Heyoooo
Wvettt yeni bölüm ile geldimm nasilsinizz
Bu bölüm ile son 2 bölüm kalıyor ve 2. Kitap başlıyor oda burada yayinlanacakkk
O zaman manyak bir hayalete saplantılı güzel Okurlarım bolumm baslasinn
Feci bir baş ağrısı ile gözlerimi açtım yatakta biraz daha oturdum ve baş ağrısının geçmesini bekledim başım azda olsa dönüyor ve midem bulaniyordu
Gözleri tekrar açtığımda biraz daha iyi durumdayım ayağa kalktım ve etrafa baktım şükürler olsun odamdaydim artık korku en üst raddeye gelmişti çünkü ne yapacağımı bilmiyordum
Telefonum masanın üzerindeydi ve titriyordu birinin aramış olması lazımdı ama 2 kere titreyip durmuştu mesaj gelmişti yani sanırım
Masadan aldığım telefon un şarjına baktım 5 di mükemmel bir sabah oluyor gerçekten ama semirin attığı mesaj dahada kötüydü
Semir:
Aşşağı in
İçerisinde değil in di tabi ne bekliyordum ki camın perdelerini Kaldırdım ama keşke kaldirmasaydim cam açıktı ve araba duruyordu kapının önünde ise Alkım vardı bana el sağladığına onunda üzerine assagi in hareketi yaptı kafamı salladım
Beladan kurtulamiyorsam bende belanın içine batarım
"Zaten bakabildin kadar battın güzelim" yerimden sıçrayarak etrafta gezindirdim gözlerimi ve onunla karşılaştım morlu ile
Üzeri yine simsiyahtı ve bu sefer neredeyse bütün yüzünü kapanmıştı ama o an belkide şu ana kadar en şaşırdığım şeyi yaptı ve yüzüne kadar örttüğü kapisonu kaldırdı ve onu gördüm
Mor gözlerini ki bunu zaten biliyorduk ama beyaz saçları kesinlikle insan dışı olduğunu belli ediyordu şimdi saçını hep kapadigida belli oluyordu
Ağzımdan benden habersiz "aman tanrım"diye fısıldadı saçları kesinlikle mükemmeldi aklıma beyaz saçlı birinin olacağı asla gelmezdi
"Hadii ama aşşaği da seni bekliyorlar" diye gülümsedi ve elini şıklattı ne yaptığını anca üzerime baktığımda anladım siyah bir switshort ve siyah bir paltolon vardı kafamda ise yine siyah bir şapka vardı ve saçlarımın yarısını alıyordu
Ne demem lazımdı arkadaşım değildi teşekkür edemezdim düşmanımdır ama kotu birseyde yapmamıştı gözlerimi aynadan çekip ona çevirdim ama burada değildi gitmişti lanet olsun
Kapıdan gelen sesler ile kapıyı açtım erkin kapının önünde durmuş pek hoşnut olmayan bir ifadeyle bana baktı
"2 saattir içerisinde birsey oldu sandik" dedi
"Şapkamı ariyrdum" diye mırıldandı
Günün ilk yalanı
Erkinin eli saçıma gitti önce anlamadım ve geri çekilmeye çalıştım ama şapkasını tutup bana gösterdiğinde anlamıştım şapkayı elinden aldım ve dikkatli bir şekilde taktım
Aşşagi indik
Arabanın onundekilere baktım "Nereye gidiyoruz" diye sordum cevap güha vermişti "yine aynı eve geçeceğiz Bir iki gün kalırız" Ben köye o mi glecektim o düştüğümüz köy herseyin yaşandığı köy evi oraya ben ölsem de gitmezdim
Ellerimi havaya kaldırdım "istesem de oraya gelmem geri gidiyorum" dedim alkım pek mutlu olmamış bir Sesli cevap verdi "ya şimdi buraya gelirsin küçük hanım Ya da semir'i ararım"
" semir'in çocuğu muyum ben"
diye bağırdım ve geri gitmek için hareketlendim fakat arkamda olan Erkin belimden tuttuğu gibi ben önce geri çekti depelenmeye başladım fakat pek de işe yaramıyordu bu sefer yanıma gelen alkın işi devraldı
