"Prenses, ne yapalım? Lux ittifakı da bize saldırmaya başladı," dedi Diana.
"Onları da yok edin. Bize saldıran her gemiyi düşman olarak kabul ediyorum."
"Emredersiniz, prenses," dedi Anna ardından devam etti. ''İçinde Koxae ve Jeax'in bulunduğu bir Reinaz gemisi ışık hızında bölgeden ayrıldı. Rotası Dünya.''
"Onları boş verin, zaten mecburen Reinaz'ın yanında yer alanlardan ve onlarla kaçanlar da buna dâhil. Peki, kaç tane Reinaz gemisi yok edildi?"
"Yüzden fazla gemi yok edildi, prenses, ama kaç tanesinin Reinaz'a ait olduğunu söylemek zor," deddi Mira.
"Tamam, o zaman saldırmaya devam edin."
"Prenses, Drtau'nun tüm filosu etrafımızı çevirmeye başladı."
"Leila, yanımdan ayrılmayı unut."
"Emredersiniz, prenses," dedi Leila, sabırlı bir şekilde.
Yavaşça, Drtau filosu yaklaşıyordu ama Eliana, kararlı bir şekilde güven duyduğu robotlar zaten saldırıya geçmişti ve Drtau filosu geri çekilmeye başlamıştı.
"Tamam, onları boş verin. Reinaz gemilerine saldırmaya devam edin," dedi, derin bir nefes alarak. "Sonuçta bu aptallar düşmanımız değiller fakat bize karşı gelirlerse de gerekeni yapın."
"Merak etme, Eliana," dedi Leila, prensesin kararlılığını onaylarcasına.
"Leila, yanımdan ayrılma. Bizim işimiz Purw ile biliyorsun, hâlâ ortalıkta yok ve saklanmaya devam ediyor."
"Onu bulmamız oldukça zor olacak. Şuna baksana, ortalık tamamen karmaşa içinde. Sana gizlice saldırıp o iki aptalı öldürelim demiştim."
"Evet, ama böylesi daha eğlenceli değil mi?"
"Prenses, Qwda ırkı da saldırıya başladı," dedi Karina.
"O aptalları boş ver, robotlar onlarla ilgilensin."
"Prenses, Sesil'in yerini tespit ettik."
"Saldırıya geçme zamanı."
•❅──────✧❅✦❅✧──────❅•
"Söylediğim gibi, onlar bizim peşimizde. Sen yem olursan, ben ve ekibim arkadan onlara saldırıp gemiye gizlice girebiliriz. Böylece Vera bizim kontrolümüze geçer," dedi Tyuo.
"Tamam, ama seni uyarayım. Başarısız olursan ölürsün. Bunu sakın unutma," dedi Purw.
"Merak etme, unutmam. Sen sadece Ladina'nın dikkatini dağıt, yeter." Ardından bir an için gözlerini kısarak, derin bir nefes aldı. "Ladina'nın dikkatini üzerine çekti. Bizler de gemiye gizlice girip prensesi ele geçireceğiz."
"Bunu nasıl yapacağız? Öylece prensesin yanına girmemize izin vermezler," dedi Worn
"İzin verecekler, merak etmeyin. Gemiye sızınca ilk olarak içlerinden birkaçını yakalayacağız ve onları kullanarak prensesi ele geçireceğiz. Gemiye gizlice yaklaşmaya devam et."
"Emredersiniz, efendim," dedi Ronm, kararlı bir şekilde ilerlemeye devam etti.
"Purw, biz gemiye girmek üzereyiz. Onların dikkatini daha fazla dağıtmanız lazım."
"Merak etme," dedi ve karşı saldırıya geçtiler.
"Geminin hangarına iniş yaptık, efendim," dedi Ronm.
"Tamamdır. Bundan sonrası, birisini ele geçirene kadar gizli bir şekilde ilerleyecek."
"Efendim, yeni belirlediğimiz ana liderden mesaj geldi. Galaksiye girmişler ve tüm birliklerle birlikte yaklaşmak üzerelermiş," dedi Ferm.
"Tamam, onlara hızlı olmalarını söyleyin. Acele etsinler, buradaki işimiz biter bitmez Kızıl Kan'a gideceğiz."
Gemiye giriş yaptılar ve gizlice ilerlemeye başladılar. Bir süre sonra iki kişiye denk geldiler, ancak ikisi de dışarıda savaş yokmuş gibi sevişiyorlardı. Saçları, tuhaf bir şekilde kırmızıya dönmeye başlamıştı. Tyuo ve ekibi, sessizce etraflarını sardılar.
