Zorbalığa uğrayan biri ne yapmalı? Peki zorbalık yapanlara ne gibi bir ceza verilmeli? Ya bir kurtarıcınız olsaydı sevinirmiydiniz, yoksa yaptığı şey için ondan nefret mi ederdiniz?

Korkularına hakim olamayan birisinin spesifik anlatımı

Qaranlıq otağı aydınladan heç bir şam sonsuza qədər yanmır.. 🕯️

Kraliçenin bir anda kaybolmasını merak eden bir köylü kızının denizin derinliklerinde kaybolmasını konu alan bir kitap.

Başrol Cemre Kormaz`ın Ayla Kılıç isimli en yakın arkadaşı tarafından ihanete uğraması

– Küller Arasında Uyananlar Herkesin unuttuğu bir an vardır. Ama Lena Yalçın, unutulmayanların içinde doğmuştu. Susturulmuş geçmişlerin, örtbas edilmiş isimlerin, geceleri bile aydınlatmayan şehirlerin çocuğuydu o. Onun hikâyesi, bir yangının küllerinden değil—hala için için yanan bir sırrın tam ortasından başlıyordu. Zeki, güzel, kararlı. Ve yalnız. Dışarıdan bakıldığında kazanan gibiydi, ama içindeki savaş çok daha sessizdi. Her şeyin başladığı o gece… bir adamın adı fısıldandı kulaklarına: Kael Karaca. Tanımadığı, görmediği ama geçmişiyle bir şekilde bağlantılı olan bir yabancı. Ne düşman ne dost. Ne masum ne şeytan. Sadece bir gölge. O andan sonra Lena`nın tek bir seçeneği vardı: Ya kendini koruyacaktı... Ya da gerçeği açığa çıkarmak için yanacaktı. Ve bazı yangınlar, sadece etrafı değil... Kalpleri de kül ederdi.

1999 Ankara’sının ılık bir bahar sabahı... Bir ailenin en mutlu ânı, aslında karanlık bir fırtınanın sessiz çığlığıydı. Ayşe ve Yücel’in umutla kucakladığı minik İrem, farkında olmadan, geçmişin derinliklerinden gelen bir sırrın gölgesinde büyümeye başlıyor. Yücel’in tırnaklarıyla kurduğu hayaller, en beklenmedik ihanetlerle tuzla buz olurken, aile bir bilinmeze doğru sürükleniyor. Peki, bu çöküşün ardında yatan gerçek ne? Kim, bu ailenin umutlarını kül etmeye cüret etti? Bu romanda okuyacaklarınız, sadece bir ailenin değil, aynı zamanda yazarının da en mahrem sırlarının satırlara dökülmüş hali. Kendi hayatının acı ve umut dolu labirentlerinde yol alan birinin kaleminden çıkan bu hikaye, okuyucuyu gerçekliğin sınırlarında bir yolculuğa çıkarıyor. Annesinin sıcaklığını henüz hissedemeden ablasının şefkatiyle hayata tutunan bir çocuğun kaderi, bu ailenin bugününe nasıl bir gölge düşürüyor? Fısıltılarla yayılan ihanetin kaynağı nerede gizli? Ve en önemlisi, "kül renginde bir yemin" tutulacak mı, yoksa her şey küle mi dönecek? Bu romanı okurken, sadece bir hikayeye değil, aynı zamanda bir sırra da ortak olacaksınız. Gerçek ile kurgunun iç içe geçtiği bu labirentte, acaba siz de gerçeğin izini sürebilecek misiniz?

Bir yalanın kaç rengi olur? Beyaz bazen masumiyetimi gizlediğim temizlik. Siyah ruhumdan sızan hazzın kokusu. Kırmızı en sevdiğim renk. Mavi bazı hayalleri oraya asıp sallandırdığım gökyüzümdü. Sarı kaçtığım gölgelerin içinde sığındığım tek aydınlık nokta. Yeşil onlara görmek istediklerini yansıttığım yansımam. Pembe dudaklarımdaki gülümsememin tonu. Kahverengi ise saçlarıma verdiğim isim fakat göremedikleri tarafımdı. Hangi rengim eksik? Bütün boyalarımı kullanırken dikkat et sende boyanma.

Üç kızın hayat hikayesi

Dedim ki; "birine yakın olmak zor, bunu sana anlatabileceğimi sanmıyorum... Sonra bana baktı ve hafifçe gülümsedi, ama gülüşüde sanki bir maske gibiydi. Dedi ki;" bunu saklama, zaten saklayan kişi benken..."

Siz hiç kendinizi takip ediliyormuş gibi hissettiniz mi?bu kitapta marianın öyle bir sorunu var bu bir tranmamı yoksa gerçekten bir takip mi?

//Kesinlik yalnızca bir yanılsamadan ibarettir... Hayatınızdaki insanlara, çevrenize ve kendinize bakın. Ne kadar güvenilirsiniz ya da ne kadar güvenebilirsiniz? İnce bir buzun üstünde yürürken, buzun kırılmayacağına kim garanti verebilir? Avcıyken av olabileceğiniz bir dünyadan bahsediyorum. Etrafınız örümcek ağlarıyla çevriliyken ne kadar güvendesiniz? Bu kitap ile hayatta kimsenin masum olmadığını anlamaya başlayacaksınız... Herkes kendi çıkarları ya da hayatları için en yakındakileri arkadan bıçaklayabilecek bir durumda.... Gizem içine çekilmek isteyenler buraya

Bi kitap biraz üzücü,mutlu, korkunç içermektedir

Benliğini bulamayanların gittiği bir okulda en fazla ne olabilir ki ? okuyup görücez... ........................................................................................................................................... Herkesin süper güçleri olduğu bir ülke, 15 yaşında sahip oldukları süper güçler,bazıları iyi bazıları kötü bazıları ise güçlerine kavuşamayanlar ve güçleri gelene kadar yani benliklerine ulaşana kadar gittikleri bir okul kötüler ve iyiler..

