Alp " Işıl! Yeter ya beynimdeki tüm hücreleri öldürdün" demesiyle birisini daha vurdum kafasına
Salağa o kadar dedim evde olanları bana haber ver diye ama yok Alpaslan'ım dayak yemiş bana haber bile vermiyor!
" Kes lan ben sana Alpaslan'a göz kulak ol dedim bak şunun haline ağzı burnu birbirine girmiş!"
Alpaslan " Işıl iyiyim ben"dedi acılı çıkan sesiyle
Sinirle ona döndüm. Dayak yememiş olsa evri çevire döverdim!
" Lan yolda görsem tanımam seni ne saçmalıyorsun! Alpaslan sakin konuşma ikinci dayağını benden yersin!"
Selen " Işıl sakin ol Güney korkuyor" demesiyle ona baktım annesinin kucağına sinmiş olan Güney'e baktım
Şu salakla yüzünden çocuğu korkuttuk
Ayağa kalkıp Selen ablamın yanına gidip diz çöktüm Güney'in saçlarını okşadım
" Teyzecim korkma ben sana zarar vermem ki anca bu salakları döverim hatta gel beraber dövelim" dememle Güney bana ışıldayan gözleriyle bakmaya başladı
Bana çekecek kerata sadece yüksek sese gelemiyorum
Kucağıma alıp Alp'in yanına geri döndük bu sefer Güney Alp'e vurmaya başladı
Bu haline gülerken en sonunda Alp kalkıp gitti
Alp " Yeter ya kimse beni sevmiyor bu evde gidiyorum ben Canan'ım sizin kadar değil " diyerek burun kıvırıp gitti
Bir de tirip yiyoruz amk!Hem suçlu hem güçlü Siktir git lan sana bu evde yer yok
Lan! Canan'ın abileri de bu salağı döverse birde bununla uğraşmak zorunda kalırım
" Araf git getir şu salağı birde o dayak yiyecek" dememle kafasını sallayıp ayağa kalkıp gitti
Gözlerim geri Alpaslan'a kaydı Buse denen kız ona pansuman yapıyordu. Bu kız benim canım üçüzümü çok değiştirdi! Alpaslan kavga edecek birisi değildi!
Alpaslan canı yansa bile sesini çıkarmadan kızın yüzüne bakıyordu
Lan Alp haklı sırılsıklam aşık bizimkisi
" Alpaslan nasıl oldu bu?" Diye sordum merakla
O sırada Araf zorla Alp'i getirmişti.
Alpaslan " Buse bir şeyler almak için gidecekti bende yalnız gitmemesi için yanında gittim dönüşte önümüzü kestiler Buse eve haber versin diye gönderdim sonra olan oldu işte"
" Size saldıranlar kimdi?"
Buse " Kuzenlerim normalde böyle değiller yani Alpaslan'ın beni zorla yanında tuttuğunu söylemiş babamlar onlarda sinirle hareket etmiş " dedi mahcup bir şekilde
" O kuzenlerine söyle karşıma çıkmasınlar "dedim sert bir şekilde
Buse korkuyla kafasını sallayıp beni onayladı
Lan sanki öcüyüm ne korktunuz amk?
Alihan " Işıl tamam herkes iyi biraz rahatla stres bebeğine iyi gelmez " dedi
Haklıydı Güney kucağımda huzursuzlukla kımıldandı ona baktım annesine gitmek istiyordu
Anne düşkünü bu çocuk babasını bile yaklaştırmıyor annesine kucağından inmesine yardımcı oldum
Sonra hızla annesi ve babasının arasına gitti
Alp telefonla mesajlaşıyordu kesin sevgilisiyle konuşuyordu
Alpaslan hala Buse'yi izliyordu Bulut abimle yengemler son olaylardan sonra kısa bir kafa dinlemek için dağ evine gitmişler Anıl abimle yengem akşam yemeğine Nazlı ablanın ailesine gitmişler
Babam güçlü duruyor gibi dursa bile sevdiği kadının ölümünü kabullenmeye çalışıyordu
Vefa abim telefonla uğraşıyordu yine sessiz ama yüzü gülüyordu bunda bir haller var
Murat abim ise geri yurtdışına gitmişti iyi bir doktor olmak için lisans yapıyordu
Vuslat abim zaten en başından beri telefonla ilgileniyordu
Herkes farklı alemde!
