Yapamam!

YAPAMAM!

Suna

Ne yapacam şimdi ben? Hamile olan kadınlar bebek için kontrole gider kontrole mi gitsem neyse yarın giderim şimdi düğün telaşesi var. Üstümü düzeltip helenin yanına salona gittim salonda oturuyordu Helen kızım yarın düğünün var ne bu sakinlik? "Ay valla yenge aslında hiç sakin değilim sakin gibi gözüktüğüme bakma heyecandan ölüyorum" bu sön söylediğine kahkaha atmıştım "ayy yenge bana yardım et herşey hazır da ben hiç bakım falan yapmadım sen bu işleri bilirsin" iyi iyi hadi gel yapalım senin bakımını dedikten sonra helenin odasına gittik helen önce duş aldı ardından karşıma geçip oturdu yüzüne maske yaptım ardından peeling yaptım sonra da diğer bakımlarını yaptıktan sonra kapı çaldı sanırım Onur ve Yusuf gelmişlerdi aşağıya inip kapıyı açtım gerçekten de onlardı " biz geldik yavrum" dedi Yusuf ve ardından bana sarıldı Onur etrafı aradı " yengecim helenin nerde?" onurcum şöyle ki ben ona bakım yaptım bakım gereği uyudu ki cildi daha iyi olsun "sağlasın be yengelerin gülü!" iyi hadi ben biraz dinlencem yusuf ilacımı içtim de "tamam yavrum sen uyu" dedi ve bende odaya gittim elimi tekrardan karnıma koydum ben daha hazır değilim diye iç geçirdim sonra pijamalarımı giyinip yatağa yatıp gözlerimi yumdum...

Helen

Bugün benim en mutlu günümdü düğünümdü sabah erkenden kalkıp yengemin odasına koştum yengem odada değildi lavabodan sesler geliyordu lavaboya girdiğimde yengemi kusarken gördüm yenge! İyimisin "iyiyim merak etme midemi üşüttüm sadece" tamam anladım heh yenge ben atıf beyin aramıştım düğünden sonra senle görüşecekmiş "tamam canım hadi inelim kuaför seni bekliyor" ama sen? "canım benim birkaç eksiğim var elbisemde onu halledecem" tamam yenge dedikten sonra odadan çıkıp aşağıya indim...

Suna 

Üstümü değiştirip evden çıktım şöföre beni en yakın hastaneye götürmesini istedim. Hastaneye geldiğimizde arabadan inip hastaneye girdim ardından tanıdığım doktorun yanına gittim. Tuana ben geldim! "hoşgeldin sunam! Nasılsın kuzum" iyiyim Tuana kontrole geldim "ne? Sen Hamile misin?" evet Tuana uzun hikaye boş ver "tamam kuzum sedyeye uzan" sedyeye uzanım karnımı açtım o makineyi karnıma değdirdiğinde ürpermiştim. "hmm bakalım bakalım nasılmış bizim bebiş" uzun süre baktıktan sonra makineyi karnımdan çekip "canım bebeklerin durumu iyi böyle devam ederse doğum kolaylaşır" ne! bebekler mi? "evet ikizlerin oluyo!" şaşırmıştım ben daha birine neyapacağımı düşünürken diğeri de ortaya çıkmıştı. Ses etmeden Tuana ile vedalaşıp hastaneden çıkıp eve geldim eve geldiğimde helenin saçını yapmaya devam ediyorlardı.. "aa yenge gel seni bekliyorduk" tamam kız geldim dedikten sonra koltuğa oturdum kuafor kız saçımı yapmaya başladı... Aradan saatler geçmişti Helen bembeyaz gelinliğin içinde melekler gibiydi.. Bense saten siyah göğüs dekolteli ve uzun yırtmaçlı bir elbise giymiştim..

Yusuf 

Onurla hazırlandıktan sonra eve gelmiştik kapıyı çaldım kapıyı sunam açmıştı tıpkı prensesler gibi olmuştu "ee nasılım kocacım" valla karıcım şimdi konuşsam kelimelerim yetmez seni anlatmaya "valla romantikliği bozuyorum ama benim karım nerde?" bozmadın romantikliğimizi bildiğin sıçtın amına koyayım. Merdivenlerden topuklu sesi yükseldi bu gelen beyazlar içindeki helenimdi.. " abii nasılımm!" melek desem az gelir prenses desem yalan gönlümün tacı desem az gelir sen bu evrende gördüğüm en güzel kardeşsin. "onur nasılım?" dünyanın yedi harikasından bile güzelsin helenim.. " ee hadi düğün salonuna gidelim dedim herkes arabalara dağıldı düğün salonuna gelince onurla helen büyük bir alkış ile yerlerine oturdular bizde yerimize oturmuştuk uzun Bi süre sonra dans müziği çalmıştı ama çalan şarkı kürtçeydi sanırım onurun anne tarafı bu şarkıyı açmıştı çünkü anne kısmı doğuluydu.. Onurla helen dansa kalkmıştı yavaş yavaş misafirler de dans ediyordu. Sandalyeden kalkıp sunama elimi uzattım bu dansı bana lütfedermisiniz karıcım? "zevkle kocacım zevkle" dedikten sonra ayağa kalkıp dans etmeye başladık

" Li pey te pir gerîyam"

"Min te pirsî li her cîyan"

"Wek kewa ser banîya"

"Çavreşamin"

"Li pey te pir gerîyam"

"Min te pirsî li her cîyan"

"Wek kewa ser banîya"

"Çavreşamin"

"Çavreşamin were bamin"

"Ez bêhalim tu sebebamin"

"Çavreşamin were bamin"

"Ez bêhalim tu sebebamin"

Dansa devam edecektik ki etrafta silah sesleri duyulmaya başladı sunaya baktım.. Olamaz! vurulmuş sunaa! Uyann yalvarırım uyann!.....

​​​​​