"Geliyorsun" diye mırıldandı u harfine uzatması bile Zaten ailesini bozucuydu şu an dizine vurdum ayağına vurdum Ayağına bastım ve yumruk attım hiçbir şekilde işe yaramadı ve beni öne bu sefer öne oturmayı başardılar yapacak bir şey yoktu telefonumu cebimden çıkarım ve Daha yeni başladım Kod Adı Kırlangıç dizisini izlemeye başladım
1 saat sonra tekrar gelmiştik önümdeki eve baktım herseyin benim için çok kötü gittiği bu eve bir daha gelmek istemiyordum ama şuan tıpış tıpış geliyordum bildiğin
İçerisi derli topluydu
Semir koltuğa oturmuş telefonla uğraşıyordu Alkım la bende eşyaları yaşıyorduk sanırım erkin ile guha ise yemek hazirliyordu
Neden hasta halimle buradayım ya ben
Eşyaları taşıyıp assagi indik saat öğlen geçmişti ve bu adamlar kesinlikle yemekten ağlıyordu güha hariç tabii çünkü mucverlerdem 4-5 tanesi yanmıştı ve bunun sebebi kesinlikle güha idi
Yemeyi bilip yapmayı bilmeyen ilk ins-pardon hayalet
Yemek masasına Oturduktan sonra yemek yemeye başladık
"Bugün napiyoruz" bunu soran güha idi
bana kalırsa butun gun uyuyalım derim
"Aslında akşam yemeği yapabiliriz"
Bu fikirde alkımdandı erkin güldü "neden akşam yemeğini 5 kişi birden yapıyor"
"Takim kuralım" semirin verdiği fikir aslında mantıklıydı
Herkes kafasını salladı "o zaman siz eşyaları hazırlayın elvinle biz eşyaları almaya gideriz" bana döndü "degilmi elvinciğim"
Gözlerimi gözlerine diktim alaycı bakışlarım yuzundeydi "tabiki semirciğim" diye mırıldandım
eliyle kalk işareti yapınca sandalyeyi geriye ittirerek ayağa kalktım ve dışarı çıktık ve arabaya geçtik telefonu arabaya başladıktan sonra şarkı listesinde gezindim
Rose-apt
Şarkı arabanın içini doldururken bir yandanda semirin bıkkın bir şekilde homurdanma sesi geldi
Kissy face, kissy face sent to your phone, but
I'm trying to kiss your lips for real (uh-huh, uh-huh)
Red hearts, red hearts, that's what I'm on, yeah
Come give me somethin' I can feel, oh-oh-oh
Don't you want me like I want you, baby?
Don't you need me like I need you now?
Sleep tomorrow, but tonight go crazy
All you gotta do is just meet me at the
아파트, 아파트,
"Gerçekten bunumu dinleyeceğiz" diye bağırdı sekir sesi biraz fazla açmıştım ve her indirdiginde daha da yükseltmiştim
"Onu beni seçmeden önce düşüncektim tatlım"
Ne dedim nasıl dedim neden dedim ha
"Ne dedin sen" diye bağırdı "hiçbirsey" dedim ama tatmin olmamıştı
"Herzaman seni seçeceğim tatlımm" dedi ve kahkaha attı
It's whatever, it's whatever, it's whatever you like (whoo)
Turn this 아파트 into a club (uh-huh, uh-huh)
I'm talking drink, dance, smoke, freak, party all night (come on)
건배, 건배, girl, what's up? Oh-oh-oh
Don't you want me like I want you, baby?
Don't you need me like I need you now?
Sleep tomorrow, but tonight go crazy
All you gotta do is just meet me at the
아파트, 아파트, 아파트, 아파트
아파트, 아파트, uh, uh-huh, uh-huh
아파트, 아파트, 아파트, 아파트
아파트, 아파트, uh, uh-huh, uh-huh
Hey, so now you know the game
Are you ready? 'Cause I'm comin' to get you, get you, get you
Hold on, hold on, I'm on my way
Yeah, yeah, yeah, yeah, yeah, I'm on my way
Şarkıya eşlik ettim
Hold on, hold on, I'm on my way
Yeah, yeah, yeah, yeah, yeah, I'm on my way
Don't you want me like I want you, baby?
Don't you need me like I need you now?
