[ Senaryo ] - Kitap Listesi
tamamlandı 4h önce tamamlandı Hatırlarsam Biteriz
@beyzaaydin
Okuma
39.63k
Oy
4.62k
Takip
89
Yorum
449
Bölüm
97
Nerden bilebilirdim ki beni kaçırıp tüm geçmişimi silen bir adama aşık olacağımı?
devam ediyor 4h önce güncellendi Gizli Hedef
@bycemo
Okuma
3
Oy
0
Takip
0
Yorum
3
Bölüm
1
Şehirde sürekli maskeli bir seri katil kendi kanunlarını kendisi uygulamak ister ancak polis ekipleri Fırat ve Gökçe buna izin vermez maskeli seri katil şehrin dört bir yanında aranırken çok gizli detaylar gün yüzüne çıkar.
devam ediyor 4h önce güncellendi O Gece
@aysenurumdedim_7.7
Okuma
6
Oy
0
Takip
0
Yorum
3
Bölüm
1
7~7 Tek taraflı aşkın sönmeyen ışığı
devam ediyor 4h önce güncellendi MAHALLE ARASI AŞK
@wecr_aa
Okuma
17
Oy
2
Takip
2
Yorum
3
Bölüm
2
Sıcak bir mahallede yaşayan Mavi`nin heyecanlı ve aksiyonlu bir hayarı vardır.Hiç beklemediği anda abisinin arkadaşı olan Pars Demir ile birlikte bulur kendini.
devam ediyor 4h önce güncellendi STRAY KİDS
@zeyneppp123443
Okuma
307
Oy
71
Takip
13
Yorum
170
Bölüm
7
Minsung Hyunlix Chanmin Jeongbin
tamamlandı 4h önce tamamlandı Ay ve Güneş Efsanesi (Çocuk Tiyatrosu)
@yilmazormeci
Okuma
14
Oy
6
Takip
1
Yorum
2
Bölüm
4
Çocuk Tiyatrosu olarak yazdığım bu efsanenin kurgusu, yazımı ve düzenlemesi tamamen kendime aittir. İzin alınarak senaryo ve anlatımda değişiklik olmadan sahnelenebilir.
devam ediyor 1a önce güncellendi ATEŞ HATTI
@lolywxs
Okuma
27
Oy
5
Takip
1
Yorum
7
Bölüm
6
Ateş & Umay Ajan teşkilatı
devam ediyor 1a önce güncellendi Üvey Abim
@zeyzeyzepett
Okuma
229
Oy
11
Takip
8
Yorum
11
Bölüm
3
Umariimm beğenirsiniiizz
devam ediyor 1a önce güncellendi Dik Durmayı Öğren
@ervaaaaaasx
Okuma
18
Oy
4
Takip
0
Yorum
3
Bölüm
5
Telif hakları saklıdır alıntı yapmayın
devam ediyor 1a önce güncellendi Urfa masalı
@urfaninyildizi
Okuma
508
Oy
132
Takip
9
Yorum
5
Bölüm
17
Mizgin günün birinde en yanlış kişiye aşık olur o kişi babasının düşmandır içeriden çıkacak karar onun sonu olacaktı biliyordu bunu bilerek bile yaşıyordu yaşamaya devam ediyor kaçmıyordu kaçamıyordu o adamı bir kere görmesin suçu neydi ölüm son dakikalarda aklına mıh gibi kazınmıştı Ateş mizgine takıntılı olarak aşıktı ve onun ölümünden kurtarır ama daha büyük çukurlara sürükler çukurlardan biri mizgin artık Urfa`da yaşayamazdı
tamamlandı 1a önce tamamlandı Tesadüf Kasabası
@uyanisineli16
Okuma
114
Oy
28
Takip
0
Yorum
7
Bölüm
13
Yapay zeka yaptı. 12 bölümden oluşuyor.
devam ediyor 1a önce güncellendi Kırık Ev
@betulmusumgaliba
Okuma
3
Oy
0
Takip
0
Yorum
2
Bölüm
3
Sadece kimseye anlatamadığı sırlarını ve yüklerini yazan bir kızın hikayesi...
