Öncelikle geç attığım için çok üzgünüm bir kaç işlerim vardı ondan dolayı gecikti
İyi okumalar dilerim 🤗
Düşüncelerimi onun sesi böldü.
"Aç mısın" dedi. Başımı iki yana salladım. Şuan yemek yemek en son düşüneceğim şeylerden biri.
"Buraya geldiğimizden beri hiçbir şey yemedin." Dedi sakın bir şekilde. Bende onun gibi:
"Canım istemiyor." Dedim. Sustu. Başımı kaldırdığımda beni izlediğini fark ettim. Bundan rahatsız olduğum için yerimde kıpırdadım.
"Beni öldürmeyi mı? Düşünüyorsun." Dedim. Tek kaşını havaya kaldırarak:
"Seni öldürmek istediğini nerden çıkardın?" Dedi.
"Başka ne yapmayı planlıyorsun ki? Nasıl intikam olacaksın?" Dedim alayla.
"Benimle evleneceksin." Dedi. Bir dakika ne dedi o?
"Evlenmek mi? Seninlen mi?" Dedim şaşkınlık ve sinirle. Bu defa susmayacaktım sanırım çünkü çok fazla sinirliydim. Sinirle ayağa kalktım.
"Sen kafayı mı yedin? Herhalde kurşun göğsüne değil kafana gelmiş. Seninle evlenmem. Ne olduğun belli değil. Kimsin sen ya istediğin gibi davranıyorsun? Bir intikam diye tutturmuşsun. Sence suç annemin mi? Annemin hayatında daha önce hiçkimse olmamış ve sen intikam almaya çalışıy-"
"Kes. Sana fikrini sormadım. Ayrıca kendini bir şey sanma evleneceğiz dediysek gerçek değil. Sahte bir evlilik olacak. Merak etme bende senin gibi biriyle evlenmem." Dedi sinirle.
"Yoksa seni hapse tıkarım. Okumanı engellerim." Dedi. Yine gözümden bir damla yaş düştû. Nefret ediyorum. Beni güçsüz göstermesinde nefret ediyorum. Şuan ikimizde sinirle birbirlerimize bakıyorduk.
İki gün boyunca hastanede kaldık ve ihtiyaç duymadıkça konumadık. Bu süre içinde Serkan da evrakları hazırlamaya başladı. Sahte evlilik cüzdanı, kimlik ve evliliğe ne lazımsa.
"Serkan herşeyi halletmiş. Eve gidince bavulunu hazırlayacaksın, ilk başta el öpmeye gideceğiz." Dedi alay ederek. Ah be annem sen benim hakkımda neler düşünüyordun, neler oldu? Göz yaşlarımı silerek arabadan indim. Evet artık eve geldik. Pardon zindanıma geldik. Eve geçtim herşey hazırdı. İlk başta el öpecek sonrada balayına gidecektik. Giyinip, hazırlandık. Yola çıktık. Bir kaç saat sonra annemlere geldik. Arkamızda bir sürü koruma vardı. Herkes kapıya çıktı. Şuan beni bu koltuğa gömseler daha iyiydi. Boranın korumaları gelio kapıyı açtı. Aşağı indiğimde herkes bize bakıyordu.
"Ooo Naz hanım kimlerle gaziyorsun sen." Dedi bir ses arkamı döndüğümde Tuğçe vardı. Tuğçe benim baba tarafı kuzenimdi. Çocukken ne varsa elimde almıştı benden bir yaş küçüktü. Sürekli benimle çekişme halindeydi ama işe bak ki öz halam bile üvey kuzenimi çok severdi.
"Tuğçe buraya seninle kavga etmeye gelmedim." Dedim sakın bir şekilde. Tuğçe, Bora'dan gözlerini alamıyordu. Yine mi ya nefret ediyorum. Hızla Bora'nın yanına gidip koluna girdim.
"Hadi Boracım eve girelim artık." Dedim. Bir dakika Boracım mı? Ne oluyor bana? Ne saçmalıyorum ben? Bora bana şaşkın bir şekilde bakıyordu ama sanki hoşunada gitmişti.
"Yine nasıl bir or-"
"Sakın sözünü tamamlama seni yaşatmam." Dedi Bora. İşte bende bunu beklemiyordum.
"Geç." Dedi ve elini belime koyarak vahçe kapısından geçirtti. Şuan omuzum göğsüne değiyordu. Ne oluyor bana? Niye içinde bir şeyler hareketleniyor? Alt tarafı bir hafta yan yana kaldık.
"Kaçıncı kat?"
"Ne?"
"Kaçıncı kat diyorum."
"Aa şey dur basayım." Dedim ve elimi zile uzatıp bastım. Annem bir süre sonra cama çıktı.
"Kim o?" Dedi. Bažımı kaldırdığımda annem şaşkın bir şekilde bana baktı. Bir süre sonra kapı açıldı ve annem bana hızla sarıldı.
"Annem ne işin var burda? Güzelim benim" dedi. Bende ona sıkıca sarıldım.
"Anne içeri geçelim mı?" Dedim. Annem benden ayrıldıktan sonra Bora'ya baktı. Kaşları çatıldı. Bora'ya baktığımda ondada farklı bir bakış vardı.
"Sen kimsin oğlum?" Dedi sert bir şekilde. Evet hadi bakalım o güzel soru ve cevabı.
"Anne şey o be-"
"Arkadaşıyım. Naz sizi özlediğini söyleyince bende getirmek istedim. Okulda üzülüp, ağlamasını istemedim." Dedi. Ne oldu şimdi? Ne değişti birden?
"Sağol oğlum. Naz benden daha önce hiç ayrılmadı. İlk defa ayrılıyor. Normaldir." Dedi.
"Ee hadi geçin içeri gençler." Dedi. Bora'ya baktığımda. Bora bana çok farklı bakıyordu. Şevkat ve özlemle. Ne oldu? Bir şey mi kaçırdım acaba? Birlikte içeri geçtik.
"Neden haber vermedin bana. Birşeyler hazırlardım." Dedi annem sitemle.
"Ee anne şey..."
"Herşey ani gelişti." Dedi Bora. Annem hızla içeri gitti bir şeyler hazırlamaya. Bora ise sadece bana odaklanmıştı.
"Sorun ne? Neden arkadaşız dedin? Hani evliydik biz? Ne oldu birden kararın değişti?" Dedim.
"Sen yaşıyorsun." Dedi şaşkınlıkla.
"Ne yaşaması ya? Bora sen iyi misin?" Dedim. Bora cevap vermeyince bende kalkıp annemin yanına yardıma gittim. Zil çalınca kapıya baktım. Tuğçe ve halamlar gelmişti. Kapıyı açtım içeri girdiler. Bora Tuğçe'nin annesini görünce kaşları sinirle çatıldı.
"Merhaba oğlum sende kimsin?" Dedi öz halam. Bora sinirle Tuğçe'ye ve annesine yani üvey halama bakıyordu.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |