Emin: Lan sen kaç gündür neredesin?
Emin: Geri zekalı herif buraya bak hemen!
Emin: Bir de bu geri zekalının tribiyle uğraş dur. Zaten İpek'in beni delirtmeleri yetmiyormuş gibi. (Gönderilmedi)
Emin: Hay sokacağım senin tavrına.
Emin: Buraya dön mühim bir şey konuşacağız.
Alihan: Ne oldu abi?
Emin: Elinin körü oldu Alihan elinin körü!
Alihan: Abi sen, yengeyle uğraşıp durduğundan bir iş yoktur diye dinlemeye çıktım.
Alihan: Söyle abi kimi öldüreceğiz yine.
Emin:
Yazıyor...
Çevrimiçi..
Emin: Tavrını sikiyim senin! (Gönderilmedi)
Emin: Öldürmek yok! Ne öldürmesi?
Alihan: Anlamadım abi? Sen bunun için yazmadın mı bana?
Emin: Lan gerzek herif ben seni...
Emin: Öldürmek yok, unut onu. Başka bir iş var.
Alihan: Abi! Sen pek bir değiştin?
Alihan: Aşk sana yaramadı abi.
Emin: Yaramadı?
Emin: Lan sana ne ulan benim aşk hayatımdan!
Emin: Kendini silkele yoksa ben seni silkelemesini bilirim.
Alihan: Affedersin abi.
Emin: Affetmem gerzek herif!
Emin: Konu neydi ulan! Unutturdun bana.
Alihan: Mühim bir şey konuşacağız dedin abi. (Öldürmeli olmayanından)
Emin:
Yazıyor...
Çevrimiçi...
Yazıyor...
Emin: O Sabri'nin metresi midir nedir? Bir şeylerin peşinde yine.
Emin: Araştır. Kiminle iletişim halinde öğren.
Alihan: En son barda sana bıçak çekmişti değil mi abi.
Alihan: Senin infazını vermeye çalışıyor ama ne için bilmiyoruz. Hala Kiminle çalıştığını bulamadık.
Emin: Sabri'nin karısına gidin. O kadın bir şeyler biliyordur illaki. Ağzını arayın ya da kaçırın.
Emin: O kadın da sütten çıkmış ak kaşık değil.
Emin: Bu arada bana yeni bir telefon ayarla, güvenlik duvarını açılmayacak bir şekilde ayarlayın.
Alihan: Emredersin abi.
Alihan: Bu arada abi, Yenge hanıma güveniyor musun?
Emin: O ne biçim soru lan! Güvenmesem açılır mıydım ona.
Emin: Zaten öyle olsa da elinde bir şey yok. Hangi kanıtla başımı yakabilir ki?
Alihan: Sen öyle diyorsan abi, tamam.
Alihan: Ben temkinli olalım diye söyledim.
Emin: Sen rahat ol koçum. Her şey kontrolüm altında.
(İpek kişisinden yeni bir mesaj)
İpek: Neredesin sen? Hani birlikte kahvaltı yapacaktık?
Emin: Tamam koçum. Yengen arıyor, dediklerimi unutma.
Alihan:
Yazıyor...
Çevrimiçi...
Çevrimdışı...
Emin: Sana da günaydın hatun.
İpek:
Yazıyor...
Emin: Özlendim galiba ;)
İpek: Ne özlemesi daha sabah buradaydın?
Emin: Uyuyorduk ama.
İpek: Ne fark var? Neyse, neredesin sen? Sabahın köründe beni bırakıp nereye gittin mafya bozuntusu?
Emin: Çok kızgınız sanırım. Hesap sormalar başlamış.
Emin: Dün unuttuğun hesabı bugün mü sorayım dedin hatun.
Emin: Seni bırakmak mı? Tövbe çek İpek. Seni bırakıp nereye gidebilirim ki?
İpek: Yağ çekme! Cevap ver?
Emin: Mekana geçtim. Acil bir iş için.
İpek: Sabahın köründe?
Emin: Evet.
Emin: Sen iyi misin hatun?