devam ediyor 1a önce güncellendi Detective game
@dumanhanim
Okuma
46
Oy
13
Takip
3
Yorum
69
Bölüm
5
dedektif Minho’nun suçluyu yanlışlıkla sakat bırakması sonucu uzaklaştırma alıp Gangnam’dan Mapo semtinde ki küçük,eski sevgilisi Jisung’un yaşadığı mahallede 1 ay boyunca polislik yapmasıyla başlar
devam ediyor 1a önce güncellendi Öylesine
@kimsinkisen.34
Okuma
2
Oy
0
Takip
0
Yorum
1
Bölüm
1
Anlamsız bir kitap
devam ediyor 2a önce güncellendi Sevgili rakibim
@kiyaya_whitewolf
Okuma
3
Oy
0
Takip
0
Yorum
2
Bölüm
1
Merhaba, ben Tsubasa Ozora. Nankatsu şehrine yeni taşındığımız o ilk gün bir rakip edinmiştim: Genzo Wakabayashi... Hiç kimsenin gol atamadığı kaleci, egoist`in tanımıydı. Ama maalesef ki onu rakibim yapmış ve kalbimin tümünü ona vermiştim
devam ediyor 2a önce güncellendi KİRALIK HAYAT
@d.erin
Okuma
10
Oy
3
Takip
0
Yorum
4
Bölüm
2
bu kitapta her türlü duygu yaşanacak
devam ediyor 2a önce güncellendi Gözlerinle başladı
@munevvervural
Okuma
11
Oy
5
Takip
2
Yorum
6
Bölüm
2
--- 📘 Gözlerinle Başladı – Kitap Kapağı Yazısı > Bazen bir bakış, bütün hikâyeyi başlatır… Elena, kalabalığın ortasında görünmeyen bir kadındı. Geçmişiyle sessizce baş eden, karnında bir mucize taşırken içindeki boşluğu kimseyle paylaşamayan biri
devam ediyor 2a önce güncellendi Gi -Hun ile sevgili olmak
@tw2lice
Okuma
4
Oy
0
Takip
0
Yorum
1
Bölüm
1
Squid Game Gi-hun ile Sevgili Olmak - Part 1: Çaresiz Bir Teklif Hayat, seni hiç bu kadar köşeye sıkıştırmamıştı. On yıllardır üzerine titrediğin kariyerin, bir telefon görüşmesiyle elinden alınmıştı. Kredi kartı borçları, hastaneden gelen icra uyarıları ve ev sahibinin her gün kapına dayanması... Nefes almak bile lüks gibi geliyordu. Her saniye, zihninde "nasıl kurtulacağım" sorusu yankılanıyordu. Belki de bu, kaderin sana hazırladığı son şaka olacaktı. Metro istasyonunun soğuk bankında oturmuş, elindeki boş cüzdana bakarken, bir gölge başının üzerinde belirdi. Başını kaldırdığında, karşında duran adamı gördün. Üzerinde kusursuz bir takım elbise, saçları arkaya taranmış, yüzünde alaycı ama bir o kadar da nazik bir gülümseme. Elinde bir iskambil destesi ve bir kutu vardı. Sana doğru eğildi. "Hanımefendi, size küçük bir oyun teklif etsem?" dedi, sesi pürüzsüzdü. Kaşlarını çattın. "Ne oyunu?" "Basit bir oyun, `Ddakji` adında," diye açıkladı. Elindeki mavi ve kırmızı renkli kağıt parçalarını gösterdi. "Benimkini yere atacağım, siz de kendi kağıdınızla benimkini çevirmeye çalışacaksınız. Eğer çevirirseniz, size 100.000 won ödeyeceğim. Eğer çeviremezseniz..." Eliyle hafifçe yanağını işaret etti. "Bir tokat yiyeceksiniz." İçinden bir ses, "Saçmalık!" diye bağırdı. Ama diğer ses, "Neden olmasın? Kaybedecek neyin var ki?" diye fısıldıyordu. Parasızdın, umutsuzdun. Tokat yemek, belki de borçlarının yanında hiçbir şeydi. "Pekala," dedin, şüpheyle. İlk birkaç el, tahminde bulunduğun gibi geçti. O, kağıdı ustaca yere bırakıyor, sen ise tüm gücünle vurduğunda bile bir türlü çeviremiyordun. Yanakların kızarmış, gururun incinmişti. Ama her tokattan sonra, içindeki inatçı damar daha da belirginleşiyordu. Sanki bu oyun, hayatındaki tüm kayıpların sembolüydü ve şimdi kazanmak zorundaydın. Sonunda, mucizevi bir şekilde, elindeki kağıt onunkinin tam altına denk geldi ve onu çevirmeyi başardın. Salesman`ın yüzündeki yapmacık gülümseme, kısa bir anlığına şaşkınlığa dönüştü. Elini cebine attı ve