Diyarbakır’ın köklü Eyyubi Aşireti’nde işler her zamanki gibi karışık, her zamanki gibi komiktir. Ağa Hacı Mahzun Eyyubi artık ağalığı devretmek ister; sekiz oğlunun yedisi de tek ağızdan bağırır: “Kerem yapsın!” Ama kimse Kerem’e bir şey söylemez. İstanbul’da şirket yöneten Kerem, aile derdi ve iş stresi arasında sıkışmışken soluğu Antalya’da alır. Sadece kafa dinlemek ister… ama kader ona öyle bir sürpriz hazırlar ki bütün Eyyubi Aşireti’nin dengesi altüst olur. Sahilde ona çarpan kız, İsviçre’de bir kilisenin baş papazının kızı Elena’dır. Gülüşüyle, saflığıyla ve bambaşka kültürüyle Kerem’in hayatına bir anda girer. İki yabancı, iki farklı dünya, iki zıt aile… Ama tek bir ortak nokta: Aşkın önüne geçememek. Kerem ile Elena’nın Antalya’da başlayan komik macerası; Eyyubilerin Antalya’yı ayağa kaldırdığı o meşhur “gelin isteme” çıkarmasıyla daha da içinden çıkılmaz bir hâle gelir. Bu roman, bir aşiretin, bir papazın, bir gelinin ve bir ağa oğlunun kültürleri, inançları ve alışkanlıkları arasında yaşadığı komik çatışmalarla dolu, gülmekten karnınızı ağrıtacak bir macera. Gavur Gelin, Aşkın sınır tanımadığını, gelinlerin gökten inmediğini, ama bazen Antalya kıyılarında aniden karşınıza çıkabildiğini anlatan sıcacık ve kahkaha dolu bir hikâye.