Kırmızı bültenle aranan iki seri katil. Birbirlerinden habersiz birbirlerini öldürme görevi alıyorlar sizce kim kazanır? Peki ya aralarına aşk girer mi?

Mardin`de doğup büyüyen Eftelya`yım ben. Her dar sokagin`da izim ve anılarımın olduğu bu şehirden tez zamanda kurtulabilmek için sınava çalışırken. Bir gece gelen Takip isteğiyle Mardin`e daha çok bağlanıp kalmak için bir sebebim olucagindan bı haber yaşıyordum. Yaşadıklarıma şahit olmak ister misiniz? Keyifli okumalar. "MARDildar"

"BİR DAHA ONUN İSMİNİ AĞZINA ALMAYACAKSIN?!!" "KİME AŞIK OLUP OLMAYACAĞIMA SEN KARAR VERMEZSİN" Bana doğru bir adım attı "Ne dedin sennn!!"

Dedektif olan Yakup dikkatini çeken seri katil davasını üstlenir ve başına gelen olaylar hayatında büyük önem taşır

18 yaşına yeni giren helîn hayallerini gerçekleştirmek için Mardin `deki konaktan kaçmaya çalışır ama kaçarken ailesinin onun hakkında ki planlarını öğrenir. Ve hayatı altüst olur.

Kırık Kalpler Mahkemesi: Bir Yürekten Gelen Feryat Kırık Kalpler Mahkemesi, içimizin derinliklerinde sakladığımız, kimseye anlatamadığımız o acıların gün yüzüne çıktığı yerdir. Burada, kalplerin en derin yaraları, sevgiye ve sadakate duyulan ihanetlerle karşı karşıya gelir. Her bir duruşma, bir başka kalbin acısını ortaya serer; bir başka yüreğin hıçkırıklarını yankılar. İhanetin soğuk nefesi, kaybın derin boşluğu ve sevgisizliğin karanlık gölgesi, bu mahkemede vücut bulur. Hakim, vicdanımızın sesi; savcı, unutulmuş anılarımızdır. Tanıklar, her gece rüyalarımızı süsleyen, her gün kalbimizde tekrar canlanan hatıralarımızdır. Bu mahkemede, masumiyetin savunması yoktur. Her yürek, bir şekilde suçludur; sevmenin bedelini ödeyen, güvenmenin ağırlığını taşıyan suçlular. Kırık Kalpler Mahkemesi`nde verilen cezalar, hapislerden daha ağırdır: Sonsuz yalnızlık, içi boş gülümsemeler ve bir daha asla iyileşmeyecek yaralar. Ancak, burada verilen en büyük ceza, yeniden sevmeyi denemektir. Çünkü kırık bir kalp, en büyük korkusuyla yüzleşmelidir: Yeniden parçalanmak. Ve her duruşma, her karar, yeniden başlamanın cesaretini yüreğimizde yeşertir. İşte Kırık Kalpler Mahkemesi, bizi bu cesaretle baş başa bırakır.

Sürekli sarhoş olan, kumarcı babası tarafından tanımadığı bir adama satılan Lavin`in hikayesi.

Bilinen o ki imkan ve imkansız aşklarıyla Laura ve afroza Aileleri tarafından iktidarlarını sürdürmekte hükümlü olucak veliaht seçilmişlerdi tesadüfle başlayıp bilinmezlik aşkları onları nereye sürüklemek...

Urfa’nın köklü aşiretlerinden birinde dostluk gelenek ve aşkın sınandığı bir hikâye… öfkesiyle tanınan keskin ve dostu zeynel aynı kadına âşık olduklarında hayatları geri dönülmez şekilde değişir aşk ve ihanetle dolu bu mücadelede, kazanan kalp mi yoksa kadim kurallar mı olacak?

Ajan olan Laura patronu tarafından bir görev alır leoyu gizlice takip edip ne yaptığını bilmek istiyordu leo`nun haberi yoktu Ve laura bu işi yapmaya koyuldu Sonda ne olacağını göreceğiz Şimdiden okuduğunuz için teşekkürler.

Psikolog bir kızın teröristler tarafından öldürülen çocukları aileleri ile konuşmak ve röportaj yapmak için gitmesi ile hayatı değişir. Şifa kendi halinde bir psikologdur. Ama o da hayatının değişeceğinden ve aşkını bulacağını tahmin edemezdi.

Mafya bir kadın ve silah kaçakçısı bir adam iş yaparlarsa ne olur. Ben size söyleyeyim ; ÖLÜRLER. Peki ya aşık olurlarsa o zaman ne olur onu da söyleyeyim ; ÖLMEKTEN DE BETER OLURLAR. Çünkü aşk zehirlidir insanın içine işler ve kanını kaynatır. İşte o zaman bu karşı konulamaz bir silaha dönüşür. Peki ya kavuşmak istiyorlarsa işte o zaman ne olur bu hikayede göreceksiniz. Ezgi Melek`ten Ölüm Çiçeği sizlerle...

atesle oynarsan yanarsın..." Kül olmadan tekrar doğamazsın..."

