Babam kapıda duruyordu . Gözümün içine baktı.
Baba : Biraz konuşabilirmiyiz kızım. Dedi
Konuşmak istedim ama kelimeler bir türlü dilimden düşmüyordu . Babam konuşmaya devam etti.
Baba : Sana karşı çok nazik olamadım kızım biliyorum ama lütfen bana kendimi affedime şansı ver. Sana herseyi anlaticam. Dedi
Savaş babamdan bakışlarını bana çevirdi.
Savaş: Yenge eğer görüşmek istemiyorsan ben hallederim. Dedi
Sonunda kendimi toparlamayı başardım.
- Hayır hayır bırak gelsin. Dedim
Merdivenleri ağar ağar indim ve babamın yanına gittim. Salonu gösterdim. O önden ben arkadan girdik içeriye.
Selin : Biz sizi yanliz bırakalım. Dedi ve herkesi alıp çıktı.
Babam koltuklardan birine geçti. Bende tam karşısındaki tekli koltuğa geçtim.
Babamın gözlerine bakamadım. Çünkü çok özlemiştim baksam muhtemelen ağladım. Bu yüzden önüme baktım ve ellerimle oynamaya başladım.
Babam konuşmaya başladı.
Baba : Nasılsın kızım. Dedi
Bu sefer zaaf göstermeyecegim annemden aldım ben dersimi bu yüzden sert durmaya çalıştım. Ama sesim yüzünden bu pek mümkün olmadı.
- Baba annemede söyledim. Eğer ablamı sormaya geldiysen bilmiyorum. Dedim sesim titreyerek.
Babam ayağa kalktı ve yanima gelip diz çöktü. Ellerini hafifçe dizimin üzerine koydu . Gözümün içine baktı.
Baba: Senden çok özür dilerim kızım. Annen ve ablanın doldurursun geldim. Bana senin o adama kaçtığını söylediler , beni kandırdılar .
Ama birgun annen ve ablan konuşurken duydum ve masum olduğunu o zaman anladım. Dedi ve devam etti.
Düğününe geldik . Seninle konuşmayı istedim ama Ezgi benden önce davrandı. Bana senin eşinin yani o adamın haber yolladığının ve Ezgiyle konuşması gereken birsey olduğunu söyledi. Dedi
Babamı durdurdum.
- Nasil yani Ablamla Toygar bizim düğün günümüzde konuşmuşlar mi ? Dedim
Baba : Senin haberin yok muydu ? Ama bu nasıl olur . Ezgiyi aramış ona konuşmamız gerekiyor demiş . Ezgi de bana senin hakkında olduğunu söyleyince Bende izin verdim . Dedi şaşırmış bir şekilde
- Galiba bir yanlış anlaşılma oldu baba Toygar bana bir şey söylemedi. Dedim
Babam ayağa kalktı ve geriye çekildi.
Baba : Ama bu nasıl olur ? Ezgi konuştu telefonda Toygar dedi Beni aradı dedi Esra hakkında dedi . Dedi besini ellerinin arasına aldı.
Baba : Bana yine yalan söyledi. Onu bir bulursam .dedi Dişlerini sıkarak. Sonra tekrar bana döndü.
Derin bir iç çekti.
Baba : Sen beni affedebilecek misin kızım? Ben seni çok özledim lütfen beni sensiz bırakma. Dedi
Gözlerim ufak ufak dolmaya başladı. Yavaşça ayağa kalktım ve babana doğru gittim . Parmak uçlarıma çıktım ve babamın boynuna sarıldım.
- Bende seni çok özledim. Dedim Babam belime nazikçe sarildi . Saçlarımı okşadı öptü. Hafifçe geriye çekildi.
Baba : Yavaş ol güzel kızım. Torunuma dikkat et. Dedi ve göz yaşlarımı nazikçe sildi.
Baba : Ben artık gideyim. Eve geç kalmayayım. Sende çok dikkatli ol tamam mı güzel kızım. Dedim ve başımın üzerinden hafifçe öptü.
- Kalsaydın Baba zaten geç oldu . Dedim
Elini omuzuma attı. Ve kapıya doğru götürdü.
Baba : Başka zaman yaparız kızım. Hem benden o kadar kolay kurtulamazsın daha torunumun senin kadar güzel bir kız olduğunu gömücem. Dedi gülümseyerek
- Baba o erkek. Dedim fisildayarak
Baba : Neden fısıldıyorsun ? Dedi gülerek.
