58. Bölüm

2.20 : Bağlılık

X1hayat1w
x1hayat1w

Gözlerimi açtığımda bana bakan yeşil gözlerle karşılaştım endişeyle bana bakıyordu

Araf " Işıl iyi misin ?" Diye sordu merakla

" İyiyim Araf inanmayacağın bir rüya gördüm "

Araf " Ne gördün güzelim "

" Alp ayısı sabah sabah bize geliyor yanında iki yabancı ile birisi kız diğeri erkek "

Araf " Eee?" Diye sordu eğlenen bir sesle

Kaşlarımı çattım beni dinlemiyor mu o?

Yok canım öyle bir hata yapamaz

" ama kız çok güzeldi maşallah sonra işte sofraya geçtik sen onların benim annemin yıllarca baktıkları çocukları olduğunu söyledin " dedim hala şaşkınlıkla

Bir şey demeyim demeyim diyorum ama onlar gerçekti gerizekalı

Ne!? Annem yaşıyor mu!?

Alp " Işıl onlar gerçek yalnız" dedi gülerek hızla yattığım yerden oturur pozisyona geldim

Eva ve Newt denen kişilerle göz göze geldim sonra Alp'e baktım

" Annem hayatta mı?"

Alp " He hayatta ışıl "

" Eğer yalansa bu evi içinde sizlerle yakarım "

Araf " Bebeğim evimizle derdin ne ?" Demesiyle ona 'tek soru bu mu ?'bakışımı attım

Alp " Kızım yalan borcum mu var?"

" Var " dememle kaşlarını çattı

Tam bana cevap vereceği an telefonu çaldı

Yüzündeki gülüşten anladığım kadarıyla Canan aramıştı

Eva " Sende çok güzelsin Işıl " demesiyle kıza baktım

Hep bir ablam ve kız kardeşim olsun istemiştim

Galiba hayat hepsini bana gönderdi!

" Annem hakkında Senden çok bilgi almam lazım " dedim gülümseyerek

Eva " Tabi inatçı annemizi ikna etmeyi tabi ki de öğreteceğim " dedi gülerek

Şimdiden bu kızı sevmiştim

Karnıma giren ağrıyla gözlerimi acıyla kapattım sanki içimdeki bebeğin canı yanıyordu

Acıya alışmaya çalışmaktan çok endişe duymaya başladım

Araf " Işıl rengin soldu noldu iyi misin?" Diye sordu merakla

Gözlerimi açıp ona sonra karnıma baktım

" Araf karnım... " dedim ama acıyla daha fazla konuşamadım

Araf hemen ambulansı ararken hala acıyla yerimde kıvranıyordum

Eva beni sakın tutmak için bir şeyler diyordu

Newt denen adam ise ne yapacağını bilmez bir şekilde bir sağa bir sola giderken bahçeye çıkmış olan Alp seslerin duyunca gelmişti

Hala karnımdaki ağrının sebebini bilmezken acıyla gözlerimi kapattım

Kamir " Işıl neyin var?" Diye soran endişeli sesle gözlerimi açtım sadece benim gördüğüm Kamir bana bakıyordu acıyla ona cevap veremedim kolum karnıma korumak istercesine sarılmıştım

Korkuyorum hayatımda hiç bir şeyden bu kadar korkmamıştım

Bebeğime bir şey olacak korkusu içimi yiyordu

Kamir " Siktir onunla tanıştınız mı?" Dedi şokla sonra kayboldu

Söylediği sözleri beynimde soru işaretleri bırakırken Araf bana bir şeyler diyordu ama anlamıyordum

Birden kesilen acıyla derin bir nefes alıp verdim

Gözlerimi açtığımda herkes bana endişeyle bakıyordu

Araf " Işıl iyi misin?"

