20. Bölüm

18.bölüm ne saklıyorsun sen?

yaazarr_2
yaazarr_2

1 hafta sonra (günümüz)

Ela kriz geçirdikten sonra ne yemek yemişti ne de uyumuştu sadece bazen uykusuzluktan yorgun düşüp uyuya kalıyordu ama en fazla 2.5 saat uyuyabiliyordu uyandığında ise sanki kabus görmüs gibi kan ter içinde oluyordu ayrıca kimse ilede konuşmuyordu

Defne Elanın anlatımıyla

Yine berbat bir şekilde uyanmıştım iyi değildim hemde hiç yine bitkince aşşağı indim ve yemek salonuna girdim hiçbirşey yemeyeceğimi bile bile gidip o masaya oturdum ve benim oturmamla barış yine tabağımı doldurup

"Ela bir haftadır yemek yemiyorsun bari birkaç birşey atıştır"dedi bende kafamı hayır anlamında salladım bu bir haftadır gerekmedikçe kimse ile konuşmamıştım sanki konuşma yeteneğimi kaybetmiş gibiydim eren

"Ela hiç iyi görünmüyorsun sana yardımcı olmamı ister misi-"derken sözünü kestim

"İstemiyorum"dedim ve önümdeki tabağı barışın önüne ittim ve

"Sen ye"dedim ve kalktım masadan kalkmamla geri oturmam bir olmuştu çünkü başım dönmüştü barış

"Ela! İyimisin!"dedi biri şu adama bağırmaması gerektiğini söyleyebilirmi eren hemen koşarak yanıma geldi ve

"Ela gerçekten iyi değilsin bu baş dönmesi açlık ve uykusuzluktan olmalı birşeyler atıştırmalısın"dedi bende

"Yiyemiyorum"dedim oda

"Anlıyorum seni ama yemelisi-"derken yine sözünü kestim ve

"Anlayamazsın!"dedim ve salondan çıktım montumu ve ayakkabımı giyip dışarı çıktım zar zor yürüyerek Halil abinin yanına gittim Halil abi

"Ela! İyimisin!"dedi bende

"İyiyim Halil abi şey diyecektim benim bir yere kadar gitmem gerek sen beni bırakabilir misin"dedim oda

"Tabikide kızım oda sorumu geç arabaya"dedi ve arabaya bindim

***

"Teşekkür ederim Halil abi"dedim oda

"Bir ihtiyacın olursa ara"dedi ona tamam anlamında başımı sallayınca gitti

Yiğitlerin evine gelmiştim yiğide mesaj atarak aşağı inmesini söyledim oda hemen aşağı inmişti yanıma gelerek

"Ne oldu Ela! Neden geldin arasaydın ben gelirdim"dedi bende

"Beni kerem abinin yanına götürürmüsün"dedim oda

"Tamam bin arabaya"dedi ve arabayı sürmeye başladı

***

"Abimm ben iyi-"derken kerem abi

"Değilsin Ela! Değilsin"dedi ve

"Burda olmamız bile hata! Hastaneye gitmeliyiz!"dedi bende

"Abi onlar dönüyor"dedim bı beş saniye dönüp kaldı sonrasında

"Sen ondan böylesin"dedi ve

"Geleceği varsa göreceğide var! O orosbuçocuklarıyla kesilecek hesabım vardı!"diye bağırdı bende

"Biraz daha bağır! Bağır ki sağır olayım!"dedim oda

"Özür dileyin Elam o piçler hakkında konuşunca ses tonuma dikkat edemiyorum"dedi ve beni mutfağa götürdü birşeyler hazırlayıp önüme bıraktı ve

"Ela onlar seni bıraktıysa sen onları haztırlamamalısın bile onları tamamen silmelisin"dedi ağzıma bir patates bıraktı bende

"Haklısın abi ama yapamıyorum içimdeki o küçük çocuk izin vermiyor"dedim oda

"Farkında değilsin ama onlar o küçük çocuğu öldürdüler senin yaşama dair sevincin kalmadı"dedi birkaç tane daha patates bıraktı bende

"Ooh sende ayak üstü bana yedirtiyorsun elinde kalan yemekleri"dedim oda birkaç tane patates daha ağzıma attı ve

"Tabii ne sandın şu dünyada bu kadar zeki olucaksın kızım"dedi bende

"Yemin ederim biraz daha yersem yediklerimi üzerine kuscam"dedim ve oda

"Sanki yapmadığın şey"dedi bende

"Nasıl ya önceden kusmuşmuydum?"dedim oda anlatmaya başladı

"Şimdi sen benim yanımdayken daha çook önceden böyle ben hastayım öhö öhö diye geziyordun evde sonra ben sana yemek yedirirken üzerime çıkardın herşeyi sonrada üstüme bakarak gülmeye başladın o zaman küçüktün tabi sen şimdi hatırlamazsın"dedi bu sırada nerdeyse tüm tabağı bana yedirtmişti bende

"Öyle birşey olduğunu hatırlamıyorum ve hatırlatırım ki benim zekam çok güçlüdür"dedim ve

"Ama birazdan gerçek olacak galiba"dedim ve mutfaktan çıktık yiğit salonda elinde bir kağıtla oturuyordu o kağıda öyle öfkeli bakıyorduki ona

"Ne yazıyor o kağıtta da bu kadar nefret ederek bakıyorsun"dedim ve kağıdı hemen cebine koydu ve