Araf yanımdaki Alp'i kaldırıp yanıma oturdu beni kendisine çekip kafamı omzuna yasladı
Araf " Işıl artık sakin ol güzelim"dedi anlayışlı bir şekilde
Sabah Alihan abim aramadan önce mutfağa kahvaltı hazırlamak için gidiyordum
Mutfağın girişinde kanlar gördüm yine cinlerin oyunu olduğunu anladım onlara söverek mutfağa girdim
Ama pis cin Alpaslan'ın kılığına girmişti! Yerde yatan beden aynı Alpaslan'ın bedeniydi! Kanlar içinde öyle görünce kalbim yerinden sökülüyor sandım
Sonra zaten bayılmıştım Araf beni baygın bulunca dooktora gidelim demişti onu zor güç ikna etmiştim
Ne kadar yalan ve düzmece olduğunu bilsem bile Alpaslan'ı öyle hayal etmek bile zordu
Zaten akşama da Alihan abimden gelen telefonla aklım yerinden çıkacaktı
O an fark ettim cinler her türlü şekilde beni deli etmek için çabalıyor olacaklar
Onları ciddiye almıyordum ama artık almam lazımdı karnımdaki bebeğim için güçlü durmak zorundayım aynı zamanda hala kim bu büyüyü yaptı onu da bulmamız lazım
Araf'ın aklına ilk Burcu teyzem olacak kadın geldi ama o yapmamıştı
Hala kimin yaptığını merak ediyorum Kamir de zaten ortalarda yoktu
Nereye kayboldu kim bilir?
Araf'ın omzunda huzurla uykuya dalacağım an aklıma günlük geldi hızla ayağa kalkmamla herkes bana dönmüştü
Araf "Işıl sorun ne?"
" Yok bir şey odamda dinleneceğim"
Araf " Bende geleyim " diyerek ayağa kalktı ama onu omzundan itip oturdum
" Yalnız kalmak istiyorum kal burada " dedim sert bir şekilde
Bana anlamaz gözlerle baktı sonra anlayışla kafasını sallayıp onayladı
Bu harekete erimeyimde ne deyim!
Eğilip yağından öptüm gülümseyerek odama doğru yol aldım
Odama girmemle kapıyı gitleyip hemen kitapların arkasına sakladığım günlüğü alıp yatağa geçtim
Uzun uzun yazılmamıştı. Kısa ve akıcıydı. Annem günlüğü 8 yaşından beri tutmaya başlamış aynı yaşta ikizi de tutmaya başlamış öyle yazıyordu. İki yılları güzel geçmişti asıl olay 10 yaşlarında başlıyordu
" Bugün doğum günümüz ama ben mutlu değilim Burcu yine tavşan gördüğü için ormana gidip peşine düşmüş komşumuz Hakkı abi avlanırken yanlışlıkla onu vurmuş Şükran abla ile konuşurken duydum bana kimseye söyleme dediler söz verdim kimseye demedim "yazıyordu
Yutkundum Hakkı ve Şükran kimdi?
