(ÖZEL BÖLÜM K♥︎H)

"Ölüm yaşlılıktan, hastalıktan derler. Henüz gülüşünü görmediler.."

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

HÜMANIN ANLATIYLA...

"ay püh! Bunu da yapmazsın be!"

"Başımıza neler geldi anam! Gitti gül gibi oğlan."

Annem ve anneannemin salondan gelen sesleri ile onları aldırış etmeyerek hazırlanmaya devam ettim. Herzamanki gibi izlediği filmleri sadece izlemiyor, yaşıyorlardı.

Bu sabah Afralara kahvaltıya gidecektim. Kahvaltıdan sonra ise Kayayla gezmeyi planlıyorduk.

Sonunda hazırlanmayı bitirdiğimde son kez saçlarımı düzelterek odamdan çıktım.

"Anne ben çıkıyorum" dedim salona ilerlerken.

"Nereye?" Dedi Annem. Hızla onun önüne geçip

"Afralara kahvaltıya gidiyorum" dediğimde annem.

"Maşallah her gün Afralardasın zaten" dedi. Tamam. Bu doğruydu. Sürekli Afralara gidip, Afrayla dedikodu yapıyordum.

kusura bakmayın ama dedikodu benim temel ihtiyacımdır..

"Evet. Ne olucak ki?" Dedim. O sırada anneannem kafasını sağa sola oynatıp, televizyona bakmaya çalışırken belli ki onun önünü kapatıyordum.

"Kız huma çekil. En sevdiğim kısım geldi!" Dedi anneannem. Hızla televizyonu kapatmayacak şekilde yana kaydım.

Her şey degişir ama anneannemin dizi sevdası bitmez be..

"Anneanne bıkmadın mı şu diziden? Film senin sayende rekor kıracak be" dedim. Doğruydu. Bu diziyi anneannemin 12. Defa izleyişiydi.

"Bu arada yengem nerde?"

"Atayı Afralara bırakıp, doktora gitti. Biraz hasta" dedi babaannem. Onayladım.

"Evet Hüma Gideceksen git" dedi Annem. Hızla Onaylayıp kapıya ilerlemeye başladım.

"Gelirken muz al. Güzel gider" dedi anneannem arkadan.

"Emredersiniz reis" dedim ve kapıyı açarak evden çıktım...

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Aradan bir süre gecmişti. Afraların evine geldiğimde evleri oldukça büyük ve güzeldi. Afra ve Atlas evlendikten sonra bu eve taşınmışlardı.

kapıya yaklaşıp, nazikçe kapıyı çaldım. Kapı açıldığında karşımda duran Afrayla gülümsedim.

"Selam" dediğimde Afra

"Hosgeldin. Bizde tam yemeğe başlıyorduk biliyor musun?" Bunu demesiyle şansıma teşekkür ederek içeri girdim. Yalan değil, çok açtım.

Montumu ve çantamı bırakıp, arka bahçeye gittigimde Altay, Mercan, Duru, Ata, Atlas ve küçük kızları Asel büyük masada oturmuşlardı.

"Hosgeldin Hüma" dedi Atlas ve Altay. Onlara başımı sallarken gözlerim biriyle buluştu..

Ve onu gördüm...

Kaya...

Kaya beni gorunce gulumseyip, yanındaki sandalyeyi gösterdiğinde ilerleyip, yanına oturdum.

"Selam sevgilim" dedi Kaya.

"Selam" derken hızla tabağımı doldurmaya başladım. Tabağıma biraz suböreği alacakken birden bir kişiyle aynı anda çatalımızı son kalan börek dilimine batırdık.

Ata...

küçük cocuk gibi börek dilimini çekmeye başladığımda aynı anda Atada çekmeye başladı.

"Atacım bırakır mısın?" Dedim çekerken.

"Asıl sen bırak Hüma ablacım" dedi bana.

"Ben yeni geldim ve hiç yemedim"

"Bende hiç suboreğinden yemedim"

"Yeseydin"

"Erken gelseydin"

Biz ikimiz böyle kavga ederken sonunda bıraktım. Çocukla çocuk olunmazdı.

Çıkışa gelecek o...

​​Ata zafer kazanmış gibi böreği alıp, Durunun tabağına koyduğunda böreği başından beri Duru için istediğini anladım.

Ne?..

Ha?..

Yengem niye bu cocuğu en baştan çöpe bırakmamıştı ki?

