19. Bölüm

19. Bölüm

nida kuşcu
nida_kuscu00

İkimizde sessiz bir şekilde eve geldiğimizde ben önde o arkada içeriye girdi. Kızıl saçlı kız yanıma gelerek beni odama götürdü. Yatağa uzanarak sadece olan biten her şeyi düşündüm. Neden hayatım bir anda bu hâle geldi ki? Ne güzel bir hayatım vardı benim. Neden Ayla? Neden sende bana bunu yaptın? Sen benim en yakınımdın. Her şeyimi sana anlatırdım, şimdi kime anlatıcam? Kim bana destek olacak? Off ya offf. Neden Bora? Neden Ayla? Neden ikinizde bana bunu yaptınız? Naz kendine bir söz ver, artık Ayla'yı unutacaksın ve Bora'ya da gelince onuda hem unutup hem de istediği gibi yani abisi olarak görüceksin. Biliyorum zor olacak ama bunu yapıcam.

Uyandığımda her yer karanlıktı. Saat kaç acaba? Saate baktığımda daha saatin üç olduğunu gördüm. Çok fazla susamıştım ve sıkışmıştım. İlk vaşta odadaki lavaboya girdim daha sonrada su içmek için odamdan çıktım ve aşağıya indim. Mutfağa gidip bir bardak su aldım ve içmeye başladım. Bardağı yıkayıp yerine koydum ve tekrar odama çıkacaktım ama dışarısı dikkatimi çekti, zaten uykumda kaçmıştı. Bahçeye çıktım, aslımda bu benim her zmana yaptığım şeydi ne zaman uykum kaçsa yada üzgün olsam gece yarısı dışarıda oturup yıldızları izlerdim ve yine aynı şeyi yaptım. Dışarı çıktım ve çimenlere oturup, yıldızları izlemeye başladım. Bora'nın akşam söylediklerimden sonraki yüzündeki ifade gözümün önüne geldi. Acaba çok mu ağır konuştum? Hayır Naz pişman olmak yok, unuttun mu kendine bir söz verdin. Artık Bora'yı düşünmek yok ne de olsa o senin abin. Yine gözlerim yanmaya başladı. Abi kelimesini Bora için daha önce hiç kullanmamıştım ama artık kullanacağım. Madem o beni kardeşi olarak görüyor bende öyle davranıcam ve önüme bakıcam. Sabah yeni bir ev aramaya gitmeliyim. Burda kalmak istemiyorum. Daha sonrada bir iş bulmalıyım, annemlerin haberi olmayacak. Eğer öyle bir şey olursa beni yalnız bırakmazlar ve ben yalnız kalmak istiyorum. Evet kesinlikle haberleri olmayacak. Bir anda omzuma atılan ceketle irkildim.

"Ne işin var senin bu soğukta dışarıda?" Dedi Okan.

"Uyku tutmadı hem zaten sıcağı sevmem." Dedim.

"Bora yüzünden mi uyku tutmadı?" Dedi yanıma oturarak.

"Ne alakası var? Çok susamıştım, uyandım ve uyku tutmadı."

"Öyledir." Dedi.

"Bu arada özür dilerim."

"Neden?" Dedim Okan'a bakarak.

"Benim yüzümden Bora karşına çıktı ve sana senin tabirinle zindanda saçmaladığım için."

"Peki."

"Bora'yı çok seviyorsun değil mi?" Dedi. O da bana bakarak. Alaycı bir gülme sesi çıkardım.

"Eskiden di o. Artık abim o benim." Dedim. Yine gözlerim yanmaya başladı ve doldu.

"Seni anlıyorum." Dedi üzgün bir sesle.

"Nasıl anlayabilirsiniz ki? Siz hepiniz aynısınız. Sadece kullanıp atiyim taktiği." Dedim sakin bir sesle. Acı bir şekilde gülümsedi.

"O zamanlar lise sondaydım, mezuniyet partimiz vardı. Benimde okulda kanlı bıçaklı olduğum biri vardı. Nerede görsek kavga ederdik ve aksine aynı sınıftaydık. Her neyse işte partideydik, ilk defa görmüştüm onu, çok güzeldi. O kadar masum ve çekingen ki, sanki dokunsam yok olucaktı. O zibidinin kardeşiymiş. Onunla tanışmak için öyle can atıyordum ki. Tek kalmasını bekledim ve tek kalmıştı da. Yanına gittim, kendimi tanıttım, o da kendini tanıtmıştı. Bir şeyler içmek istediğimi söyledim ama kabul etmedi, bende numarasını istemiştim. Biraz tereddüt etti ama daha sonra numarasını vermişti. Bir yıl falan konuştuk, daha sonra onunla buluşmak istediğimi söyledim, kabul etti. Buluşmaya başladık ama bir gariplik vardı. Ben abisinden dolayı tedirgindir diye hiç sormadım. Bir gün yine buluştuk." Dedi ve sustu. Derin bir nefes alıp verdi.

"Ona çıkma teklifi ettim ama bana ben seni bir abi, bir arkadaş olarak görüyorum dedi. O an o kadar ağırdı ki benim için. Biliyor musun ben ailemi de aynı gün trafik kazasında kaybetmiştim. Ne yapacağımı bilmiyordum. Koskoca dünyada tek kalmıştım, artık hiç kimsem yoktu. O gün benden kalbimi alıp yerine taş koydular. Ailemi defnettikten sonra tek başıma eve döndüm. Bir kaç gün sonra kapı çaldı. Kapıya baktığımda bir kaç takım elbise giyinmiş kişiler eve girdiler. Oturup benimle konuştular, ailemi kimin öldürdüğünü bildiklerini söylediler. Onlara katılmamı istediler başta kabul etmedim. Eğer annem hayatta olsaydı ve böyle bir şey yaptığımı duysaydı beni affetmezdi çünkü ama olmadı bir kaç hafta sonra ben onların yanına gittim. Kabul ettiğimi söyledim. Beni bu şehirden uzaklaştırdılar. Artık hayatımda sadece mafyalar ve bizimkiler vardı." Dedi ve susup göz yaşını sildi. Okan'ın bu haline üzülmüştüm.

"Ben çok özür dilerim. Böyle bir şeyi tahmin etmemiştim." Dedim. Bana gülümsedi.

"Biliyor musun benimde senin gibi bir kız kardeşim vardı. Aramızda sadece bir yaş vardı. Eğer şuan yaşasaydı 22 yaşında olacaktı. Ben kardeşimin böyle gece yarısı dışarıda tek başına acı çeksin istemzdim o yüzden burdayım. Bak bizden sana zarar gelmez Naz. Biz sadece seni korumak istiyoruz. Özelliklede Bora, onunda bir kız kardeşi var ve ona nasıl zarar gelmesini istemiyorsa sanada zarar gelsin istemiyor. Ayrıca Bora, buradaki hiç kimseye zarar gelsin istemiyor. Ben Bora'dan sadece bir yaş büyüğüm ama sanki Bora bizden büyük gibi çünkü en çok yükü o çekti. Hem aile durumu hem çektiği işkenceler ki bu işkenceler doğduğundan beri hayatındaydı. " Dedi ve sustu.

"Her neyse artık sende benim bir kardeşim sayılırsın ondan dolayı eğer bir şeye ihtiyacın olursa benden çekinmemeni istiyorum." Dedi. Bora ondan dolayı bu halde, ondan dolayı çocukluğundan beri hep olgundu.

Bölüm : 23.03.2025 14:36 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...