Diğer sayfaları okudum Burcu teyzenin ne kadar hastanede kaldığı ile ilgili şeyler yazmıştı
2 ayın sonunda evine dönmüştü ama aklı dengesi yerinde değildi ama ama yinede onlarla kalmış
Yıllarca olmayan sebeplerden annemi kıskanmısş teyzem kendi yaşadığı herşeyi annem yaşıyor ve uzaktan bir izleyen gibi kalıyormuş gibi teyzem
Aslında yaşadığı tüm duyguları annem yaşıyordu. İlgisiz büyümüştü evde herkes Burcu'yu daha çok sever olmuştu
Annem 10 yaşından sonra hiç sevgi ve ilgi görmemişti. Yine de ikizi adına hep mutlu olmuştu
Kızlar annelerin kaderini yaşarmış bende annem gibi ilgisiz ve sevgisiz büyüdün ve onun gibi herşeye iyi tarafından baktım
Babamla tanışmaları Burcu teyzemin artık sınırları aşıp annemi öldürmeye kalkmasıyla ilgili bir çok şey okudum ama detaylı bilgi değildi babam herşeye şahit olmuştu
Annem en sonunda babama kaçmıştı her zaman sözünü tutarak ikizini vuran kişileri asla söylememişti
Sayfanın sonuna kadar mutluluğunu anlatıyordu
" Üçüzler anneniz sizi çok seviyor canlarım aranızdan birisi kız olacakmış o kadar mutluyum ki anlatamam uzun uzun yazılar yazamıyorum ama sizleri sonsuza kadar seveceğim oğullarım kız kardeşinizi karnımdayken bile koruyun diye varsınız ona iyi bakın hep sevin derler ya kızlar annelerinin kaderini yaşar diye umarım yaşamaz kızım yaşadığım sürece seni hep seveceğim kaderimiz aynı olmaz inşallah " gözlerim dolmuştu
Görmeden sevdim seni anne ben sana çok benziyorum huyum davranışlarım hepsi sen bende seni seviyorum anne her zaman da seveceğim
Derin bir nefes alıp verdim diğer sayfaları okudum annem bir kızı olacağını öğrenince her sayfaya yazdığından daha fazla yazmaya başlamıştı
Bu kadar çok sevmişti beni hepimizi seviyordu ama beni kendisi olarak görmüştü bana herkesle aynı sevgiyi verse bile ilgisiz ve sevgisiz bırakmaktan korkuyordu
Her gece bizlerle konuşuyormuş babam bile bizlerle bol bol konuşmuş
Annem tek kaldığı anlarda saatlerce bizimle yapacağı şeyleri söylermiş abimler zaten sürekli kız kardeşlerinin hemen gelemsini istermiş
Görmeden tüm aile bizi dört gözle bekliyordu
Doğumda önceki gün yazılan yazı dışında 2 hafta sonrasında yazılmış bir yazı vardı
" Öldü dediler kızım ölmüş dört gözle beklediğim kızım ölmüş kokusunu bilmediğim yüzünü görmediğin sadece karnında hissettiğim meleğim ölmüş dediler inanmadım! Hangi anne inanır evladının öldüğüne!? Hiç inanmadım! Kızım adını Peri koymak istiyordum üçüzlerinin adını Alp ve Alpaslan koydum isimlerini seni ki de Peri olacaktı benim küçük Peri kızım olacaktın annesinin perisi olacaktın inanmıyorum kızım anneler hisseder ve ben öldüğünü hissetmiyorum Peri'm. " Yazıyordu gözümden bir kaç damla düştü hızla gözlerimi sildim
Peri diye geçirdim içimden annesinin Peri'si
Annem ismimde Peri yok ama ben hep senij peri kızın olarak kalacağım
Sonra üç gün sonrasına yazılmış bir yazı vardı
" Peri sana söylemiştim ölmemişsin kızım Burcu teyzen seni bizden almış yaşıyorsun kızım teyzen hasta kızım beni seven teyzen hasta yoksa o böyle kötü birisi değil ona kızma olur mu? Seni ondan alacağım biliyor musun kızım öleceğimi biliyorum belki de bunlar son yazılarım ama ben ölmezsem Burcu durmayacak sana Alp'e ,Alpaslan'a,abilerine ve babana zarar verecek biliyorum o benim ikizim onu tanıyorum. Sizlerin yaşaması için canımı veririm kızım ama biliyorum sen benden bile güçlü bir kız olacaksın Peri. Sana aileyi koruma görevi düşüyor kızım sen ailenin koruyucu perisi ol biliyorum onları sevince hep koruyacaksın zaten Alihan abin herşeyi üstlenecek gibi duruyor o da inanmıyorum öldüğüne asker olup seni bulacak ve bize bunu yapanların canını yakacakmış Abin seni çok seviyor kızım inanmıyor o da bana benziyor hisseleri kuvvetli hepinizi Allah'a emanet ediyorum kızım. Eğer bir gün bu günlüğü okursan ve ben hayatta değilsem kızım hayatınıza devam edin ben siz mutlu oldukça mutlu olacağım. Hepinizi çok seven anneniz Buket Kara " günlüğü kapatıp yanıma koydum göz yaşlarımı hızla sildim
Elim karnıma gitti eğer bir kızım olursa adını Peri koyacağım ve o asla benim kaderimi yaşamayacak!
