Zalim bir babadan kalan lanetli bir isim. Dışlanmış bir adam... Aynı zamanda yapabileceği tek işi yapıyor. O bir ödül avcısı. Yeni işi Doğu Prensinin tek varisini öldüren adamı yakalamak. Elinden bu zamana kadar hiç kimse kurtulamadı. Doğu Prensliği`nin tek varisiyle zoraki bir evlilik yapmak zorunda kalmıştı genç kadın. Nefret ettiği kocasını erkek kardeşi öldürdüğünde kurtulduğunu sanmıştı. Oysa şimdi daha zalim bir adam kardeşinin peşine düşmüştü. Onu Celladın oğlunun elinden nasıl kurtaracaktı? Avını yakalamak için dul prensesin peşine takıldı. Nereden bilebilirdi ki genç kadının Kayıp topraklara kaçacağını? Dudaklarında avını pençesine düşürmüş bir kurdun gülümsemesi vardı. Kayıp topraklar ona aitti. Hiç kimse ondan izinsiz adım atamazdı. Genç kadın kendi ayaklarıyla tuzağa girmişti. Tıpkı küçük çaresiz bir kuş gibi... Tamara Kayıp Topraklara kaçtığı ilk anda avcısının eline düşmüştü. Erkek kardeşinden önce kendisini bu acımasız adamdan kurtarmak zorundaydı.

Benim aşkım vatanımdı. Ancak o dengeye başka biri daha eklenmişti. Hayatımda iki kere kendime söz vermiştim, aralarında ise 20 yıl vardı. Sözün biri gercek olmuştu, diğeri ise ben öldükten sonra bile tutulması gerekilen bir sözdü. işte o söz buydu: Andımız olsunki şehitlerimizin kanını yerde bırakırsak Gök girsin , Kızıl çıksın 🇹🇷🐺 Yzb. Aybike KARANLIK`TAN

Nox`un aklındaki tek soru geçmişiydi...Peki bu geçmiş ne kadar karanlık olabilir ki? Kanlı Ay`ın laneti ile kutsanmış kendi öz geçmişi dışında başka bir geçmişi olan,ruhları ve gölgeleri parmağında oynatan,rüyalarındaki bir adamla bağlantısı olan bir kız sandığımız kadar masum olmayabilir...

Zalim bir babadan kalan lanetli bir isim. Dışlanmış bir adam... Aynı zamanda yapabileceği tek işi yapıyor. O bir ödül avcısı. Yeni işi Doğu Prensinin tek varisini öldüren adamı yakalamak. Elinden bu zamana kadar hiç kimse kurtulamadı. Doğu Prensliği`nin tek varisiyle zoraki bir evlilik yapmak zorunda kalmıştı genç kadın. Nefret ettiği kocasını erkek kardeşi öldürdüğünde kurtulduğunu sanmıştı. Oysa şimdi daha zalim bir adam kardeşinin peşine düşmüştü. Onu Celladın oğlunun elinden nasıl kurtaracaktı? Avını yakalamak için dul prensesin peşine takıldı. Nereden bilebilirdi ki genç kadının Kayıp topraklara kaçacağını? Dudaklarında avını pençesine düşürmüş bir kurdun gülümsemesi vardı. Kayıp topraklar ona aitti. Hiç kimse ondan izinsiz adım atamazdı. Genç kadın kendi ayaklarıyla tuzağa girmişti. Tıpkı küçük çaresiz bir kuş gibi... Tamara Kayıp Topraklara kaçtığı ilk anda avcısının eline düşmüştü. Erkek kardeşinden önce kendisini bu acımasız adamdan kurtarmak zorundaydı.

Eski tarihlerde kadın cellatlar seçilmezdi bu nedenle öldürülmek üzere olan bir babanın kızını özel olarak eğitmesi sonucu olarak kız çok üst düzey bir eğitimden geçer saraya gider ama kimse kızı yani karakterimizi istemez ve karakterimiz tam pes edecekken bütün erkek cellatların sınava dahi sorukulmadan direkt kabul edildiğini görünce önce erkek kılığına girer ve bu şekilde saraya kabul edilir

Dünya üzerinde bulunan bütün yeraltı dünyası son 10 yıldır biri tarafından tehdit ediyordu. Liderler öldürülüyor, hiç kimse bunun kim tarafından yapıldığını bulamıyordu. Yer yüzünde bir CELLAT dolaşıyordu. Hedefi kim olur bilinmiyordu. Korku yanında saldırganlığı getirir. Cellat adı altında nam salmış olan kişi ise melek yüzlü bir şeytandır. Bu onun hikayesidir.