Duru Ataya gülümserken Altayın kaşlarını çatarak onları izlediğini görebiliyordum. Belli ki kıskanmıştı.

Mercan ise kıkırdadı.

Ben yine tabağıma dönerken tabağımda gördüğüm iki suböreği ile durdum. Bunlar burada daha önce yoktu?

Ben yan tarafa döndüğümde yemeğini yiyen Kayayı gördüm. Acaba o mu koymuştu?

"Böreklerini ye Hüma" dedi Kaya. Tamam. Bence o koymuştu.

Ona teşekkür etmek amacıyla bacağını sertçe sıktığımda Kaya bana döndü.

"Napıyorsun?" Dedi sessizce

"Teşekkür ediyorum" dediğimde gülümsedi.

"Bunun daha farklı yolları var..ama burada değil, daha sonra yapılacak yollar" imayla bana bunları söylerken yine fesatlığı tutmuştu

"Yürü git..adi herif!" Dedim sonra hızla tabağıma döndüm. Kaya gülümsedi.

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

"Oha çok güzel!" Dedi Asel araba camından lunaparka bakarken.

"Ben burayı biliyorum. Babam beni bur kere getirmişti" dedi Duru.

Sabah yemekten sonra Kayayla gezmek için dışarı çıkacağımız sırada Asel, Ata ve Duru yanımıza gelip, sıkıldıklarını ve gezmek istediklerini söylemişti. Bizde onları lunaparka getirmiştik.

"Evet. Geldik" dedi Kaya arabayı park ettikten sonra. Üç çocukta hızla inerken bende inip, kapıyı kapattım. Lunaparka baktığımda oldukça kalabalıktı.

"Evet. Birbirinizin ve bizim yanımızdan ayrılmayın. Özellikle sen Asel" dedim. Asena en küçükleri ve en haraketlileriydi.

"Sen hiç merak etme Hüma abla. Bir dayı olarak yeğenimi ben korurum" dedi Ata. Kayayla güldük

"Ağzı süt kokuyor" dedim. O sırada Asel koşarak Kayanın elini tuttu.

Kayada Asenanın elini tuttuğunda bende Ata ve Durunun ellerini tuttum.

Hepimiz ilerlerken lunapark tahmin ettiğimdende büyük ve güzeldi. Asel belli ki burayı sevmişti. Sürekli bir yerlere doğru koşmayı istiyordu ama Kaya onu tutuyordu.

"Oraya gidelim!" Asel Kayanın elinden kurtulup, bir dükkana doğru gitmeye çalışırken. Kaya onu sonunda kucağına aldı.

"Gideceğiz Amcacım. Biraz sabret" dedi Kaya Aselin yanağını öperken.

"Eee? İlk hangi oyuncağa bineceğiz" dedi Duru.

"Hangisini istersiniz?" Dedi Kaya.

"Çarpışan arabalara binelim." Dedi Ata.

"Hayır." Diye itiraz etti Duru. "O çok çocukça bence başka birşeye binelim"

"Oo Duru hanım. Bakıyorumda daha tehlikeli birşeyler arıyoruz?" Dedim. Duru özgüvenle gülümsedi.

"Ben korkmam"

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

"Bundan sonra din sınavında hocayı kandırıp, kopya çekmeyeceğim! Yemin ederim!" Duru korkuyla

"Sakin ol Duru. Atlıkarıncadayız" dedi Kaya Duruyu tutarken. Duru ise hala korkuyordu.

"Ben prensesim!" Duru orda korkarken Atın üstünde kendisini prenses ilan eden Asele dönüp, kıkırdadım.

Lunaparkta dolanırken Aselin ısrarları sonucunda ilk olarak atlıkarıncaya binmiştik. Evet. Bizde binmiştik. Daha doğrusu ben binmiştim. Kaya Duruyu tutuyordu. Yalan değil, tam bir baba gibiydi.

Ben ikisine bakarken diğer tarafa döndüğümde gördüğüm görüntü ile gözlerim büyüdü.

Ata resmen atın üzerinde ayakta durmuş, demire tutunarak sanki bir korsan edasıyla etrafa bakıyordu.

düşecekti..

erkek çocukları gerçekten çok haraketli..

" Ata in oradan! Napıyorsun?!" Dedim. Ata ise omuz silkti.

"Böyle daha güzel" dedi.

