[ Genç Kurgu ] - Kitap Listesi
devam ediyor 5dk önce güncellendi Geçmişin kuklası
@suslu1civcivv
Okuma
364
Oy
90
Takip
16
Yorum
88
Bölüm
38
[Şiddet,kendine zarar verme gibi ögeler içermektedir!] Çocuktum ve yaşadığımız şeylerin kaderimiz olduğunu düşündüm. Büyüdüm ve anladım,bizim kader dediğimiz başkalarının tercihlerinin sonucuydu. İlahi adaleti bekledim. Sandım ki zamanla herkes yaptığının bedelini ödeyecek. Olmadı! Şans kötülükten taraf oldu! Bir tarafta sevdiğim adam ve geleceğim. Diğer tarafta geçmişim ve annem. Aşk durdurmaya yetmedi beni. Geçmişin beni yönetmesine izin verdim. Geçmişin kuklası olmayı kabul ettim. Herşeyi kaybetmeyi göze alarak. Belki de en çok kendimi yok ederek.
devam ediyor 53dk önce güncellendi DEVA☘️
@basakacr15
Okuma
1.53k
Oy
111
Takip
15
Yorum
72
Bölüm
34
Deva’ nın bir o kadar imkansız gördüğü ama asla koparmadığı sadık abisine olan sevdası Bu hikayenin kazananı olur mı yoksa bu hikayede yanan sen oldum deva mı diyeceğiz birlikte görelim
devam ediyor 1s önce güncellendi Kırmızı Çizgi
@kitaplar_hayatim_o
Okuma
31
Oy
21
Takip
2
Yorum
41
Bölüm
5
Kırmızı çizgi… Evet, herkesin bir kırmızı çizgisi vardır. Bazılarının kırmızı çizgisi zaafı, bazılarınınki ise gücü olurdu. Beste Demir, kendini basit bir kız sanarken kazandığı bursla bir koleje başlar. Bu kolej basit bir kolej değildir; içinde birçok sır bulundurmaktadır. Beste ise bu sırların arasında kaybolmaya başlarken biriyle tanışır: Atlas Soydan… Okulun sahibi, tipik bir ana karakter gibi gözüküyor ama aslında sırların etrafında döndüğünden, kardeşi dediği insandan bile şüphe edeceğinden habersizdir. Bu hikâyenin kırmızı çizgisi sırların ta kendisidir; öğrenilmemesi gerekirken bir konfetinin patlaması gibi ortaya çıkan ve hayatları derinden etkileyecek, değiştirecek olan… Bu hikâye, her şeyin mükemmel olduğunu sanan zengin bir oğlan ve hayatı karışık ilerleyen bir kızın, karanlık geçmişleriyle sınanmasıdır. Bu hikâye; anlatılmayan hisler, nefretten aşka dönen duygular, gittikçe derinleşen sırlar ve karanlık bir geçmiş içerir. Keyifli okumalar 🤍 Spotify’de playlist yaptım kırmızı çizgi adlı.