" İyiyim odamıza gidelim dinlenmek istiyorum "

Araf " Hastaneye gidelim " dedi hala endişeyle

" Araf İyiyim lütfen odamıza çıkalım " dedim yorgun çıkan sesimle

Araf istemeye istemeye beni kucağına alıp odamıza doğru yürüdü

Kafamı göğüsüne yaslanıp arkamızdan gelen ikiliye bakıyordum

Kamir ve Yaver ne işler dönüyorsa bana anlatacaklardı

Araf beni yatağıma yatırmasıyla oturur pozisyona gelip yatağın başlığına yaslanıp Araf'a baktım

Araf " Güzelim noldu birden bire hem doktora gidelim bebeğimizin sağlığı için "

" İyiyim Araf açlıktan olabilir hadi bana bir şeyler getir açım hatta bana melemen yapar mısın canım çekti "

Araf " Hemen Prensesim " Araf hızla odadan çıkarken ben sinirle Kamir'e baktım

" Açıkla!" Diye sinirle söylendim

Kamir " Sakin ol bebeğini korumak için en başta koruma büyüsü için Yaver'den yardım alacaktım o zamanlar yeni hamile idin ama olmaması gereken bir şey oldu "

" Ne oldu ?" Diye sordum merakla

Kamir " Çok nadiren olan bu bağlanma olayı gerçekleşti "

" Kamir şunu düzgünce anlat !" Dedim sinirle

Kamir " Yaver ve bebeğin bağlandı! Cinler arasında çok nadir gözükür bu olay bir cin bağlandığı kişi ölünceye onunla yaşar ve ölürdü "

" Şakaysa komik değil "

Kamir " Bak biliyorum garip ama bu gerçek şaka değil Yaver bebeğinle bağlı hem bir değil iki bebeğin olacak İkizler " demesiyle şokla ona baktım

Ne yani ikizlerim mi olacak?

Bebeğin bağlandı dedi bir cine bağlandı bebeğin önemli olan o!

Doğru lan

" Bağlanma olayını çöz istemiyorum!" Dedim sinirle

Kamir " Olmaz !" Dediye bağırdı

" sebep?" Dedim sinirle kaşlarımı çatarak

Yaver " Bu ona zarar vere bilir insan hem ağır bedeller ödemeniz gerekir " Diye açıklama yapmasıyla bıkkınlıkla nefes alıp verdim

Bir dert bitmeden diğeri geliyordu

" Ee bu bağlanma olayı nolacak ?" Dedim merakla

Kamir " Yaver onun ömrü boyunca yanında olacak koruyacak " demesiyle biraz düşündüm

Kamir " Yaver Müslüman bir cin sayılır " demesiyle ona baktım

Sayılır derken ? Off kafam almıyor artık ya !

Kamir " Işıl buna engel olamazsınız az önce acı çektin çünkü Yaver'i hissetti Yaver olmadığı için acı çektin bebeğin ona bağlı uzak kaldıkça senin canın yanacak "

" Bağlanma olayı hakkında daha fazla bilgi almam lazım "

Kamir " Zamanla hepsini öğreneceksin "

Yaver " Çok güzel bir kızın olacak Peri kızı gibi " dedi karnıma bakarak

Bir kızım olacak ! Onlar cinsiyetleri biliyorlar

" İki kızım mi var ?" Diye sordum merakla

Kamir " Bir kız bir erkek " demesiyle heyecanla karnıma dokundum

" Peri ve Pars hoş geldiniz güzellerim anneniz sizi çok seviyor " dedim karnımı okşayarak

Yaver " Sık sık gelip kendimi belli edeceğim bu sayede iyi olacaksın " demesiyle ona baktım

" Tamam O cin bozuntusuna söyle yaptığı pislik için ceza vereceğim ona maydanoz kafayı başıma salmak ne demek görecek "

Kamir " Şu cesur hallerine hayranım " dedi gülerken

" Şimdi gidin eşimle ve bebeklerimle vakit geçireceğim " dememle ikisi de bana göz devirip kayboldu

Alışın aga ben buyum

Araf elindeki tepsiyle gelirken saate baktım tahmin ettiğim gibi tam vaktinde geldi

Kucağıma bıraktığı yemeğe bakarken kaşlarımı çattım

Melemenin yarısı neden yok? Kafamı kaldırıp Araf'a baktım soran gözlerle

Araf " Uyuz kardeşin yedi tuvalete gitmiştim bunu fırsat bilip yedi " demesiyle gülmeye başladım

Elimi karnıma götürüp okşadım

" kamir dedi ki bir kız bir erkek çocuğumuz olacakmış " dedim heyecanla

Araf " Ne ? Sen ciddi misin?"

