☆☆☆☆☆☆☆☆☆
Aradan bir gün geçmişti. Bugün koridorda tüm gün dolanacak olan, öğrenci koşma, bağırma sesleriyle kafayı yiyecek o öğretmen bendim
Evet..bugün nöbetçilik günümdü. Hemde en yaramaz olan 1. Sınıfların katında..
Nöbetçi öğretmen olduğum için okula 10 dakika önceden gelmiştim. Şuan 4. Teneffüs, Yanii öğle arasındalardı.
Öğrencilerin bazıları etrafta, bazıları kantinde, bazıları ise bahçede oynarken ben ise ayakta onları gozetliyordum. Ne kadar yaramaz olsalarda çok tatlilardı.
Ben etrafta dolaşırken iki tane çocuğun elinde su tabancası ile birbirine saldırdıklarını gördüm. Okula böyle şeyleri getirmek yasak olmasına rağmen hala getiriyorlardı. Hızlıca onlara seslendim.
"Oğlum! Gelin buraya" dediğimde iki çocukta ilk başta birbirine baktı. Sonra yanıma geldiklerinde şu tabancalatini göstererek
"Okula böyle şeyler getirmek yasak." Dedim. Çocuklardan bir tanesi
"Özür dileriz öğretmenim." Dedi. Elimi onların tabancasını bana vermeleri için uzattım. Onlara el koymak zorundaydım.
Aslında bir tarafım ne kadar oynamaları izin vermemi söylese de kurallara uymak zorundaydık. Cancagiz yeni müdürümüz Atlas neyse de..müdür yardımcısı olan Serkan Bey böyle şeylere aşırı takıntılıydı. Böyle birşeyi görse beni mahvederdi..zaten aramiz hiç iyi değildi.
Çocuklar ne demek istediğimi anlayıp tabancasını bana verip uzaklastilar. Artık elimdeki iki şu tabancasıyla tam bir "James Bond' edasıyla ilerlemeye başladım.
İlerlerken yanımdan geçen Hüma ile gülerek silahları ona dogrultup ona ateş etmeye başladım. Huma ıslanırken
"Afra yapma!" Dedi. Güldüm. O sırada Hüma acelesi olucak olmalı ki birsey demeden kaçarak gitti..bende yoluma devam ettim.
Ben ilerlerken karşıda gördüğüm iki insan ile öfkelendim. Bunlar Atlas ve Pelindi. Pelin Atlasa birşeyler anlatıyor. Atlas ise belli ki sıkılmış, gitmek ister gibi bir ifadeyle onu dinliyordu.
Allah'ım sana geliyorum!
Tamam. Bu sıralar aşırı kıskanç olduğumun farkındaydım ama bu elimde değildi. Ayrıca o Atlas mesajlarda bana yavşamasını bilirken neden şimdide yavşamıyordu!
O ikiliye bakarken Pelin saçları ile oynuyor, Atlasa yaklaşmaya çalışıyordu. O sırada aklıma gelen bir fikir ile onlara biraz yaklaşıp beni görmedikleri bir anda önlerindeki duvara saklandım. Sonra ise elimdeki iki su silahı ile birden o Pelin Şıllığına ateş etmeye başladım.
Pelin birden ıslanmaya başlarken ne olduğunu anlamıyordu.
"Ay ay ne oluyor!" Pelin bunları bağırırken gülümseyip şu tabancalarina daha çok yüklenerek Pelini daha çok ıslatmaya başladım. Şuan daha büyük zevk alabileceğim başka birsey yoktu, olamazdı.
O sırada Atlas beni görmüş olmalı ki gülümsememek için zor duruyordu.
Ben gülerken Pelin beni gördü. Bana öfkeyle bakarken hızlıca bana yaklaştı. Elimdeki Su tabancalarını alıp bir yere doğru ilerlemeye başlayınca anlamayarak arkasından baktım.
"Uslu durmayacaksın değil mi?" Dedi Atlas gülerek. Ona bakarak omuz silktim.