devam ediyor 1s önce güncellendi Ölüm son kez
@miray_iste
Okuma
10
Oy
8
Takip
2
Yorum
2
Bölüm
3
Sessizlik Kaç Ton Yalnızlık Birikince Başlar? Adım Karden, soyadım Deniz. Gözlerim için herkes "Soyadından almışsın gözlerini" der. Neden mi? Gözlerim deniz gibi parlak ve huzur verici. Ama bu gözleri bırakın, ben o kadar huzurlu değilim. Hayatım bir filmden ibaret; bazı sahneleri güzel, bazı sahneleri acı dolu, sevimsiz, kalp kırıcı... Ve bazen hayat öğretiyor bağıra bağıra susmayı. Ben de öyle yaptım. Bağıra çağıra sustum. Boğazımda kalan acı hissi, bana sessizliğin ne olduğunu öğretti. Kırılmış biri, öyle güzel susar ki, öfkesine bile hasret kalırsın. Kapkaranlık odamda yeni bir günü karşıladım. Ama nasıl bir gün olacaktı bu, bilmiyordum. Hayatım siyah ve beyaz gibiydi; ne griye izin var ne de renklere. Perdelerimi açtım. Karşımda masmavi bir gökyüzü ve yemyeşil bir orman belirdi. Dedemden kalma bu evde, dağın eteğindeki beş evden birinde yaşıyordum. Annem işleri gereği sürekli yurt dışındaydı. Babam... Babamı anlatmaya kelimeler yetmez ama anlatmamaya karar verdim. Camı açtım. Yağmur yeni dinmişti. Toprak kokusu İçimi sarmıştı. oyalanmaya vaktim yoktu. Okula geç kalacaktım. Dolabımı açtım; siyah, siyah, siyah... Sanki renkler bana darılmış gibi. Siyah bir sweatshirt ve eşofman seçip üzerime giydim. Lenslerimi taktım. Masmavi gözlerimi gizlemek için kahverengi lensler. Neden mi? İnsanların "Gözlerin ne kadar güzel!" demesinden hoşlanmıyorum. Oyalandığım her saniye güzel bir günün ihtimalini daha da azaltıyor gibiydi. Saçlarımı çözdüm, siyah teller belime kadar uzandı. Tarağımı alıp dikkatlice taradım. Çantamı hazırladım, Ateş`in yanına inmeden önce bir nefes aldım. Bahçede beni bekliyordu. Ares benim tek sadık dostum, üzgün anlarımın sessiz tanığı. Kapıyı açar açmaz bana doğru koştu ve tüm sevgisini gösterircesine üzerime atladı. Okula giden patikada yürürken telefonuma Nazlı`dan bir mesaj geldi: Nazlı: Hayattımmmm, okula geldimmm! Hadi bekliyorum seni! Nazlı, benim tam zıttım. Hayat dolu, renkli, enerjik birisi. Ne zaman yanında olsam Şeker dükkanına girmiş siyah bir ruh gibi hissediyorum. Pembe, sarı ve mavi renklerden şımarık bir ahenk yaratır. Ben: Geliyorum, Nazlı. Bekle birazcık. Okulun kapısında Nazlı`yı gördüm. Yine pembe giyinmişti. Bir an için midem bulandı; fazla pembeden kusacak gibi hissettim. Ama Nazlı her zamanki gibi neşe saçıyordu. Bana doğru koşarak şöyle dedi: "Bugün motor yarışları var. Bakalım `seninkini` orada görecek miyiz?" "Benimki mi?" dedim. Kalbim sözlerimle çelişiyordu. "O`nu" görmek istiyordum ama görmekten de korkuyordum. Nazlı devam etti: "Sen onu seviyorsun. Saklama Karden. Seviyorsun işte!" Bir damla yaş yanaklarımın arasından sıyrılıp yere düştü "Hayır hayır ben o manada demedim yapma" dedi Nazlı "Karnım ağrıyo onda oldu yok birsey" dedim ve göz yaşımı elim ile sildim. Eve gitmek istedim ormana çıktım. Sessizliğin ortasında dizlerimin üzerine çöktüm ve kendimi bıraktım. Ne kadar ağlarsam