Bir mafya erkeğinin gittiği lisede aşık olmasıyla olay başlar. Daha sonra okulun etrafı demir tellerle çevrilir. Demir tellerin önünde de kırmızı çizgiler vardır. (Bu kurguyu NİGHT HAS COME san esinlenerek hazırladım. Umarım beğenirsiniz.) Çocukların telefonlarına bildirimler gelmeye başlar. Kimlerin mafya kimlerin sivil kimlerin polis olduklarını belirleyen zarflar vardır. Oyuna katılan öğrenci sayısı 250’dir. Bu 250 öğrenciler kendilerini ya koruyacak yada feci halde ölümlerine göz yummak zorunda kalırlar. Aynı zamanda birbirlerine suç atan mafyalar da vardır. Fakat bilinmeyen şudur ki bunu kimin yaptığı...

Herşeyim dediğim insan aslında hiç birşey imiş Hayal kırıklığı, aydınlanma .bu ilk kitabım olduğu için pek bir fikirim yok ama öğreniriz iyi okumalar Y Bol bol yorumm...

Bir anda tüm hayatının koca bir yalandan ibaret olduğunu öğrendi. Bildiği, inandığı her şey birer birer çöktü. Artık yalnızca geçmişi değil, geleceği de belirsizdi. Hayatına hiç tanımadığı insanlar girdi: kimisi kan bağıyla bağlıydı, kimisi ruhuyla. Peki kızımız ne yapacaktı? Onları hayatına dahil mi edecekti, yoksa bildiği yolda yalnız mı yürüyecekti? Bu hikâyede sadece gerçekler değil, kalpler de açığa çıkacak. Şimdi derin bir nefes al... Çünkü hiçbir şey göründüğü gibi değil.

‎Her insan yaşamayı hak eder, seçim vardır bunu da herkes destekler ve yayar değil mi? Ama bizim özgürlüğümüz kilitlenmiş zihinlerin zincirine vurulmuştu. Küçük yaştan itibaren insanlık dışı şeyler yapıldı, buna baş kaldıramadık. Sadece onlara itaat ettiğimiz sürece yaşayabiliyorduk fakat şimdilik. ‎ ‎Kafese alınan iki insanın hayatları ne kadar mükemmel olabilir diyebilirsiniz lakin unutmayın, şans hiç tahmin etmediğiniz anlarda çıkar.

Adını Sungur koydular Sungur... anlamı yırtıcı bir bir kartal olan ama kanatları kırılacak Sungur, Sungur Yakut.

Mafya kitabıdır

Küçüklükten beri boks sporunu yapan Çağan yakın zamanda profesyonel olacaktır. Ama yeni kayıt olduğu lise ona biraz sorun çıkarır. Dayısı olan Fatih ona bakmaktadır. Çünkü Çağan ailesini küçükken araba kazasında kaybetmiştir. Çağan`ın macerasına ortak olmak ister misiniz?

Beklemede kalın

Öyle bir zaman gelir ki gerçeğimiz olan şeylerin aslında yalanlardan ibaret olduğunu öğreniriz. İşte Nesil` in hayatı da böyleydi . Bu benim gerçeğim dediği şeylerin gerçek olmadığı bir hayatı vardı . Bu hayatta kayıpları da vardı kazandıkları da . En önemlisi ise şuydu : İNTİKAM . O annesinin intikamını almak için beyaz hayatından vazgeçebilirdi . Vazgeçti de. Bembeyaz hayatını kendi elleriyle gömüp , simsiyah olan hayata kendini bıraktı. Simsiyah hayatında onun yanında olan kişiler vardı . Ama ya yanındaki kişiler de onun gerçeği değil de bir yalandan ibaret ise ?

Okunma sayısı 50 olursa yeni bölüm gelecek. Duyurular instagram hesabım Ecrin.witsbooks dan yapılacaktır.

Komiser Asena Polat Ankara`daki görevini bitirdikten sonra İstanbul`a geri döner ve hiç beklemediği bir olayla sarsılır, Amerika`da bir aya yakın zamandır bulunamayan katilin Türkiye`ye geldiğini öğrenir...

"Bir katil, bir sır, ve kanla başlayan bir aşk... Bu hikayede herkesin sonu aynı: Ya kan, ya kıvılcım."

Motorda hayat bulup yaşama sevinci elinden alınanlara.. ~ Bir insan ölümüne sevmesini biliyorsa, ölümüne sürmesini de bilmeliydi. Unutmayın hiç birşey rüyadan ibaret değildir. ~"Oturup yıllarca seni sevebilirim.." Özel bir dövme, gemici düğümüyle bağlı kaderler.. Hayat her birinin ruhuna derin yaralar açtı, bir diğeri o yaraları kapatsın diye. Bir yarış ve sadece bir kazanan, şunu asla unutmayın bu yalnızca bir komedi;) ~İçeriye hoşgeldiniz..

İki suçlu düşünün.Her ikisi de katil.Birbirlerinden nefret ediyorlar. PEKİ YA İKİ MAHKUM BİR GÖREV İÇİN BİR ARAYA GELMEK ZORUNDA KALIRSA...

