Hayat, bazen en parlak elmasın bile gölgesinde gizlenen bir sır gibi karşımıza çıkar. İstanbul’un ihtişamlı ışıkları altında, servetin ve gücün hüküm sürdüğü o dünyada herkesin gördüğü yalnızca şatafat… ama kimsenin bilmediği karanlıklar da vardır. Bade, saçlarında ateşi; kalbinde ise kapanmamış yaraları taşıyan genç bir kadındı. Göz kamaştıran ihtişamın ortasında büyüdü, ama hiçbir zaman gerçekten “ait” hissedemedi. Çünkü aile denilen şey, bazen aynı sofrada oturup birbirine yabancı kalmaktan ibaretti. Derken bir gün… karşısına Demir çıktı. Soğuk, mesafeli, kimseye kolay kolay yüz vermeyen bir adam. Onu görür görmez Bade’nin içindeki bütün duvarlar sarsıldı. Ama bu öyle sıradan bir karşılaşma değildi… İkisinin de kaderi, çoktan birbirine düğümlenmişti. Bu hikâyede kırmızı bir saç teli bile bir yangın çıkarabilir, bir bakış insanın tüm hayatını değiştirebilir. Belki de her şey, bir çığlıkla başlayacak… Şimdi, sana sadece şunu soruyorum: Hazır mısın? Çünkü bu satırları çevirdiğinde, artık geri dönüş olmayacak.

Gazeteci genç bir kadın, araştırma yapmak için sislerle örtülü, gizemli bir şehre gelir. Şehir, sakin görünüyor ama altında karanlık sırlar, eski anlaşmazlıklar ve unutulmuş günlükler saklıdır. Kız, şehrin sırlarını ortaya çıkarmaya çalışırken istemeden tehlikeli olayların ve gizli entrikaların içine çekilir. Sis, hem şehrin sırlarını gizler hem de tehlikeyi simgeler. Günlükler, geçmişin izlerini ve şehrin karanlık yüzünü ortaya çıkarırken, gazeteciye güven ve ihanet arasında bir yolculuk sunar.

İki kız kardeş cora ve Noranın yeni bir yere taşınmasıyla başlayan hikayenin başlangıcı🪷

Küçüklüğünden beri arkadaş olan 3 kızın avukatlık hayali ile başlayan bir maceranın içine atılırlar.

Merhabalar bu ikinci berdel kitabım umarim seversinizz

Kara Gül, koklamaya doyamadığı bir çiçek türüydü onun için. Onu koklamaktan asla geri durmaz hatta koparmaktan bile çekinmezdi. Taki koparacağı bir gül kalmayana kadar onun değerini bilemedi.

Birkaç arkadaşın oluşturduğu grup gayet iyi ilerlerken .Bir anda bir olay yaşanır ve her şeyi alt üst eder.

Oqqerttgg gg CC bvv

Mafya olan atlas bir gün yanlışlıkla birine çarpar ve o kişi bir süre sonra onun hayatı olur

Heves amaçlı yazılmış bir kitaptır

Arkadaşlarımla eğlenmek için, babamın yıllardır sakladığı, defterinden rastgele numara çevirip işletmeye karar verdik en fazla ne olabilirdiki? "Günahlarını Güllerle süsledi." Başlığıyla başlayan gecede sonuçlarına katlanacağım ceza işkenceye çevrilene kadardı. Ben Marsel Alkan yaşacağım ve yaşatacağım bu hikayemde tek bir açıklamam olucak oda "Hiç bir şeyin göründüğü gibi olmadığıdır." Aldatan sözler ve gözler bu sefer aldatamıyacaktı.

bu şehirde herkesin bir hesabı var... Ama bazı hesaplar ödeyebileceğin türden değil bu hesabı ancak canınla ödeyebilirsin

Hikaye:ailesi tarafından terk edilen rin, sokakta acımasız ve yokluk içinde kendini geliştirmeye çalışıyor ve bu da ilerde başına gelecek olaylara zemin hazırlıyor..

Karanlığın Kudreti Başlangıç olursa hiçbir sonun bir önemi kalmaz. Düştüm mü kalkarım. Bataklıkta mıyım, zehrimle onu kurutur hayatta kalırdım. Ben buydum. Gece gibi karanlık, sinsi ve yırtıcı. Ben Gece. Gece`nin karanlığını tamamen yansıtan ve hepsinin sonunu getirecek o kadın. Herkese merhabalar. Biliyorum çok ama çok küçük bir kesitti ama kitabı anlatan bir kesit oldu. Karanlık. Sinsi. Yırtıcı. Şimdiden herkes yerlerini alsın sizi tüm gücüm ve kudretimle bu kitaba bağlayacağım .

Cora ve Nora eğlence dolu iki kardeştir ve birazda eğlencelilerdir bu kitapta daha iyi olaylar gerçekleşebilir hemen okuyabilirsini,

`Onun altındaysan öldün çık!` Devletin bile diz çöktüğü Ankalar, her yıl yirmi mahkûmu ölümle umut arasında seçime sürüklerdi.O gün hayatta kalmak, yalnızca nefes almak değil, puanlanmış bir kaderin masasına oturmaktı.

Ajwwiaiasqhanhsshus

Yanlış numaramı?

zorla evlendirildiği kocasına yaptıklarını anlatır...

Hüseyin ile yürüdüğümüz yeşil yollar

Fakirin ekmeği zenginin parasından daha helaldir

Kendinizi bu karanlık dünyaya çok kaptırıcağınızı biliyorum! çünkü gerçekten kapılmicak gibi değil. "Kitap tamamen kurgudan ibarettir" Jenerik müzik: "facia a facia" ennio marricone

Arka Söz Işıkların altında parlayan bir genç kız, kalabalığın ortasında bile yapayalnız kalabilir. Olga’nın hikâyesi sadece bir gecelik eğlenceden ibaret değil; tutkuların, hayal kırıklıklarının, tehlikeli karşılaşmaların ve yanılsamaların birleşimi. Her bakış bir sır, her söz bir oyun, her dokunuş ise bilinmeyen bir yolun başlangıcıdır. “Yanılsama”, gerçeğin ve hayalin, masumiyetin ve arzunun birbirine karıştığı; aşkın mı yoksa felaketin mi kapıyı çaldığını asla kestiremeyeceğiniz bir yolculuğa davet ediyor sizi. Olga’nın hikâyesinde kendi yansımanızı bulmaya hazır olun. Çünkü bazen en büyük yangın, kalbinizin içinde yanar.

Viran olmuş bir gençlik

Karanlıkla kutsanmış, ışıkla lanetlenmiş bir şehirde geçen bu sürükleyici hikaye, yarı insan yarı uhrevi bir varlık olan Yalçın`ın kendi geçmişiyle, ailesiyle ve içindeki canavarla yüzleşmesini anlatıyor. Gölge yaratıkları, vampirler, lanetli büyüler ve unutulmuş antik varlıkların arasında Yalçın`ın tek silahı karanlığın içindeki iradesi. Lucia adlı gizemli bir vampir savaşçı, Sirrina adında yılan gözlü kadim bir varlık, ve her şeyin ardındaki kötülük: Skotos. Aksiyon, gizem, dram ve fantastik unsurların iç içe geçtiği bu hikaye, Türk mitolojisi ve modern karanlık fantezinin eşsiz bir karışımıdır.