43. Bölüm

2.05 : Oyun

X1hayat1w
x1hayat1w

Karakolda bir gece geçirmiştim sabah serbest bırakılmıştım

Alp ve Bora'dan başka kimseye güvenmez olmuştum

Şu an evdeyim Araf evde değildi eşyalarımı topluyordum

Bana güvenmiyor oluşu canımı hala çok yakıyordu ama önceliğim bebeğim olacaktı

Çok stres yapmıştım önce bir hastaneye gidip iyi bebeğimin durumunu öğreneceğim sonra ise güzel bir uyku uyuyacağım daha sonra canımı çeken ne varsa yiyeceğim

Tabi bunları yaparken Masal'la iletişim hâlinde olacağım hackerlığı bana lazımdı

Eşyalarımı toplamam bitmesiyle korumaları çağırdım korumalar eşyalarımı götürürken çalışma odasına geçtim burada olan eşyalarımı alırken masanın üstündeki çerçevenin içindeki fotoğrafa elime alıp baktım

Araf bunu buraya koyduğunda söyledikleri aklıma geldi

Araf " Eskiden seni özlediğim de bu resime bakardım şu an sana bakıyorum ama yine de bendeki yeri ayrı ve bir kez seni aldım ölsem bırakmam seni"

Söylediği sözler bir bir zihnimde dolanırken neden diye geçirdim?

Sözleri ile beni büyüleyen adam sözleri ile beni öldürmüştü

Araf " Özür dilerim Işıl" demesiyle kafamı kaldırıp ona baktım

Kapıda durmuş bana bakıyordu

Ne önemi vardı? Bana güvenmeyen birisine ben nasıl güveneceğim nasıl güvene bilirim?

Aklımda sadece tek bir soru vardı

Ben kimseye güven veremeyecek ne yaptım?

Bunun cevabını çok merak ediyorum

" Bana güvenip güvenmediğini söylediğin an herşey değişti. Aramızdaki bağın en kuvvetli kılan sendin ben senin gibi güzel konuşmadım ama sevgimi ve güvendiğimi belli ederdim ama belli ki yapamamışım kusura bakma ben nasıl güven ve sevgi gösterilir bilmiyorum " dedim gözümden bir damla yaş aktı elimin tersiyle sildim

Araf " I Işıl" dedi acı çekiyormuş gibiydi yanıma geliyordu elimi kaldırıp durmasını sağladım

" Daha fazla konuşmak yada başka bir şey istemiyorum Araf yoruldum gitmek istiyorum şu an iyi değilim zarar verebilirim canını yakarım lütfen git ben gidinceye kadar kendini bir yere sakla" dedim sert bir şekilde

Bir süre gözlerime baktı sonra elime baktı yüzünde acı bir tebessüm oluştu

Elimdeki fotoğrafıma baktım

Beni bulduğu ilk gün çekmiş yani bana öyle söylemişti

O günü biliyorum annem ve babam sandığım kişiler yine beni görmezden gelmişti

Onlar evden gidince bende dışarıya çıktım

Sonra parka gidip bir ağacın dibine oturup kitap okumaya başladım

İşte bu fotoğrafta ağacın dibine oturmuş kitap okuyan ben vardım

Araf " Öz…" sözünü tamamlayamadan elimdeki çerçeveyi ayağının yanına sıktım

Parçalara ayrıldı

" Duymuyor musun!? Git diyorum ben seni yeterince dinledim karakolda söyleyeceklerimi söyledim şimdi git buradan!" Diye bağırdım

Hep sakin olan ben ilk kez bu kadar çok sinirlendim

Canımın yandığı çok an olmuştu ama bu çok farklıydı

Canım çok yanıyordu bu acıyı tarif edecek bir şey bulamıyordum

Araf " Işıl konuşalım" demesiyle sinirim daha çok arttı

Görmüyor mu? Onu gördükçe canım daha çok yanıyordu farkında değil mi?