Sleep tomorrow, but tonight go crazy
All you gotta do is just meet me at the
아파트, 아파트, 아파트, 아파트
아파트, 아파트, uh, uh-huh, uh-huh (just meet me at the)
Semir in gozleri gozlerimdeydi
아파트, 아파트, 아파트, 아파트
아파트, 아파트, uh, uh-huh, uh-huh (just meet me at the)
아파트, 아파트, 아파트, 아파트
아파트, 아파트, uh, uh-huh, uh-huh (just meet me at the)
아파트, 아파트, 아파트, 아파트
아파트, 아파트, uh, uh-huh, uh-huh
Şarkı bittiğinde zaten gelmiştik
İçeri önce semir sonra ben girdim ve etrafa baktım fakat belimden tutulup bir market sepetine koyulmam kesinlikle düşündüğüm bişey değildi
"İndirene beni insanlar bakıyo" dedim evet 2 yada 3 kişi bize bakmisti ama semir umursamadı beni ve arabanın arkasına geçti
"İlk önce ne ile başlayalim leydim" dedi
Leydin batsın
"Mesela beni yere bırakarak başlayabilirsin" dedim ama o bazı eşyaları atmaya başlamıştı yanıma araba biraz daha büyüktü
Cık ladı ve Devam etti eşyaları yüklemeye birkaç dakika sonra üzerimde hersey dolmuştu
"Bide sos alalım" dedi gülerek ve sonlara ilerledi her renkten alırken bende diğerlerinden alıyordum
Kasaya yaklastik ve ödemeyi yaptık ben 1200 sayısını görünce şok oldum ama semir oralı olmadı bile
Eve geldiğimizde manzara kesinlikle görülmeye değerdi
2 masa vardı ve bir sandalye guha oturmuştu erkin ise son dokunuşlar ı yapıyordu
Herkes hazırlansın dedi ve eşyalar hazırlandı
"Ben erkin i alırım" Alkım erkini aldığında ona sinirlice baktım ama onlar zaten takımını kurmuştu semirle birlikte olacaktık
"Ben ise jurinizim 1 tatlı ve 1 yemek yetiyor 2 saatiniz var oyun başlasın
Herkes ayrıldığında ben Eşyaları yıkamaya başladım Daha sonra ise marul kestim et olarak fırına atacaktık ve onları şuan hazirliyordu semir bende sosunu hazırladım üzerine döktük
İçeceği geçtiğimde ne yapacağımı biliyordum poşetten sizleri çıkardım ve gazozu bir bardağa koyup azıcık karıştırıp denedim
Güzeldi
Semir ise keki çarpıyordu diyer tarafa baktım erkin ve Alkım çok iyi çalışıyorlardı ama önüme döndüm
"Hadi devam" dedi semir bana kafamı salladım o sıra guha seslendi "son 30 dk" me bu kadar azmı kalmıştı
Hemen içeceği bardakları doldurdum ve diğer tarafa koştum ama hesaba kalmadığı birşey vardı semir
Icecekle ona çarptığında ağzına kadar dolu içecek semirin beyaz kazagina döküldü ve erimeyen banada geldi
"Ben öz-"
Bagarisi ilentitredim hatta ev titredi dünya titredi ne olmuştu bir anda bu kadar sinirlenmisti "Sen ne yaptığını sanıyorsun ise yaramaz" diye bağırdı ve sinirle beni geri ittirdi diğerleri koşarak bana yaklaştı
"Ben....sadece Bi içecek fazla gelmiyormusun üzerime" diye bağırdım bu sefer gülümsedi ve histerik bir kahkaha attı
"O kadar acınasısınki o kadar iğrenç birisin ki sana inanamıyorum" Bu sefer o bağırdı bende Ellerimle onu işaret ettim "Sen....sen tam bir pis.lik.sin" semir koşarak bana gelmiş ve inmişti erkin beni tutarken guha ve Alkım ise onu sakinlestirme ye çalışıyordu sandalyeye oturtuldum
"Bırakın...haddini bildiri-" semirin başı öne doğru düştü ve sesler kesildi heryer durgunlaştı dünya durdu ve zihnim bulandı
"Hadi onu alırlar biz yukarı gidelim"erkin beni kaldırdı ama ayağındaki güç kesilmiş gibi hissediyordum beni kucağına alıp yukarı odaya götürdü
"Ona ne oldu normalde böyle kızmadı anlamıyorum ben ne yaptım yanlışım ney-" elini dudaklarımın üzerine koydu ve şş dedi sustum
"Normalde böyle şeyler yapmaz Bi uyansın onunla konuşunca zaten elvin sen sakinol tamam'ı biraz dinlen bizde geliriz şimdi"
Kafamı salladım ve oda odadan çıktı elime aldığım yastığı sardım etrafımda ve rahat uyumayı bekledim
Zaten uymak en iyi kaçış yoku degilmiydi....herşeyden
Bolum. sonu
Ayyy içim gittiii
Evttt nasildiii
1550 kelimelik uzuuuunnn bir bölüm oldu
Semire ne oldu kiii
Evttt ben gideremm baysss
Seviliyonezzz
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
13.3k Okunma |
4.34k Oy |
0 Takip |
60 Bölümlü Kitap |