[ onsekizarti ] - Etiketin'de Kitap Listesi
tamamlandı 5a önce tamamlandı Kırık kanatlar
@mirayhescioglu
Okuma
5.54k
Oy
482
Takip
37
Yorum
15
Bölüm
71
Feraye, sessiz ve sakin bir hayatı tercih eden, bir edebiyat öğretmeni olarak hayatına devam etmektedir. Fakat bir gün, hiçbir şeyin sıradan olmadığı bir dünyaya adım atmak zorunda kalır. Karşılaştığı adam, soğuk ve karizmatik bir mafya lideri olan Kaan’dır. Feraye`nin yardım ettiği bu adam, yalnızca bir hayatı değil, içine hapsolduğu karanlık dünyayı da beraberinde getirir. Kaan, eski dostlarının ve düşmanlarının arasında sürüklenirken, Feraye`nin hayatı, istemediği şekilde tehlikelerle örülü bir hal alır. Feraye, önce insanlık görevini yerine getirirken, sonra bir borcun içinde kendini bulur. Ancak Kaan, sadece zenginliği, gücü ve tehditiyle değil, saplantılı duygularıyla da Feraye’nin hayatına dâhil olur. Sadece başkalarına değil, kendisine de savaş açan bir adamla karşı karşıya kalacaktır. Kaan`ın derin karanlıkları, Feraye`yi içine çekmeye çalışırken, o, hiç beklemediği bir güven kaynağına, Bora’ya yaklaşır. Bora, geçmişindeki karanlıkları, sırları ve ölümle yaşam arasında gidip gelen bir adamdır. Kaan’ın elinden kardeşini kaybetmiş ve adaletin peşinden gitmek için bir arayışa girmiştir. Ancak bu yol, ona yalnızca tehlikeyi değil, aynı zamanda Feraye’yi de getirir. Feraye’nin gücü, sadece kendisini koruma değil, aynı zamanda onu gerçekten seven insanların dünyasını da savunma arzusuyla şekillenir. Adalet, aşk, intikam ve sadakat arasındaki ince çizgide yürürken, Feraye`nin hayatı tehlikeli bir döngüye girer. Kaan’ın ve Bora’nın geçmişlerinin de iç içe geçtiği bu hikâye, sırlarla dolu, korku ve tutku ile harmanlanmış bir savaşı anlatıyor. Feraye, sadece bir öğretmen değil, şimdi bir savaşçıdır. Kaan’a karşı koymak için kendi gücünü keşfetmesi ve en büyük korkularıyla yüzleşmesi gerekecektir. Ama Bora’yla birlikte, her adımda birbirlerini koruyarak, yalnızca kendilerini değil, dünyalarını da savunmaya çalışacaklardır. “Güven, her zaman zor kazanılır; ama kırıldığında, geriye kalan sadece bir yıkıntıdır.” Feraye ve Bora, aynı karanlık gökyüzünün altında, doğruyu bulmak için savaşacaklar. Ancak her karanlık gecenin sonunda, bir ışık doğacaktır.
tamamlandı 6a önce tamamlandı Karanlık bağ
@mirayhescioglu
Okuma
28.23k
Oy
1.21k
Takip
208
Yorum
247
Bölüm
61
Karanlık ve ışık, her zaman birbirini çeker. Kardelen, genç yaşında kendi şirketini yöneten başarılı bir iş kadınıdır. Güçlü, kararlı ve kimseye boyun eğmeyen bir kadın… Ta ki, hayatına bir gölge gibi düşen Kılıç ile karşılaşana kadar. Kılıç, tehlikeli yeraltı dünyasında adı anıldığında bile insanların tedirgin olduğu bir adamdır. Soğukkanlı, zeki, acımasız… ve Kardelen’in hayatına bir kez girdiğinde asla çıkmayacak biri. Her şey, Kardelen’in hiç düşünmeden attığı bir imza ile başlar. Onun için sıradan bir belge gibi görünen bu kağıt, aslında hayatını sonsuza kadar değiştirecek bir anlaşmadır. Bu imza, Kardelen’in Kılıç’a ait olduğunun resmi bir kanıtıdır. Kılıç, Kardelen’i istiyordu. Ama ona sahip olmanın kolay olmayacağını biliyordu. Kardelen özgürlüğüne düşkündü, kontrol edilmekten nefret ederdi. Ama Kılıç’ın