"Şimdi ikisini de yakalayın," diye bağırdı. Emir verdiği anda, o ikisi birbirlerinden hızlıca uzaklaştılar ve gelen saldırganlarla çarpışmaya başladılar. Her biri kılıçlarını çekmişti ve savaşın yoğunluğunda hızla hareket ediyorlardı.
"Sen liderlerden Tyuo'sun, öyle değil mi?" diye sordu birisi, gözlerinde bir mücadele arzusuyla.
"Evet, siz de..."
"Çok konuşuyorsun. Şimdi senin işini de diğerleri gibi bitirme zamanı," diyerek kılıcını savurdu ve bir hamlede Tyuo'nun boynunu kesti.
•❅──────✧❅✦❅✧──────❅•
"Prenses, bir gemi arkamızdan gizlice yaklaşmaya başladı ve içinde Tyuo var," dedi Meli, yüzünde ciddi bir ifade vardı.
"Purw kendisini bilerek ortaya atmış anlaşılan, boşuna uğraşıyorlar," dedi Karina.
"Bana iki tane gönüllü lazım."
"Ne için, prenses?" diye sordu Diana.
"Tyuo'yu ve yanındakileri öldürmek için. Onların etrafınızı sarana kadar, farkında değilmişsiniz gibi davranacaksınız. Peki, şimdi kim gönüllü?" diye ekledi.
Herkes, birbirinin üzerine atlayarak "Ben, ben, ben!" diye bağırmaya başladı.
"Tamam, Pia ve Mika, bu görev sizde. Onu ve yanındakileri öldürün," dedi.
"Emredersiniz, prenses," dediler ve hızla görevlerine doğru ilerlediler.
.............
Pia ve Mika, görev yerine geldiklerinde, Pia bir an için başını sallayarak, "Mika, şimdi ne yapıyoruz? Onlar hangara indiler ve birazdan gemiden çıkış yaparlar," dedi.
"Gel bakalım buraya, Pia," dedi Mika. İkisi de, birden birbirlerine yakınlaştılar ve sevişmeye başladılar.
"Şu ikisi gerçekten bunu mu yapıyor şimdi? Sırası mı cidden?" dedi Mira.
"Bırak biraz eğlensinler. Ayrıca Anna, o bölgeyi canlı olarak herkese yayınla ve Tyuo'nun ölümünü canlı bir şekilde görsünler."
"Hemen prenses, her şey hazır ve yayındalar," dedi Anna.
..............
Pia ve Mika, sevişirken, kılıçlarını çıkararak kollarına çizik attılar. Saçları ve gözleri yavaşça kırmızıya dönüyordu. Tyuo ve beraberindeki adamlar, hızla Pia ve Mika'nın etrafını sardılar.
"Şimdi ikisini de yakalayın," diye bağırdı Tyuo. Emir verdiği anda, Pia ve Mika birbirlerinden hızlıca uzaklaştılar ve gelen saldırganlarla çarpışmaya başladılar. Her biri kılıçlarını çekmişti ve savaşın yoğunluğunda hızla hareket ediyorlardı.
"Sen liderlerden Tyuo'sun, öyle değil mi?" diye sordu Pia, gözlerinde bir mücadele arzusuyla.
"Evet, siz de..."
"Çok konuşuyorsun. Şimdi senin işini de diğerleri gibi bitirme zamanı," diyerek kılıcını savurdu Mika ve bir hamlede Tyuo'nun boynunu kesti.
"Yayını kapat, Anna," dedi Eliana, soğuk bir şekilde.
Anna, hemen kontrol paneline dokunarak yayını kapattı.
"Bu arada prenses," dedi Mika, ciddi bir sesle, "Tyuo'nun aklından geçenlere bakılırsa, yeni belirledikleri liderler ve beraberindekiler galaksiye girmişler, birazdan burada olurlar."
"Tamam," dedi, sesinde hiçbir korku yoktu. Ardından "Pia, Mika, sevişmeyi bırakın ve işinize dönün, hemen."
"Emredersiniz, prenses," diye cevapladılar ve hızla işlerine odaklandılar.
•❅──────✧❅✦❅✧──────❅•
"Kral Rofs, Ladina'dan bir canlı yayın var," dedi Marj, gözleri ekranda parlıyor.