" Bebeğim kızda olsan erkekte olsan asya ayrı olmayacağız sana söz veriyorum "
Günlüğü alıp geri kitapların arkasına sakladım daha sonra babamlara verirdim kapım açılmaya çalıştı ama kitli olduğu için açılmadı
Araf" Işıl!!? " Diye endişeyle seslendi kapıya yürüdüm kapıyı açmamla bana sıkıca sarıldı
Araf " Kapıyı neden kitledin sana bir şey oldu diye aklım çıktı " dedi endişeyle
Kardeşi gibi gitmemden deli gibi korkuyordu
Araf'a sıkıca sarıldım
" İyiyim Araf endişelenme"
Araf " Elimde değil bebeğim" demesiyle gülümsedim
Ondan ayrılıp yatağa doğru yürüdüm peşimden geldi ben yatağa girip başlığa yaslanarak orurdum bacaklarımı bağdaş kurmuştum karşıma oturup elini karnıma koydu
Araf" zaman geçmiyor Işıl bebeğimi hemen görmek istiyordum "demesiyle gülümsedim elinimi elinin üzerine koydum
" Sabır et 8 ay sonra bizi uyutmayacak" dedim gülerek
Araf kafasını sallayıp onayladı yeşil gözleri gözlerime çıkmasıyla bana tuhaf bakmaya başladı
Araf "" Okulun n'olacak?" Diye sordu
" Okula ara veririm sorun olmaz sen bana bakarsın zaten " dedim göz kırparak
Araf gülümseyip elini karnından çekip önüme gelen saçlarımı geriye çekti
Araf" Sana bakarım tabi " dedi gülerek
" Uykum var " dedim esneyerek
Araf " Uyu güzelim bende bebeğimizi seveceğim " dedi yatağın boş tarafına geçerken
Yatağa iyice yerleşip yattım zaten ağladığınım içinde uykum gelmişti.
Gözlerimi kapatıp kendimi uykuya bıraktım
…
Uyanmama sebep olan şey boynumdaki öpücükler oldu
Gözlerimi açtığımda bana masumca bakan yeşil gözlere gülümsedim geri uykuya dalacağım an üşüdüğümü hissettim
Yorganı çekeceğim an kazağımın üzerinde olmadığını anladım hızla yatakta oturur pozisyona geldim
Yerdeki kazağıma kolu kısama baktım şaşkınca
Gözlerim Araf'a kaydı yaramazlık yapmış olan bir çocuk gibi bakıyordu bana
" Araf inanmıyorum ya !" Diye isyan ettim
Araf " Özür dilerim bebeğim sadece bebeğimizi seviyordum üzerindekileri bu yüzden çıkardım" demesiyle ona sinirle baktım
Bende yedim karşında sütyenle kalmıştım birde bebeğimiz için demesi yok mu? Zaten hormonlarım yüzünden dengesiz birisiyim bir de onun dengesiz olması hiç iyi değil
Yataktan kalkıp yerdeki tişörtü alıp giydim
" Araf rahat dur"
Araf " tamam bebeğim" diyerek beni kendisine çekip kucağına aldı bana sarılarak yattı üzerinde yatıyordum
Neyse yerim rahattı. Gözlerimi kapatıp kokusunu içime çektim uykum hemen geri gelirken kendimi tekrardan uykuya bıraktım
…
Bora " Işıl bu kostümle tüm gün gezecek misin cidden?"