" Evet isimlerini koydun bile Peri ve Pars " dememle Araf ışıldayan gözlerle karnıma baktı

Elini hemen elimin üzerine koydu

Araf " aslan oğlum afferin sana şimdiden kardeşini koru, afferin benim kızım kardeşine göz kulak ol erkek ne de olsa uslu durmazsa bana söyle " demesiyle güldüm

" Araf daha çok küçükler " dedim gülerek

Araf " Biliyorum Güzelim hayal etsene sürekli birbirleri ile uğraşıp birbirini şikayet edecekler ama sonunda ikisi de barışacak hatta düşün onları uyutup geliyoruz ışıkları söndürüp yatıyoruz birden odaya kavga eder ikisi dalıyor ikisi de benimle uyumak için kavga ediyor ..." Araf'ın sözlerini hemen kesmiştim

" Ne demek senin için asıl benim için kavga edecekler anneleri duyarak seninle uyumazlar " dedim kıskanç sesimle

Araf gülüp burnumu öptü

Araf " Peki güzelim senin için kavga etsinler sonra onlarla konuşuyoruz ikisi de yanımızda yatıyor huzurla uyuyoruz "

" Evet hemen yanımızda olsunlar hayali bile güzel "

Araf kafasını sallayarak beni onayladı

Alp " Bölüyorum ama Işık annem seni bekliyor " demesiyle ona göz devirdim

" Işıl adım ışık değil!" Dedim sert bir sesle

Alp " Her neyse ışık hadi hızlı ol " demesiyle ona göz devirdim

Baş belası tamamen

Araf " Uyuzluk iksiri filan mı içti bu ?" Diye sordu merakla

" Yok Canan tribi yemiş o " dememle ikimizde güldük

Gene sevgilisi ile kavga edince bize çatmıştı

Şu kızla benim konuşmam lazım yoksa böyle olamayacak

Araf " Kendini iyi hissetmiyorsan yarın gidelim annenin yanına "

" İyiyim bugün gidelim "

Araf " Önce yemek " demesiyle kafamı sallayıp önümdeki yemekleri yemeye başladım

Araf " Işıl " demesiyle ona baktım sesi baya ciddi gelmişti

Bu ses tonunu biliyorum Araf göreve gideceğini söylemeden önceki hali idi

Evlendikten sonra gitmemişti pek hatta bırakmıştı nerdeyse çok ciddi bir görev olmadığı sürece gitmiyordu

" Görev mi yine ?" Diye sordum merakla

Araf " Evet ama bu çok farklı aylar süre bilir belki de yıllar " dedi düşünceli bir sesle

Ne yani uzun bir görev miydi? Zamanı belli de değildi !

" Araf gitmesen olmaz mı?" Diye sordum merakla

Araf " Güzelim biliyorsun önemli olmasa hayatta kabul etmezdim ama bu çok önemli " demesiyle derin bir nefes alıp verdim

Vatan önemliydi tabi !

" Peki git " dedim sakın bir sesle

Araf gülümseyip eğilip anlımı öptü

Araf " 3 gün sonra gideceğim " demesiyle gülümsedim

Umarım çok tehlikeli bir görev değildi ama tehlike nerede Araf orada olduğu için tehlikeli olmadığına düşünmemek bile saçmalık

...