Alisa ve Çağan kardeştir. Emir alisaya aşıktır

Romantik gerilim

Hayatta yaşama cazibesi bu zamana kadar sadece ailesi olmuş bir kız düşünün. Annesinin kokusu hep onunla. Babasının güvenli gögüsü, güven verici bakışlari hep onunla. Hayatta her zaman arkasında annesi ve babası olan bir kız, o güvenli dağları kaybederse ne olur? Görelim mi?

Her şeyden habersiz çalışarak rutin hayatına devam eden Yuri Patrick Hayatına ufak değişiklikler katacak olan Danny Williams

Alyanın çıktığı bir yolun sonunda vermesi gereken karar ve onu bekleyen zorluklar

Hayatı hiçte kolay geçmeyen bir kadının aşktan nefret etmesi ile dahada çok nefretinin artması bir adamla tanışınca körelen kalbinin beyazlaması...

“O sadece bir hayal.” dedi karşımdaki kadın. Sarı gür saçlarını geriye doğru savurdu. “O sadece bir anı.” dedi bu sefer. Yüzünü göremesem de onun ruhunu kendime yakın hissetmiştim. “O sadece bir yaşanmışlık Sera. “ Bana adımla hitap eden nadir bir kişi daha. “O sadece bir geçmiş ve sen bu geçmişi sildin. Kendine ant içtin. Şimdi sözünü tut. Geçmişini unut ve geri dön.” dedi kadın. Gördüğüm sadece saçları ve bedeniydi, yüzünü göremiyordum. Sesi bir yerden tanıdık gelse de çıkaramamıştım. Bense konuşamıyordum. Ellerim, ayaklarım ve bedenimdeki tüm uzuvlarım buz kesmişti. Dudaklarım mühürlenmiş gibiydi. Bir anda kadın kaybolduğunda buz kesen her yerim yanmaya başlamıştı. Çığlık atmak istiyordum, dudaklarım mühürlenmişti. Bir yardım sesi bekliyordum, kulaklarım çınlamadan başka bir şey işitmiyordu. Beni kurtarması için o kadının kaybolduğu yere bakıyordum, gözlerim karanlıktan başka bir şey görmüyordu. Ben kimim? dedim kendi kendime. Ben neyden ibaretim? diye sordum bu sefer. “Hiçlikten ve karanlıktan.” dedi bu sefer karanlıktan gelen bir ses. Kulaklarım çınlıyordu ancak ben tüyler ürpertici bir ses duyuyordum. “Sen bir hiçsin Sera.” diyordu o korkutucu ses. Bir anda o karanlıktan bir çocuk çığlığı duydum. Bir çığlık daha. Sonra başka bir çığlık daha. Duydum sesini. Çaresizdi. Sonra yerden bir kan geldi. Çıplak ayaklarımın etrafını kapladığında kanın sıcaklığını hissettim. Kan ayaklarıma değer değmez daha çok yandım. Bacaklarıma baktığımda çıplak vücuduma doğru belirginleşen damarlarımı gördüm. Damarlarım, vücudumun her yerinden belirginleşip patlayacak kadar canımı yakıyordu. Vücuduma tırmanan her bir damar alev gibiydi. Aynı çocuğun daha acılı bir çığlığını duydum. Ben çığlık atamıyordum ama o çocuk ölümüne bağırıyordu. Anlamıştım. Onun da canı yanıyordu. Peki, o çocuk kimdi?

Göz gözü görmeyen gecelerde ya yürek de görmezse sevdiği yüreği... Gece gibi kararırsa yürekler nasıl görsün sevildiğini..?

Küçükken babasını kaybetmiş nehir ve annesinin 2. Evliliğini mardinli fuatla ile yapmıştır yiğit diye kardeşi dünyaya gelmiştir bunlar olayın masum yüzü yıllar sonra olan şeylerse karanlığı ki buna karanlık denirdi bilemiyorum

Zorla mafya sevgizi beyenilirse 10 bölün yapacagim

Herşey babam öldükten sonra başladı annem kendini yalnız hissetmesi için bir adam ile evlendi ama bana sormamıştı adam iyiydi sevmiştim onu ama babam onun yerini dolduramıyordu adamın birde oğlu var esmer ve kaslı bir yyapısı var ev tam olarak malikane ve kimsenin bulamayaçağı bir yerde umarım kitabımı beyenerek okursunuz iyi okumalar

Çağrı & Ada Aşkı bilmeyen iki gencin aşk adını verdikleri hisleri.