sana bir destenin içinde, taptaze banknotlar uzattı. "Tebrikler," dedi. "İşte 100.000 won`unuz." Parayı aldın, hala inanamıyordun. Bu kadar kolay mıydı? Salesman, bu kez sana daha farklı bir kartvizit uzattı. Üzerinde sadece bir telefon numarası ve üç basit şekil vardı: Bir üçgen, bir daire ve bir kare. "Eğer bu deneyimden keyif aldıysanız ve daha büyük bir ödül kazanmak isterseniz, bu numarayı arayın," dedi, sesi seni sanki derin bir kuyuya çağırır gibiydi. "Ama unutmayın, bu basit bir oyun değil." Kartı aldın, avcunda sıktın. Cebine attığında, sanki sıradan bir kağıt parçası değil, kaderini değiştirecek bir anahtar taşıyordun. Metro istasyonundan ayrılırken, zihnin binbir düşünceyle doluydu. Bir yanda "Sakın arama, bu işte bir iş var," diyen mantık sesin, diğer yanda ise "Belki de son şansın budur," diyen umutsuzluğun fısıltıları... Birkaç gün sonra, telefonun ısrarla çalmaya başladığında kalbin hızlandı. Ekranda bilinmeyen bir numara. Derin bir nefes aldın ve "belki" diyerek aramayı yanıtladın. Metalik, bilgisayarlaşmış bir ses kulaklarını doldurdu. "Hazır mısın?" dedi, hiçbir duygu barındırmayan bir tonda. Cevap vermene fırsat bile bırakmadan devam etti: "Kapınızın önüne bir araç gönderdik, lütfen binin." Hızla pencereye koştun. Kapının önünde siyah, lüks bir limuzin duruyordu. Dışı o kadar parlaktı ki neredeyse seni yansıtıyordu. İçin titreyerek kapıya doğru yürüdün. Bir an tereddüt ettin, zihnin sana geri dönmeni söylüyordu. Ama borçlar, umutsuzluk, o anın cazibesi... Geri dönüş yoktu. Kapıyı açtın ve içeri adımını attın. İçerisi koyu renkli camlarla kaplıydı, dışarıyı tamamen bloke ediyordu. Yanında, senin gibi birkaç kişi daha vardı. Hepsinin yüzünde şaşkınlık, korku ve belki de az da olsa merak okunuyordu. Hiçbirimiz nereye gittiğimizi, bu esrarengiz davetin bizi nereye sürüklediğini bilmiyorduk. Ama ortak bir kaderimiz vardı: Hayatta kalma umudu ve borçlarımızın ağırlığı. Uzun süren sessiz bir yolculuğun ardından, limuzin aniden durdu. Kapı usulca açıldı ve gözlerini kamaştıran parlak bir ışıkla karşılaştın. Gözlerini kısarak dışarıya baktığında, gördüğün manzara zihnini darmadağın etti. Devasa bir koğuştu burası, yüzlerce insan senin gibi yeşil eşofmanlar giymişti. Sen de dışarı çıktın. Gelen bir görevli, koluna bir bileklik taktı. Üzerinde büyük, siyah bir numara yazıyordu: 455. İçinde tuhaf bir his oluştu. Artık [Adın] değildin. Sen, sadece bir numaraydın. Bu oyunun bir parçası, `455`. Herkes senin gibi etrafa şaşkınlıkla bakıyordu. Gözlerini etrafta dolaştırırken, kalabalığın içinde tanıdık bir yüz gördün. Adam, elinde tuttuğu bir kartı inceliyordu. Yüzündeki ifade, derin bir keder ve belirsizlik karışımıydı. Onun bileğinde de bir numara vardı: 456. Bu adam... Gi-hun`du. Televizyonda gördüğün, o iyi kalpli, biraz saf ama yardımsever adam. Ona henüz Gi-hun diye hitap etmiyordun, sadece "456" olarak biliyordun. Göz göze geldiniz. Onun yorgun ama bir o kadar da nazik bakışları, o koca koğuşun içinde sana küçük bir umut ışığı yaktı. Bu ölümcül oyunlarda, belki de yalnız değildin. Birden, metalik bir ses koğuşta yankılandı: "Herkese iyi günler. Birinci oyunumuza başlıyoruz. Lütfen talimatlara uyunuz, aksi takdirde diskalifiye olacaksınız." Kalabalık hareketlenmeye başladı. İnsanlar, robot gibi kapıya doğru ilerliyordu. Sen de istemsizce onlara katıldın, adım adım bilinmeyene doğru...