"Hiçç"dedi bende

"Yalan söyleme o kağıda nasıl baktığını gördüm"dedim oda

"Uykusuzluktan iyice delirmişsin sen hadi gel biraz kestirelim"dedi bende

"Birşey saklıyorsun"dedim oda

"Hayır saklamıyorum"dedi bende

"İyi öyle olsun"dedim tam arkamı dönmüştüm ki geri önüme dönüp

"Sen kime deli diyorsun bee!"diye bağırdım cidden yemek yiyince kendime gelmiştim koşarken kerem abi beni tek koluyla tuttu ve

"Bak yemek yiyince nasılda kan gidiyo beynine"dedi durup ona döndüm ve

"Sen bana ne demeye çalışıyorsun!"dedim

***

Şuan ikisinede delici gözlerle bakıyordum Ki telefonum çaldı barış tı telefonu açıp kulağıma koydum ve barış

"Alo Ela nerdesin"dedi bende

"Birazdan gelirim"dedim ve eren

"Sesin daha canlı geliyor ne yaptın"dedi bende

"Birşey yapmadım yiğidin yanındayım bay bay"dedim ve kapattım yiğit

"Bence tekrardan buraya yerleşmelisin"dedi ve kerem abide

"Bencede ben seni çok özlüyorum Elam gitmesen mi"dedi bende

"Abi beni evde bekleyen birileri var artık onlar beni seviyor bende aslında"derken kerem abi

"Seviyor gibisin ama güvenemiyorsun"diyerek sözümü tamamladı ve yiğit

"Çünkü üvey ailen-"derken ben

"Konu ne ara benim aileme geldi?"dedim kerem abi

"Bu piç başlattı bence onu idam etmeliyiz hadi"dedi ayağa kalkıp yiğide doğru yürüdü ve yiğitde

"Bana piç dedi duydun mu çık çık çık ne kadar da ayıp sen hiç utanmıyormusun bu kızın yanında küfür etmeye"dedi koltuğun üstünden atlayarak kerem abiyle arasına mesafe koydu ve kerem abi

"Gel buraya çocuk adam söz veriyorum ölümün acıtmayacak"dedi şuan koltuğun etrafında dönüyorlardı yiğit

"Eminim senin ölümün kadar acıtmaz"dedi ve kerem abi

"Madem bu kadar kararlısın neden kaçıyorsun"dedi tam yiğit birşey diyecekken ben

"Siz napıyorsunuz"dedim ve sanki yeni kendilerine gelmiş gibi birbirlerine baktılar ve aynı anda

"Harbi biz ne yapıyoruz"

***

Eve yiğitle beraber gelmiştik ve geldiğimiz gibi benim odama çıkmıştık ve ben sinirle

"Ne diye dönüyorlar ne güzel siktirip olup gitmişlerdi"dedim ve yiğit

"Siktir etsene o piçleri"dedi bende

"Sana birşey sorcam ama dürüst ol"dedim oda

"Söyle"dedi bende

"Dönseler onları affedermisin"dedim oda

"Kralı gelse affetmem"dedi bende rahat nefes alarak

"Bir an evet diyeceksin diye çok korktum"dedim

"Göktuğ abim senin kriz geçirdiğini öğrendiğinde yanına gelmek istedi ama izin vermedim"dedi ona sinirle

"Ne deseydim salak oda

"Ya ne yapsaydı gelseydi ve tekrar tekrar o konuyu acıp canınımı sıksaydı"dedi bende

"Olsun birşey olmazdı gerizekalı"dedim

***

Fırat'ın anlatımıyla

"Ela günlerdir bize oyun oynuyor"dedim barış abim

"Kız şu haldeyken bile onu suçlayabiliyoraun ya helal olsun"dedi ve Burak

"Abi diyelim ki oyun nasıl anladın oyun olduğunu"dedi bende

"Ya baksanıza yanımızda tek kelime etmeyen kız odasında o çocukla nasıl lak lak ediyor"dedim ve tekrardan

"Zaten hastaneye gittiğimizde de ilk yiğidi İstemişti yanına artık aralarında ne varsa"dedim annem

"Saçmalamayı bırak Fırat kızım hakkında da düzgün konuş o çocuk elanın kardeşi gibi saçma imalar yapmayı bırak"dedi bende

"Sen şu kızı niye koruyorsun anne biz kaç yıldır yanındayız o kız geleli kaç aya oldu!"dedim ve barış abim karşıma dikilerek

"Annemle konuşurken ses tonuna dikkat et!"dedi bende

"Allah Allah etmezsem ne olur"dedim ve Eren nefes nefese yanımıza geldi ve

"Abi olaylar senin sandığın gibi değil"dedi bana bende

"Geldi çok bilmiş doktor nasılmış peki"dedim oda

"Elayla yiğit hakkında söylediklerin doğru değil onların aslında geçmişe dayalı bir bağı"dedi şuan herkes onu dinliyordu Barış abim

"Ne biliyorsan hemen dökül"dedi vee

...

***

Evett arkadaşlar bir bölümün daha sonuna geldik bugün tiktok hesabımdan yayın açtım ve biraz(şüpheli) spoiler vermiş bulunmaktayım sjsjsjjs

Bundan sonra ya hergün yada iki günde bir falan açmayı düşünüyorum

Pekii Fıratın Ela hakkında değişmeyen düşüncelerine ne demeli🤦🏻‍♂️

Yorum yapmaı ve oy bırakmayı unutmayın

İyi gecelerrr🫶🏻

Tiktok:booksmylife

Bölüm : 21.01.2025 20:31 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...