Sinirle masanın üstündeki elime geçen her şeyi ona sıkmaya başladım

En sonunda durdum gözlerim masanın üstündeydi

Endişeyle kafamı kaldırıp Araf'a baktım ama hiç şey ona değmemiş hepsi yanına yada önüne düşmüştü

Ona zarar bile veremiyorum

Çünkü onu çok seviyorum

Araf " Işıl" dedi acı çeken bir şekilde

Gözlerim gözlerine çıktı aşık olduğum yeşilleri dolmuştu ağlamadığı için kızarmıştı

Canı yanıyordu! Canım yanıyordu!

Sinirden titreyen ellerimi masanın üzerinden çekip tekerlekli koltuğa oturdum

Bebeğini düşün Işıl onun için sakinleş

" Araf git buradan lütfen git sinir stres bebeğime iyi değil lütfen git bebeğim için benden uzak dur " dedim acı çeken sesimle

Adım sesleri uzaklaştı gözümden damlalar akmaya başladı

Ağlamam lazımdı bebeğim için iyi değildi

Ama kendimi tutamıyorum

Hep kendimi şanslı düşünürdüm. Üvey ailem beni sevmediği zamanlar bile de

Evim yatağım kitaplarım olduğu için mutlu olurdum sonra ailemi buldum

Ailemi çok sevdim onlara güvendim

Sonra Yeşil gözümü buldum

Tam kitap karakteri gibi bir eşim oldu

Tıpkı kitaplardaki gibiydi herşey çok güzeldi

Düşünün herşey çok güzeldi herkesin ilgisi filan vardı ama hiç birisine güven verememiş olmak çok kötüydü

4 koca yıl sadece bir hiç miydi?

Koskoca aile de tek bir kişi mi bana güvendi

Kimseye güven veremeyecek ne yaptım ki?

Düşünüyorum ama hiç bir şey bulamıyorum

Yutkundum hızla göz yaşlarımı silip ayağa kalktım

Evin her yerinde olan anılarım beni daha çok boğuyordu

Hızla üst kattan aşağıya inip montumu askıdan alıp giydim

Evden çıkınca hızla arabaya doğru yürüdüm

Araf " Işıl! Lütfen konuşalım gitme nolur!" Diye bağırdı

Durdum ama arkamı dönmedim

Alihan " Işıl konuşalım mı güzelim?" Diyen Alihan abimin sesiyle yutkundum

Ne söyleyecekler bana nasıl güvenmediklerini mi?

Arkamı dönüp onlara baktım. Araf çok kötü bir durumdaydı ondan gözlerimi hızla çekip abime baktım

Duygusuzca bakıyordum

" Ne konuşacağız Alihan bey? Bana nasıl güven duymadığınızı mı? Yoksa size güven verememiş olmamı mı? Yada bir anne ve bebeğini öldürmüş olmama inanmanıza mı? Yoksa Bir kez bile beni dinlemeden yargılamış olmanıza mı?" Diye sordum umursamaz bir tavırla

Alihan" Bunları mı düşünüyorsun gerçekten?" Diye sordu şaşkınca

Ne düşüneceğim!?

" Hayır düşünmüyorum aksine zaman kaybı olduğunuzu anladım ve şunu da anladım üvey ailemde sizde aynısınız her iki taraf için de ben çabaladım emek verdim sonra noldu? Elime geçen ne? Kocaman bir HİÇ !" Dedim sert bir şekilde

Hayal kırıklığı gördüm gözlerinde

Ne kadar canım yanıyor görmüyor mu? Hayal kırıklığına uğrayan benim ama tüm suçlu benmişim gibi davranıyor

Buna hakkınız yok!

