Bu kitap dünyada zenginlerin fakirleri oyuncağına dönüştürdüğü bir dünyayı anlatıyor NOT: Bu kitap benim ilk kitabım olucak o yüzden gözden kaçan kusurlarım olabilir hepinize iyi okumalar

Öptüm sonra onu. Öyle güzel öptüm ki öleceğim sandım. Öptü sonra beni. Öyle güzel öptü ki öleceğim sandım.

Cagri Estavo adında bir genç,ailesi fakir olduğu için çok para kazanma hayalleriyle yatıp kalkmaktadır.Genç yaşında limanda bir gazete okur ve hayatı tamamen değişir...

Adaletsizlik kapıya dayandığında belgeler bir hiçti. Acı içimize girdiğinde hapsolan bir mahkumdu.Belgeler mahkumu kurtarmaya kimi zaman yetmezdi. Visal adaletsizliklik ile yüzleşirken hiç tanımadığı barut adındaki adamın kendisini yakacağını bilmiyordu çünkü onlar birbirini yakan iki düşmandı. ...... Bu ad ile yazılmış ilk kitaptır!!!!

Mafya kitabıdır

Derin, yumruklarını sadece rakiplerine değil, geçmişinin karanlık sırlarına sallayan genç bir boksördür. Ailesinin ölümüne neden olan "kaza"nın aslında bir cinayet olduğundan şüphelenen Derin, aldığı gizemli bir notla bu şüphelerinin peşine düşer. Ringdeki her zaferi onu gerçeğe biraz daha yaklaştırırken, bilinmeyen bir düşman da onu durdurmak için harekete geçer. Derin, boks dünyasındaki yozlaşmış bir şebekenin kirli oyunlarını ortaya çıkararak ailesinin intikamını alabilecek midir? Yoksa bu tehlikeli oyun, onu da enkazın altına mı gömecektir? Bu, sadece bir şampiyonluk mücadelesi değil, adaletin peşinde verilen ölümcül bir savaştır.

“İnsan bazen bir çığlıkla büyür.” Sicilya’nın gölgelerinde kurşunların yankılandığı, kanın ve sadakatin iç içe geçtiği bir hikâye bu. Bir kız çocuğunun ailesini kaybettiği gecede yazılan kaderin; acıyla, kararlılıkla ve intikamla şekillenen bir yolculuğu… Suzy, sadece bir mafya lideri değil. O, yıkılan bir hayatın küllerinden doğmuş bir savaşçı. Yanında, her biri geçmişinde ayrı bir yara taşıyan sadık dostlarıyla birlikte: Slay, Ravi, Larya, Molier ve Roy. Roy... Suzy’nin kardeşi, grubun en küçüğü ama en komiği. “Suzy, adamı vurdun ama silahı bana attın. Bu kardeşlik mi, suç ortaklığı mı?” diye sorarken bile etrafı güldürmeyi başaran biri. Ready To Fire, düşmanlarını tek kurşunla susturacak kadar kararlı, ama geçmişin çığlıklarını içlerinde taşıyacak kadar da kırık bir ekip. İntikam bir tercih değil, zorunluluktu. Ve artık bu savaşta Suzy yalnız değildi.

Bazen en derin kopuşlar, en güçlü dönüşlerin başlangıcıdır. Gecenin sessizliğinde kırılan kalpler, kaybettiklerini bulmak için tekrar bir araya gelir. Terk edişin acısı ve özlemin ardından gerçek aşk yeniden ortaya çıkar. "AY IŞIĞI Geri Dönüş" Kaybedilen güvenin ve unutulmayan umutların hikayesi...

Ya ölüm ya kalım...

"Ben normal bir hayat yaşıyorum sandım...ta ki o beni bulana kadar." Yeni bir hayat kurduğunu sanan Nehir,ona yaklaşan tehlikenin farkında değildi ve her şey o an oldu tanımadığı bir adam tarafından kaçırıldı fakat garip şeyler hissediyodu bu hissettiği şey neydi? Öfke mi? Nefret mi? Yoksa kaderi onla oyunmu oynuyo? Bazı hikayeler nefretle başlar, bazı kalpler o nefretle parlar.

Adını Sungur koydular Sungur... anlamı yırtıcı bir bir kartal olan ama kanatları kırılacak Sungur, Sungur Yakut.

okula oynanan işgence oyunu

O benim katilimdi ama onu hala seviyordum...