"Onların saçları neden kırmızıya dönüyor anlamadım ve daha da önemlisi o ikisi ne yapıyor öyle? Şu an savaştayız ve o ikisi sevişiyor mu?"
"Efendim, bu lider Tyuo ve ekibi," dedi Muvx.
"Hadi Tyuo, onların dikkati dağınıkken yakala şunları," dedi, gözleri kararlı bir şekilde parlıyordu.
"Şimdi ikisini de yakalayın," diye bağırdı Tyuo. Emir verdiği anda, o ikisi birbirlerinden hızlıca uzaklaştılar ve gelen saldırganlarla çarpışmaya başladılar. Her biri kılıçlarını çekmişti ve savaşın yoğunluğunda hızla hareket ediyorlardı.
"Sen liderlerden Tyuo'sun, öyle değil mi?" diye sordu birisi, gözlerinde bir mücadele arzusuyla.
"Evet, siz de..."
"Çok konuşuyorsun. Şimdi senin işini de diğerleri gibi bitirme zamanı," diyerek kılıcını savurdu ve bir hamlede Tyuo'nun boynunu kesti.
"Yayın bu kadar, efendim," diye bildirdi Morj.
•❅──────✧❅✦❅✧──────❅•
"Bu ikisi, savaşın ortasında gerçekten bunu mu yapıyorlar? Şu an bir savaştayız, hiç mi farkında değiller? Üstelik neden saçları yavaş yavaş kırmızıya dönmeye başladı?" diye sordu, Axix gözleri ekrana sabitlenmişti. Savaşın yoğunluğu, prensesin ruh halini iyice geriyordu.
"Bu lider Tyuo ve ekibi," dedi Pasf.
"Hadi, yap şunu Tyuo, ve o ikisini öldür," dedi, sesi keskin bir emirle yankılandı.
"Şimdi ikisini de yakalayın," diye bağırdı Tyuo. Emir verdiği anda, o ikisi birbirlerinden hızlıca uzaklaştılar ve gelen saldırganlarla çarpışmaya başladılar. Her biri kılıçlarını çekmişti ve savaşın yoğunluğunda hızla hareket ediyorlardı.
"Sen liderlerden Tyuo'sun, öyle değil mi?" diye sordu birisi, gözlerinde bir mücadele arzusuyla.
"Evet, siz de..."
"Çok konuşuyorsun. Şimdi senin işini de diğerleri gibi bitirme zamanı," diyerek kılıcını savurdu ve bir hamlede Tyuo'nun boynunu kesti.
"Kahretsin, bu nasıl oldu? Onlar sevişip duruyorlardı ve bir anda Tyuo ve ekibini öldürdüler," diye mırıldandı, olayın hızlı dönüşümünü anlamaya çalışarak.
•❅──────✧❅✦❅✧──────❅•
"Efendim, yeni liderler ve beraberlerindeki tüm gemilerimiz Stıw galaksisine girmişler, birazdan yanımızda olurlar," dedi Erm, başını ekrana çevirmişti.
"Tamam, onlar gelene kadar Ladina bizim kontrolümüze geçerse çok iyi olacak."
"Ladina'dan canlı yayın var," dedi Clom.
"Bu da ne demek şimdi? Onların saçları değişmeye başladı ve o ikisi savaşın ortasında bunu mu yapıyorlar cidden?" diye mırıldandı, gözleri ekranda hızla hareket eden görüntülere odaklanmıştı.
"Vera kadınları bu savaşı hiç ciddiye almıyorlar gibi, tek düşündükleri sevişmek anlaşılan," dedi Poxar.
"Ama sevişmeyi iyi biliyorlar, şuna baksana, o gemi kontrolümüze geçince içlerinden birisiyle bu gece baya eğleneceğim," dedi Dorm, biraz da alaycı bir şekilde.
"Susun, şu yayını neyin nesi onu anlamaya çalışıyorum."
"Efendim, bu lider Tyuo ve ekibi, o ikisine doğru gidiyorlar," dedi Poxar.
"Kahretsin, bu bir tuzak. Tyuo ve yanındakilerle iletişime geç ve hemen oradan çıksınlar."
"Burası Sesil, lider Tyuo, beni duyuyor musunuz, lider Tyuo, orada beni duyan var mı, cevap verin?" diye bağırdı Erm. Ardından "Efendim."
"Kahretsin Tyuo, seni uyarmıştım."
"Efendim, giderek yaklaşıyorlar ve o ikisinin anlaşılan hiçbir şeyden haberi yok gibi, etraflarını sarmaya başladılar," dedi, sesindeki telaş belirgindi.
