Yarberciniz için

Merhaba, Adım Aliya Deniz. Açıklaması zor olan bir konu için buradayım. Böyle bir konuya nasıl giriş yapılır bilmiyorum, o yüzden ortadan dalacağım. Saçma gelecek biliyorum ama lütfen okuyun. Ben gelecekten geliyorum, size ulaşmak için yazdığım bu yazı -umuyorum ki yerine ulaşıyordur- sizin tarihinize göre gelecekte kalıyor. Nihayet internet üzerindeki zaman engelini tek yönlü (yâni sadece geçmiş) olmak üzere aştılar.  Tahminimce 2000`li yılların başına gidecek olan satırlarım, size beş asır sonrasından geliyor. Dünya çok değişti. Beklediğiniz gelecek -nasıl hayal ettiğinizi bilemememe rağmen- bence şimdi yaşadığımız hayattan çok uzak. Düşüncelerinizi merak ediyorum, umarım yazdıklarınız bana gelir. Neden burada olduğuma gelirsek, amacım sizi uyarmak. Evet sizi uyarmak! Berbat bir durumdayız. Çevremdekilerle yaşadığımız günleri kayıt altına almak için günü gününe yazı yazıyorduk. Kendi günlüğümü ve diğerlerinin günlüklerinden bazı kısımları paylaşmaya geldim. Okuyun ve önlem alın istiyorum. Dünya berbat bir yer. Hayır kirlilikten ölmüyor, temiz denizler hâlâ var. Bahsettiğim konu ve yıkım bambaşka bir boyutta. Siz hasta olunca ilaç alıyorsunuz değil mi? :) Biz havaya püskürtülen virüs ve hastalıklar yüzünden ilaç almazsak ölümle burun buruna geliyoruz fakat korkarım ki aldığımız bu ilaçlar duygularımızı sömürüyor. Hislerimizi Yitirdik... Bu bir proje! Amacı da bariz belli, ben sadece nefes alıp üst akıllara hizmet eden bir robot olmak istemiyorum! Yaşamak bu değil. İşte bu yüzden... Buraya sığdıramadığım her bir satırı sayfa sayfa bu dosyaya işleyeceğim.

İki lgbt üyesi gay`in hikayesidir. (KURGU!!!) 18+ İYİ OKUMALAR

Bir Türk bir kürdü seçmesine rağmen o erkek `aylesi bir Kürt, en bir bir Türk olmaz demişti.

Yaşadığınız bir günün ertesine uyandığınızda aynı günü tekrarladığınızı fark etseydiniz ne yapardınız? Hele ki bu günü atlamanın tek yolu üzüntü duymamaktan geçiyorsa.

iki arkadaş bir kasabaya yerleşir bu kasabada onlarca bilim insanı vardır bu bilim insanları tuhaf yaratıklar üzerinde çalışır bazı yaratıklar zararlıdır bu iki arkadaşta bu yaratıkları öldürüp sonunu getirmeye çalıssada bilim insanları yeni yaratıklar yapmaya devam eder en son bu 2 arkadaş bu bilim insanlarının yerlerini tepit eder ve onları da öldürür

"Samanyolu`nda kalmalıydım, Andromeda bizim felaketimiz olacak!" Yıl: 2072. Işık hızı geçildi. Andromeda`ya doğru bir yola çıkıldı. Altı astronot, TUA`dan (Türkiye Uzay Ajansı). Tuğba, Aslı, Mevsim, Taner, Onur ve Arden. Işık hızının ötesine geçebildikleri bir uzay aracı ile Andromeda`ya doğru yola çıktılar, vardıklarını düşündüklerinde ise işler ters gitti. Peki ya ne oldu ya da ne olacak?

Yeni evlerine yerleşen iki genç çift, evdeki eski eşyaları çıkarı sırada bir ajanda buldular. Kapağını açtıklarında karşılarına çıkan ilk şey büyük puntolarka yazılmış "Artık anlatma vakti geldi" yazısı dikat çekiyordu. Bu tarihin en gizemli vakalarından biri olan Rageman olayıydı...

ÇOK KÜÇÜKKEN ERASMUS ÖRGÜTÜ LİDERİ YARAFINDAN HEM ANNESİNİ HEMDE BABASINI KAYBEDEN UMUT LİNA ÖZTÜRKÜN HKAYSİ

"Bu savaşta bile bana üstün gelmeyi mi hayal ediyorsun?" Alaycı bir gülümseme dudaklarımda belirdi. "Beni kurban etmeyi düşündüğün her saniye, ne kadar akılsız olduğunu kanıtlıyorsun." Koruyucu bilmem nesi olduğu yerde hareketlendi. Sessizce bana doğru yaklaştı, aramızda neredeyse hiç mesafe kalmamıştı. Onun sıcak nefesini yüzümde hissedebiliyordum, gözlerini gözlerime dikti; bakışları derin ve karanlıktı. "Seni kurban etmek zorunda olmasam, gözlerindeki o kudreti diz çökmeye ikna edebilirdim deli genli." Bu kitabın yazarı olarak söylüyorum; hafızam silinirse, aynı kurguyu bir daha bu şekilde ben bile hayal edip de tekrar yazamam. Hatta hayatımın hiçbir döneminde bu kurgudan daha iyisini yaratmam mümkün değil desem yalan olmaz. Yazılma tarihi: 23.08.2023

Bu kitap 2. Dünya savaşı sonunda kaçırılıp denek olan 100`lerce insanın mutant yapıldığı ve zaman kapsülüne tıkılıp günümüzden 80 yıl sonra uyandıkları dünyada Danievelle Henderson adındaki hafızasını kaybetmiş karakterin hafızasını geri kazanmaya ve özgürlüğü için verdiği mücadeleyi anlatıyor

Hayatın bir sonu var sınav için yaşadığımız bu hayatta olmasını istediğimiz bir heycan yok mu acı çekerken mutlu olmak klâsik olsada yaşama tat katan tek şey ...sizce?