Elimi karnıma attım.
- Duymasın yoksa sana küser. Dedim gülümseyerek.
Babam tekrar beni öptü.
Baba : Yok yok merak etme sen dedesine küsmez o . Degil mı yakışıklı. Değil mi aslanım. Dedi dalga geçerek.
Tam kapının önüne geldiğimizde Babam tekrar bana döndü ve sıkıca sarıldı . Bende ona sıkıca sarıldım başımın üzerinden öptü yine
Baba : Kendine çok dikkat et tamam mı güzel kızım. Dedi
- Tamam babacım sende Dikkatli ol. Dedim gülümseyerek
Babama kapıyı tam açtığım sırada Toygar kapının önünde duruyodu. Bir babama bir bana bakıyordu. Gözlerinin karardıgını fark ettim.
Tanrım umarım yanlış bir şey söylemez. Diye içimden geçirdim.
Babam Toygarın gözünün içine bakıyordu. Toygar yere baktı ve derin bir iç çekti.
Sonra kafasını kaldirdi ve içeriye girdi . Bana doğru geldi ve belimi sıkıca kavradı. Sonra babama döndü.
- Hoş geldiniz. Geleceğinizden haberim yoktu . Dedi
Babam Toygara dik dik baktı.
Baba : Aniden gelişti planlı bir şey değildi. Dedi
- Hemen gidiyor musunuz yemege kalsaydiniz ? Dedi
Bir an şaşırdım.
Baba : Çok naziksin ama gerek yok. Yeterince geç kaldım. Dedi
- Peki siz bilirsiniz .dedi ve kapıyı tekrar açtı.
Babam bana döndü.
Baba : Görüşürüz kızım. Dedi
- Görüşürüz babacım. Dedim
Arkasını döndü ve gitti.
Kapıya yaslandım.
- İnanmıyorum Babam geldi . Ve benden özür diledi . Dedim büyük bir heyecanla.
Toygar bana doğru yaklaştı ve belimi sıkıca kavradı. Alnını alnıma dayadı.
- Hevesini kırmak istemem meleğim ama sen yinede kendini fazla kaptırma. Üzülmeni istemem .dedi
Gözünü içine baktım.
- Şey sen kizmadin mı? Dedim
Kafasını kaldirdi.
- Neden kızayım ki ? Sen mutluysan sorun yok . Dedi gülümseyerek
- Gerçekten mi? Dedim
- Hım hım . Dedi ve alnımdan öptü.
- Bugun nasildın sancin oldu mu güzelim? Dedi Gözümün içine bakarak.
- Yok bugün çok uslu durdu babası. Dedim gülümseyerek
- Aferim benim oğluma. Hadi gel güzelim burası sogmuştur üşüme. Dedi ve elimden tutarak salona getirdi.
Koltuğa oturdu ve benide nazikçe yanına çekti. Başımı omuzuna yasladi .
- Nerde yandaşciların ? Dedi gülerek.
- Babam gelince bizi yanliz bırakmak için çıktılar . Nerde olduklarını bilmiyorum? Dedim
Kulaklarımı elleriyle kapattı.
- SAVAŞ NERDESIN LAN . Dedi
Şaşkın şaşkın Yüzüne bakıyordum.
- Korkma diye yaptım güzelim. Dedi
- Söyleseydin korkmazdim zaten sevgilim. Dedim
Burnumun ucuna vurup hafifçe güldü.
- Akıl edemedim sevgilim özür dilerim. Dedi ve beni kendine çekip alnımdan öptü.
Savaş içeriye girdi . Onun arkasında Selin Gizem ve Arda da girdi .
Toygar Savaşa baktı.
- Siz yengenize böyle mi bakıyorsunuz? Dedi
Savaş: Abi babası gelince bizde rahat konuşsunlar diye şey yaptık. Dedi
- Ne yaptınız? Dedi Toygar
Savaş: Yani yanilz bıraktık. Dedi mahcup bir şekilde.
- Oğlum isterse kardeşi gelsin. Yengeniz yanliz bırakmak yok!! .dedi
Savaş: Özür dileriz abi bir daha olmaz . Dedi
- Tamam tamam hadi sizde gidin dinlenin . Dedi
Ayağa kalktı tam kalkacakken beni tutu.
- Sen otur güzelim. Dedi
Geri yerime çöktüm. Oturduğum yerden herkese sarıldım. Toygar onları yolcu ettikten sonra yanıma geldi .
