devam ediyor 12s önce güncellendi
Bu kitabı sakın açma
@nehir_dogerr
Okuma
2
Oy
1
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
2
Bu kitap bir cinayeti anlatmaz.
Bir katili de.
En azından başta öyle sanılır.
Sıradan bir kayboluşla başlayan hikâye, Seda’nın adının etrafında şekillenen sessizlikleri takip eder. Anlatıcı, olan biteni tarafsızca kaydettiğini düşünürken; okur, boşluklarla dolu bu anlatının içine farkında olmadan yerleşir. Olaylar anlatılmaz, sadece sonuçları gösterilir. Detaylar eksiktir. Zaman atlamaları vardır. Cevaplanmayan sorular bilinçli olarak açık bırakılır.
Bu eksiklikler, okurun zihnini çalıştırır.
Ve kitap, tam da bunu ister.
Sayfalar ilerledikçe, okur anlatılanları tamamladığını, anlamlandırdığını sanır. Oysa yaptığı şey, anlatılmayanı kendi düşünceleriyle doldurmaktır. Her tahmin, her varsayım, her “muhtemelen” cümlesi; hikâyenin asıl suçunu şekillendirir.
Kitap boyunca “katil” kelimesi bir başkasını işaret eder gibi durur. Okur rahatlar. Kendini hikâyenin dışında tutar. Ancak final yaklaştıkça, anlatıcının suçtan çok uzak duruşu ve anlatılanların eksikliği, rahatsız edici bir gerçeği ortaya çıkarır:
Cinayet, satırlarda değil;
okurun zihninde tamamlanmıştır.
Bu Kitabı Sakın Okuma, suçun eylemden çok algıyla, şiddetin bıçaktan çok sessizlikle işlendiği bir hikâyedir. Kitap bittiğinde okur, yalnızca bir cinayeti değil, onu okurken yaptığı seçimleri de sorgulamak zorunda kalır.
Ve bazı sorular, cevaplandığında değil;
fark edildiğinde yıkar.