
ETKİLEDİ
ALKAN'IN ANLATIMIYLA
Lara son sözlerini söyleyip odadan çıkmıştı. Ama etkilemişti. Küçük kız kardeşimin sözleri beni etkilemişti. Tolga'yı sildiğimi düşünüyordu. Ama ben Tolga'yı silmemiştim. Silemezdim zaten. Sadece benim böyle davranmam Tolga için sıkıntı olur diye düşünmüştüm. Doğru düşünmüşüm sıkıntı olmuş. Ama bu aralarında bir sorun açmak yerine benimle sorun açtı. Lara nasıl düşünürdü onu hemen silebileceğimi. Sonunda kabullenme vakti geldiğini anladım. Tekrardan eski Alkan olacaktım. İlk Tolga'nın yanına gitmem gerekiyordu. Çünkü şuan Lara bu sinirle kapıyı açmazdı. Değil kapıyı açmak odadan bile çıkmazdı. O yüzden ilk Tolga'nın yanına gitmeliydim. Evden çıkmadan önce Nergis Sultan'a seslendim.
"Nergis Sultan ben bir Tolgalara gidip geliyorum. En fazla 2 saate dönerim."
"Git oğlum git de. Siz bugün abi kardeş bir ayrılamadınız Tolgalardan. Birde Lara ile kavga ettiniz. Duydum sizi. Ne işler karıştırıyorsun Alkan?" diyerekten beni sorguya çekmeye çalıştı. Koltukta gazete okuyan babam kafasını kaldırıp bana baktı.
"Alkan inşallah kızımı Tolga'dan ayırmaya çalışmıyorsundur."
"Denedim de olmadı baba. Şimdi düzeltmeye gidiyorum. Hadi ben çıktım." Salondan çıktım ve kapının önüne geldim. Kapıyı açtıktan sonra terliklerimi giyip yan eve geçtim. Kapıyı çaldığımda Tolga açtı.
"Oooo Alkan Bey pardon bey diyorum. Yanlış oldu." Bir tık haklı olabilirdi. Ama benimde haklı olduğum noktalar vardı.
"Sana da merhaba kardeşim." Tolga şaşırarak yüzüme baktı.
"Ne kardeşi lan bu sabah olanlardan sonra hala nasıl bana kardeşim diyebiliyorsun!?"
"Tamam Tolga haklısın. Her şeyi anlatacağım sana. Ama önce içeriye girebilir miyim?" Tolga kenara çekilerek bana yol açtı. Tolga'nın açtığı boşluktan geçerek içeriye girdim. Salona geçmeden önce Tolga'ya baktım. O da eliyle yukarıyı gösterdi. Bende onu dinleyerek odasına çıktım. Tolga içeriye girip kapıyı kapattı. Kollarını göğsünde bağlayarak kapıya yaslandı.
"Seni dinliyorum." Ben nasıl özür dileyecektim şimdi?
"Haklısın kardeşim. Bu sabah olanlar... Fazlasıyla saçmaladım. Böyle bir şey yapmamalıydım. Niye yaptım bende bilmiyorum..." Durup nefes aldım. "Her şeyi açık açık söylüyorum o zaman. Sen benim için yabancı değilsin--" Tolga devam etmeme izin vermedi.
"Emin misin? Bugün hiç öyle gelmedi bana. Daha çok bir yabancıymışım gibi geldi. Ama ben kime ne anlatıyorum ki. Sen kardeşin bir erkeğin elini tuttu diye kaçırmış insansın. Bana daha neler neler yaparsın. Doğruyu söyle kesin bir sürü planın vardı ama ben öyle birden yükselince ve haklı konuşunca ki sen ne kadar öyle demesen de gayet haklıydım. Neyse durumlar böyle olunca beni bırakmak zorunda kaldın. Kusura bakma mafyatik abi senin de planlarını bozduk." Aslında ona ne yapacağım konusunda bir planım yoktu. Niye kaçırdığımı bile anlamış değilim ve ben daha anlamamışken kendi yaptığımı Tolga'ya nasıl anlatacaktım.
"Sana bir şey yapmayı hiç düşünmedim. Seni niye kaçırdığımı bile hala ben çözemedim. Ama kıskandım Tolga. Küçük kardeşimin, benim papatyamın yuvadan uçmasına az kalmıştı ve onu yuvadan uçuran sendin. Öbür kardeşim. Sinirlendim o an. Hatta bayağı kafamda kurdum. Onu benden uzaklaştıracağını falan. Ama gerçekten bayağı saçmalamışım. Sen bana geldin o kadar konuştun, anlattın. Anlıyorum seni dedin. O konuşma beni birazcık ta olsa düşündürdü ama sana söylemedim. Çünkü böyle davranırsam senin için sıkıntı olur diye düşündüm..." Tolga sözümü kesip devam etti.