Martin, etik dışı deneyler yapan bir bilim insanıdır. Her şey Praton adındaki Martin`in eski çalışanı olan adamın tekrar ortaya çıkması ile bölgesel bir savaşı başlatır. Yeni bölüm her Cumartesi yayında!

Bu mektup, adını bilmediğim ama ruhumun bir yerinde çoktan tanıdığı bir kadının suskun çığlığıydı. Onu tanımadığımı sandığım her an, aslında içimde bir yerin ona hep açık olduğunu fark ettim. Mektupta ne bir geçmişin izleri vardı, ne de geleceğe dair vaatler. Sadece saf bir bağlılık... Tanımsız, ama gerçek. Acısı, içimde yankılanan tanıdık bir melodi gibiydi. Belki de bazı insanlar, hayatımıza isimleriyle değil, hissettirdikleriyle girerler. Ve bazı mektuplar, bir insanın varlığını anlatmak için yeterince güçlüdür; adı anılmasa bile.

Bu kitap birden fazla cinayete tanık olan ve katilin kim olduğunu öğrenmeye çalışan 3 arkadaşın hikayesi..

Yolları, sessizce imzalanmış bir anlaşmanın gölgesinde kesişti. Her şey dışarıdan sakin ve kontrollü görünüyordu; oysa görünmeyen derinliklerde, eski zamanlara ait sırlar usul usul uyanıyordu. Bu birliktelik, kaderin ince hesaplarından mıydı, yoksa tesadüflerin sinsice ördüğü bir tuzak mı? Karanlıkta saklanan cevaplar, zamanı geldiğinde gün yüzüne çıkacaktı. Ve o an geldiğinde, hiçbir şey eskisi gibi kalmayacaktı. Virma Öztaş, 24 yaşındaydı ve tek arzusu, babasının esareti altında yaşamamaktı. Özgürlüğü için savaşmaya kararlıydı. Bir savaşçı değildi belki ama bu yolda yanmaya da yakmaya da hazırdı. Güçlü sayılmazdı ama zekâsını kullanmayı biliyordu. Mücadeleye hazırdı… Peki, ya gerçeğin kendisiyle yüzleşmeye? -- "Benimle oynama," dedi boynumdaki nefesi tüylerimi diken diken ederken. "Yanarsın." Yine yüzyüze geldik. "Beni tehdit etmeye kalkma," dedim. Elimdeki çakının soğuk metalini bir anda boynuna dayayarak. "Oyuna gelirsin." - Kurgu tarihi |04.04.2021| sahneler bulunduracağım. Bunu bilerek okuyun, lütfen.

Hazal vahşice öldürülen kardeşinin katilini bulduğunu sanarken hem en büyük düşmanı hem de en yakını olacak kişiyi bulduğunun farkında değildi...

Julia küçükken yaşadığı trajedik olaylar, ileride peşini bırakmayan şiddetli travmalar ile birlikte onu bir "Seri Katile" dönüştürür.

"Unutma, umut ışıkları asla unutulmaz. Kaybolsa bile." Mira’nın sıradan hayatı, ailesinin İtalya’ya taşınmasıyla altüst olur. Sessizliğin hâkim olduğu günlerin ortasında hayatına giren Asır’la birlikte, gizemli birinden gelen mektuplar almaya başlar. Her mektup, geçmişe açılan bir kapı, karanlık bir sırrın parçasıdır. Mira ve Asır, ipuçlarının izini sürerken yalnızca mektuplarla değil, kendi korkularıyla da yüzleşirler. Geçmişin hayaletleriyle gelecek arasında sıkışıp kalan Mira, en karanlık bulmacanın cevabını arar: Gerçek kime ait? Ve onu kim gölgelerden izliyor?

Bir gün bir kız kaçırılır ve hikaye başlar...

26 yaşında genel cerrah bir doktor ve odasına bırakılan notlar. Tayini ile şırnak`a giden Sıla, burada aklının ucundan dahi geçemeyecek şeylerle karşılaşıyor Var mısın bizimle maceralarımızı yaşamaya?

"Bir çift kehribar gözlere gömüldüm ben, bir bakışında gittim ve yok oldum. Her kötü hikayenin tek bir iyiliği; ölümümün getirdiği yeni bir yaşamdı." Başlangıçta bir aşk bitti Savoy şehri kış ayını hissetti, düşmanlıklar oluştu, kan gövdeyi götürdü. Yıllar sonrası düşman aile`nin çocukları karşılaştı yarım kalan aşkı bu sefer onlar tamamladı gizem, ölüm, çatışma, düşmanlık, ihanet, mafya örgütü hepsi bir arada mutlu bir aşk yaşayacaklarını düşünmeleri oldukça komikti kader aşklarına küçük sürprizler yapacaktı elbette... FERİŞTAH; en iyi yapan kimse, bir işin uzmanı, ustası. bir işte en yetkili kimse. Savoy şehrinin dikkatine. Burası yazın içinde kışı hissedeceğiniz tek yer...

Sokağın ortasındaki o ev... Belkide yeni bir hayal olacaktı.