" Anne ! Şu oğluna bir şey de yoksa elimde kalacak bana ışık demeyi kessin"

Buket " Alp üçüzünü kızdırma oğlum " dedi sevecen sesiyle annem ama o kadar yabancı gibiydi

Bizler ona yabancı gibiydik ne kadar belli etmese bile öyleyiz de

Bir anda bize alışmasını beklemek saçmalık olurdu

Babama bile yabancı idi babam ne kadar sevdiği kadının hayatta olmasına sevinse bile ona karşı artık aşık olamayan anneme üzgün baksa bile duygusunu gizliyordu galiba hayatta olması onun için yeterli idi

Araf ise sürekli belimden doladığı kokuyla elini karnıma koymuş sürekli bebeklerimizi seviyordu

Kafamı Araf'ın omzuna yaslayıp sohbet eden herkesten gözlerimi çekmiş huzurla kapatmıştım

Alpaslan sanki artık biz yanımızda değilde Buse'nin yanında gibiydi pek sohbet etmeyip sürekli ablamla sohbet eden kızı izlemişti

Alp sürekli benle uğraşırken abimler Eva ve Newt'le konuşuyordu babam ise sevdiği kadını izliyordu

Yengemler abimler herkes mutluydu akşama gelecek olan Bulut abim ve yeğenimi merakla bekliyordum

Küçük bebeşi sevmek istiyordum. Her şey çok güzeldi sanki hep böyle kalacaktık gibi ama biliyorum bir gün her güzel şey bitecekti

Ama şu an tadını çıkarmak istiyordum

Araf " Uykun mu geldi güzelim?" Diye sorana eşimle gülümsedim gözlerimi açıp aşık olduğum yeşillerine baktım

" Birazcık " dedim sadece onun duyacağı bir sesle

Araf " Odana çıkalım uyu " demesiyle gözlerimi kapatıp konuştum

" Böyle duralım gözlerim dinlensin uyumak istemiyorum "

Bacağımda hissettiğim şeyle gözlerimi açtığımda kucağıma çıkmak için çabalayan Güney ile gülümsedim ben ona uzanmadan Araf onu kaldırıp kucağıma yan bir şekilde oturdum boynuma dolanan küçük kollarla gülümseyip bende Güney'e sarıldım

" Teyzesinin yakışıklısı gelmiş uyandın demek "

Güney " Teye ben hav hav sev " demesiyle güldüm

Demek köpek sevdi bizim yumurcak

" Demek köpek sevdin ha sana tüysüz bir köpek almamız lazım belki de "

Güney dediklerimle heyecanla ellerini çarptı

Onu çok seviyorum ya ikizlerim de böyle tatlı olacağını düşünmek bile beni mutlu ediyordu

Araf " Güney anne seni çağırıyor " demesiyle Güney kucağımdan kayıp hızla annesine gitmişti Araf'a baktığımda kıskançlıkla giden Güney'e bakıyordu

" Oğlumuzla de beni paylaşmayacak gibisin " dedim gülerek

Eğilip burnumu öptü

Araf " Doğru bildin karıcığım " demesiyle ona gülüp gözlerimi kapattım

Bazen zaman dursun da bu anda kalalım hep deriz işte o anlardan birisi şu andı

....

3 koca gün hızla geçmişti o talihsiz günlerin yerini huzurlu ve mutlu günler almıştı

Annemin hafızasındaki sorunları için hastaneye gitmişti ama bunca yıl hatırlamayan bundan sonra hatırlamaz laflarına maruz kalmıştı

Doktor nazikçe demiş olsa bile algıladığım buydu

Göreve Araf'ın abim Alihan'la gideceğini öğrendiğimde biraz daha mutlu olmuştum çünkü abim ve Araf güç bir ekip olurlardı

Bende onların yanında olmak isterdim ama hamilelik dolasıyla evde kalmam daha doğruydu

Araf ve abim sabah erkenden gitmişlerdi şu an evdeydim kendime pasta yapmıştım ve afiyetle televizyon izlerken yiyordum

Hormonlar işte zil çalmıştı ama kalkıp bakmadım çalar çalar giderdi ama öyle olmadı kapıyı kırmak ister gibi vurmalarıyla gelen ya Alp yada Bora idi

İkisine de pastanın fotoğrafını atarak hata yapmış olabilirim derin bir nefes alıp yerimden kalkıp kapıya gittim kapıyı açmamla içeriye savaşırcasına dalan ikiliye göz devirdim

