Bunu bana nasıl yaparsın!

BUNU BANA NASIL YAPARSIN!

​​​​​​

Suna 

Gözlerimi açtığımda koltukta değil de yataktaydım yan tarafımda Yusuf vardı acaba gece saate kaçta gelmişti umarım o elif Yusufa karşı bir yakınlık yapmamıştır aslında Yusufa güveniyordum ama o sürtük elife güvenmiyordum. Yataktan kalkıp banyoya gittim elimi yüzümü yıkayıp üstümü giyindim krem rengi kumaş pantolon ve beyaz gömlek giydim. Aşağı indim Hatice abla kahvaltıyı hazırlamıştı Onur ise oturmuş yiyordu masaya oturdum eee ortak elif dün bişeyler yaptı mı dedim " hayır valla ortak ben evdeydim onlardan haberim yok" nasıl yani evdeydim!? Ben sana şirkette ol deememişmiydim? " valla ben kalmak istedim ama Yusuf izin vermedi" nasıl yani neden izin vermediğini biliyormusun? " yok valla yenge bilmiyorum hadi ben kaçar şirkette iş var" deyip gitti arkamı döndüğümde Yusuf geliyordu geldi masaya oturdu " güzelim neden dün koltukta uyudun" şeyy ben seni beklerken biraz uyumuş olabilirim " biraz mı? Valla yavrum seni kucağıma alıp taşıdım ama yine de uyanmadın" dedi sırıtarak bende kaşlarımı çattım benle alay etme dedim Yusuf ayağı kalkarak "yok güzelim ne alay etmesi sadece gerçekleri söyledim"dedi gülerek daha fazla dayanamayıp omzuna vurdum yüzünü ekşiti sanırım yarasına vurmuştum özür dilerim Yusufff birdaha vurmam affet beni lütpenn " oyy ben senin lütpenn diyen ağzını yerim merak etme yavrum acımadı hadi ben gideyim çalışmam lazım sonuçta bu evde beslemem gereken bir güzellik var" gitmesen olurmuuuu lütpenn " gelecekteki çocuklarımızı kim besleyecek o zaman aç mı kalsınlar ya sen?" güldüm haklısın kocacım sen git çalış ki gelecekteki çocuklarımız aç kalmasın " tamam karıcım hadi kendine iyi bak" dedi ve gitti ve yine evde tek kaldım odaya gidip duşa girdim..

Yusuf

Şirkete gelip odama oturdum elifi çağırmıştım " buyurun efendim beni çağırmışsınız" bugünki toplantılar saat kaçta? " efendim bugün sadece 2 toplantı var ikisi de akşam" neden akşam genelde sabahları olurdu " şey efendim busefer akşama denk geldi" tamam çıkabilirsin elif çıktıktan sonra saatleri ilerliyordu saat 11 olmuştu başım dönüyor etrafı bulanık görüyordum ayağı kalktığımda da dengemi kaybediyordum en son hatırladığım şey elifin beni evine getirmesiydi...

Elif(nağmı diğer sürtük)

Yusufa içirdiğim kahvelerde alkol vardı.... Onuru alıp evine götürdüm baya ağır olmasına rağmen onu alıp odama götürdüm planım onunla birlikte olup eşine fotoğraf atmaktı Yusufu soymaya çalıştım ama izin vermiyordu tek çarem onu yatağa yatırdım kendimi soydum sadece iç çamaşırım vardı yanına yattım ama beni geri itti zorda olsa fotoğraf çektim ve eşine attım sonra tekrar üstümü giyinip koltuğa oturdum..

Suna 

Uyuyordum gelen bildirim sesiyle uyandım saat gecenin biriydi yataktan kalkıp gözlerimi ovdum gelen bildirime baktım bilinmeyen numaraydı fotoğraf atmıştı gelen fotoğrafa baktım.. Bakmaz olaydım bu Yusuf ​​.bir mesaj daha geldi

05***:tatlım ben elif Yusufun asistanı ben eve gidecekken Yusuf beni tutup biraz eğlenelim dedi bende onu kırmadım tabi sadece sana haber vermek istemiştim sana iyi geceler bize de iyi eğlenceler..

İçimdeki ses

Yusuf seni aldattı

O seni sevmedi

Ona güvenmemeliydin

O senin sevgini kullandı

O seni aldattı..

Diyip durdu yataktan kalkıp dolabımdan bavulumu çıkardın eşyalarımı toplayıp evden çıktım durduğum taksiyle havalimanına gittim taksiye parasını verdikten sonra indim havalimanına girip ingiltereye ilk uçağa bilet aldım ve uçağımın gelmesini bekledim uçak gelince hiç beklemeden bindim artık benim hayatımda yusuf diye biri yoktu olmayacaktı..

