16. Bölüm

13. Bölüm : "Kriz"

Yaren Yaşar
yaren_yasar11

(Yiğit'e kızmayın tamam mı?)

YİĞİT'İN ANLATİMİ İLE

Korkuyordu. Mavi fazlasıyla korkuyordu. Yaşamaktan vaz geçecek kadar korkuyordu. Yine eskisi gibi benim kollarımda sakinleşti ve uykuya daldı. Tabi ben vurulmadan önce Mavi'nin beyaz renge karşı bir korkusu yoktu. Hatta beyaz rengi fazlasıyla seviyordu. Hayatında en sevdiği renk beyazdı.

Beyaz renk onun için saflıktı. Temiz kalmayı başaran tek renkti. Üzerindeki lekeyi hemen belli eden ve o lekeye karşı çıkan o renkti. Beyaz renk onun için artık saflık, temizlik ve masumiyeti değil bambaşka şeyleri söylüyordu.

Beyaz renk onun için artık sadece tiksinti ve nefretti. Sevmiyordu. Korktuğu için sevmiyordu. O küçüklüğünü o beyazlıklara gömdüğü için sevmiyordu. Sadece gamzeleri değil aynı zamanda beyaz bir odaya gömüştü içindekileri.

Ben o kadını yok etmek için görevlendirilen kişiydim.

Ben kendi sevdiğimi öldürmeyi kabul etmiş o adamdım.

Ben dünyanın en berbat insanıyım.

Ben sevdiğim kadını bulup yok etmek için tutulmuş biriyim. Aralarından sadece biriydim ben. Yalan yanlış anlatılan ve o yanlışlıklara inandırılmış o insandım ben.

Hayır ben bir insan değildim.

Ben onun kalbine durdurmak için o görevi kabul ettiğim an artık insan değildim.

Onu tanımam gerekiyordu. O resmi gördüğüm anda onu anlamam gerekiyordu. Aptal kalbim hala onun adını haykırırken bana gösterilen o fotoğraftaki kişinin Mavi Yaren olmadığını anlamam gerekiyordu.

Anlayamadım.

Ben az kalsın onu yok edecektim.

Gökhan'ım ben. Sadece Mavi'ye ait olan Gökhan. Uğruna ölüme yalvardığım kızın ölümüne fark etmeseydim öldürecek olan Gökhan. Mavi'nin Gökhan'ı. Hayır onun Gökhan'ı değil. Ona ait olan beyazdır temizdir Saftır. Hayır beyaz onun için artık temizliği simgelemiyor sadece acıyı simgeliyordu.

Söyleyemezdim ama bunu ona. Ona söylemem için yalvaran kalbime inat söyleyemezdim bunu ona. Kendine o kadar düşman edinmişti ki...O kadar fazlaydılar ama hiçbir şey yapamıyorduk...

Onun ölümünü izlememek için kendi içimi öldürmeyi göze almıştım.

Çok yanlış tanıttıkları o kız kollarımda uyuyordu şu anda. Yüzünü göğsüme gömüştü ve saçları yüzüne geliyordu. Ellerimi kaldırıp yüzüne değdirerek saçlarını geriye doğru attım.

Bize demişlerdi ki o bir hain. Oysa en sadık olanımızdı.

Bize demişlerdi ki o bir katil. Oysa en çok o can vermemek için savaşmıştı.

Bize demişlerdi ki o bir gölge. Oysa yolumuzu aydınlatan tek ışıktı.

Bize demişlerdi ki o bir yalancıydı. Oysa tek gerçeğimizdi.

Bize demişlerdi ki o bir suçluydu. Oysa adaletin ta kendisiydi.

Bize demişlerdi ki o bir ihanetti. Oysa sadakatten örülmüştü.

Bize demişlerdi ki o bir karanlık. Oysa içimizdeki son aydınlıktı.

Biz onu hem çok iyi tanıyan hem de bir o kadar yabancı olandık. Biz ona atılan her bir yalana o olduğunu bilmeden inanmıştık. Biz ona bir kavuşma borçluyduk. Bu dünya Mavi Yaren Yıldırım'a bir aile, bir kardeş, bir anne, bir baba, bir aşk ve bir yuva borçluydu. Bu dünya ona bir yaşam borçluydu.