Alihan" Benim tanıdığım Işıl bana güvenirdi " demesiyle sinirle güldüm

İkisi de şaşkınca bakarken gülmeyi kesip tebessüm ederek konuşmaya başladım

" Güveniyordum! Ama o güveni sen kendin yok ettin sabaha kadar bekledim kimse inanmasa bile o bana inanır dedim herkesten umudumu keserken sadece sizden kesmedim Sabaha kadar uyku uyumadım o kadar çok istedim ki gelmenizi Araf gelsin oyun desin özür dilesin sen gel bana sana inanıyorum demeni bekledim. Defalarca ağladım bebeğim için dik durdum sürekli onunla konuştum dayın gelecek babam gelecek dedim dört duvarın arasında yapayalnız kaldım tıpkı eski günlerdeki gibi ama bu sefer bebeğimde yalnız kaldı! Çok bekledim sabaha kadar kendimi avutup durdum sonuç ne biliyor musun? O dört duvar içerisinden çıkarken yanımda sadece Bora vardı! Lan kan bağım bile olmayan bir insan yanımdaydı! Tıpkı eski günlerdeki gibi! Eskiden boş kürek çekerdim çocuktum ana büyüdüm boş kürek çekmeyeceğim bir daha yüzünüzü dâhi görmek istemiyorum gidin! Sadece bebeğim için yaşıyorum onu görmenize asla izin vermeyeceğim özellikle Araf sana onu göstermeyeceğim ne de olsa işin gereği kimseye güvenmezsin " dedim en sonunda alayla

Karşımda yıkılmış ve pişman iki adam vardı

Peki karşılarında kim vardı

Ölmüş bir kız vardı ihanetin bıçakları yüzünden ölmüş bir kız

Bir de bebeği için ayakta duran anne vardı

Işıl öldü Ilım anne olarak ayakta kaldı

Ilım tehlikede çıkarken artık bir anne içinde ortaya çıkmıştı

Işıl ise herşeyle mücadele ederken öldü

Arkamı dönüp arabama doğru yürüdüm. Arabama varmadan birisi bana sıkıca sarıldı

Araf'ın huzur veren kokusu bu sefer bana huzur vermedi. Bu sefer bu kokudan nefret etmemi sağladı

Bana huzur veren adam artık bana huzurdan çok acı vermeye başladı

Arkamdan sıkıca sarılıyordu. Omzumda ıslaklık hissettim ağlıyordu

Ağlamamak için kendimi sıktım. Karnım üzerindeki kollarını çözmeye çalıştım

Ama benden güçlüydü çözemedim

Araf " Işıl nolur gitme özür dilerim böyle hissedeceğini düşünmedim çok özür dilerim bana vur döv çağır bağır ama nolursun gitme"

Kollarından çıkmaya çalışıyorum ama olmuyordu durdum hala elimdeki yüzüğe baktım

Onu ne kadar çok sevmişim böyle halbuki o bana güvenmemiş bile

Neden hala inanmıyorum neden onları dinlemek istiyorum?

Canım hala yanarken neden hala onların üzülmesini önemsiyorum?

Neden hala onları bu kadar çok seviyorum?

Hareket etmediğimi anlayan Araf omzumum üzerinden bana baktı sıcak nefesi enseme gelirken ben hala yüzüğe bakıyordum

Diğer elim yüzüğe giderken Araf benden ayrılıp önüme gelip ellerimi tuttu

Araf " Işıl yüzüğü çıkarma bir kez gözlerime bak Işıl gözlerim sana yalan söylemez bak bana seni çok seviyorum sana sonsuz bir güven besliyorum bana bak bir kez bana nolur" dedi acı çeken sesiyle

Gözlerim yeşil gözlerini buldu

Madem bu kadar güveniyorsun o zaman neden yanıma gelmedin?

Bilmiyor musun sana ihtiyacım olduğunu?

Gözlerim dolmuştu gözümden yaşlar akarken konuştum

" Neden Araf? Neden gelmedin ? Çok bekledim gelmedin benim için olmasa da bebeğim için gelseydin ben ona dedim baban senin için gelecektir dedim ama sen gelmedin yalandan bile olsa o sözlerinin canımı yaktı. Canımın yandığı gördün ama gelmedin " dedim yorgun bir şekilde

Öylece kaskatı kaldı. Onu tanıyorum yalan söylediğini anlamıştım ama yine de canım yandı

Canını yakarsam hatta boşanacağımızı düşünürse gelir sandım bekledim çok emindim geleceğinden

Ama gelmedi. Umutlarımı kendisi yok etmişti

Araf " Geldim Işıl beni görmedin ama hep oradaydım hep bir kaç adım uzağındaydım" demesiyle sinirle onu ittim

