Kimi hayatlar kalp atışıyla başlar, kimileri silah sesiyle. Ama bazı hayatlar ikisi arasında sıkışır kalır. Ben Defne Lara Karan. Bu hikâye, benim hayatımda başlayan en zor operasyonun hikâyesi. Ne bir ameliyat masasının başındaydım sadece, ne de yalnızca bir hastanın nabzını tutuyordum. Bu defa nabzını tuttuğum şey; ülkenin kanayan yarası, insanların çaresiz bakışları ve kendi kalbimin susmak bilmeyen çırpınışıydı. Bir sabah uyandık ve Tayran sınırında hayat, bildiğimiz gibi olmaktan çıktı. Eş zamanlı saldırılar, patlamalar, kan, kaos… Ve ben, o cehennemin tam ortasında, sadece bir doktor değil; insan kalabilmenin, vicdanı diri tutmanın savaşı içindeydim. Sonra... bir adamla tanıştım. Yüzbaşı Ömer Asaf Erdinç.

Kendi ayakları üzerinde durmaya alışmış bir kadın, bir kız çocuğu. Yıllar sonra üvey olduğunu öğrenip gerçek ailesiyle tanışacak olmak onda ne etki yaratacaktı?

Liseye yeni gelen Bertan kardeşler, okulun en güçlü ve korkulan öğrencileri olan Gürel kardeşlerle karşılaşır. Haktan ve Kayra, zorbalıklarıyla okulda egemenlik kurarken, Elif ve Damla gürel kardeşlerin karanlık sırlarını keşfetmeye başlar. Ancak, her sır derinleştikçe, Bertan kardeşler ve Gürel kardeşler arasındaki mücadele de şiddetlenir. Güç korku dolu bu yolda, gençler kendi içsel çatışmalarıyla yüzleşecek ve okulun kaderini değiştireceklerdir.

Herhangi bir açıklama yapacağım sadece oku kısmına baş ve oku eminim beğeneceksin ama okurken oy atmayı ve düşüncelerini yazmayı unutma şimdide iyi okumalar.

Düşman ailelerin kardeş çocukları bir gün biri yakalanır ve zindana atılır bu şekilde başlayan bir hikaye birbirlerinin abi kardeş olmasını bilmeleriyle biter.

Ben Diana daha 9 yaşında büyümek zorunda kalan bir kız çocuğu...