Süikastçı kız bir çok görevde başarılı olmuştu...yine de bu görevin onun hayatını degiştirecegini nereden bilebilirdi ki... "Ateşte yanmak mı yoksa suda boğulmak mı küçük süikastçı"..." Seni YOK etmek"... İyii seyirler umarım begenirsiniz bebişlerim🖤

Takip et ve bölümu bekle her aksam bolum gelcek. Oy da verip yorum yapmayı unutma

1.gün Bu gün tutsaklığımın 1.günündeyim nerede olduğumu bilmiyorum ve ya nasıl geldiğimi bilmiyorum ölecekmiyim ya da özgür mü olacağım hiçbir şekilde bilmiyorum karşımda kocaman yazılarla 1.gün yazıyor ve bu 1yıl gibi geliyor.

Bu kitapta sam,lori,sarah,peter ve johnun yaşadığı korkunç serüven var. Bu arkadaş grubu sakince yemek yemeye giderlerken bir olaya dahil oluyorlar ve o günden sonra başları beladan çıkmıyor.

Henüz küçük yaşta hayatın zorluklarına karşılaşan bir çocuk ve gerçek sandığı her şey sahte çıkan bir kız... Hayat Duhan Feza Aktay ve Alina Karman ` a acaba nasıl bir yol çizecek?

Bir ülke üç sene içinde işg*l ediliyor. Ülke tamamen hayali bir ülke. Bir ada ülke ve etrafı sekiz tane küçük ada ile çevrili. Ponoptikon sistemine benzer şekilde. Ada ülkede kör diye adlandırılan başkan ve yandaşları,adalarda ise isyancılar kalıyor. Bu ülke ikiye ayrılır ve ize Atasoy Ada ülkede kalır,savaş ise onun sevgilisi adaya hapsedilir. Adaya hapsedilenler hepsi genç ve hepsine deney yapılacağı için adaya hapsediliyorlar. Robotlar ve insanların kimi zaman dost kimi zaman düşman olduğu bu ülkede tuhaf şeyler de var. Örneğin, çocuk nüfusu yok,yapay yiyecek fabrikaları,insanların açlıktan hayata veda etmesi... Gibi konular ele alındı. Baştan uyarı yapayım Kitabımda istediğiniz sahneler yok,ben böyle yazıyorum,distopik bir eser ve kısa olacak. Kırk bir bölümde biticektir. Bir kaç özel bölüm olacak. Tüm hakları saklıdır ÇALINMASI DURUMUNDA ADLÎ İŞLEM BAŞLATILACAKTIR.

15 yaşında babasının yasa dışı işleri yüzünden sevdiği kızdan ayrılıp italyaya gitmek zorunda olan Aras Ulusoy 10 yıl sonra babasıyla tartışıp Türkiye’ye geri gelir 2 yıl sonra kendine ayit gece kulübünde yalan uyuşturucu ihbarı yüzünden tutuklanıp ceza evine alınır çıktığı ilk mahkemede hakim sayesinde her şey ortaya çıkar ve serbes kalır ama bilmediği bir şey vardır onu serbest bırakmak için bu kadar uğraşan hakim çocukluk aşkı Ceylan Altaydır

Dikkattt dikkatt herkezin dikkatine yazarınız geri döndüğğğğğ🥳😊😘😝

Ailesiyle görüşmeyen Savcı kızımızın Fransa`dan döndükten sonraki yaşadığı şok...

Bir gün yakalandığı bir hastalıktan dolayı öleceği haberini alan Alev bundan sonra hayatını kaygısız geçirme kararı alır fakat bir gün bir cinayete karışmasıyla cinayeti yapan mafya babasının oğlu, onu koruyacağını söyler. Böylelikle Alev`in kaygısız yaşam planı suya düşer.

Babası gözleri önünde öldürüldüğünde henüz bir çocuktu. On yıl boyunca yetimhanenin sessiz ve soğuk duvarları arasında büyüdü. Özgürlüğüne kavuştuğunda ise kendini bambaşka bir kaderin içinde buldu. Babasının en yakın dostu onu Kahramanmaraş`a götürdü, kendi varisi gibi yetiştirdi. Ama geçmiş, kan izlerini kolay silmezdi. Annesi, Ayaz iki yaşındayken başka bir adama gidip yeni bir hayat kurmuştu. Babasının dostu ona iki yıl boyunca savaşmayı, hayatta kalmayı, strateji kurmayı öğretti. Fakat o da, Ayaz`ın babasının katilinin kurbanı oldu. Ayaz, bu kez intikamını kendi elleriyle aldı. Bedeli ise on yıl demir parmaklıklar ardında kalmak oldu. Çıktığında ise artık yalnızca özgür değil, adı yeraltı dünyasında korkuyla anılan bir liderdi. "Ardıç"; kökleri acıya, gövdesi ihanete, dalları intikama uzanan bir adamın hikâyesi. Ayaz`ın yolu, kaybettiklerinin bedelini ödetmeden bitmeyecek.