devam ediyor 2a önce güncellendi Gi -hun ile sevgili olmak
@tw2lice
Okuma
4
Oy
0
Takip
0
Yorum
1
Bölüm
1
Squid Game Gi-hun ile Sevgili Olmak - Part 1 Kırmızı Işık, Yeşil Işık ve Bir Bakış Koridor boyunca ilerlerken, her adımda içindeki gerilim artıyordu. İnsanlar sessizdi, sadece kendi kalp atışlarının ve hafifçe sürtünen eşofman seslerinin duyulduğu bir tünelden geçiyordun. Sonunda, tünel geniş bir kapıya açıldı. Kapı açıldığında, gözlerin parlak gün ışığına alışmaya çalıştı. Karşında devasa, renkli bir oyun alanı vardı. Çevredeki yemyeşil ağaçlar, masmavi gökyüzü ve dev oyuncaklar... Çocukluğundan fırlamış gibi görünen bu manzara, birazdan yaşanacak dehşetin ilk perdesiydi sanki. Alanın ortasında, dev bir genç kız bebeği duruyordu. Kıyafeti, saçındaki kurdelesi ve yüzündeki ifadesiyle, ilk bakışta masum ve neşeliydi. Ama gözlerindeki o boşluk, seni ürkütmüştü. Herkes duraksadı, nereye gideceğini bilemiyordu. Tam o sırada, robotik ses tekrar yankılandı: "Birinci oyun: Kırmızı Işık, Yeşil Işık." Kurallar basitçe açıklandı: Bebek şarkı söylerken koşacak, durduğunda donup kalacaksın. Hareket edenler diskalifiye olacaktı. "Diskalifiye" kelimesinin ne anlama geldiğini anlaman, saniyelerini aldı. İlk atış sesleri duyulduğunda, dehşet içinde şahit oldun. Hareket edenlerin kafaları, kırmızı boya bulutlarıyla patlıyordu. Yere yığılan cansız bedenler, masum oyun alanını kan gölüne çevirmişti. Şoka uğramıştın. İçinden bir ses çığlık atıyordu: "Git buradan! Kaç!" Ama bacakların donmuştu, hareket edemiyordun. Gözlerin istemsizce etrafta 456 numarasını aradı. Gi-hun`u. O da senin gibi şaşkın ve korku doluydu. Bir anlığına göz göze geldiniz. Onun yüzündeki o umutsuzluk, senin içindeki titremeyi biraz olsun dindirdi. Yalnız değildin. En azından bu kaosta bile bir çift tanıdık göz vardı. Bebek tekrar şarkı söylemeye başladığında, içindeki hayatta kalma içgüdüsü seni harekete geçirdi. Koştun. Birkaç adım attın ve bebek durduğunda nefesin kesilmişti. Tamamen donmuştun, kasların titriyordu. Atış sesleri yine yankılandı. Çığlıklar, inlemeler... Sanki kabusun içine düşmüştün. Bu bir oyun değildi, bu bir katliamdı. Göz ucuyla Gi-hun`u gördün. O da durmuştu, ama dengesini kaybetmek üzereydi. Bir ayağı havada kalmıştı, düşmek üzereydi. İçinden bir şey koptu. Onu kurtarmalıydın. Hayatında ilk kez, kendi hayatının tehlikede olduğu bir anda başkasını düşündün. Ama zaman yoktu. Bebek tekrar şarkı söylemeye başladı. Koşmaya devam ettin, yere düşen bedenlerin üzerinden