Müzik benim tutkumdu, her şeyimdi.O ise kalabalığın içinde bana gülümsüyordu. Bende bilemezdim ona aşık olacağımı ama kalbimi ona öyle bağlamıştım ki istesem bile kopamazdım.En büyük tutkumu yeni anlıyordum... ♡

Sude 20 yaşında tıp fakültesinde okuyan bir genç kızdı hayatının seyri çalıştığı restoranda karşılaştığı adamın ona bir teklif yapmasıyla değişti bu adam Korkmaz ailesinin torunu Enes Korkmazdı

Barut ateşe ne kadar dayanabilir? Nefret ettiğin adama aşık olabilir misin? Takıntılı olduğun kadına düşman gibi davranabilir misin? İki düşman. İki kalp. İki ruh Aynı cehennemde yanalım...

Genç bir kadın olan Nehan, annesinin ani ölümünden sonra doğup büyüdüğü kasabaya geri döner. Evde bulduğu eski bir duvar saati ve içinde saklı mektuplar, onu geçmişte kalmış bir aşkın ve büyük bir sırrın içine çeker. Zamanla hem annesinin hem de kendi hayatının hiç bilmediği yönlerini keşfeder. Ama kimse Nehan’ın aslında kimin hikayesini yaşadığını bilmiyordur…

Bu kitap miya ve annesinin yeni evlendiği mafyanın oğlu alaz in başından geçiyor aslında mafya baba bilerek kızı olan bir kadın istiyordu çünkü oğlunu üvey kızı ile evlendirecekti annesi kabul etti ama daha kızın haberi yoktu başına geleceklerden. 🤍🌕

deneme bir ki hhhhheeee nasıı yaa iaiiiaiiai

Eylül Alaca`nın yeni başladığı liseden tanışdığı Uras Boskurt ile yaşamı

"Bazen en büyük sır, kalbinde sakladığın katildir." Alin ve Arel... İki yabancı. İki düşman. Ve her biri diğerinin geçmişinde bir boşluk bırakan birer hayalet. Onları bir araya getiren şey bir tesadüf değil; kanla yazılmış bir kader. Alin, Arel`in en sevdiğini öldürdüğünü bilmeden onunla bir kaderi paylaşırken, Arel, Alin`in onun en kıymetlisini yok ettiğini çoktan öğrenir. Ama Alin`in de bir sırrı vardir. Ve bunu ikisi de bilmiyordur. Henüz. Zorunlu bir evlilik. Zorla paylaşılan bir ev. Ve her gece birbirlerine düşman gözlerle bakarken, içten içe kabuk tutmayan bir geçmiş. Bu hikâyede ihanet, ölümden beter. Ve bazen... Affetmek, en büyük ceza.

Diziden uyarlanmıştır "kuma"

Asya 10 yıl önce öldürülmüş anne ve babasının intikamını alacağına dair kendine söz veren 3 yıllık savcıdır.Aynı zamanda şubenin dedektifliğini yapmaktadır.Ailesini öldürenleri uzun araştırmalar sonucu bulur.Ailesini öldürenler dünyaca ünlü bir suç örgütünün üyeleridir.

Görücü usulü evlenen çiftimiz zamanla birbirlerine aşık olurlar ama bu zaman diliminde zorluklarla karşılaşırlar.

19 yaşındaki Gökçe arkadaşlarıyla bir restoranta gitmişlerdi ve yan masadaki Türkiyenin en büyük mafyasıyla arkadaşları sayesinde tanıştılar ve devamı kitapta ❤️❤️❤️

Özel okulda zengin ama güzel bir kalbi olan Neşe, okula yeni gelen fakir, burslu öğrenci Sinan ile tanışır ama Sinan`a âşık Gül`ün sürekli iftiralarına uğrar. Bakalım koşmak gökyüzünü getirir mi gözlerine? Yoksa elin mi gider gökyüzüne? Belki de kalbim ruhunun derinliklerine...

Üç farklı çift. Üç farklı evlilik. Ama aynı karanlık… Mafya düzeninin gölgesinde, aşkın ne kadar ayakta kalabileceğini sorgulatan bir devam hikâyesi bu. Göktuğ ve Eda’nın aşkı ne zaman zehre dönüştü,veya dönüşüyor? Laren ve Çelik, birbirlerine rağmen nasıl bir bağ kurdu? Ve Buğse, aşkına sahip çıkarken hangi sırları geride bıraktı? Bazı hikâyeler sadece sevilmez… Yaşanır. TAKINTI geri dönüyor. Üstelik daha sert, daha karanlık.

Herşey 03.08.2024 tarihinde başladı o gün çok çekişmeli bi maç vardı bjk-gs maçı Başarılı avukat Gece kılıç ve ünlü mafya Ateş karahanlı... İkisi karşılaşınca acaba ne olucak Sizce aşk mı kazanacak yoksa Adalet mı??