"Şimdi ikisini de yakalayın," diye bağırdı Tyuo. Emir verdiği anda, o ikisi birbirlerinden hızlıca uzaklaştılar ve gelen saldırganlarla çarpışmaya başladılar. Her biri kılıçlarını çekmişti ve savaşın yoğunluğunda hızla hareket ediyorlardı.
"Sen liderlerden Tyuo'sun, öyle değil mi?" diye sordu birisi, gözlerinde bir mücadele arzusuyla.
"Evet, siz de..."
"Çok konuşuyorsun. Şimdi senin işini de diğerleri gibi bitirme zamanı," diyerek kılıcını savurdu ve bir hamlede Tyuo'nun boynunu kesti.
"Efendim, gemiler sisteme girmişler," dedi Clom.
"Onlara, Ladina'nın koordinatını gönderin ve hepsi saldırıp onu yok etsinler."
"Emredersiniz," dedi, hemen harekete geçerek.
"Burası Sesil, size gönderdiğim koordinattaki gemiye saldırın ve onu yok edin. Bu emir direkt lider Purw'dan," dedi Poxar.
"Efendim, gelen gemiler yardım çağrısında bulunmaya başladı," dedi Erm.
"Bu da ne demek şimdi?" diye mırıldandı, gözleri hızla ekrandaki verilere kaymıştı.
"Vera saldırmaya başlamış, efendim. Görünüşe göre tüm Vera gemileri birdenbire ortaya çıkmışlar ve bize bir video kaydı gönderdiler," dedi Poxar.
"Aç şunu hemen."
Ekranda, ansızın beliriveren Vera gemileri görüntüleri belirdi. Purw şaşkın bir şekilde ekranı izledi. "O onlar, aniden ortaya çıktılar. Kahretsin, birdenbire nereden?" dedi.
Purw, daha fazla bilgi edinmeye çalışırken soğukkanlılığını kaybedip bağırmaya başladı. "Lanet olsun, onlar solucan deliklerini kontrol edebiliyorlar. Yani bu durum, onların nasıl birdenbire ortaya çıkıp kaybolduklarını açıklıyor."
"Efendim, bu mümkün değil," dedi Poxar. Kısa bir sessizlikten sonra Purw'un sesi duyuldu. "Vera yapabilir, onların teknolojisi çok ileri. Hemen uzaklaş, bu savaşı kaybettik. Bizi olabildiğince uzağa götür."
"Emredersiniz, efendim," dedi Erm.
•❅──────✧❅✦❅✧──────❅•
"Efendim, galaksiye girmek üzereyiz. Birkaç dakika sonra sisteme giriş yapacağız," dedi Lald.
"Tamam, ana liderlere bu şekilde mesaj ilet ve biz de ilerlemeye devam edelim," diye yanıtladı Perax. Lald, hızla başını eğip, "Emredersiniz, efendim," diyerek komutaya odaklandı.
"Sisteme ilerlemeye devam ederken neden bu kadar uzakta toplandık, anlamadım. Ladina bu taraflarda ve biz de direkt bir şekilde onun olduğu yere geldik," dedi Somk
"Bu liderlerin emri biliyorsun, buradaki yeni ittifakımız ile birleşip Kızıl Kan'a çok yönlü bir saldırı yapacağız," dedi Ooam
"Orasını biliyorum, merak etme. Sadece neden burası, onu bilmek istiyorum," dedi Foum.
"Burası gizli. Vera bile bu bölgeyi çok iyi bilmiyor, o yüzden bunu iyi kullanacağız ve o gemi bizi burada ararken, biz onun galaksisini ele geçireceğiz," dedi Perax, stratejik bir hamle yapacakmış gibi.
"Efendim, bir yayın var ve bize de ulaştı," dedi Lald.
"Tüm gemilere izleme izni ver, bakalım plan neymiş," dedi Perax.
"Bu da ne böyle, onlar sevişiyor mu şimdi?" dedi Kasf.
"Orada da neler oluyor, bu nasıl bir yayın?" dedi Daw.
"Bu nasıl bir saçmalık böyle ve neden saçları kırmızıya dönmeye başladı kimdi?" dedi Perax.
"Efendim, bu lider Tyuo ve görünüşe göre o ikisinin peşinde," dedi Lald.