ağlayayım yetmiyordu. Düzelir mi her şey? Arkamdan gelen bir çatırdama sesi ile irkildim. Kalın bir erkek sesi duydum: "İyi misin?" Başımı çevirdiğimde o yüzü gördüm. Kamir Mirazlı. Onunla yan yana geldiğim her anda içimde ölmüş kelebeklerin kanatları tekrar canlanıyordu. Ama bir yandan da beni paramparça ediyordu. "Hey, sağır mısın? Sana diyorum," dedi. Yüzünü sürekli gözümün önüne getirirken bile ne diyeceğimi bilemedim. " iyiyim." Dedim ama içimden gelen "Hiç değilim" sesini susturdum. Ayağa kalkıp oradan uzaklaştım. Arkamdan bir adım sesi duyduğum an kalbim çöküyordu. Her şeyi söylemek istiyordum. Ama hayatta bazı sessizlikler çok şey anlatır. Ve ben o sessizliğe sığınıyordum. Eve vardığımda kendimi tükenmiş hissediyordum. Kapıyı kapattım, çantamı bir köşeye bırakıp odama doğru yürüdüm. Yatağıma uzandım ve tavana bakarken gözlerim doldu. Gözyaşlarımı sildim, ama durduramıyordum. Göz kapaklarım yavaşça kapanırken kendimi bir anda uykuya teslim ettim. Uyandığımda hava çoktan kararmıştı. Hâlâ yorgun ve halsizdim. Su almak için masama yöneldim. Tam bardağa uzanıyordum ki, dengesiz bir hareketle masaya çarptım. Bir acı hissettim ve elimle alnıma dokunduğumda sıcak bir kan sızıntısı fark ettim. Panikle yerimde doğrulmaya çalışırken dış kapının zili çalmaya başladı. Zil durmuyordu. Kalbim hızla çarparken kendimi kapıya doğru yönlendirdim. Yürürken başım dönmüştü duvardan destek alarak kapıya yöneldim kapının kolunu aşağıya indirdim ve bayıldım. "Karden! Uyan! Ne oldu sana?" dedi, sesindeki endişeyi hissettim. Yerde hareketsiz yattığım yerden beni kaldırdı ve yatağa yatırdı. Başımda bir şeylerle uğraşmaya başladı, sanırım ilk yardım yapıyordu. "Kanıyordu," dedi. "Ama şimdi iyisin. Hadi, bir şeyler içip sakinleşelim." Kamir`in yardımıyla doğruldum ve bir süre sessizce bekledim. Sonra mutfağa gidip kahve yaptı ve bir fincanını bana uzattı. Fincanı alırken ellerimin titrediğini fark ettim. Sessizlik uzun sürmedi. "Karden... Gözlerin neden bu kadar siyah?" diye sordu birden. Bu soru beni hazırlıksız yakalamıştı. Başımı öne eğip cevap vermedim. Etrafıma bakınıp konuşmayı değiştirecek bir şey arıyordum. "Kamir, kahveni içtiysen gidebilirsin," dedim soğuk bir sesle. "İyiyim ben." Sözlerim, aramızdaki ince ipi kopardı sanki. Kamir bir süre duraksadı, sonra sessizce kalktı ve kapıya yöneldi. "Yarın görüşürüz," dedi. Arkasından hiçbir şey söyleyemedim, sadece susup bekledim. Kapı kapanınca odanın tekrar sessizliğe büründüğünü hissettim Tavana bakarak içimdeki sessiz karmaşayı dinledim. Bir yandan Kamir`in sorusu zihnimde yankılanıyordu, bir yandan da o soruya neden cevap veremediğimi düşünüyordum. Kamir gittikten sonra evdeki sessizlik daha da ağırlaşmıştı. "Kalbin gözlerin ne giyerse, gözlerine onu yansıtır." Kamir gitmişti. Ev sessizdi. Ben ise hâlâ pencere önünde, geceye bakıyordum. Gözlerim kapalıydı. Ama zihninde bir cümle dönüp duruyordu: "Gözlerin neden bu kadar siyah?" Bir an için ellerimi yüzüme kapattım. İçimde öyle derin