Ablasının intikamını almak için yola çıkan bir kızın hayatı

"Ailesinin kurallarını yıkmaya yemin eden bir avukat ve kuralları kendi belirleyen bir mafya babası. İkisinin de istediği tek bir şey vardı: Güç." Ares Meriç, annesinin ortadan kaybolmasıyla sarsılırken, kendi ailesinin dahi arkasında durmadığı gerçeğiyle yüzleşti. Çaresizliği onu, babasının en büyük rakibi olan Poyraz Çakıcı`dan yardım istemeye zorladı. Ancak Poyraz`ın ona uzattığı el, bir lütuf değil, tehlikeli bir pazarlıktı. Ares`in gücü, ailesine olan nefreti ve adalet arayışıydı. Poyraz`ın gücü ise masanın en tepesine oturma hırsıydı. Bu iki güçlü irade, ortak bir amaç için bir araya gelirken, her şeyin sadece bir anlaşmadan ibaret olmadığını anlamaya başladılar. "Karım ol, Ares." Bu teklif, bir anda Ares`in tüm hayatını altüst etti. Bu tehlikeli bir oyun muydu, yoksa her ikisini de kurtaracak bir çıkış yolu muydu? Kendisi için yabancı olan bu dünyaya girmeye cesaret edebilecek miydi? Bu hikaye, aşk, nefret, ihanet ve yeraltı dünyasının karanlık koridorlarında kendi yolunu bulmaya çalışan iki insanın karmaşık hikayesidir. Eşcinsel kurgudur

Herşeyim dediğim insan aslında hiç birşey imiş Hayal kırıklığı, aydınlanma .bu ilk kitabım olduğu için pek bir fikirim yok ama öğreniriz iyi okumalar Y Bol bol yorumm...

"Bazen en büyük gerçek, en acı yalandan doğar.” Kendini sıradan bir hayatın içinde sanıyordu. Ta ki bir gün, geçmişin karanlık kapıları birer birer aralanana dek… Ailesi sandığı insanların, dost dediği yüzlerin arkasında gizlenen sırlar — hepsi tek tek su yüzüne çıktı. Ve ardından gelen dört yabancı... Onlar sadece tanımadığı insanlar mıydı, yoksa hiç tanımadığı bir hayatın parçaları mı? Bir genç kız... Yıkılan güvenin, paramparça olan kalbin ve yeniden doğan kimliğin hikâyesi bu. Aşk mı? Evet, kalbine yavaşça sızan birini tanıyacaksın. Ayrılıklar mı? Kimi zaman sevdiklerini bile arkanızda bırakman gerekir. Aile mi? Kan mı belirler, kalp mi? Ve dostluklar... Kimin gerçek, kimin sahte olduğunu anlamak her zaman kolay olmayacak. Bu bir seçim hikâyesi. Kızımız ya her şeyi ardında bırakıp yeni bir sayfa açacak… Ya da geçmişin yalanlarıyla savaşmak zorunda kalacak. Hazır mısın? Çünkü bu hayat artık onun bildiği hayat değil.

‎Her insan yaşamayı hak eder, seçim vardır bunu da herkes destekler ve yayar değil mi? Ama bizim özgürlüğümüz kilitlenmiş zihinlerin zincirine vurulmuştu. Küçük yaştan itibaren insanlık dışı şeyler yapıldı, buna baş kaldıramadık. Sadece onlara itaat ettiğimiz sürece yaşayabiliyorduk fakat şimdilik. ‎ ‎Kafese alınan iki insanın hayatları ne kadar mükemmel olabilir diyebilirsiniz lakin unutmayın, şans hiç tahmin etmediğiniz anlarda çıkar.

Küçüklükten beri boks sporunu yapan Çağan yakın zamanda profesyonel olacaktır. Ama yeni kayıt olduğu lise ona biraz sorun çıkarır. Dayısı olan Fatih ona bakmaktadır. Çünkü Çağan ailesini küçükken araba kazasında kaybetmiştir. Çağan`ın macerasına ortak olmak ister misiniz?

Beklemede kalın

Komiser Asena Polat Ankara`daki görevini bitirdikten sonra İstanbul`a geri döner ve hiç beklemediği bir olayla sarsılır, Amerika`da bir aya yakın zamandır bulunamayan katilin Türkiye`ye geldiğini öğrenir...

"Bir katil, bir sır, ve kanla başlayan bir aşk... Bu hikayede herkesin sonu aynı: Ya kan, ya kıvılcım."

İsmini, yaşını, kim olduğunu unutabilirsin ama hissettiklerini asla. Hisler anıları, anılar gerçekleri getirir ve gerçekler acı veren ama öldürmeyen bir zehirden ibarettir.

Süikastçı kız bir çok görevde başarılı olmuştu...yine de bu görevin onun hayatını degiştirecegini nereden bilebilirdi ki... "Ateşte yanmak mı yoksa suda boğulmak mı küçük süikastçı"..." Seni YOK etmek"... İyii seyirler umarım begenirsiniz bebişlerim🖤

1.gün Bu gün tutsaklığımın 1.günündeyim nerede olduğumu bilmiyorum ve ya nasıl geldiğimi bilmiyorum ölecekmiyim ya da özgür mü olacağım hiçbir şekilde bilmiyorum karşımda kocaman yazılarla 1.gün yazıyor ve bu 1yıl gibi geliyor.