İpek: Çok iyiyim! Çok hem de?
Emin: Bir şeye mi sinirlenmiş benim hatunum?
İpek: Sana!
Emin: Bana mı?
İpek: Yok yancına tabiki sana!
Emin: Neden?
İpek: Bir de neden diye soruyor, imdat!
Emin: Kahvaltı etmedin mi sen?
İpek:
Yazıyor...
Emin: Etmedin?
Emin: Benimle yapmak varken neden tek başına yapasın ki değil mi?
Emin: Beni özlediğini söylemiyorsun ama tavırların özledim diye bağırıyor.
Emin: Tamam hatun, Gelirim yanına birlikte kahvaltı da yaparız. Doya doya bakarsın bana.
İpek:
Yazıyor...
İpek: Gelme.
Emin: Geleceğim.
İpek: Gelme diyorsam gelme işte!
İpek: Bana yancını ver. Bugün çok işim var. Yardım edecek biri lazım.
Emin: Alihan'ı ne yapacaksın sen? Vermiyorum!
İpek: Verir misin demiyorum zaten ver dedim.
Emin: Ya sabır ya selamet ya imdat! Delireceğim yemin ediyorum. Hala Alihan diyor. Ne yapacaksın sen gerzek herifi? (Gönderilmedi)
Emin: Ben Yardım ederim ama yancımı vermem.
Emin: Alihan'ı* Benim ayarlarımı bozdun iyice.
İpek: Tövbe! Benim suçum yok. Sen kendin dedin?
Emin: Kadın! Dilinin altında ne var senin? Çıkar kurban olduğum ağzından baklayı?
İpek: Kurban olduğun muyum gerçekten? 👉👈 (Gönderilmedi)
İpek: Hiçbir şey yok ki? Ne olacak.
Emin: O zaman ben geliyorum.
İpek: HAYIR!
Emin: O zaman yok sana Alihan!
İpek: Dingil Horozu ne olacak.
Emin:
Yazıyor...
Çevrimiçi...
İpek: Tamam be! Söylüyorum.
İpek: Sen gelirsen rahat durmazsın. Kuduruksun ne de olsa.
Emin:
Yazıyor...
Emin: GELİYORUM.
İpek: Al işte! Daha demeden kudurdun.
Emin: Sence delirmem normal değil mi? Rahat durmazsın diyorsun.
İpek: Fesatlık yapma!
Emin: O senin uzmanlık alanın küçük hanım.
İpek: İzin verirsen söylerim.
Emin: Neye izin verdiğime bağlı.
İpek: Sen izin ver ilk önce.
Emin: İzin verdim lanet olası kadın, söyle!
İpek: Sensin lanet! Söylemiyorum.
Emin: Hatun.
İpek:
Yazıyor...
İpek: Yanına geleceğim.
Emin:
Yazıyor...
Çevrimiçi...
Yazıyor...
Emin: Hayır. Buraya gelemezsin.
İpek: İzin verdin, sözünde dur dingil Mafya!
Emin: Gelmeyeceksin!
İpek: Nedenmiş? Sevgilimi özlemiş olamaz mıyım?
Emin:
Yazıyor...
Emin:: Aklımı çelmeye çalışma.
İpek: Aklımdan bile geçmedi düşüncesi. Tamamen içimden gelen özlem.
Emin: Az önce öyle demiyordun?
İpek: O az önceydi dediğin gibi.
İpek: Şimdi ise özlemden tutuşuyorum.
Emin: Bu kadının cilvesi ayrı, oyunbazlığı ayrı aklımı almıyor mu? (Gönderilmedi)
Emin: Burası sana göre değil, aklıma girmeyi kes.
İpek: Kalbine girmen yeter diyorsun yani? ;)
Emin:
Yazıyor...
Emin: Bu kadın... fesfena. (Gönderilmedi)
Emin: Gel, gel. Geldiğine pişman olacaksın küçük hanım.
İpek: Senin yanındayken pişman olmak mı sanmıyorum.
Emin:
Yazıyor....
Çevrimdışı...
Okur Yorumları | Yorum Ekle |