" Yanımda olman lazımdı! Canımı yaktıktan sonra gelmen gerekiyordu boşanacağımızı söyledim yine de gelmedin! O kadar emindim ki geleceğinden sürekli kendimi sakin tuttum bebeğimle konuştum baban gelir bizi çok seviyor delirmişte bu gece kesin gelir sana söz veriyorum gelir dedim sadece 5 dakika gelseydin keşke ama sen hiç gelemdin yine gelip yalan söyleseydin keşke sadece gelseydin yeterdi! " Diye bağırdım

Canım çok yanıyordu. Gördü Işıl'ın nasıl öldüğünü gördü!

Bende gözlerinde yaptığı hatanın bedelini ödeyen bir adamı gördüm

Artık pişman bile olmayan hakkı olmayan olmayan o adamı gördüm

Araf kendi ellerine baktı eğer gerçekten katil olmuş olsa bu kadar etkilenmezdi

Yanından geçip arabama gidip bindim arabayı çalıştırıp hızla evden ayrıldım

Beni durduramadı buna hakkı olmadığını biliyordu

Dikiz aynasından arkamda kalan eve baktım

Huzur ben ve Araf'tık artık o Huzur tuzla buz olmuştu

Keşke gece bir defa yanıma gelip yalandan bana bir şeyler söyleseydin Araf!

Uzun bir süre ayrılacağız sevgilim ama sonra yine bir arada olacağız

Fazla ağır mı konuştum acaba?

Arabayı kenarıya çekip torpidodan ikinci telefonu çıkarıp Alihan abime yazdım hemen

Işıl: Abi fazla abartılı oldu mu?

Abiler kralı: Bir an gerçek sandım güzelim sen nasıl böyle iyi oynadın?

Işıl: Araf nasıl?

Abiler kralı: Gayet iyi rolüne devam ediyor şu an sinirinden eşya kırma kısmında

Işıl: Tamam abi bir an gerçekten alındı sandım

Abiler kralı: Yok güzelim daha çok seninle gurur duyuyor

Işıl: Dün gelmeyip olsaydınız gerçekten canınızı yakardım

Abiler kralı: Biliyorum bak güzelim sadece bir şüphe duyuyorum araştırma yapmaya başladım ama emin değilim

Işıl: Sorun değil abicim Yengemle nasıl?

Abiler kralı: Çok iyiler Murat yanlarına gidiyor sık sık yakında onları yurt dışına göndereceğim herşey düzelince gelecekler

Işıl: Anladım abi

Abiler kralı: Araf'a neden boşanacağım dedin?

Işıl: Bensiz iş çevirmeyin diye!

Abiler kralı: Nasıl anladın?

Işıl: Alp asla benim çantamda ilaç taşıdığımı bilmez daha doğrusu sen ve Araf'tan başkası bilmez

Abiler kralı: Çok zekisin güzelim

Işıl: İltifat için teşekkür abicim neyse ben Bora'da kalacağım

Abiler kralı: Bende gidip Araf piçine bakayım

Işıl: Abi kocama iyi bak😉

Abiler kralı: Ebesini sikecegim

Işıl: Ayıp ama küfür etme

Abiler kralı: Güzelim sende kocam kocam diyip durma!

Işıl: hdhdjd Peki neyse hadi sen git kocama bak abişim hdhdj

Abiler kralı: Ilım!

Işıl: 🤐

Telefonu kapatıp cebime koydum

Abimler benden gizli iş yapabileceklerini düşünmeleri bile salakça bir davranıştı

Arabayı çalıştırıp hızla sürmeye başladım

Hayatımı mahveden adam Ayhan abimin komutanı çıkmıştı

Abim onu bana gösterdiği zaman canım yanmıştı çünkü üvey ailem de amcam oluyordu kendisi

Sürekli bana iyi davranan amcam tüm herşeyin sorumlusu çıkması canımı yakmıştı ama belli etmedim

Abime bunu söylemedim daha doğrusu nasıl böyle bir şeyi diye bilirim ki?