kurallarına göre oynanacak bir oyunda özgürlük diye bir şey yoktur. “Ben kimsenin değilim, Kılıç.” “Bunu söylemeye devam edebilirsin, Kardelen. Ama gerçek değişmeyecek.” Kardelen, Kılıç’ın sınırlarını zorladıkça, ona karşı koymaya çalıştıkça daha da tehlikeli bir oyunun içine çekildiğini fark eder. Bu adam sadece iş dünyasında değil, karanlık bağlantılarıyla da sınırları aşan biri. Onun elinden kurtulmak mümkün mü? Yoksa Kardelen çoktan onun tuzağına mı düştü? Kaçmaya çalıştıkça Kılıç’ın dünyasına daha da saplanan Kardelen, bir noktada kendi kalbine karşı da savaşmak zorunda kalacaktır. Aşk mı, esaret mi? Tutku ve nefret arasındaki ince çizgide yürürken, bir karar vermesi gerekecek. Ama… Kılıç’ın dünyasında aşk bile bir savaş meydanıdır. Ve bu savaşın kazananı olmayabilir. Bir adam. Bir kadın. Ve geri dönülmez bir yol. "Sonsuza kadar benim olacaksın, Kardelen. Kaçman hiçbir şeyi değiştirmez.” Peki ya Kardelen? Gerçekten kaçabilir mi, yoksa çoktan Kılıç’ın karanlığında kayboldu mu?
tamamlandı 7a önce tamamlandı Işığa adanmış
@mirayhescioglu
Okuma
3.35k
Oy
307
Takip
28
Yorum
21
Bölüm
34
Hayat insana bazen, yapmaması gereken şeyleri bile yaptırır. Ne kadar direnirse dirensin, o anın içinde bulur kendini. Ve o an, çoğu zaman bilinçli bir seçim değil, bir zorunluluk gibi gelir. Kendi ilkelerini, değerlerini, hatta hayallerini bile göz ardı eder. Çünkü hayat, insana ya da birilerine bir şeyler öğretmeye çalışırken, sınırlarını zorlar. İnsanlar bazen düşünmeden, yalnızca o anın baskısıyla hareket ederler. Belki de en çok ihtiyaç duydukları anlarda, hayat onları kendi yoluna çekip, istemedikleri bir yolda sürükler. Ama sonrasında, geriye bakıldığında, bir şeyleri fark etmeye başlarlar: Kimseyi suçlayamazsınız, çünkü hayat bazen sizinle dalga geçer, bazen de sizin kontrolünüzü kaybettirir lakin aşk Aşk, ummadığın anda hayatının merkezine yerleşir. Bir bakarsın, her şeyin anlamı değişir; sıradan günlerin bile içinde bir parıltı taşır. Kalbinin ritmi, onun gülüşüyle senkronize olur; her anı, her dokunuşu, bir melodiyi andırır. Zamanla, hayallerin onun etrafında şekillenir. Gece yıldızlar altında geçirdiğin sohbetler, sabahları birlikte uyandığın anlar, hayatın en değerli anlarına dönüşür. Aşk, bazen bir bakışta, bazen bir gülüşte başlar; ama en çok da, paylaşılan anılarda büyür. Zorluklarla dolu yollarda bile, el ele yürümek, her şeyi kolaylaştırır. Sonuçta, aşk, hayatın en güzel serüvenidir; kalbinin derinliklerinde yankılanan bir melodi gibi, seni hep daha ileriye taşır.
tamamlandı 7a önce tamamlandı Aşk ve güç
@mirayhescioglu
Okuma
26.6k
Oy
1.53k
Takip
90
Yorum
91
Bölüm
62
Kader, yaşamın akışında bizlere her an bir yön verirken, aşk da en beklenmedik anlarda kalbimize dokunur. Bazen iki insan, yıllarca bir araya gelmeden önce, yolları bir şekilde kesişir. Belki de her adım, her tesadüf, kalp atışlarımızı birbirine daha yakınlaştırmak içindir. Kaderin ellerinde şekillenen hayat, aşkın gücüyle anlam kazanır. Her zorluk, her ayrılık, aslında o sonsuz bağa doğru bir adım daha atmamız içindir. Çünkü gerçek aşk, ne zaman ne de mekanla sınırlıdır. O, yalnızca birbirini bulan ruhların yazdığı bir hikâyedir.
Loading...