Ben tam konuşacakken Pelin yanındaki Serkan bey ile geldiğinde şok oldum. Tamam. Beni küçük çocuk gibi ona şikayet etmiş olamazdı değil mi?
Birde Bayıl Pelin..
"Afra Hanım" dedi Serkan Bey bana bakarak.
Yağğ Serkağn Beeyyğ
Tamam tamam. Bu Pelinin taklidiydi.
"Buyurun?" Dedim Serkan Beye. Bana öfkeyle bakıyordu. Şu tabancasını göstererek.
"Sizin bu tarz oyuncaklarla ne işiniz var? Hemde bunları öğretmenlerimize sıkmışsınız! Okulda bunlar yasak değil mi?! Sen küçük çocuk musun!" Bana öfkeyle bağırırken alttan almaya çalışarak.
"Şey öğrencilerden almıştım-" ben daha lafımı bitiremeden Atlasın aramıza girip.
"Ses tonuna dikkate edersen iyi edersin yardımcı.." dedi tehditkar ve Sert bir tonda. Serkan bey bu tehditkar tavır karşısında afallarken Atlas
"Ben buradayken..kimse ona bağıramaz..Ayrıca okul müdürü benim. Eğer isteseydim gereken azarı zaten ben verirdim." Dedi Atlas aynı ses tonuyla. Atlasın beni koruması ile bize öfkeyle bakan Peline 'kapak olsun!' Diyip nah çekmeyi çok istesemde yapmadım.
Serkan Bey birşey diyemeyerek sadece bana baktı ve uzaklaştı. Atlas bana döndü.
"Teşekkürler.." dedim. Hafif yumuşadı.
"Teşekkür etme. Ayrıca biraz uslu dur." Diyip yanımdan ayrıldı. O sırada Pelinin bana yaklaştı.
"Bak bak bak..Yeni öğretmen kendini bu okulda birsey sanmaya başlamış. Ne yapacaksın? Patronu kendine aşık edip kendini küçük patron mu ilan edeceksin? Bu anca rüyanda olur.." dedi. Pardon? Bunu yapan kendisi değil miydi?
"Ben sen değilim" dediğinde alayla güldü.
"Sana son uyarım. Ayağını denk al ve müdürden uzak dur Yeni öğretmen. Yoksa-" derken humanin birden aramıza girdiğini gördüm. O hangi ara geldi lan?
"Sen kimsin de benim kuzenimi tehdid ediyorsun lan surtuk? Beni iyi dinle.." dedi Huma ve Peline yaklaştı. "Kuzenim belki sana zarar vermez ama..Ben zarar veririm. Ayrıca kuzenime yalaka diyeceğine sen önce kendine bak lan! Hem Serkan Beyi hemde aynı zamanda başka erkekleri idare edip, kendisine sevgili yapmaya çalışan kim?! Kendini kuzenimle bir tutma yoksa yemin ederim...aranızdaki farkı bizzat ben gösteririm!" Dedi. İşte benim kuzenim be! Öperim alnından!
Pelin birşey demedi. Humayi görünce uzaklaştı..
"Helal lan Hüma" dediğimde bana bakarak gülümsedi.
☆☆☆☆☆☆☆☆☆
Aradan bir süre geçmişti. Öğretmenler odasına götürmem gereken Allah bilir kaç kağıt vardı. Hepsini kule gibi yapmış taşımaya çalışırken Mert'in geldiğini gördüm.
"Yardıma ihtiyacın var mı?" Dediğinde onayladım. Şuan bir yardım çok iyi olabilirdi çünkü önümü Bile goremiyordum!!
Benim bunu dememle Mert hızlıca kağıtların çoğunu benden alıp taşımaya başladı.
"Sağol Mert" dediğimde gülümsedi.
"Önemli değil" dedi.
Mert oldukça iyi bir arkadaştı. Onu gerçekten arkadaşım olarak oldukça yakın görüyordum.
Biz öğretmenler odasına geldiğimizde kağıtları masaya bıraktığımızda belimi düzelterek derin bir nefes aldım. Ciğerim sökülmüştü.
"Yoruldun ha?" Dedi Mert gülümseyerek. Birsey demedim.