"Şimdi ikisini de yakalayın," diye bağırdı Tyuo. Emir verdiği anda, o ikisi birbirlerinden hızlıca uzaklaştılar ve gelen saldırganlarla çarpışmaya başladılar. Her biri kılıçlarını çekmişti ve savaşın yoğunluğunda hızla hareket ediyorlardı.
"Sen liderlerden Tyuo'sun, öyle değil mi?" diye sordu birisi, gözlerinde bir mücadele arzusuyla.
"Evet, siz de..."
"Çok konuşuyorsun. Şimdi senin işini de diğerleri gibi bitirme zamanı," diyerek kılıcını savurdu ve bir hamlede Tyuo'nun boynunu kesti.
"Bu da ne demek şimdi?" dedi Perax.
"Efendim, bir mesaj ve koordinat geldi."
"Göster bakalım, neymiş?"
"Burada Sesil, size gönderdiğim koordinattaki gemiye saldırın ve onu yok edin. Bu emir direkt lider Purw'dan," dedi. Ardından "Başka bir şey yoktur, efendim," diye ekledi.
"Tüm gemiler, o koordinatı hedef alın ve gemiyi yok edin."
"Emredersiniz, efendim," dedi, emirle birlikte harekete geçti.
Bir süre sonra, bir başka acil rapor geldi. "Ne var şimdi, sana ne söylediysem onunla ilgilen," dedi Perax, yüzünde keskin bir ifadeyle.
"Bu, bunlar Vera gemileri, efendim ve birbiri ardına çıkmaya devam ediyorlar."
"Hemen yardım isteyin ve onlara bu video kaydını da gönderin," diye emir verdi.
"Emredersiniz, efendim," dedi, hızla harekete geçerek.
"Tüm filonun dikkatine, saldırın ve Vera'yı yok edin."
"Emredersiniz, emredersiniz..." diye yankılandı emirler, gemiler harekete geçerken, geride büyük bir savaşın patlak vermesi bekleniyordu.
•❅──────✧❅✦❅✧──────❅•
"Kraliçem, çıkış yapmak üzereyiz ve Ladina'dan canlı yayın var," dedi Melinda.
"Anlaşılan kızlarımız, biz gelene kadar savaşı bitirmiş gibiler ve bakalım neymiş şu yayın, Anelya," dedi ve ekranına odaklanarak görüntüleri izlemeye başladı.
"Bunlar Pia ve Mika, saçları kırmızı renge dönmeye başlamış ama kızlar savaşın ortasında cidden sırası mı şimdi bunun?" dedi Silva, sesinde biraz şaşkınlık vardı.
"Bizim savaşı umursamamız, işte bu kadar. Dışarıda kıyamet kopsa bile, biz sevişmeyi bir türlü bırakamıyoruz," diyerek, biraz esprili bir şekilde yanıt verdi Lorena. Elvira, hemen ekledi, "Hahaha, evet, galiba bu, hepimizin zaafı!" Hep birlikte gülmeye başladılar, ortam biraz gevşedi.
"O Tyuo ve görünüşe göre Ladina'ya sızmayı başarmışlar. Anlaşılan kızlarımıza, bu savaştan sonra biraz daha dikkatli olmaları konusunda ders vermeliyiz, kraliçem," dedi Lora.
"Şimdi ikisini de yakalayın," diye bağırdı Tyuo. Emir verdiği anda, Pia ve Mika birbirlerinden hızlıca uzaklaştılar ve gelen saldırganlarla çarpışmaya başladılar. Her biri kılıçlarını çekmişti ve savaşın yoğunluğunda hızla hareket ediyorlardı.
"Sen liderlerden Tyuo'sun, öyle değil mi?" diye sordu Pia, gözlerinde bir mücadele arzusuyla.
"Evet, siz de..."
"Çok konuşuyorsun. Şimdi senin işini de diğerleri gibi bitirme zamanı," diyerek kılıcını savurdu Mira ve bir hamlede Tyuo'nun boynunu kesti.
"Anlaşılan farkındalarmış ve bilerek yapmışlar," dedi Elvira, olan biteni kabullenmiş bir şekilde.
"Kraliçem, çıkmak üzereyiz," dedi Melanie.
Solucan deliklerinden tüm gemiler çıkmaya başlamıştı. Reinaz'ın yeni liderleri ve beraberindekiler de aynı anda buluşma noktasına ulaşmışlardı. Kraliçe hemen emir verdi: "Hemen o gemilere saldırın ve yok edin."
"Emredersiniz, kraliçem," diye yanıtladılar, hemen harekete geçerek saldırıya geçtiler.