bir şey kımıldadı ki, sanki yıllardır sakladığım bir sır, kalbimden dudaklarına doğru yürümeye başladı. Fısıldar gibi söyledim: "Çünkü ben kalbimi siyah giydirdim, Kamir..." Derin bir nefes aldım. Gözlerimi açtım ve pencereye yansıyan kendi siluetime baktım. Kalbimin mavi olduğunu biliyorum. Ama onu yıllar önce toprağa gömdüm. O gün karar verdim... Mavi bana yakışmıyor diye. Huzur bana yakışmıyor diye. Sevilmek bana lüksmüş gibi geldi Bir adım geri çekildim. Aynaya yöneldim. Kendi gözlerime uzun uzun baktım. Gözlerim siyah. Ama derininde bir titreşim vardı. Minicik, mavi bir hatıra gibi. "Gözlerim aslında mavi... Ama artık siyah görmek istiyorum. Çünkü siyah saklar. Siyah susar. Siyah anlamaz gibi yapar..." Bir damla gözyaşı süzüldü. Bu kez gözyaşım siyahtı sanki. Ağırdı. Karaydı. Ama içimden bir ses fısıldadı: "kalbimi soyarsan... gözlerim tekrar maviye döner." Kafamdaki karmaşayı susturmak istercesine kendime sarıldım. O sırada bir düşünce belirdi: Neden bu kadar saklıyordum? Neden kendimi siyah bir duvarın arkasına hapsetmiştim? Belki de cevap vermemek, kendi sırlarımla yüzleşmekten kaçmaktı. Sabah olduğunda gözlerimi açtığımda garip bir huzur hissettim. Sanki gece boyunca zihnimde dönüp duran sorular bir nebze hafiflemişti. Yine de doğrulup kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı açar açmaz Kamir`i gördüm. Elinde bir termos vardı, hafif bir tebessümle bana bakıyordu. "İçeri gelmek ister misin?" diye sordum istemsizce. Kamir`in yüzünde şaşkınlıkla karışık bir rahatlama belirdi. Kafasını hayır manasında salladı. "Peki" dedim ses bir şekilde Kamir’in duymasını imkanı yoktu Yeni bir gün başlamıştı, ama bu sefer içimde ufak da olsa bir değişimin kıvılcımları hissediliyordu.
devam ediyor 1s önce güncellendi acil bak
@koginim
Okuma
91
Oy
15
Takip
3
Yorum
0
Bölüm
8
yazdığım şeyler hakında bilgiler veriyom her gün buraya bak
devam ediyor 2s önce güncellendi AŞKIN KIRINTILARI
@xjulietx0
Okuma
12
Oy
8
Takip
0
Yorum
7
Bölüm
5
James onun çocukluk arkadaşıydı, ama hayat ona çok erken büyümeyi öğretti. Pastanenin sıcak kokuları arasında geçen yıllar, küçük kardeşlerine duyduğu sevgi ve annesizliğin sessizliği… Derken sahne ışıkları altında bir başka kalp çarpmaya başladı: Bradley. Bu hikâye, kayıpların gölgesinde filizlenen dostlukları ve aşkı anlatıyor.
devam ediyor 3s önce güncellendi Wolfman
@zadezz
Okuma
854
Oy
130
Takip
10
Yorum
35
Bölüm
32
6 yaşındaki bir çocuk olan Ezher ailesiyle birlikte gittiği kurt dağında ki kampta kayboluyor. Uzun aramalar sonucunda Ezherden geriye kalan tek ipucu parçalanmış kanlı bir gömlek. Arama çalışmaları Ezherin kurtlar tarafından yendiği düşünülerek son buluyor. Aile buna inanmasada yürüttükleri özel aramalar sonuçsuz kalınca çocukların öldüğü düşüncesiyle bir gün onlarda çaresizce aramayı bırakıyor. Peki gerçekten kurtlar tarafından yendimi yoksa yoksa kurtlar tarafından kurtarıldı mı? Onu asıl öldürmek isteyen kim yada neydi ? Gelin cevabını hep birlikte okuyarak öğrenelim.