"Sonra ben Lara'ya artık rahatsız olduğumu anlatacaktım ve bu da aramızda bir kavgaya yol açacaktı. Hatta saçma bir konu bizi ayrılma aşamasına bile getirebilirdi. Kardeşin senin yanına dönecekti. Sende mutlu olacaktın. Ama senin planladığı gibi olmadı. Be0n Lara'ya her şeyi anlattığımda Lara sana hesap sormaya geldi ve bu da seni etkiledi." Doğru tahmin etmişti. Beni bu kadar iyi tanıması iyi bir şey değildi.
"Tam olarak öyle oldu. Şimdi aklım başıma gelince senden ö-" Devamını getiremedim. Naziklik bana göre değildi. Ben susunca Tolga gülmeye başladı.
"Özür dilemeye mi geldin? Sen ve özür. Sen sadece Lara'dan özür dilersin. Ama her şeyin bir ilki vardır. Evet seni dinliyorum."
"Ben özür-" öksürmeye başladım. "Dilerim."
"Ne anlamadım." Bu halimle eğleniyordu.
"Kusura bakma gardaş işte."
"Kusura bakma bu da bir başlangıçtır. Neyse affettim. Ama bak affettim diye devam edersin daha barışmam bak ona göre." Yaslandığı yerden uzaklaştı ve tam karşımda durdu. "Sarılmayı biliyon de mi lan?" Dalga geçiyordu benle.
"Biliyorum tabi lan. Sende iyicene beni odun belledin." Lara'da kütük diyordu. Gidip kardeşime sarıldım.
"Lara ne dedi sana da hemen düzeldin." Benden ayrılıp yatağa oturdu.
"Seni nasıl tek kalemde sildiğimi sordu ve 'Sen benim abim değilsin. Benim abim böyle biri değildi. Ne zaman o mafya işlerine girdin. o zaman değiştin. Kardeşindi o senin abi. Benden daha çok vakit geçiriyordun onla. Bir kalemle sildin ha onu. Beni de silersin sen şimdi. Kolay ne de olsa senin için.' dedi ve odasına geçip kapıyı kilitledi." Her kelimesi aklımdaydı. Bana haddimi gayet iyi bildirmişti.
"Aferin benim nişanlıma. Çok doğru söylemiş." Aynen küçük kardeşim diyordum ona ama kız gelip ağzıma s*çmıştı.
"Neyse senin gönlünü aldığıma göre sıra diğer kardeşimde. Hadi ben kaçar." diyer odadan çıkmıştım. Tolga arkamdan gülüyordu. Gönlünü alabilmiştim en azından. Tekrardan eve geçtim. Kapıyı bu sefer babam açtı.
"Ne yaptın oğlum sen?! Lara kapıyı açmıyor. Git çabuk ne yaptıysan düzelt." Başımı salladım ve hemen yukarıya çıktım. Kapıyı tıklattım.
"Papatyam hadi aç kapıyı lütfen. Hatamı telafi etmeme izin ver." Kulağımı kapıya yasladım. İçeriden ses gelmiyordu. "Hem bak Tolga'dan da özür diledim. Affetti beni." Bu sözlerimin ardından kapı açıldı.
"Sen Tolga'dan özür mü diledin?" Lara büyük şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Evet. İzin ver senden de dileyeyim." Tolga'dan tam özür dilememiştim ama bunu Lara'nın bilmesine gerek yoktu. Tolga'da zaten bu olayı ona anlatmazdı. Yani ben öyle sanıyordum. Lara dinliyorum dercesine bana bakmaya başladı. "Ben gerçekten özür dilerim Lara. Farkındayım bayağı saçmaladım. Ama o an aklımda o vardı onu yaptım. Ne demişler öfkeyle kalkan zararla oturur. Bende öfkeyle kalktım zararla oturdum." Ellerimi yanaklarına koydum. "Ben hiç seni silebilir miyim?" Hemen kollarını boynuma doladı. Daha benim sarılmama izin vermeden geri çekildi ve omzuma vurdu.
"Eğer bir daha birimizi kaçırmaya çalışırsan var ya bir daha benim yüzümü göremezsin. Anladın mı?" Başımı salladım. "İyi o zaman." Tekrardan sarıldı bana. 2 saattir söylüyorum ama bir daha söylüyorum ben gerçekten bayağı saçmalamıştım. Ama en azından sonu iyi bitmişti.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 10.26k Okunma |
801 Oy |
0 Takip |
40 Bölümlü Kitap |