atladın. Hedefin, oyun alanının sonundaki çizgiydi. Zihninde sadece bir düşünce vardı: Hayatta kalmak. Her "Kırmızı Işık"ta kalbin güm güm atıyor, her "Yeşil Işık"ta sanki son kez koşuyormuş gibi tüm gücünle depar atıyordun. Sonunda, mucizevi bir şekilde, çizgiyi geçmeyi başardın. Dizlerinin üzerine yığıldığında, nefes nefese kalmıştın. Hayatta kalmıştın. Gözlerini çevirdiğinde, diğer oyuncuların da yavaş yavaş çizgiyi geçtiğini gördün. Ve sonra, onu gördün. Gi-hun da çizginin hemen kenarındaydı. Yüzü bembeyazdı, o da senin gibi tükenmişti. Gözleri seni buldu. Yorgun bir gülümsemeyle başını salladı. O an, aranızda görünmez bir bağ oluştuğunu hissettin. Bu vahşetin ortasında, birbirinize tutunacak iki ruh gibiydiniz. Kapılar kapandı. Oyunun ilk perdesi bitmişti. Şimdi ne olacaktı? Hayatta kalanlar nereye götürülecekti? Ve bu cehennemde, Gi-hun`la yolun nasıl kesişecekti? Belki de bu, kaderin sana hazırladığı son şaka değil, yeni bir başlangıç olacaktı.
devam ediyor 2a önce güncellendi Neden Geri Döndün?
@mimidiyorlar
Okuma
279
Oy
38
Takip
8
Yorum
27
Bölüm
5
Atlas’ın ona gelen tek bir mesaja inanmasıyla başladı her şey. Deniz’in o gün eve geldiğinde söylemek istediği her şey bir kutunun içinde rafa kaldırıldı. Peki Atlas’ın gitmesiyle Deniz’in ve onun küçük sırrının hayatı nasıl ilerleyecek ya da ilerleyebilecek mi? Deniz bir hasarı daha kaldırabilir mi?
devam ediyor 2a önce güncellendi Masum dünya
@shiroyin
Okuma
1
Oy
0
Takip
0
Yorum
2
Bölüm
1
Açıklama konusunda çok iyi değilim ama basitçe masum angelica tanıştığı insanlarla arasındaki tatlı ve ic burkan diyaloglar derim
devam ediyor 2a önce güncellendi Niye
@esilan
Okuma
14
Oy
0
Takip
1
Yorum
4
Bölüm
4
Zaman zaman his ederdim ama asla olmaz derdim ve oldu hani derler ya içime mağlum oldu diye hı işte öyle oldu
devam ediyor 2a önce güncellendi Kuzen olmak engel değil
@derriinn
Okuma
57
Oy
3
Takip
2
Yorum
2
Bölüm
1
Akrabaları ile arası iyi olmayan itaatkar kız ile kuzenine aşık olup her istediği yapılan erkek ilişkisi
devam ediyor 2a önce güncellendi Yakamoz Yağmurlarında DenizKızı
@okyanusun_gamzesi0
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Hayat bazen bize kitaplar aracılığıyla şanslar verir, gerçek hayat ile ya da hayatınızla uyuşmayan şanslar. Bir insan düşünün herşeyi yapsa da âşka karşı temkinli, soğuk, sadece hayallerinde düşleyen, âşka karşı hep uzak... Belki de karşısına onu bu kararlarının Tam tersine inandırabilecek biri çıkacak, peki kız onu hayatına dahil edebilecek mi?
Loading...