İkisi kavga ederek mutfağa giderken kapıdaki diğer kişilere baktım

Fidan , Canan , Alpaslan, Buse , Eva ve Güney gelmişti Alpaslan'ın kucağında idi

Güney beni görmesiyle Alpaslan'ın kucağından bana gelmeye çalışıyordu

" Herkesin bana toplanması mi lazımdı?" Diye sordum merakla

Fidan " Evet " dedi Bora gibi gıcık bir sesle hala Bora'yı benden kıskanıyor galiba Alpaslan'ın kucağından Güney'i aldım

Güney " Teye " dedi heyecanla

Onunla içeriye girerken diğerleri de gelmişti salona geldiğimiz de Alp ve Bora'yı kavga ederken bulmam normaldi

Canan " Film mi izliyorsun?" Diye sordu televizyona bakarak

" Evet "

Fidan " Bora ben sana daha güzelini yaparım kavgayı bırak " dedi kıskançlıkla ona göz devirip koltuğa oturdum

Alpaslan yanıma gelip oturdu bir derdi vardı belliydi

" Dökül bakalım yakışıklım " dedim onun duyacağı bir sesle

Alpaslan " Buse " dedi iç çekerek

" Aşksın "

Alpaslan " Anladın demek " dedi gülümseyerek

Kafamı Alpaslan'ın omzuna yaslayıp kucağımdaki Güney'le eğlenirken konuştum

" O bakışları bende Araf'a bakarken olurken nasıl anlamam " diyerek gülümsedim

Alpaslan " O hepimizden farklı baksana sence onun için uygun muyum ?" Diye sordu merakla

" Bu sözleri düşünecek kadar değer verirken senden uygunu olamaz "

Alpaslan " Vay be edebiyat yapmaya da başlamışsın " demesiyle ikimizde güldük

Alp " Gene dışlandım görüyor musunuz?" Demesiyle herkes gülmüştü Güney kucağımdan inip pıtı pıtı yürüyüp mutfağa doğru gitmesiyle ayağa kalkıp peşinden gittim

Gidip mutfak dolabının alt gözünü açmasıyla şokla ona baktım

Burnu fena koku alıyor bu çocuğun sakladığım ikinci pastayı buldu Alp ve Bora görmeden yerini değiştirsem iyi olacak

" Teyzecim gel bana " dedim ama Güney bana sonra pastaya baktı

Güney hayır sakın! Aklımdan geçeni yapan Güney elini pastaya daldırmıştı

Hadi ama Alp ve Bora bitti bir de bu başladı

Bu çocuk birine benziyor acaba kime ?

Ne kime benziyor lan ?

Sana 

Benim yeğenim tabi bana benzeyecek !

Dur lan Güney'e şaşkınlıkla baktım cidden bu çocuk bana benzemişti

Selen abla üzgünüm ama başına büyük bir bela oluşturdum

Hiçte üzgün değilim

Hızla Güney'i kucağıma alıp pastayı da çıkarıp dokunmadığı yerleri tabaklara koyup herkese vermeyi düşündüm

Buse " Alp ve Bora yemişti pastayı ve Güney'in hali ne böyle?" Diye soran sesle ona baktım

" İkinci pastayı buldu herkesten önce tattı " dedim gülerek

Buse " İkinci mi ? Önlem almışsın " dedi gülerek

Güney'in elini yüzünü temizleyip ona baktım

" Evet dolapta içecek vardı hadi koyalım da beraber yiyip içelim " dedim tebessümle

Buse " Peki " demesiyle ona gülümsedim

Bana olan korkusu kaybolmuş gibiydi buna sevindim

Pastalar yendikten sonra kızlara ne kadar bulaşığı ellemeyin dememe rağmen onlar yapmıştı şimdi oturmuş film izlerken Güney kucağımda uyuya kalmıştı

Fidan tuvalete diye kalkınca Alp yanıma gelmişti

Alp " Sıkıldım "

" Sevgilin gidince mi lan filme bile bakmadın "

Alp " Vefa abimi de aşk oyununda kaybettik " demesiyle şokla ona baktım

Ne demek Vefa abimi de kaybettik!

 

Bölüm Sonu

 

 

Bölüm : 21.09.2025 16:49 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...