devam ediyor 3s önce güncellendi GÖNLÜM O'NA EMANET
@zuleyhayyamn
Okuma
31
Oy
17
Takip
5
Yorum
11
Bölüm
5
Sen bir plan yaparsın, Allah onu sınav aracına dönüştürür. Malın çoğalır sınav aracına dönüşür, çocuğun olur sınav aracına dönüşür, dünyadaki varlığının amacını unutursan, sınav araçlarını sen sonuç sanarken, aslında herşey yeni başlıyordur.. Sen bile kendine sınavken, başka şeyler ne olabilirdi ki? Hepsi sınav aracıdır. Mallarınızın ve çocuklarınızın, aslında bir sınama olduğunu ve büyük ecrin Allah katında bulunduğunu bilin.  Enfal-28
devam ediyor 3s önce güncellendi TESADÜF DANTE| TEXTING
@sorienn1
Okuma
10.73k
Oy
1.18k
Takip
128
Yorum
296
Bölüm
22
Siz- *fotoğraf* Siz- bak ne güzeldik harcadın bizi Siz- Allah senin belanı versin adi herif Siz- umarım hiç mutlu olmazsın 576- chi sei? ( kimsin?) Ne? Ne diyor bu salak Siz- ne diyorsun şerefsiz herif 576- Non capisco cosa stai dicendo. Chi sei? ( ne dediğini anlamıyorum kimsin?) Ne diyor kesin küfrediyor Siz- bende senin capisco ( görüldü ) Siz- görüldü yemişiz 576- kimsin ne istiyorsun? Siz- benim ben Alina iki günde unuttun mu? 576- yanlış numara alina Siz- sen şerefsiz Samet değil misin? 576- hayır Siz- kimsin o zaman 576- Dante vico alina onu aldatan eski sevgilisine yazacakken numaraları karıştırıp İtalyan mafyaya yazarsa ne mi olur? gelin öğrenelim.
devam ediyor 7s önce güncellendi Kaldırım Taşlarından Şampiyonluğa
@dukkandayazarwaow
Okuma
4
Oy
4
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
2
“Kaldırım Taşlarından Şampiyonluğa”, İstanbul’un arka sokaklarında top koşturarak büyüyen bir çocuğun; yoklukla, adaletsizlikle ve sakatlıklarla savaşarak dünyanın en büyük futbol yıldızına dönüşme hikâyesini anlatıyor. Mahalle aralarından başlayan bu serüvende; dostluklar, hayal kırıklıkları, aile bağları, başarı baskısı ve zaferin gölgesindeki yalnızlık tüm gerçekliğiyle okura sunuluyor. Bu roman, pes etmeyenlerin, hayal kuranların ve mücadele edenlerin hikâyesi…
devam ediyor 7s önce güncellendi YEDİ DELİ
@atike.sungunapsa
Okuma
158
Oy
84
Takip
5
Yorum
9
Bölüm
9
"Emredersiniz komutanım," dedik bir anda hep bir ağızdan. Biz çoktan sırt sırta omuz omuza çarpışacak o birlik olmuştuk. Sayımız azdı belki ama gün gün çoğalacaktık. Birimiz giderse de, yerine başkası gelecekti. "Böyle işte!" dedi Binbaşı Dağdeviren yüksek sesle, "Biz dağların aslanı, Anadolu`nun Kurt`u, buz gibi Asyalıyız. Ne Amerika`ya, ne Çin`e, ne Avrupalısına boyun eğmeyiz. Biz, Pers kralını kana doyurma sözü veren Tomris hatunun, Anadolu topraklarına ilk adımı atmış Alparslan`ın, dünyanın dizlerini titretmiş Timur Han`ın, Cengiz Han`ın, aşılmaz denilen surları aşmış Fatih`in, dünyaya hükmetmiş Kanuni`nin torunlarıyız." İçimde coşkuyla çağlayan bir nehir vardı, dolup taşıyordu. Bir yanımda bayrak dalganıyordu, diğer yanımda istiklal marşı okunuyordu. Bir yanımda dağların sisleri vardı, öbür yanımda dalgalarını kıyıya vuran deniz. Bir yanım kara kış yaşıyordu, bir yanım kızgın kumlara basıyordu. Bir yanımda Ötüken vardı, bir