Bazen aşık olmak bir tehlikeyide göze almaktır sonunda ölüm olsa bile...

Ceylan... Küçükken birine kalbini açmak ne kadar doğrudur ki peki kalbini açtığın kişi sence seni kendi kalbine davet edecekmi şuayib ceylanı arkafaşı gibi görsede ceylan için kalbi çoktan hızlı atmaya başlamıştı gençlik dönemlerinin yarısı birlikte geçen ikilinin tekrar bir yerde karşılaşmaları hayatlarında ne değiştirecek Şuayib ceylamı gördüğünde hayattında neler değişecek ve en önemlisi ikisi için hayat daha mı zorlaşıcak yoksa daha mı kolaylaşıcal Bazı aşklar cesaret ister ve Bazı aşklar ne kadar denesende Yarım kalır...

Hayatları birbirini yok etmek üzerine kurulan iki genç zamanla birbirlerine aşık olurlar, başlarda nefret olan düşmanlık, kendini aşka bırakır.

Hira ve 3 arkadaşı yeni okullarına başlamıştır. Başta her şey çok güzeldir ama Hira bilmemesi gereken bir sırrı öğrenir. Her şey güzelken tam tersi olmaya başlar.

Bir trajik aşk hikayesi

Yıllarca suç işleyip insanları öldüren ve devlet tarafından aranan 6 suikastçı bir mafya ile işbirliği yapıyorlar.

Bir oyunun içinde bulursun bazen kendini peki ya gerçekten filmlerdeki gibi oyunlar içinde bir aşk yaşaya bilir misin? Ben aşkımı bulduğumu hissediyordum...

"Şimdi kim kurtaracak seni?" Oda karanlıktı, cam duvardan içeri süzülen ay ışığı kadına adamı görmesi için yardımcı oluyordu. Rutubet kokusunun dört yanı sardığı bu yerde o kadar uzun süre kalmışlardı ki kokuyu benimsemiş, aldıkları nefesi normalleştirmişlerdi. Kadın adamın sesindeki ukalalığı hissediyordu ama yüzünde mimik dahi yoktu. "Ben kendimi kurtarırım" Sustu, devam edecekti. Elindeki bıçağın metaline tırnaklarıyla kısa bir ritim tuttu. "Her zaman olduğu gibi" Biraz ilerisindeki adamı hâlâ dikkatle izliyordu ama bu adamın umrunda değildi, oldukça geniş olan camdan dolunayı izlemeye devam ediyordu. Kadın şimdi onu izlemeyi bırakmış o da cama dönerek dolunayı seyretmeye başlamıştı. Henüz söylemedikleri vardı. "Bunu en iyi sen bilirsin, senden kaç defa kurtulduğumu sen benden çok daha iyi bilirsin." Bu defa ukalaca konuşan oydu, bunu mimiklerine de yansıtmıştı. Adam uzun süren sessizliğini bozdu, yanındaki kadının yapabileceklerinin farkındaydı. "Biliyorum..." Yine bir sessizlik karanlığa hakimdi. Adam bunun uzun sürmesine izin vermedi, yarım bıraktığı cümlesine devam etti. "Elindekini yine boğazıma yaslayabileceğini yaslarsan sonuçlarına katlanabileceğini de biliyorum." Kısa bir es verdi. "Ama yapamazsın, ilerde aşık olacağın bir adama bunu yapamazsın." Sesinde kararlılık vardı, emindi. Onun gozleri hâlâ dolunaydaydı, kadın ise duyduğu son sözlerle önce başını daha sonra tüm vücudunu adama çevirdi. Aralarında uzun sayılabilecek bir mesafe vardı. Elindeki bıçağı öfkeyle biraz daha sıktı. "Öyle bir şey olmayacak, çok pişman olacaksın. Sen bana aşık olacaksın." Kadın adamdan korkuyordu ama bunu ona belli edip gücü eline vermek istemiyordu. Adamın sesi yine ciddiyet barındırıyordu. Kadını tekrar ederek ona döndü. "Öyle bir şey olmayacak kadın ama sen bana seni sevmem için yalvaracaksın." "Tipin diğer kadınları etkiliyor olabilir ama ben sana karşı nefret kırıntısı bile hissetmiyorum. Benim için önemli olan dış değil iç." Adam kadına adımladı, kadın gerilemedi ona bakmayı sürdürdü, korkmadığını göstermek istiyordu. Yanına geldi şimdi tam karşısındaydı. Düz bakıyordu, siyah gözleri karşısındaki insanı korkutmak için yeterliydi, aynı ifadeyle kadının kulağına fısıldadı. "Dışıma değil içime aşık olacaksın zaten."

O gece çok farklıydı o geceden sonra hiç bişey eskisi gibi olmicakdi

Genç bir kızın yaşadığı komik ve romantik olaylar