"Anda, Estel ve Natalya, sizler benimle birlikte asıl savaşın olduğu yere gidiyoruz. Mika, geriye kalanlar senin komutanda. Burada işinizi halledince oraya gelirsiniz," dedi, sesinde keskin bir kararlılık vardı.
Anda, Estel ve Natalya, hızla başlarını sallayarak, emir almışlardı. Mika, diğerleriyle göz teması kurarak komutanlık görevini devralmak üzere yerinde duruyordu. Herkes görevini biliyordu ve kraliçenin komutları altında harekete geçtiler.
"Emredersiniz, kraliçem," dediler. Sesleri, emir almanın getirdiği kararlılığı taşıyordu.
"Lavin, beni tüm gemilere bağlamanı istiyorum," diye emir verdi kraliçe, sesi sert ve açık bir şekilde yankılandı.
"Emredersiniz, kraliçem," diye yanıtladı Lavin, hemen harekete geçerek iletişim sistemini kurdu.
"Lorena, Purw'u bulmak önceliğimiz. Onu bulursak, bu savaş son bulur," dedi, derin bir düşünceyle.
"Merak etmeyin, kraliçem. Onu bulmak çok zor değil. Bakarsanız, kızlarımız onun peşinde ve yakında ölecek gibi," dedi Lorena.
"Kraliçem, her şey hazır," dedi Lavin, emirlerin yerine getirilmesi konusunda bir sorun olmadığını belirterek.
"Herkese merhaba, ben Vera kraliçesi Elvira. Bu mesaj hepinize bir uyarı: Bu savaşa bir son verin ve teslim olun. Aksi halde, burada bu savaş alanında hepinizi düşman kabul edeceğim ve yok edileceksiniz. Şimdi bana teslim olduğunuzda, bir yeminde bulunacaksınız. Bende sizleri öldürmeyeceğim, aksi halde hepiniz Tyuo'nun nasıl öldüğünü gördünüz ve kızlarımızın da sizleri ne kadar ciddiye aldığını, savaş sırasında bile eğlenmekten geri kalmıyorlar ve asla da kalmazlar. Aynı şekilde bizler de, o yüzden uyarımı dikkate alın ve teslim olun. Aksi halde ciddileştiğimiz zaman ne kadar korkunç olabileceğimizi görürsünüz." Ardından bağlantı kesildi.
Ekranda bir süre sessizlik oldu. Kraliçe, gözlerini ekranda sabitlemişti, ifadesi bir hayli soğukkanlıydı. Lorena, hafifçe gülümsedi ama bir yandan da durumu anlamıştı. "Savaşmaya devam edecekler. Biliyorsun, şu an tüm Evren burada ve bu savaşı durdurmak çok ama çok zor olacak, Elvira," dedi, kraliçeye uyarısını iletti.
"Biliyorum, Lorena," diye cevap verdi. Kraliçe, hiç vakit kaybetmeden yeni bir emir verdi: "Anelya, Ladina'ya, Purw'u canlı yakalamalarını söyle. Onu canlı yayınlayarak öldüreceğim. O yüzden onu bana getirsinler, belki bu onların buna bir son vermelerini sağlar."
"Emredersiniz, kraliçem," dedi Anelya. Hızla emirleri yerine getirecekti.
"Burası Nora, kraliçeden direkt emir. Purw'u canlı yakalayın ve Nora'ya getirin. Kraliçemiz onu canlı yayında öldürecek."
Her yerde bir sessizlik oluştu. Herkes, verilen emirleri yerine getirmek için harekete geçti. Kraliçe, kararlı bir şekilde odadaki herkesin gözlerine baktı. Bu savaşın ne kadar ciddi olduğunun farkında olanlar, birer birer pozisyonlarını almaya başladılar.
•❅──────✧❅✦❅✧──────❅•
Bölüm İçinde Geçen Bazı Kelimeler Hakkında Bilgiler:
Pia: 1.Dindar 2.Saygılı, işine saygılı, hürmetkâr.
Melinda: 1. Tatlı. 2. En iyi. 3. Nazik, anlayışlı, hoşgörülü.
Estel: 1. Yıldız. 2. Şans, talih. 3. Önemli, büyük.
Natalya: 1. Yeni doğmuş çocuk.
Lavin: 1. Saf, temiz. 2. Güzel kokulu
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
169 Okunma |
81 Oy |
0 Takip |
41 Bölümlü Kitap |