''Ah be güzelim.'' dedim kollarımda uykuya kalmıştı. Vücudu benim yanımdayken küçücük kalmıştı. Kendisi fazla güzel bir kızdı. Kaydırak bir burnu, mosmor gözleri, upuzun fındık kabuğu saçları, buğday teni ile fazla güzel bir kızdı. Küçükken de belliydi zaten bu kadar güzel olacağı.

Yavaşça elimi cebime atıp telefonumu çıkardım. En ufak bir sese uyanan biriydi, ama böyle kriz geçirdiğinde ya da biz onu bayıltmadığımız sürece kolay kolay uyanmazdı.

Hızla Yaman’ı arayıp olanları anlattım. Üzerimdeki kabanı çıkarıp Mavi’nin üzerine örttüm ve saçlarını okşamaya devam ettim. Şu anda uykuda değildi, baygındı. Yüzüne hafifçe vurarak kendine getirmeye çalıştım, bir yandan da adını seslendim. Gözlerini yavaşça araladı ama aklına gelen düşünceler yüzünden olsa gerek, tekrar titremeye başladı.

''Şşşş sakin ol. Benim Mavi Yiğit.'' dedim saçlarını okşamaya devam ederken. Titriyordu. Korkuyordu ama Mavi yine ağlamıyordu. Birden ayağa fırladı. Bende aynı şekilde fırladım. Geri geri uzaklaşmaya başladı.

''Dokunma bana!'' diyerek uzaklaşmaya devam etti.

''Mavi benim. Kendine gel.'' dedim bir elimi sakin olması için havaya kaldırarak. Titreyen bacakları daha fazla ayakta durmasını zorlaştırıyordu. Onun her bir hareketini izlerken ne yapmam gerektiğini bilmiyordum.

''Mavi.'' dedim. İyice kenara doğru çekildi. Korkuyla tam yanına giderken elini kaldırıp durdurdu beni. Her seferinde ben yaklaşmaya çalışırken o uzaklaşıyordu. İyice uçurumun kenarına gitmişti. Sırtı dönük kısımda Yaman'ı gördüm. Arkasından gitti. Mavi'nin Yaman'ın kokusunu alınca daha fazla titremeye başladı.

''Yaklaşmayın bana! Yaklaşmayın!'' diyordu Mavi. Yaman bir seferde onun üzerine atlayarak elindeki sakinleştirici iğneyi vurdu. Mavi kendine gelemedi ama ben koşarak gittim ona. Titremeye devam ederken sakinleştirici iğne etkisini gösterdi ve Mavi tam yere düşecekken kucağıma aldım onu. Gözünü kapatmadan önce kafasını benim omzuma yatırdı ve ''Bırakma beni. Yaklaşmasınlar bana.'' dedi ve gözlerini kapadı.

''Bırakmam Mavi. Kimse yaklaşamayacak sana söz.'' dedim kulağına doğru fısıltıyla. Ilgaz da gelmişti. O da Yaman da kucağımdaki Mavi'ye bakıyordu.

''Benim yüzümden. Beni korumak için kabul etti o anlaşmayı. Ben dinleseydim o gün Mavi'yi yanından ayrılmasaydım Mavi o anlaşma karşısına gelmeyecekti.'' dedi Yaman. Ben arkama dönüp arabaya doğru yürüdüm.

"Kendini suçlaman bir işe yaramayacak artık." dedim ona bakarak. Ona hala sinirliydim. Mavi'nin kendini bile anlatmasına izin vermemişti ve bu can yakıcı bir durumdu. O gözlerinde olan üzüntüyü kimse mi görmüyordu? Kimse mi fark etmiyordu? Ruhundaki yaraları kimse mi fark etmiyordu? İçinde yaşamak için çırpınan kız çocuğunu neden kimse görmüyordu?

Dünya neden Mavi'ye bu kadar duygusuzdu?

''Şu kabanı Mavi'nin üzerine öretsenize biriniz.'' dedim. Ilgaz hemen geldi ve tam Mavi'ye yaklaşacakken Mavi tekrar titremeye başladı. Anlamaz gözlerle baktım Mavi'ye. Az önce biz ona verdiğimiz ilaçtan sonra bile biri ona yaklaşınca hissediyordu. Bu kadar mı korkuyordu gerçekten?

"Yaklaşma!" dedim hızlıca. Korkuyorsa ona kimse yaklaşmasına izin vermeyecektim. Dizimi kırıp yere çöktüm. Tek elimle sırtını tutmaya devam ederken diğer elimle Ilgaz'ın elindeki kabanı alıp üzerine örtüm. Tekrar doğruldum. Kokusunu içime çektim yine. Parfüm kullanmıyordu. Buda benim işime geliyordu. Eğer parfüm kullansaydı ben ona has kokusunu alamazdım.

