Unutulmayan geçmiş

UNUTULMAYAN GEÇMİŞ

​​​​​​

Suna

Yatakta yatıyordum kapı aniden açıldı gelen babamdı yine içmişti elinde kemer vardı bana yaklaşıp vurmaya başladı ben ne kadarda baba yapma baba yapma lütfen canım acıyor! Diye ağlasamda işe yaramıyordu morarana kadar kızarana hatta kanayana kadar dövüyordu daha o zamanlar 15 yaşındaydım baba yapma canım acıyor yapma baba! Acıyor baba lütfen dur.. Aniden gözlerimi açtım Yusuf "yavrum iyimisin sayıklayıp duruyorsun" iyiyim kabus gördüm sadece. geçmişim peşimi bırakmıyordu "eminmisin güzelim" evet evet iyiyim geldik mi? " yarım saat kaldı "

Yarım saat sonra

Türkiyeye gelmiştik. Uçaktan inip arabaya bindik ardından eve geldik Yusuf ben valizimi odaya götürüyorum " dur ben götürürüm sen burda dur" tamam kocacım "ben senin kocacım diyen ağzını yerim" git valizi götür sonra yersin dedim kahkaha atarak Yusuf valizi bırakmaya gitmişti bense salona helenin yanına oturmuştum ee helen sizin onurla durumlar nasıl? " valla aslında iyi abim öğrendi" ee ne yaptı Yusuf " kızdı onu bu durumu söylemedim diye" aslında Yusuf haklı keşke ona söyleseydin de kızmasaydı "aslında yenge söyleyecektim ama kızardı diye söyleyemedim" ama bak anlayışla karşıladı " biraz kızdı ama sonra kabullendi" iyi iyi düşün ne zaman dedim " bana kalsa haftaya güzel olur" diye lafa atladı Onur. Ee hani nişan, kına, düğün " evet yengeniz haklı" dedi Yusuf. Yusuf sen gerçekten evlenmelerine izin veriyormusun? "evet güzelim evlensinler demekki sevmişler" e sen bilirsin canım ben odaya gideyim "tamam yavru sen git ben geliyorum" tamam deyip merdivenlerden çıkıp odaya geldim tam dolabı açacaktım ki başım ağrıdı hatta ağrı öyle büyüdü ki o acıyla çığlık attım Yusuf sanırım koşarak geliyordu " yavrum! İyimisin ne oldu!?" başım b başı- cümlemi tamlayamadım gözlerim kapandı..

"Hiçbir zaman mutlu olamayacaksın Suna sen sadece benim olacaksın.. Sadece benimsin" HAYIR! Diye bağırdım ben senin olmadım hiçbir zaman sen artık öldün bırak artık peşimi.. "seni asla bırakmayacağımı söylemiştim sunam ölsem de.. Hatırlıyormusun küçükken baban seni bana vermişti haha daha 15 yaşındaydın değil mi? Yanıma bile gelmekten korkardın hep titrerdin." hayır! Yeter sus! Sus! artık yeter git. "yanıma gelmeyince seni hep döverdim kemerle hep sana vururdum" SUSS! YETER! SUS YALVARIRIM SUS!..

Yusuf

Suna kollarımda bayıldığında Onur ve Helen koşarak buraya gelmişti onur doktoru çağır çabuk! "tamam abi" sunayı yatağa yatırdım sayıklıyordu "sus yeter sus" diyerek bağırıyordu " abi yengem neden böyle diyor" dedi Helen bilmiyorum abicim uyanınca söyleriz.. Doktor gelince odadan çıkmıştık. Doktor bey eşimin durumu nasıl? "öncelikle çok geçmiş olsun durumu iyi ani bir kriz geçirmiş serum verdik şuan uyanık yanına gidebilirsiniz" teşekkürler. Odaya gittiğimizde Sunamın yüzü solmuştu göz bebekleri kızarmıştı iyi misin yavrum konuşmadı sustu "yenge iyimisin" dedi Onur ama Suna yine konuşmadı " yengee iyimisin kız" dedi Helen ama yine konuşmadı

Suna güzelim iyimisin konuşsana? " abi istersen biraz yalnız bırakalım dinlensin" dedi helen tamam o zaman gidelim..

Suna 

İçimden konuşamak gelmiyordu.. Yıllardır psikolojik destek alıyordum tam kurtuldum derken tekrar olmuştu artık her yerde onun sesini duyuyordum sunaa burdayım senin peşini asla bırakmıyacamm.. Diyip duruyordu artık dayanamıyordum gözlerimi kapatıp uyudum...

Yusuf 

Suna iyi değil Helen başka bir şey var bence? "valla bilmiyorum abi bunu kendisinede soramıyoruz konuşmuyor" eninde sonunda konuşur O zaman söyleriz...

​​​​​​

​​​​​​

​​​​​​

​​​​​