Onlar beş kişiydi. Kanla yemin ettiler. Adaletlerini mahkemelerde değil, karanlık sokaklarda aradılar. Ve her biri "sessizlik yasası"na, yani Omerta`ya bağlı kaldı. Bir gece, infazın eşiğindeyken düşmanlarından biri diz çöktü: "Beni değil, kızımı alın. Hayatta bırakın..." O geceden sonra her şey değişti. Beş erkek ve tek bir kız. Önce savaşlar, sonra sırlar, ardından... bağlılık. Kız, onların kurallarını öğrendi. Onlar, onun cesaretini. Ama biri vardı ki, en katı olan... O, aşık oldu. Ve Omerta`nın ilk kuralı şuydu: "Aşık olma. Zayıflarsın." Artık sadece düşman değil, duygular da hedefteydi. Ve sessizlik... sonsuza kadar süremezdi.

bu benim hikayemdi,bu bizim hikayemizdi.ama hiçbir yön bulamıyorduk pusulamız olsa bile.hayat kısaydı belki ama biz de uzun olabilirdik.ölebilirdik de yaşayabilirdik de.her ihtimal %50`lik dilimdeydi.ama biz ölüm ile karı karşıyaydık.göz göze,nefesle,yaşamla....herşey geçti gözümden ama bu başkaydı,bambaşkaydı.ilk defa hissetmiştim bunu ve bunu bana hissettiren EMİR ATEŞti.bana bunları yaşatan da. BİR AKŞAM ÇIK GEL KİTABININ 2 SERİSİDİR.IŞIK İLE EMİR ARASINDAKİ BAĞLAR İYİCE GERİLMİŞ OLSADA İKİSİ DE HALA BİRBİRİNDEN NEFRET EDİYORLARDIR AMA PEŞLERİNDE BİRİ VARDIR VE BU ONLARI ÖLÜME KADAR GÖTÜREBİLİRDİ.PEKİ ŞİMDİ NE OLACAKTI,ÇIKMAZ SOKAKTA MAHSUR KALANLAR GİBİ OTURUP YARDIM MI BEKLEYECEKLERDİ YOKSA ÖLÜMÜN TADINA MI BAKACAKLARDI?BUNU ÖĞRENMEK İÇİN BÖLÜMLERE GEÇELİM.TUTSAKLIĞA HOŞGELDİNİZ