Yusuf sabah uyandığımda bilmediğim bir yerdeydim başım feci ağrıyordu ayağı kalktığımda bir yatakta duruyordum yataktan kalkıp salona doğru gittim salonda elif oturuyordu. Elif! Neler oluyo burda! Ben niye senin yatağındayım! " öncelikle sarhoştun merak etme aramızda bişi olmadı sen iyi olmadığın için evime getirdim o kadar!" sakın birdaha gözüme gözükme kovuldun!! Deyip evden aceleyle çıktım Suna ne yaptı acaba ona da haber vermemiştim hemen arabama binip eve gittim eve geldiğimi arabadan inip hızlıca eve yürüdüm evin anahtarını cebimden çıkarıp kapıyı açtım Sunaa! Yavrumm güzelim neredesin ben geldim! Ses çıkmıyordu önce salona sonra diğer odalara baktım sonra odamıza çıktım odaya girdiğimde giyinme dolabının açık ve boş olduğunu gördüm. Sunanın elbiseleri kıyafetleri yoktu yoksa Suna onu terk mi etmişti? Yok ya o beni bırakmazdı hemen Onuru aradım alo Onur! "Efendim abi" Suna yok kıyafetleri de yok bu kız nerde Onur " valla ben sanki sunanın menejeriyim amına koyayım her dakika onu mu takip edecem bekle araştıracam " deyip suratıma kapattı

Yarım saat sonra

Onur neredeymiş Suna? " abi şeyde" nerde Onur?! " şey". Senin şeyini sikeyim Onur haydi söyle lan!! " SUNA İNGİLTEREDE! Oh be içim rahatladı sonunda söyledim" nasıl yani ne ingilteresi " şöyle abicim ben biraz daha araştırdığımda sunanın telefonuna da sızdım" ee sızdın sonra ne oldu!? " abi elif dün akşam sanırım seni yanına yatırmış sonra da kendisini soyup fotoğraf çekmiş işte ardından da fotoğrafı sunaya atmış Yusuf seni aldatıyor diye sanırım Suna da hazmedemeyip ingiltereye gitmiş yanii senii terk etmiş"

Onur çabuk heleni(Yusufun kız kardeşi​​​​​​) ara hızlı!

" helen ne alaka lan " farkındaysan helen de ingilterede " hee anladım heleni onla buluşturacaz değilmi abi doğru anlamışım" aferin onurcum hadi ara heleni "tamam be arıyorum"

Onur

Heleni arıyordum alo helen napiyon kızz " iyiyim Onur bey siz nasılsınız" iyi iyi san bişi dicem yaw " söyle bakalım" bizim yenge senin abini terke etti çünküü abin onu aldattı neyse oraları boşver işte oda ingiltereye geldi abin diyorki helenle Suna bir şekilde tanışsınlar ki Suna yalnız kalmasın " Hee anladım valla abime de yazıklar olsun insan aldatır mı neyse oraları boşverdik bana yengemin fotosunu atın ben hallederim Bi şekilde" tamam kızz hadi bayy derslerine çalış haa

" tamam tamam bay bay"

Deyip telefonu kapattı yengenin fotoğrafını attıktan sonra Yusufun yanına geldim herşeyi yaptım " iyi sen git dinlen yorgun gözüküyorsun" tamam deyip gidip koltukta uyudum...

Helen 

Yenge de fenaymış valla taş bildiğin neyse kalan tek şey onu bulmak dı bunun için arkadaşımı aradım alo emir sana atacağım fotoğrafdaki kızın konumunu bulabilirmisin " deneyecem" tamam görüşürüz deyip kapattım

​​​​​​1 saat sonra

" konumu sana atıyorum" tamam teşekkür ediyorum deyip kapattım konuma bakıp oraya gitmek için hazırlandım

Suna 

İngiltereye gelmiş bir bankta oturuyordum Yusuf ve Onurdan baya mesaj ve aramalar geliyordu bende hepsini reddediyordum onurun suçu yoktu ama yapmak zorundaydım aradan biraz zaman geçtikten sonra yanıma beline kadar uzanan siyah saçlı yeşil gözlü buğday tenli 1,70 boylu bir kız oturdu. Sende kimsin dedi " merhaba ben helen tanışalım mı" bende Suna da sen böyle tanımadığın insanlarla tanışmak mı istersin? " hiç arkadaşım yok bende seni görünce tanımak istedim" güzel ben de yeni geldim " iyi ozaman çok iyi anlaşacağız..."