Mavi gibi koku alma yetisi yoktu bende. Sadece koku değil hem de. Fazla hızlı koşuyordu. Öyle kolay kolay kimse yetişemezdi ona. Yada gözleri fazla iyi görüyordu. Kediler gibi karanlıkta görebiliyordu. Mor gözlere sahipti. Bunların sebebi ise annesinin daha karnındayken ona enjekte edilen şeyler yüzündendi. Mavi resmen sadece ama sadece deney için kullanılacak bir kızdı. Ama deney olarak kullanmamalarına sebep olan şey ise onun kız olarak doğmasıydı. Kız olamaması gerekiyordu. Ama öyle olmuştu.

İyi ki de öyle olmuştu.

Daha sonra ben bulmuştum onu. Elinde bizimle beraber yirmi bir çocuk daha vardı. en büyük Ilgaz olduğu için Mavi belirli bir yaşa gelene kadar o sahip çıkacaktı. Sonra biz oradan kaçıp hep beraber yaşamaya karar verdik. Kaçtık ta. Ben on beş yaşıma gelene kadar beraberdik ve ben Mavi'yi ilk gördüğüm zamanlardan beri seviyordum. İlk aşkım, ilk yuvam, ilk kalbim, ilk sesim ilk yaşama sevincim her şeyimdi. Aşıktım ona. Hala da öyleyim. Keşke başka şekilde karşılaşsaydık onunla. Hiç çekinmeden söylerdim Gökhan olduğumu. Katili olmak yerine biricik sevdiği olurdum.

Arabaya doğru yürümeye başladım. Yaman önden giderek arka kapıyı açtı. Mavi'yi kucağımdan indirmeden bindim arabaya. Kucağımdaki yerini iyice sağladım. Kafamı onun boynuna gömdüm. Kokusuna ihtiyacım vardı. O benim kokuma nasıl ihtiyaç duyuyor ise bende onun kokusuna ihtiyaç duyuyordum. Onlarda ben Mavi'yi aramıştım. Ben bunun farkına varımca da bir daha öyle şeylere kalkışmamıştım. Mavi'nin yaşadığını biliyordum ben. Sadece nerede olduğunu bilmiyordum.

"Özledim." dedim. Sesim yüzüm boynuna gömülü olduğu için boğuk çıktı.

"Bizde." dedi Yaman. Seviyordum. Çok seviyordum hem de. Ne yapsam da vazgeçemedim ondan. O kadar seviyordum ki yapamıyordum. Başkalarıyla denemiştim ben ama yine de Mavi'de bulduğum hiçbir şeyi ondan bulamamıştım. Çünkü Mavi bize istediğimizde anne olmuştu. İstediğimizde kardeş. İstediğimizde abla. Hepimiz ondan büyük olmamıza rağmen Mavi bize her şey olabilmişti. O yüzden Mavi bizim için her zaman ayrıydı. Kokusu bizim hepimiz için huzurdu.

"Bizden nefret ediyor gibi geliyor Yiğit bana." dedi Ilgaz.

"Mavi'yi sen hiç tanıyamamışsın Ilgaz. Mavi'nin nefretini kazanmak imkansızdır. Eğer onun nefretini kazanırsan da bu dünyayı sana dar eder. Tanımıyor musunuz olum kardeşinizi?" dedim. Yüzümü hala çekmedim boynundan. Çok güzel kokuyordu.

"Salsana lan kardeşimi!" dedi Yaman sahte bir sinirle.

"Kardeşini kırmadan önce düşünseydin lan." dedi Ilgaz sinirle.

"Ya." diye bir ses çıkardı Yaman. Kafamı tahammül edemeyerek kaldırdım.

"Ne ya lan?" diye baktım ona bakarken. "Ben sana dedim ki 'Benim Mavi'm terk etmez Ateş.' demedim mi lan ben sana?" dediğinde ona bakmaya devam ettim. "Sen kızı sadece öldürmek için görmek istedin Yaman. Onun ruhuna bir yara da sen açtın."

"Yeter..." diye fısıldadı acı ile. "Yalvarırım yeter. Canım çok yanıyor zaten. Yeter."