yanımda Anadolu. Bir yanım Her Türk diyordu, diğer yanım Asker doğar diyordu. "Bize bir ülke bıraktı, bayrak bıraktı, marş bıraktı, özgürlük bıraktı, Cumhuriyet bıraktı. Bizim o mavi gözlüye sözümüz var. Bir daha Atatürk gelmeyecek bu ülkeye ama biz onun verdiği topraklarda doğup büyümüş evlatlar olarak hepimiz onun sarı saçından bir tel olacağız. Onun saçının teli bile olamayacağız belki ama uğraşacağız. Allah bu ülkeye bir daha İstiklal Marşı yazdırmayacak!" Sandalyelerimizi sertçe geriye atıp hepimiz selam verdik. "Emredersiniz komutanım!" 🇹🇷🐺🇹🇷
devam ediyor 9s önce güncellendi Korumanın Kalbi
@beyzisim
Okuma
101
Oy
22
Takip
20
Yorum
19
Bölüm
2
Tehditlere ve zorbalıklara uğrayan sosyal medya fenomeni Arya Oral ve koruması Giray Alkol. " Seni tehdit eden herkesin nefesini sayacağım Arya. " Dedi hırıltılı bir sesle. " Neden? " Diye sordum. Gözleri birkaç saniye yüzümde gezindi ve " Sen güvende olana kadar rahat nefes alamasınlar diye. " Dedi.
devam ediyor 13s önce güncellendi Gitmek Seni Korumaktı
@zeynepsakinc
Okuma
392
Oy
30
Takip
7
Yorum
81
Bölüm
21
Bazen gitmek, birini kaybetmek değil… onu korumanın tek yoludur. Esra ve Özkan, yıllar önce yarım kalmış bir hikâyenin iki tarafı. Yeniden karşılaştıklarında ikisi de aynı şirkette, aynı çatının altında, aynı kalp ağrısıyla sınanır. Aile baskıları, geçmişin sırları ve yarım kalmış cümleler arasında; ikisi de bir karar vermek zorundadır. “Gitmek Seni Korumaktı”; aşk, gurur, pişmanlık ve yeniden başlamanın mümkün olup olmadığını sorgulayan bir romantik dram romanıdır.
devam ediyor 14s önce güncellendi Sol Kurşun
@hmorlonoji
Okuma
45
Oy
12
Takip
2
Yorum
3
Bölüm
7
​Kaderin cilvesi mi, yoksa intikamın en tatlı tuzağı mı? ​Onun adı, karanlığın en derinine kazınmış bir fısıltıydı. Karan , acımasızlığıyla nam salmış, merhameti sözlüğünden silmiş bir adam. ​lavinia ise, hayatını çalan adamın, yani düşmanının kızıydı. Masumiyeti, tehlikeli bir intikam oyununun ortasına düşmüş, ölüm çiçeği . ​Onları bir araya getiren şey ne aşktı, ne de tesadüf. Yalnızca yıkım vaat eden, kaçınılmaz bir kaderdi. Her dokunuş, yasak bir yemindi. Her bakış, en tehlikeli itiraf. ​Onun kollarında, düşmanının kanlı gölgesinde, Lavinia ait olmadığı bir dünyaya tutsak kaldı. Peki, bu imkânsız aşk, etraflarındaki iki düşman aileyi de ateşe vermeye yeter mi?
devam ediyor 15s önce güncellendi Nereye Kadar? (Texting)
@narodik
Okuma
23.99k
Oy
2.62k
Takip
114
Yorum
1.77k
Bölüm
117
Sinan okulun asi ruhu. Kuralları hiçe sayan, kimseyle yakınlık kurmayan, kendi dünyasında kaybolmuş bir genç. Ve Çolpan , okulun onur listesinde adı yazılı olan birincisi. Dışarıdan kusursuz görünen ama içten içe bambaşka hayaller kuran bir kız. Aynı koridorda yolları kesiştiğinde, ikisinin de hayatı değişmeye başlar. Bir yanda düzen, disiplin ve beklentiler… Diğer yanda özgürlük, başkaldırı ve bilinmeyenler… Peki, kurallarla dolu bir dünyada hayallerine ne kadar tutunabilirsin? Ve bir kalp, görmezden gelmeye çalıştığı duygulara ne kadar karşı koyabilir?