Baharın ilk ışıkları aynı zamanda bir sonun müjdecisidir.

"Çünkü ucubeler, en tuhaf sırlara sahiptir..."

Aslında uzaylı olan Landra bazı kişisel meseleler yüzünden dünyadaki bir okulda okumak zorunda kalır fakat küçük sürprizlerle karşılaşacağından habersizdir. Bir gün adında bir sembol olan kişi ona mesaj atar. Fakat Landra o mesajla hayatının değişeceğinden habersizdir. Dikkat bu kitapta hassas konuları normalleştirmek değil, üzerinde durulması gereken konular mizahla dile getirilmek istenmiştir.

Gelecek hakkında hiç düşündünüz mü? Ben size söyleyeyim, gelecek geçmişten beter. Ben Gece Doğmaz. Eğer çok merak ediyorsanız gelin benimle görün geleceği. ***Kitap tamamıyla kurgudur. Gerçek dünya ile hiçbir bağlantısı yoktur. İyi okumalar***

Günlerden bir gün bir cumartesi sabahı rapunzel uyanmış. O uyandığı gün aslında sihirli bir günmüş aslında rapunzelin yanına normalde prensi gelirmiş. Ama bu gün farklı biri gelmiş bu kişi kim sizce? Nasrettin hoca nasıl olabilir böyle bir şey demiş rapunzel nasrettin hoca böyke olur işte kızım demiş ve demiş ki kazanını alabilir miyim kızım yemek yapmam lazım rapunzel bunun nedenini anlayamamış ama vermiş kazanını nasrettin hoca evine gitmiş. Kazanda yemeğini yapmış ve pazar günü rapunzele kazanı götürmeye gitmiş. Kazanı vermiş sonra yaklaşık 1 hafta sonra Nasrettin hoca yeniden gelmiş ve yine demiş ki rapunzele kazanını alabilir miyim kızım? Rapunzel olur ama niye alıyorsun demiş nasrettin hoca göz kırpmış ve evine gitmiş evine gider gitmez kazan canlanmış ce kaçmaya başlamış az gitmiş uz gitmiş nasrettin hoca da onun peşinden gitmiş kazanı yakaladığında onu rapunzele götürmüş rapunzele senin kazan dağa kaçtı demiş rapunzel nasıl kazan hiç dağa kaçar mı demiş nasrettin hoca kaçtı işte kızım al kazanını bu arada zar zor yakaladım haberin olsun demiş 2 gün sonra nasrett hoca yine gelmiş demiş ki kazanını alabilir miyim rapunzel yine tamam alabilirsin demek zorunda kalmış. Nasrettin hoca tam yemek yapacakken kazan yine kaçmasın mı bu sefer almış eşeği koyulmuş yollara sonunda kazanı yakalamış. Baktığında kazanın 2 tane yavrusu olduğunu görmüş kazanı yakalamış. Rapunzele götürmüş rapunzel kazan doğurmuş mu demiş ve çok mutlu olmuş nasrettin hoca kızım kazanın dağa çıktığına inanmıyorsun da doğurduğuna mı inanıyorsun demiş. Rapunzel nasrettin hocaya bakakalmış ardından evine girmiş nasrettin hoca da kendi evine gitmiş…

ayazimxsn smzbosmd

"Ezanla geldik,selayla gideriz.Biz bu vatan için kanımızı vermeye koşarak gideriz" Bir adam düşünün. Kendini sadece vatanına adamış. Aşkı,! hayatı,! herşeyi vatanı olmuş bir adam! 32 yıldır hiç aşkı düşünmemiş biri nasıl sever sizce? Kırarak mı? Dökerek mi? Yoksa bir yeri incilir diye dokunmaya kıyamayarak mı? Peki böyle bir adamı seven, bir güzel yüzlü bir kız düşünün! Aşkı için neleri göze alacak, kalbi kadar güzel bir kız. TÜRKLER GELİYOR! 🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷 © tüm haklar saklıdır.

Çok beğendim devamı gelir umarım

Ndkslssşs Mdösşsisiaiailakskslwpwiw

"Dipsiz bir uçurumun içine baktığınız zaman, o da sizin içinize bakar." Öyle tonlamalar yapıyordu ki, ses tonu her defasında bir şişe şarap içmişim gibi başımı dönderiyordu. Konuşmaya başladığı an, sıradan yüzü bir anda tüm detayları ile mükemmelleşiyordu. Masada benden başka kimse etkilenmişe benzemiyordu. Hatta onu kimse duymamıştı. Herkes her gün saat 10`da başlayan hayvan insan toplatılmasına dikkat kesilmiş, zevk içinde toplatılmayı izliyorlardı. "Haklısın. Kötülüğe maruz kaldıkça normalleşmeye başlıyor." diye cevap verdim. Nazikçe gülümseyip boşalan yemek tabaklarını toplayarak işinin başına geri döndü. O bir

nedir özlemek karanlık bir gecede herşeyi hiçe saymışcasına oturup özlemek eski seni eski neşeni eski mutluluğunu... evet zor yaşamak zor ama asıl zor olan acılarla başa çıkmayı öğrene bilmek.

Heyecan, aksiyon, korku... Hepsi bir arada. NOT: Kitap hassas içeriklidir. Kan, katliam, vahşet konularını işlemektedir. Bunlara katlanamayacak olanlar lütfen kitabı okumasın. Başlangıç tarihi: 20.01.25

Tek taraflı olan aşkın nasıl yarı yolda bırakıldığı