Draco ile aramızda olan şeylerin üzerinden tam iki hafta geçmişti ve ben o kadar mutluydum ki.
çok güzeldik. Birlikte iksirleri yapıyorduk derste birbirimize küçük notlar veriyorduk. Ortak salonda sarılarak oturuyorduk.
her şey çok güzeldi.
şimdilik.
Sabah kalktım ve rutinimi taındamlayıp indim. Büyük salonun kapısımda beni bekleyen draco’yu öptüm ve birlikte kahvaltıya geçtik.
kahvaltımızı yapıp sohbet ederken önüme bir mektup düştü.
mektuba uzandığımda ardından bir mektup daha düştü.
draco’nun önüne.
birbirimize bakıp mektupları açtık ve okumaya başladık.
yaz tatilinde bir toplantı olacak ve katılacaksın. Bizden biri olarak.
iki cümle. İki cümle bir insanın hayatından etmeye yeterli olmuştu.
kağıtları değiştirdik ve ikimize de aynı şeyin yazılı olduğunu anladık. Ellerim titreyerek kağıdı yaktım. Draco da aynısını yaptı.
iştahım kaçmıştı masadan kalkıp büyük salonu terk ettim draconun da peşimden geldiğini biliyordum.
“bu nasıl olur? Ne yapıcaz?” Dedim etrafta volta atarken, boş bulduğum ilk sınıfa girmiştim. Draco da peşimden girmişti.
“dediklerini yapmak zorundayız.” Dedi Draco. Hayretler içinde ona baktım. “Ne?” Dedim. “Ölüm yiyen mi olacağız? Aklın alıyor mu senin bunu?” Draco iç çekti ve iki elini kollarıma koyup bana baktı.
“endişeni anlıyorum, ama başka şansımız yok.”
endişeli bir şekilde geri çekildim ve draco’ya baktım. “Sen ne dediğinin farkında değilsin.” Dedim.
“sen bu şeye nasıl sıcak bakabilirsin Draco?” “Sevgilim, sadece emirleri yerine getiricez. O tarafta olmamız, o tarafa ait olduğumuz anlamına gelmiyor.”
anlamayarak draco’ya baktım. “Demek istediğim şu, sadece hayatta kalmaya çalışıcaz. Birbirimizde kalmaya çalışıcaz.”
draco dan biraz daha uzaklaştım ve kapıya doğru ilerledim.
“Nereye capella?”
”dumbledore’nin yanına.”
dumbledore’nin ofisine doğru ilerledim ve içeriye girdim. Bana meraklı gözlerle bakan adama karşılık olarak direkt konuya girdim.
“ölüm yiyen oluyoruz.”
kaşlarını merakla çattı. “Draco ile ben, mektup geldi.”
”ve sen, o tarafta olmak istemiyorsun.” Dedi sakince. “Evet” dedim. Dumbledore gülümsedi. “Casus olmak ister misin? Her türlü o işarete sahip olacaksın ama en azından aydınlık için mücadele edersin.”
“Bunu düşündüm bende.” Dumbledore dikelip konuşmaya başladı ve bende bir koltuğa oturup dinlemeye.
“bir grup oluşturduk. Yoldaşlık. Bir kaç büyücüden oluşuyor. Karanlık lorda karşı çıkmak için olulturduğumuz gizli bir örgüt.” Nefes aldı ve devam etti. “Profesör snape de bir ölüm yiyen ve çift taraflı ajanlık yapıyor.”
“anladım.” Dedim ve ayağa kalktım ne olursa olsun biraz daha bu adamla aynı havayı solumak istemiyordum.
kapıdan çıkmadan önce ona döndüm. “Gerekli bilgileri bana verebileceğinizden eminim profesör.”
zaferle gülümsedi ve bende dışarı çıktım.
voldemort ta eminim ki benimle konuşmak istiyordur. Her ne kadar karanlık tarafa ait olmasam da,
hikayemdeki sorunları öğrenmem gerek ve bunu en iyi şekilde yapmak için iki taraflı dinlemem gerekiyor ve ben, kimden intikam alacağımı o zaman seçeceğim.
3 gündür bölüm gelmiyor çok özür dilerim sevgili okurlarım… motorla kaza yaptım ve dinleniyorum yakında sık sık bölüm atmaya devam edeceğim. 💓🤍
Okur Yorumları | Yorum Ekle |