10 Yıl Sonra
Sonunda mutlu bir aileydik. Tuğrul bana o mezuniyette abimlerden korkmadığını kanıtladı. Daha sonra abimlerden izin almıştık. Tuğrul'um birazcık dayak yedi ama o kadar da olur. Şuan ise mutlu bir evliliğimiz vardı ve ben hamileydim. Tuğrul sürekli iş gezilerine katıldığı için hamilelik sürecimde yanımda olamıyordu ama olsun. Kızım ve ben onu özlemek de her geldiğinde bizim gönlümüzü alıyordu yani en azından benim, kızımızın gönlünü alıyor muydu bilemiyorum tabii.
Bugün çok yorulmuştum, bütün bu işleri hamile halimle yapmak çok zordu. Tuğrul her geldiğinde "Ben sana kendini yorma, yat dinlen, ben gelince hallederim demedim mi?" diye söyleniyordu ama nafile. Pis bırakmak elimden gelmiyordu ki.
Tam temizliği bitirmiş kendime güzel bir çay yapmış oturuyordum ki kapı çaldı. Biraz garipsemiştim çünkü abim bugün yengemle birlikte gezmeye gidecekti, Tuğrul'un da dönmesine günler vardı. Komşulardan birisidir diyip gittim kapıyı açtım. Karşımda tanımadığım bir adam vardı. "Selam Asena ve Minik Umay" dedi. Asena! Minik Umay! Kızımı ve beni nereden tanıyordu bu!?
"Buyrun, kimsiniz?"
"Kocanın iş yerinden bir arkadaşı, sana göz kulak olmamı ve ev işlerinde yardım etmemi rica etti. Bende kıramadım tabii, girebilir miyim?"
"Ah, tabii buyrun"
Tuğrul'du o, kesin yapardı böyle bi' şey.
Aradan biraz zaman geçince adam konuşmaya başladı.
"Aslında beni tanıyorsun, rüyandaki babanın üvey oğluyum ben"
"Ne diyosunuz,anlamıyorum?"
"17 yaşındayken gördüğün rüyayı diyorum, kim bilebilir ki rüya olup olmadığını?"
"İyi misiniz siz?"
"Gayet iyiyim. Sana bazı şeyleri hatırlatmak için geldim, hadi o günü biraz hatırlamaya çalış. Bir rüya mıydı?"
O gün, o gün...
"Rüya değildi. Abin babamı öldürdü ve sende bunun ani etkisiyle bayıldın. Ama üstüne yaşadığın ruhsal sıkıntılar seni en sonunda deliliğe itti. Kaçmanın tek yolu komaya girmendi. Ve abinde doktorlardan bunu istedi. Komadan 2 yıl sonra uyandın ve abinler sana bunu bir rüyaymış gibi anlattı. Aslında hiçbir şeyin rüya olmadığını biliyordun ama delirdiği nden şüphe ettin ve sonunda abine inandın. Abin bi' katil Asena ve benim babamı öldürdü. Annem ise hamileyken işkence çektirdiler. Şimdi sıra bende, intikam alma sırası bende. Ve merak etme ben abin kadar şerefsiz değilim. Sana işkence etmeyeceğim tıpkı abini öldürdüğüm gibi seni de o bebeğini de öldüreceğim. Hem de Tuğrul'un ruhu bile duymadan."
Duyduğum son ses 3 el silah sesiydi...
Bölüm Sonu
Umarım yakışır bir bölüm olmuştur. Artık bitti... Bu macera bitti... Acısıyla tatlısıyla, iyisiyle kötüsüyle, her şeyiyle bitti. Sonraki kitaplarda görüşmek üzere sevgili okurlarım. Son kez görüşmek üzere...
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
36.62k Okunma |
1.97k Oy |
0 Takip |
21 Bölümlü Kitap |