[ entirika ] - Etiketin'de Kitap Listesi
devam ediyor 2a önce güncellendi Geçmişin Ucunda
@zeynepyaldizli
Okuma
14
Oy
3
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
4
“Yaktın, yıktın Eflin… Ortada hiçbir şey bırakmadın. Değdi mi?” Derken sesi oldukça yüksekti. Öyle ki, onların epeyce uzağında duran Alp bile duymuştu. Pars’ın bir yanı, Eflin’in onu cevapsız bırakmasıyla daha da yanıyordu. Eflin çıkıp ona ‘Şu an seni bir intikam için kullanmadım’ deseydi, sorgusuz sualsiz affederdi. Eflin de biliyordu. Pars onu affederdi belki, ama eskisi gibi olmazdı hiçbir şey. Pars, ellerini bir anda Eflin’in üstündeki oldukça bol sweatshirt’ün yakalarına attı. Eflin, bir umutla Pars’ın ona sarılmasını, her zaman yaptığı gibi kendi acısını unutup onu teselli etmesini bekledi. Ama durum farklıydı. Pars, Eflin’i sarsarken tüm sinirini kusuyordu. Pars’ın siniri, kendineydi. Aptal gibi kara sevdaya düşmüştü. Eflin’in durumu da farklı değildi. Pars asla bilmeyecekti ama Eflin, Pars’a bir intikam için yaklaşmamıştı. Eflin, Pars’ı kendine sevdalık etmişti. Eflin’in yanağından süzülüp Pars’ın eline düşen bir damla gözyaşıyla bir anda Eflin’in üzerinden elini çekti Pars. Pars’ın Eflin’e olan siniri bu kadardı. Gerisi ise kırgınlıktı. Sözleri artık sinir değil, kırgınlık taşıyordu: “Eflin, inkâr et… Lütfen ‘hayır’ de, ‘yapmadım’ de. Sana bu yüzden yaklaşmadım, kendime âşık etmedim de, Eflin…” Haykırışların yerini yalvarışlar aldığında, bir aşk biterdi. “Eflin, canımı yakıyorsun! Eflin, bir sevdayı harcıyorsun ” dediğinde, Eflin’in kalbi yine yanıyordu ama cevap vermiyordu. Eflin’in sözleri bu ihaneti affettirirdi belki, ama kalp kırıklığını asla affettirmezdi. Pars’ın son sözleri, Eflin hafızasını kaybetse de her zaman zihninde bir yerlerde yaşıyordu: “Eflin, anneme benziyorsun. Bana babamın kaderini yaşatıyorsun.” Eflin, Pars’ın bu dünyadaki en nefret ettiği kadına —Pars’ın annesine— benzetilmişti. Pars için bugün, burada bir kara sevda yerini vuslatsız sevdaya bırakmıştı. Pars o gün, sevdiği kadına: “Eflin, ölsen de affetmeyeceğim seni. İhanetinin de bedeli bu olacak,” dedi. Eflin’in işittiği sözlerden sonra dudakları aralandı: “Ölürsem ve affedersen Pars Yüceer… Şu deniz şahidim olsun ki unuturum seni. Öyle bir unuturum ki bana olan aşkını haykırdığın dağlar taşlar bile hatırlatamaz.” O gün eflin bir motor kazası sebebiyle hastaneye kaldırılmış ölebileceği söylenmişti pars eflini affetmiş eflinde parsı unutmuştu .
devam ediyor 9a önce güncellendi İnsanlar ve Canavarlar
@ashaiiwi
Okuma
0
Oy
0
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
1
Bir zamanlar Dünya`ya sadece dört ülke hükümdardı. Bu dört hükümdarlığın kraliçeleri aynı anda hamile kaldı. Çocuklar doğduğunda ise onlarda özel güçler olduğu görüldü. Ateş, Hava, Su ve Toprak...
devam ediyor 5g önce güncellendi KÖRDÜĞÜM
@yazarellizs
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Üvey ailesi ile yaşayan Miray. Bir gün ailesinin düşmanı ile yolları kesişir. Düşmanı aslında ona takık bir manyak olduğunu öğrenir ve onu durdurmaya çalışırken çeşitli işkenceler görür. Ve kendini büyük çıkmazların, gizemin, entrikaların içinde bulur.
devam ediyor 7a önce güncellendi VAAT EDİLMİŞ HAYALLER MEZARLIĞI
@ecmel01
Okuma
0
Oy
0
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
0
"En doğru an hissettiğin ilk andır." Bunu yıllar önce bir yerde okumuştum. Ne kadarda haklı bir sözmüş. Ben yeni fark ediyordum. Bir süredir benim için zaman durmuş aklım yargılarından tamamen arınmıştı. Gözlerim bana hayran hayran bakan insanların arasında dolandı. Derinden gelen bir fısıltı gür çıkan çığlık misali doldu taştı içimde. Başardın dedi içimdeki o küçük kız. Alkış sesleri ruhumu okşayan birer melodi gibi geliyordu. Sahi başarmış mıydım gerçekten? Yıllar önce buraya üzerimde kana batmış bir tişört, yorgun ve bitkin bir ruhla gelmiştim. Şimdi ise üzerimde milyon dolarlık ipek bir elbise içimde tarifsiz bir aşk almış olduğum intikamın haklı öz güveni vardı. Ama son değildi benim için henüz son gelmemişti. Henüz benden alınan hayatın kefareti ödenmemiş, Nemesis rahat bir nefes almamıştı.
devam ediyor 17s önce güncellendi KIRIK TAÇ
@i10gizem
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Elinde kılıcıyla hızlıca çıktığı merdivenleri üzerindeki zırhdan damlayan kanlar kirletirken ,öfke ve umut ile inip kalkan göğsü çatık kaşlarıyla yukarıda birisinin kalbini söküp atacağını hisetiryordu adeta .Ancak vardığı odanın kapısında gördüğü yüz, gözlerindeki yaşlar üzerinde her zamanki asaletini sergileyen kıysfetler yerine giyilmiş, basit beyaz elbise ,saçları karman çorman, kimseye asla göstermediği kırgın küçük kız bakışlarıyla karşısındaydı sevgilisi ve önündeki parlak yuvarlak ışıltılı kapı, yanındaki yaşlımı yaşlı büyücü duyduğu şeylerin gerçekliğini ortaya seriyordu "Amaris dur! "kız oğlanı baştan aşağı süzmüştü kandan iğrenirdi ama bazen kendiside kan dökerdi "Özür dilerim " oğlan duyduğu kelimelerle kalbin söküldüğünü hissetmişti savaş alanında bile bu kadar keskin acı hissetmemişti . Kız onun gözlerindeki acıyı görünce ağlam isteği nüksetmişti yüzünü buruşturup kendisini portalın içine bırakıp kaybolmuştu duyduğu tek şey ise Oğlanın hayır diyen sesiydi. Büyücüsüne güvenirdi kendisini kaybetmesini iyi bilirdi bu sırrı kendisini öldürür ama kimseye vermezdi. Meraba arkadaşlar ilk defa yazıyorum aslında okunup okunmayacağaından bile emin değilim . Sadece bunu paylaşmanın beni mutlu hissetireceğine karar verdim umarım bunu okuyan kişide kendisini mutlu edecek şeyleri yapar sevgilerimle .A.
Loading...