Koltuğa yayıldı ve Kollarını açtı. Usulca yanına uzandım ve yüzümü göğüsüne gömdüm.
Kollarını sıkıca sardı ve başımın üzerinden defalarca kez öptü. Sonunda dayanamadım ve kahkaha attım.
Beni hafifçe geriye çekti ve gözlerime baktı.
- Sen hep böyle gül diye dünyaları sererim ayaklarının altına. Dedi
Yanaklarımın kizardigini hissedince tekrar kafamı göğüsüne gömdüm. Bu sefer o kahkaha attı.
Dişini sıkarak.
- Ölürüm sana ölürüm. Utangaç karım benim . Dedi ve iyice sıktı belimi .
Tek elini başının altına aldı.
- Baban niye gelmiş ? Dedi
Heyecanla birden kalktım .
- Şey aşkım benden özür diledi . Birde şey. Dedim dudaklarımı büzerek.
- Ney güzelim? Dedi
- Annemle ablam babamı kandırmışlar. Babama benim sana kactigimi söylemişler. Dedim
- Öyle olmadı mı zaten. Sen benim arkamdan koştun. Toygar Toygar seni seviyorum lütfen beni kaçır demedin mi sen ? Dedi ve kahkaha attı.
Omuzuna hafifçe vurdum . Birden ciddilesti ve belimden tutu üzerine çekti. Gözlerime baktı.
- Hiç pişman değilim ve aslada olmayacağım. Yine olsa dünyayı alt üst eder seni yine bulur ve yine kacirirdim . Dedi
Elimi saçına attım ve hafifçe oksadim .
- Ve bende yine aşık olurdum. Dedim hafifçe gülerek
Dudağıma nazik bir öpücük bıraktı.
- Açıktin mi güzelim? Dedi
- Şey aslındaaa. Dedim
- Eeeee ? Dedi
- Kahve ? Dedim
Toygar kaşlarını çattı.
- Olmaz kahve zararlı. Hem uykun kaçar. Dedi
- Amaaa . Dedi mizmizlanarak
- Süt vereyim Süt iç güzelim olmaz mı? Dedi
- Sütlü kahve. Dedim heyecanla
- Esraa!! Dedi uyarır bir tonda
- Tamam tamam bisey istemiyorum. Dedim ve başımı omuzuna indirdim .
Derin bir iç çekti.
- Off tamam ama yarım kupa fazlası yok . Ayrıca gece uykum gelmiyor diye mizmizlanmak yok. Anlaştık mı? . Dedi gülümseyerek
- Anlaştık Anlaştık. Dedim
Ayağa kalktı.
- Bende geleyim mi? Dedim
- Yok yavrum sen otur ben geliyorum. Dedi ve
Mutfağa gitti on dikkat sonra iki bardak kahve ile geldi . Koltuğa yavaşça oturdu . Kupayı uzattı ve geriye yaslandı.
Kupayı büyük bir hevesle inceledim . Kokusunu içime çektim. Sütlü köpüklü kahve . İlk yudumu aldım.
- ımmmm .dedim
Toygar sinsi bir gülüş attı.
- Beğendin mi? Dedim
Yüzümü ona çevirdim.
- Hım hım. Dedim başımı salayarak.
Köpük dudağımın üzerine değmiş Toygar bas parmağıyla nazikçe silip agizina götürdü.
- Böylesi daha güzel oluyor. Dedi sinsi bir gülüşle .
Kahvedeki son yudumu da aldım. Toygar elimdeki Kupayı aldı.
- Hadi bakalım uyku saati. Dedi
- Ama benim uykum yok . Dedim
Toygar tek kaşını kaldırdı.
- Bak ya ? Dedi sinirle
Yüzünü ellerimin arasina aldım.
- Kahveden değil sevgilim uykum yok . Dedim
- Ben seninle ne yapicam ? Dedi
- Bilmem ? Dedim gülümseyerek.
- Aghhh .dedi ve kupayı alıp masaya koydu .
- Film izleyelim mi güzelim? Dedi
- Olur . Dedim gülümseyerek
Toygar hemen filimi başlattı. Kendini koltuğa bıraktı ve benide yanına çekti. Başımı nazikçe göğüsüne indirdim . Saçlarımı ufak ufak okşayıp öpüyordu ve ne olduğunu anlamadan uyuya kalmışım.......
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
48.19k Okunma |
2.21k Oy |
0 Takip |
75 Bölümlü Kitap |