O sırada öğretmenler odasından çıktığımda Öğretmenler odasının karşısında duran Müdür odasında başka bir kadını ve Atlası gördüm. Yine mi ama! Bir bitti şimdi iki mı oldular!
Kadın Atlasa sarılınca şok oldum. Ay tutun beni Diyip bayılasım vardı.
Ben öfkeyle yanar dag gibi onlarca yaklaşıp kapıyı çalmadan içeri girdim.
"Romantik anlarınızı bölüyorum ama!" Diyerek Öfkeyle sertçe çıkıştığımda Kadın Atlasa sarılmayı bıraktı. Kadın yakından bakınca yaşlı duruyordu.
"Afra?" Dedi Atlas.
"Neler oluyor burada?" Dediğimde Kadın Atlasa
"Romantik an mı? Ne diyor bu kadın teyzecim?" Dedi. Bekle. Bu kadın Atlasın teyzesi mıydı?
Oha. Az önce adamı teyzesinden kıskandım.
Yerin dibine girmek istediğim anlar part Allah bilir..
O sırada hızlıca
"Ay afedersiniz. Çok özür dilerim.. Ben çok yanlış anladım" derken Kadın nazikçe gulumsedi.
"Sorun degil, sorun değil" dedi.
"Bu Afra teyzecim" deid Atlas teyzesine beni göstererek.
"Memnun oldum.." dedim gülümseyerek.
"Bende yavrum bende" dedi kadın nazikçe. Çok sıcak kanlı duruyordu. Şimdiden pişman olmuştum.
"Bu arada gerçekten çok özür dilerim. Kusura bakmayın" derken Kadın
"Ne kusuru canım? Olur öyle şeyler. Neyse. Ben gidiyorum. Zaten yegenimi ziyaret için gelmiştim." Diyerek Atlasa döndü "Görüşürüz oğlum." Dedi. Atlas
"Görüşürüz Teyze" derken Kadın çıktı ve kapıyı kapattı. Atlas ise bana dönerek.
"Beni her geçen gün daha çok şaşırtıyorsun Ordu güzeli." Dedi alayla.
"Nerden bileyim ben onun teyzen olduğunu?" Dedim. Sonra "Hem madem öyle sende o zaman diğer kadınlarla konuşma. Özellikle o Pelinle!"
"Benim gözüm senden başka kadını görmez Ordu güzeli..Ayrıca sen beni mi kıskanıyorsun?" Dedi gülümseyerek.
"Ne alaka be! Kıskanmıyorum ben seni!"
"Kıskanıyorsun sen beni.." dedi.
"Kıskanmıyorum ben seni!" Dedim. Gülümsedi. Bana yaklaştı.
"Kıskanıyorsun.." dedi.
"Kıskanmıyorum!" Dedim.
"Neden o zaman bana yaklaşan her kadına ters davranıp, aramıza giriyorsun?" Dedi. O sırada dayanamayarak Öfkeyle.
"Çünkü sana aşığım be adam! Çünkü sana aşığım anladın mı! Madem sende bana aşıksın o zaman o Pelinle yakın olma!" Ben bunu dediğimde birden durdum.
Ona aşık olduğumu söylemiştim.. içimdeki tüm duyguları ona dökmüştüm..
Benim bu aşk beyanımı duyan Atlasta en az benim kadar şaşırmış olmalıydı ki birden dondu.
"Ne dedin sen? Ağzından çıkanlar kulakların duydu mu senin?" Dedi bana..tamam. artık saklamanın bir yolu yoktu.
"Gayet de iyi duydun..aşığım be sana!-" ben bunu derken kelimemi daha bitiremeden dudaklarımı kapatan bir dudak hissettim..
Dudaklarıma yapışmıştı...
☆☆☆☆☆☆☆☆
BOLUM SONUUUUU
AGAGAGAGAGAAA
NASIL BULDUNUZZZZ??
SIZCE DIGER BOLUMLERDE NELER OLUCAAKKK??
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
147.67k Okunma |
10.01k Oy |
0 Takip |
52 Bölümlü Kitap |