devam ediyor 16s önce güncellendi 45 Gün
@sigma2117
Okuma
9
Oy
4
Takip
1
Yorum
1
Bölüm
5
Zaman Kulesi, bilinen tüm yaşamsal döngülerin dışında konumlanan tek yapıdır. Görevi, dünya düzenini tehdit eden Mahşer Açılımlarını tespit etmek ve bu açılımların gerçekleştiği kök anlara müdahale etmektir.Kule, bir açılımın yaklaştığını yalnızca anormalliklerin kesiştiği çizgiden anlar.Bu çizgi, dört farklı insanın yaşamında eş zamanlı olarak belirir.Bu kişiler birbirlerini tanımasalar da, kararları aynı kapıya dokunur.İşte bu nedenle dört aday, Kule tarafından seçilir ve kaderlerinin kırıldığı ana, yani 45 günlük görev süresi olarak gönderilir. kader ancak geriye gidilerek yeniden yazılabilir. Dört aday, aynı anda aynı bilinmeze yürür. Birbirlerini tanımasalar da, birbirlerinin kaderidirler.Ve unutulmamalıdır: “Bazen sınanan şey zaman değildir; zamanın içine gizlenmiş sensindir.”
devam ediyor 16s önce güncellendi Güneşin doğuşu
@esmanurakby
Okuma
16
Oy
0
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
3
...Doğru bildiklerin yalan olduğunu gerçek sandığın herşeyin aslında bir plan olduğunu öğrenmesine rağmen gülüşünü ve neşesini asla kaybetmeyen güneş`in yeni ailesi ile neler yaşayacaktır
devam ediyor 16s önce güncellendi Zemheri Ateşi
@mavivealyeska
Okuma
1000
Oy
48
Takip
44
Yorum
5
Bölüm
14
"Buzdan bir hayata, ateşten bir aşk düştü." Karam… İstanbul’un zarif sokaklarında baleye tutunmuş bir kadın. Ama soyadında karanlık taşıyor. Gözlerinin ardında saklanan sırlar, geçmişten gelen bir gölge gibi peşinde. Ailesi, yeraltı dünyasının susturulmuş çığlığı. Araz… Bir zamanlar bir kalbi kurtaran doktordu. Şimdi elleri kanlı, yüreği sessiz bir adam. Karadeniz’in hırçınlığını taşıyor damarlarında. Babasının mirası, onun kaderi oldu. Sakladığı şey ise yalnızca silahlar değil… Yıllardır gömülmüş ölüler, unutulmamış günahlar var topraklarında. Bir sokakta kesişen yol, Bir bakışta tanınmayan tanıdıklık. Karam’ı kurtardığında, aslında kendini de ateşe atmıştı. Ve o ateş, zemheride yanıyordu. Yalanlar, geçmişten gelen kan izleri, ölü sanılan dedeler, saklanan cesetler… Her şey ortaya çıktıkça, aşk bir yangına dönüşüyor. Ama bazen yanmadan sevemezsin. Bazen tüm sevdiklerin ölür… Sen hayatta kalırsın. Ve bu, bir kurtuluş değil; kefarettir. "Zemheri Ateşi", buzun içindeki kıvılcımla yanmaya başlayan bir aşkın, sırlarla örülmüş kanlı bir geçmişle yüzleşmesinin hikâyesi. Bu romanda herkes susar. Ama kalpler bağırarak konuşur.