"Saçmalama Ata in! Ayrıca sen nasıl çıktın oraya?" Dedim. Ata inatla itiraz etmeye devam ederken

"İyi. Yere yapışta gör daha güzeli" dedim. Ata yine omuz silkti.

O sırada belimde bir el hissettim.

"Eğleniyor muyuz?" Bu ses Kayaya aitti. Ona döndüğümde Duruyu bırakmış, benim yanımdaydı.

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

"Evet. Sonunda baş başayız" dedi Kaya elimi tutarak.

Çocuklarla bir süre daha oynadıktan sonra lunaparkta çocukları yarım saatliğine bırakabileceğimiz bir oyun alanı bulmuştuk ve onları oraya bırakmıştık.

İkimizde birlikte dolaşırken sonunda yalnızdık.

"Biz ne yapalım sevgilim?" Dedi.

"Bilmem." Derken hızla bana döndü

"Hız trenine binmeye ne dersin?"

"Hız treni mi?" Dediğimde onayladı.

"Korkar mısın?" Gülümsemeyle bunu dediğinde

"Ne korkucam be!?" Dedim.

"O zaman binelim"

"Binelim"

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

"Evet! Lütfen hepiniz kemerlerinizi takınız!" Görevlinin bu uyarısı ile taktığım kemeri kontrol ettim. Sonra ise yanımda oturan Kayaya dönüp

"Hazır mısın?"

"Ben hep hazırım" dedi kendinden emin bir tavırla. O sırada Hız treni haraket etmeye başladı.

"Bismillah" kendi kendime mirildanırken tren aniden hızlandı.

esteuzubillah..

Allah'ım yanına geliyorum.

gerçi adı üstünde 'Hız treni'

Trenin beklemediğim anda hızlanması ile Kaya pisikopatça gülerken ben ise gözlerimi kapatıp, onun elini tuttum.

"Daha şimdiden korkuyor musun?" Dedi Kaya. Gözlerimi açıp ona dönerek

"Ne alaka-" derken Trenin birden baş aşağı dönmesi ile bir çığlık koptu dudaklarımdan

Resmen yarasa gibiydik.

Kaya daha çok gülerken

"Ne gülüyorsun adı herif!" Dedim yüksek sesle. O ise daha çok güldü.

Gıcık herif...

Resmen benimle dalga geçiyordu..

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆.

"Bugün harikaydı.." dedim kadehimi onunkine tokuştururken

"Kesinlikle.." dedi.

Aradan saatler geçmişti. Akşam olmuştu ve çocukları geri evlerine bırakıp, Kayanın evine gelmiştik.

Yüksek binanın balkonunda şehir manzarası karşısında oturmuş, içkimizi içiyorduk.

"Ama bugünün en güzel yanı..seninle olmamdı" dedi Kaya içkisinden yudum alıp.

"Yine saçma konuşuyorsun"

"Saçma mi?" Bana döndü. "Hiç romantik değilsin sevgilim" dedi. Sonra yüzüme yaklaştı.

"Ayrıca bunlar benim hislerim" dedi. dudaklarıma çok yakındı. Ben konuşamadan dudaklarımı öpmeye başladığında durdum...

Sana olan sevgim.

Göklere uzanır sevgilim.

Bulutları geçer,

Sana olan sevgim Sevgim bir ömre bedel..

Bakışların büktü dizlerimi.

Gözlerin verdi bana her emri.

Bağladın bana kendini

Kurbanın yaptın beni..

Memnunum ben aslında

Sana bağlı olmaya

İstediğin kadar kız, bağır bana

Yine yolumuz aynı ama..

Aşk yalan derler.

Oysaki sana olan aşkımı görmediler.

Ölüm yaşlılıktan, hastalıktan derler.

Henüz gülüşünü görmediler..

~BÖLÜM SONU..(ŞIIRI BEN YAZDIM AMA BIRAZ KOTU VE SAÇMA OLMUS OLABILIR)

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

SELAAMMMMMMMMM

OZEL BOLUMLE KARŞINIZDAYIMMM

OZEL BOLUMU NASIL BULDUNUZZZ??

AY KAYA VE HUMAYI OZLEMISIM YAA

SIZ NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ??

O ZAMANNNNN GORUSURUUUUUUUUUZZZZ🤍🫀💫

💫🎀SEVİLİYORSUNUUUZZZZZZZZ🎀💫