Şu an dışardayız dünkü olaylardan sonra Bora sabah aramış alışverişe sürüklemiştim onu
Sabah reel izlerken karşıma Pikachu kıyafeti girmiş devrimci çıkmıştı
Bende dedim tüm gün Pikachu kıyafetleriyle gezelim şu an Pikachu kıyafetlerini giymiştim
" He böyle gezcem sakıncası mı var?"
Bora " Yokta nerden çıktı birdenbire bu?" Diye sordum merakla
" Canım istedi ne uzatıyorsun!"". Dedim sinirle
Bora ellerini kaldırıp bir adım geriye gitti
Bora "Sakin ol civciv Pikachu şimdi çarpacaksın"
" Bora elektrik yok ama elimde elektrikten güçlüdür bilirsin " dedim uyararak
Bora " Bilmem mi?" Dedi gülerek
Bundan adam olmaz!
Hesabı ödedikten sonra sokaklardan bir o yana bir bu yana dolanıp durduk
Telefonum çalmasıyla Bora'ya baktım
Kostümden dolayı telefonum Bora'daydı
Bora " Işıl Alp arıyor açıyım mı?"
" Aç " dedim normal bir şekilde
Bora " Alo efendim Alp ?" Diye sordu ben ona bakarken etrafına bakındı sonra ilerideki köprüye bakmaya başladı
Çimenlik bir alandaydık ve ileride bir köprü vardı
Bora " Yanımdaki Pikachu Işıl"
Bir süre karşıyı dinledi sonra geri konuştu
Bora " Gelin bekliyoruz sizi " diyip kapattı
" Ee ne diyor bizim salak?"
Bora "" Bir iyi bir kötü haberim var?"
" Önce iyiyi söyle "
Bora " Alp ve Alpaslan geliyor "
" Kötü haber?" Diye sordum
Bora " İkisi de kızları dışarıya çıkarıp dört geziyorlar seni dışlamışlar " dedi gülerek
Bu üçüzlerden bile salak! Kafasına sertçe vurdum
" Mal haberim vardı o an keyfim olmadığı için çıkmadım "
Bora" Elektrik istiyorum beynimin hücreleri öldü "
" Hak ettin " dedim normal bir şekilde
Bora" etmedim!"
" Ettin! Ben hamileyim sen moralimi bozmaya çalıştın hak ettin işte!" Dedim inatla
Hamileliği her türlü kullanacağım bebeğim annenin en güçlü silahısın!
Bora " haklısın hak ettim " demesiyle zaferle gülümsedim tabi Bora görmedi
Bu sefer de Bora'nın telefonu çaldı gözleri ışıldadı kesiin Fidan!
Telefonu açtı ve konuşmaya başladı
Bora " Güzelim beni araman beni ne kadar mutlu etti bilemezsin" dedi tatlı bir sesle
Öküz beyefendi oldu amk! Hepsinin öküzlüğü bana demek pislikler
Bora beni unutmuş Fidan'la konuşmaya dalmıştı
Aklıma gelen fikirle sessizce yanından uzaklaştım
Gerçek bir Pikachu olma zamanı!
_ Bölüm Sonu _
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
64.95k Okunma |
4.42k Oy |
0 Takip |
54 Bölümlü Kitap |