Dün gece öğrendiler onlara anlatmıştım

Tepkileri normaldi aşırı bir tepki vermediler

Hatice Turhan'ın yeğeni Sami Yemiş Araf'ın yanında çalıştığını öğrenmişler

Evdeki kavganın sebebi roldü

En iyi rolü gerçekten o acıyı yaşıyormuş gibi yaparak yapılır

Zaten hormonlar yüzünden çabuk ağlıyordum güzel rol yaptım ama

Bora benim için küçük tatlısı bir ev tutmuştu şimdi oraya doğru gidiyordum

Hedef bendim o zaman araştırma yapacağımı biliyor olmalılar bizi iyi tanıyorlar şu an dikkat çekmemek için asla beni takip etmezler

Dikkatli birisiyim ve şu an daha dikkatli birisiyim

Direksiyondaki bir elim karnıma gitti

Her ne yapacaksam önce bebeğime zarar gelmeyeceğinden emin olmam lazım

" Bebeğim gördün mü? Baban nasıl da geldi senin bu baban var ya bana yalan söyleyemiyor hele sende aramıza gel ben sana onun nasıl yalan söylediğinin anlayacağını gösteririm"dedim gülerek

Anne olmak çok ayrı bir duygu bence bu duygu dünyanın en güzel duygusu

Hele ki kimseyle konuşmuyor olsanız bile bebeğinizle konuşa bilirsiniz

Bunca olaya rağmen hala güle biliyorum en büyük sebebi bebeğimdi

Bora'nın benim için ayarladığı evin bahçesine arabayı park edip arabadan indim

Bagajdan valizimi aldıktan sonra ön koltuktan çantamı aldım

Eve girdikten sonra evi gezdim küçük ve güzel bir evdi bebeğimle bana yeterdi

Yoğun bir gün geçirmiştim. Önce eşyalarımı yerleştirip sonra mutfağı geçtim açıkmıştım

Makarna pişirip yedikten sonra oturma odasına geçip bir film açıp izlemeye başladım

Şu an tek yapmamız gereken bir sonraki hamleyi beklemek olacaktı

Önce Bulut abime zarar verdiler sıradaki kim?

Bizi sevdiklerimizle sınayan kim?

Bizle derdi ne?

Bilmiyorum ve ben bu bilinmezlikten nefret ediyorum

Telefonun çalmasıyla cebimdeki telefonu çıkarıp ekrana baktım

Canım kocam arıyordu. Hemen telefonu açtım

Araf " Işıl uyuyamıyorum ben sensiz" diye isyan etmesiyle gülmeye başladım

" Kıymetimi bil "

Araf " Aşk olsun Işıl ben kıymetini bilmiyor muyum?"

" Bilmem biliyor musun?"

Araf " Işıl!" Diyerek uyardı

" Tamam be biliyorsun"

Araf " Afferin bebeğime Işıl bebeğimiz nasıl bugün çok ağladın!?" Diyerek endişeli bir şekilde sordu

" Annesi ona iyi bakıyor merak etme"

Araf " bebeğimiz babasını özlemiş hadi bana konum at gelirim"

" Bebeğimizi oyunlarına alet etme!"

Araf " Tüh ya yakalandık aşık güzelim hadi ama bana yerini söyle geleyim"

" Söylemesem bile bir şekilde bulup gelirsin sen "

Araf " Tabi geleceğim bir kocanın yeri her zaman karısının dizinin dibidir " demesiyle gülmeye başladım

" Bebeğimiz babasını özlemiş ajanlık hünerini kullanarak gizlice gel canım"

Araf " Emredersiniz komutanım seni seviyorum ben gelmeden uyuma yok uyu sen gelince yanına kıvrılırım ben bebeğimiz için uyu "

" Araf uykum yok "

Araf " Ama bebeğimiz…"

" Biliyorum Araf daha çok küçük beni yormuyor geleceksen gel yoksa eve almam "

Araf " Mesaj alındı güzelim hemen geliyorum " diyip telefonu kapattı

Gülüp kafamı iki yana salladım bundan adam olmazdı

Deli aşığım benim

 

 

_ Bölüm Sonu _

Bölüm : 08.03.2025 05:47 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...