21. Bölüm

Birlikte kahvaltı yaptıktan sonra masayı toplamalarına yardım ettim. Tam masayı silecektim ki korumalardan biri yanıma gelerek:

"Naz hanım telefon size." Dedi. Telefonu aldım:

"Nerdesin sen?" Dedi Bora.

"Hiç şöyle bir dünya turuna çıkayım dedim. Nerde olucam Allah aşkına evdeyim."

"Sana kahvaltıdan sonra gönderdiğim arabaya bin demedim mi?"

"Aa kusura bakmayın kralım ben kahvaltıyı uzattımda. Ayrıca siz saat bildirmeyince ne zaman istersem o zaman çıkarım diye düşündüm."

"Naz beni sinir etme hazırsan artık bin şu arabaya."

"Neden şimdi nereye kapatmaya götürüyorsun?"

"Naz." Dedi yine sinirlenmişti.

"Dur dur buldum kesin bir adaya kapatıcan kimse bulamaz bende istediğim gibi dolaşır-"

"İş yerine geliyorsun." Dedi. İş yerine mı? Ne işim var benim orda?

"Acale etsen iyi olur."

"Ne işim var benim orda?"

"Gelince görürsün." Dedi ve kapattı. Öküz, yüzüme kapattı.

"Bekleyin geliyorum." Dedim ve odaya geçtim. Saçlarımı topuz yapıp bir kaç tutan önde bıraktım. Bana alınan makyaj malzemelerini kullanarak, sade bir makyaj yaptım. Aşağıya indim ve spor ayakkabılarımı giyinip dışarı çıktım. Arabaya bindiğimde şoför arabayı çalıştırdı. Beş on dakika sonra araba durmuştu. Arabadan indiğimde baya büyük bir şirketin önündeydim. Kocaman harflerle Karayel şirket yazıyordu.

"Buyrun." Dedi koruma bana bakmadan elini öne doğru uzatarak. İlerlemeye başladım, herkes bize bakıyordu. Şirkete gordiğimizde içeriside baya büyüktü. Birlikte asansôrw doğru ilerledik ama benim kapalı alan korkum var. Asansöre binmeden durdum, benimle birlikte korumada durdu.

"Bir sorun mu var Naz hanım?"

" Evet, yani benim kapalı alan korkum var." Dedim. Koruma ne yapacağını bilemez bir şekilde telefonu çıkardı ve birisini aradı ama arkamızdaki sesle o tarafa döndük:

"Sen gidebilirsin." Dedi Bora. Koruma, Bora'ya başıyla selam verip hemen çıkışa doğru ilerlemeye başladı.

"Asansöre binmek istemiyorum." Dedim.

"Binemene gerke yok zaten, alışverişe çıkıcaz. Sana bir şeyler almamız gerekiyor."

"Gerek yok benim kıyafetlerim var."

"Yarın bir parti var ve sende benimle geliyorsun." Dedi.

"Gelmek istemiyorum."

"Bende seni götürmeye meraklı değilim ama yarınlık seninle işimiz var."

"Ne işiymiş bu?"

"Akşam planı herkese anlatıcam. Hadi yürü." Dedi. Birlikte arabaya bindik bir kaç dakika sonra bir avm'ye girdik.

"Oh be sonunda." Dedi Okan. Bir dakika burda benim dışımda dört tane daha kız vardı ve biri de Hande'ydi. Hande'yı görünce gülümsedim ve Hande'nin yanına geçtim. Kızlardan kumral ve 165 ile 170 arası boylarında, kahverengi gözlü bir kız yanıma gelerek:

"Merhaba ben Derin." Dedi ve elini uzattı. Elini sıktım:

"Bende Naz." Dedim. Sarışın, mavi gözlü ve benim boylarımda olan kızda yanıma gelerek:

"Bende Sevgi." Dedi.

"Tanıştığımıza memnun oldum Naz." Dedi Derin gülümseyerek.

"Bende." Dedim.

"Hoşgelidniz Bora Bey. Nasıl yardımcı olabilirim?" Dedi AVM çalışanlarından biri.

"Kızlar şirketteki parti için elise bakıcaklar." Dedi.

"Naz ne oluyor? Biliyor musun?"

"Maalesef bende bilmiyorum ama akşam herkese anlatacaklarmış." Dedim.

"Bunlar efendim." Dedi ve gitti kız. Yanımıza bir adam geldi ama böyle modacı olduğu belli olan biriydi.

"Ooo şekerler nasılsınız?" Deyince Hande'yle birbirimize baktık. Böyle bir şey beklemiyorduk. Hande gülmemek için dudaklarını birbirine bastırırken ben ise dudağımı ısırıyordum. Neyseki Derin ve Sevgi yardımımıza yetişti.

"Teşekkürler iyiyiz." Dedi Derin.

"Yakışıklılar siz oturun burda biz kızlara elbise seçelim." Dedi bunu demsiyle ben ve Hande patladık. Bora ve akın bize bakmaya başladı. Onların bakmasıyla sustuk, neyseki adam bizi duymamıştı önden gidiyordu. Sonra bizde peşlerine takıldık. Adam bize elbise bakmaya başladı, beş dakika sonra Hande'yle dönerek; siyah, simli göğüs dekolteli ve yırtmaçlı bir elbise uzattı.

"Sen bunu dene tatlım." Dedi. Sonra Sevgi'ye dönerek; kırmızı, sırt dekolteli bir elbise uzattı.

"Sende bunu dene tatlım." Dedi. Bir kaç dakika sonra Hande kabinden çıktı. Harika görünüyordu.

"Çok güzel olmuşsun." Dedim büyülenmiş gibi bakarak. Derinde benimle aynı tepkiyi verdi.

"Aaa evet şekerim bu tam sana göre hazırlanmış." Dedi. Hande gülümseyerek:

"Teşekkür ederim." Dedi ve tekrar kabine kıyafetini çıkartmaya gitti. Daha sonra zümrüt yeşili yırtmaçlı ve askılı bir elbiseyi Derin'e uzatarak:

"Şekerim bunu da sen dene." Dedi o sırada Sevgi kabinden çıkmıştı.

"Çok yakışmış." Dedim. Gülümseyerek teşekkür etti.

"Ayy canlarım ya size de ne versem şıp diye oluyor." Dedi adam. Sevgi de kabine gitti. Bir kaç dakika sonra köyü kırmızı bir elbise çıkardı ve bana uzattı. Yırtmacı vardı ve önünde çapraz bir şekilde dekolteliydi ve harika görünüyordu.

"Şekerim bunu da sen dene bakalım." Dedi. Kabine girdim ve üzerimi değiştirmeye başladım. Elbiseyi giyindiğimde gerçektende tahmin ettiğim gibi harika görünüyordu. Kabinden çıktığımda, Hande yanıma geldi.

"Vay canına harika görünüyorsun." Dedi.

"Evet şekerim gerçekten çok güzel oldun." Dedi bende üstümü değiştirmek için kabine döndüm kıyafeti çıkartıp kendi kıyafetlerimi giyinip kabinden çıktım.

"Sırada ayakkabılar var." Dedi.