep o kısa olan yaşamla ölüm arasında ki ince çizgideydim. Düşmekle kalkmak arasında ki küçük zaman dilimindeydim. Yaşamaya karar verdiğim gün ölüm büyük bir darbe atmıştı. O zaman anlamıştım; Benim yaşamam için önce ölmem gerekiyordu.

Blake`in bulunduğu bölgeye uyum sağlamak zorundaydı mecburdur oysa rahat bir hayat süren Tynan`nın böyle bir sorunu yoktu.Blake ve Tynan bir kavga da karşılaşırlar ve onları uzun bir hikâye bekler...

Hayatının yalan olduğunu öğrenen ve bir yalanla hayatına giren hayatının aşkı

Bir sosyal medya uygulamasından kızın rastgele yazdığı bir çocukla arasında olanlar ~ Gerçek bir yaşam öyküsüdür ~

-"Benim gönlümde aşka dair hiçbir şey yok Delal, ben bilmem aşk nedir?"- Dedesinin vefatından sonra Mardin`e gelen Delal merakla sordu "Töre ne ki, baba?" Bilmediği bir oyunun içine düşmüştü bu zavallı kız.

Deniz ve barışan ailesi yeniden başlangıç yapmak için farklı bir şehire taşınır.Fakat ailesi onu yatılı okula vermeye karar verince asıl o zaman herşey değişir.

Son zamanlarda , ünlü yayıncılar olan Gece ve Aralın sürekli olarak shiplenmesi onların tanışmasına yol açar...

Mina~ Ölümlerle başa çıkmayı küçük yaşta öğrendim. Arda~ Seni eskiye dönüştüreceğim.

21 yaşındaki kızın geçmişte yaşadığı can verici olayları ve mafya olan iki düşman ailenin olayları 17 yaşında yapılmış bir çocuk. Ve bulunamaz o imkansızlık.

Lise yaşamında başına gelenler yüzünden yaşama hevesi kırılan Larin , kendisine ilham olacak o hobiyi bulur ve çocukluğuna döner . Larinin eğlenceli hikayesi için okumaya başlayanilirsiniz.

Gerçek ailem kurgusuyla mafya kurgusunu mixlersek n`olur *** "Mutlu musun!" Dedim hiddetle. "Seninle olduğumdan daha fazla değil.." dedi sadece. *** "senin yaşın yetmiyorki!" Dedi. Her şey `yıl` olan yaştan mı ibaretti?

İnsan kendine yapılanları unutabilir mi? kimbilir belki de bu sorunun cevabını evettir. Adalet için savaşmak mı? Yoksa adeleti unutulanları hatırlatmakla mı sağlanır? İliklerime kadar hissettiğim acıyla bir söz verdim. Kendi benliğime adaletin sadece mahkemelerde takılan kelepçelerden ibaret olduğunu acı tebessümlerde saklı hatıraların ininde boğularak kaybolduğumda anladım. Bataklığa battıkça perde kapandı ve mahküm idam edildi.

Nefret edilen ruhların, is lekesi

26 temmuz... Alpinin doğum günüydü bu gün ve çok mutluydu,o gün eve koşarak gitti okuldaki yorgunluğunu eş geçti,eve vardığında kapıyı büyük bir hevesle çaldı,kapı açıldı.Açan annesiydi ,annesi kızının bu heyecanına anlam verememişti...bir süre düşündü Bu gün onun doğum günüydü,bunu nasıl unuturdu o onun tek evladıydı. Hemen eğilerek kızının yüzünü açuvları arasına aldı"kızım güzelim şimdi bizim babanla bir işimiz çıktı ama sana geldiğimde çok büyük bir süprizim olacak"dedi Alpin zaten biliyordu süprizi çünkü o artık büyümüştü koskoca dünyada on yılını devirmişti, yinede ayak uydurdu bu oyuna "tamam anne,bende siz gelene kadar ödevlerimi yaparım ozaman"dedi annesi başıyla onayladı ve evden çıkıp gittiler bir daha gelmemek üzere.......

Sahilde yürürken, denizin hafifçe vurduğu dalgaların sesi arasında, birbirimize yakın olmanın verdiği bir huzur vardı ama bir yandan da içinde bulunduğumuz anın şaşkınlığı kafamı kurcalıyordu. "Ne yani, şimdi biz anlaşmalı evlilik için mi nikah tarihi almış olduk?" dedim, biraz da şaşkınlıkla. Asaf, gülümseyerek başını eğdi ve gözlerini denize dikerek cevapladı. "Anlaşmalı evlilik demeyelim de, aşamaları hızlı atladık diyelim," dedi. "Tanışma, flört, itiraf, sevgililik, evlilik teklifi, ailelerin tanışması, kız isteme, söz, nişan, evlilik, kına düğün... Biz bayağı hızlı geçmişiz," dedim, biraz da eğlenerek. Asaf, omuzlarını hafifçe silkerek yanımda yürümeye devam etti. "Tanışma, flört, evlilik... Ben şikayetçi değilim açıkçası." dedi. Sözlerini söylerken gülümsedi, ama gözlerindeki o bakış onunda bu duruma hâlâ adapte olamadığını anlatıyordu. Bu durumdan bende şikayetçi değildim ama bir şey vardı, kafamın içinde dönüp duran tek bir soru... Birbirini seven ama sadece beş aydır tanışan insanların sırf diğeri kurtulsun diye daha adam akıllı birbirlerini tanımadan evlenmesi ne kadar doğruydu?" Gülfem AKAN Asaf KESKİN

Zorla evlendirilen bir kız onu tanımadığı halde kurtaran bir yabancı. “Gün batar diğer gün doğardı. Benim hayatım battı geri doğabilecekmiydim?”

"Hikaye burda bitmedi asker..." "Daha yaşayacak ne kaldı komutanım?"