"Onun canı senden daha çok yandı." dedim kafamı tekrar boynuna gömerken. "Uyanıncaya kadar karışmayın." dedim.

"Çok mu seviyon lan?" dedi arabayı çalıştırırken Ilgaz. Konuyu dağıtmaya çalıştığının fakrındaydım çünkü Yaman'a kıyamıyordu.

"Çok." dedim sadece. Gözümü de kapattım. Şu anda uyanmazdı öyle değil mi? O ilaçlar onu bir süre uyuturdu inşallah. Kokusunu bu kadar rahat başka türlü alamazdım çünkü.

Eve gidip yatağına yavaşça bıraktım. Daha sonra ise direkt olarak onu biraz izledikten sonra sessizce odayı terk ettim.

 

BÖLÜM SONU

Bölüm : 24.10.2024 19:02 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Yaren Yaşar / GECE KUŞLARI / 13. Bölüm : 'Kriz'
Yaren Yaşar
GECE KUŞLARI

43.51k Okunma

4.05k Oy

0 Takip
82
Bölümlü Kitap
GİRİŞBÖLÜM 1 : "GEÇMİŞ"2. Bölüm: "KARŞILAŞMA"KARAKTERLER3.Bölüm: "Gölgelerin Altında"4. Bölüm : "Kurşunlardan Ağır Sözler"5. Bölüm : "Gökhan"6. Bölüm : "Hastane"7. Bölüm : " Mor Gözlü Süper Kahraman"8. Bölüm : " Pişmanlık"9. Bölüm : "Görev adı : Panzehir"10. Bölüm : "Vicdan Azabı"11. Bölüm : "Mavi"12. Bölüm : "Uyandı."13. Bölüm : "Kriz"14. Bölüm : " Tepede Hep Birlikte"15. Bölüm : "Küllerinden Doğan İhanet "16. Bölüm : "Papatyaların Düşüşü"17. Bölüm : "Elif"18. Bölüm : "Yaralı Ruh"19. Bölüm : "Doğruluk Mu Cesaret Mi?"20. Bölüm : "Bilinmeyen Numara"21. Bölüm : " Sırt Sırta"22. Bölüm : "Kayıp Kardeş"23. Bölüm : "Süt Anne"24. Bölüm : "Anneler Günü"25. Bölüm : "Belki Üstümüzden Bir Kuş Geçer"26. Bölüm : "Pusu"27. Bölüm : "Ben Türk Askeriyim."28. Bölüm : "Aşığım"29. Bölüm : "Soru Cevap"30. Bölüm : "Gizli Saklı"31. Bölüm : "Şeyma"32. Bölüm :"Yiğit"33. Bölüm : "Mavi"34. Bölüm : "Görev"35. Bölüm : "Cehennem"36. Bölüm : "Kurt Timi"37. Bölüm : "Tutsak"38. Bölüm : "Yiğit"39. Bölüm : "Mavi Nerede?"40. Bölüm : "Şehit"41. Bölüm : "Acı"42. Bölüm : "Doğum Günü"43. Bölüm : "Şerife Sultan"44. Bölüm : "İntikam Ateşi"DuyuruWhatsApp kanali45. Bölüm : "Defter"46. Bölüm : "Beyaz Gül"47. Bölüm : "Köy"48. Bölüm: "Tim"49. Bölüm : "Bul Beni"Açıklama50. Bölüm : "Yaşıyor"51. Bölüm: "İnandırma Çabası"52. Bölüm : "Mavi"53. Bölüm : "Açılan Mezar54. Bölüm : "Otopsi Sonucu"55. Bölüm : "Mavi'm"56. Bölüm : "Aşk"57. Bölüm : "Mavi neler yaşadı?"58. Bölüm : "Rihem"59. Bölüm : "Mavi"60. Bölüm: "Gökhan"61. Bölüm : "Kalp Acısı"62. Bölüm : "Eski Aşklar"Yazar ile soru ve cevapları63. Bölüm : "Çift seçimi"64. Bölüm : "Eski Günler"65. Bölüm : "Balo Hazırlığı"66. Bölüm : "Balo"Yazar ile soru cevap 267. Bölüm : "Biten Görev"68. Bölüm :"Yüzbaşı"69. Bölüm : "Yara"UyarıDuyuruu70. Bölüm : "Kabuslar"71. Bölüm : "Tolga"72. Bölüm: "Kız benim"Duyuruu
Hikayeyi Paylaş
Loading...