devam ediyor 16s önce güncellendi Karadeniz'in İncisi
@jarcward
Okuma
110
Oy
19
Takip
11
Yorum
29
Bölüm
4
Deli dalgalar gibi vurdun yüreğime, bir çift göz yaktı kavurdu beni, bu dağlara haykırsam aşkımı dağlar hayran kalırdı sana...
devam ediyor 17s önce güncellendi Larin ( gerçek ailem )
@kitapkurduuuuuuuuu
Okuma
16.29k
Oy
1.33k
Takip
176
Yorum
137
Bölüm
22
Belki annem beni babamdan ayırmasaydı hayatım daha güzel olabilirdi
devam ediyor 17s önce güncellendi Gizem ( gerçek ailem)
@elif_ozkaya
Okuma
156
Oy
23
Takip
8
Yorum
2
Bölüm
5
Klasik gerçek ailem kitabı kitap bulamadıysanız bu kitabı okuya bilirsiniz✨💓
devam ediyor 17s önce güncellendi Geçmişte kalanlar
@gecmistekalanlar_s
Okuma
3
Oy
2
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
2
İnsan tanımalı. Önce kendini, sonra dostunu en son düşmanını. Yoksa katil gündüzler kalır, güzel gecelere. Karar vermeli cinayetin failine, katiline. Ancak o zaman alışır dostunun ihanetine (ben yazdığım!!!!)
devam ediyor 18s önce güncellendi Yeni Hayat
@marceline
Okuma
1.43k
Oy
252
Takip
24
Yorum
783
Bölüm
24
Bir kayıp… Bir defter… Ve hiç hesapta yokken başlayan bir kader… Helin, küçük yaşta ailesini kaybettiğinde, teyzesinin yanında ikinci bir hayat bulmuştu. Hande, onun hem koruyucusu hem de en büyük dayanağıydı. Ne yazık ki iyi insanlar güle benzerdi; güzellikleriyle çevresini aydınlatır, ama bir o kadar da çabuk solar giderlerdi. Hande de bu hayata, Helin’in on sekizinci yaş gününden sadece iki hafta sonra veda etti. Geride kalanlar yalnızca anılar değildi. Hande, en yakın arkadaşı Zümrü ile birlikte çok önceden bir plan yapmıştı. Plan, Helin’in Zümrü’nün 26 yaşındaki polis oğlu Yiğit ile evlenmesiydi. Çünkü Hande’ye göre Yiğit, Helin’in güvende olacağı tek kişiydi. Yiğit, Helin’i hem koruyacak hem de yalnız bırakmayacaktı. Tüm bu plan, sayfa sayfa yazılmış bir defterde yer alıyordu. Son isteği netti: “Evlen. O sana iyi gelecek.” Helin için bu, bir tercih değil; bir zorunluluk gibiydi. Çünkü artık kimsesi yoktu… Ve bazen, insan çaresizliğin içinde şekillenen bir kaderi kabullenmek zorunda kalırdı. Bu sadece bir evlilik hikâyesi değil. Bu, geçmişin izleriyle örülü, duyguların sessizce filizlendiği, her satırı bir sır, her adımı bir seçim olan bir yolculuk. Kader, bazen hiç açmak istemediğin bir defterle başlar…
devam ediyor 18s önce güncellendi İzler Kalır/Gerçek Ailem
@yazarkiziste
Okuma
5.65k
Oy
729
Takip
103
Yorum
146
Bölüm
18
Adım İz. Adım gibi İz bırakacağım.
devam ediyor 18s önce güncellendi aşka pas
@batuhan_sekman
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Bir zamanlar birbirlerine aşıktılar. Sonra bir yalan, bir ihanet ve bir sessizlik her şeyi bitirdi. Kız sustu... ve kayboldu. Yıllar sonra biri stadyumun ışıkları altında, diğeri gazinonun karanlığında yeniden karşılaştı. Bazı yaralar geçmez... Bazı aşklar da bitmez.
Loading...