13. davet ve ölüm

Akşam olmuştu ve hazırlanmıştık

Ve şuan davetteydik yavaş yavaş gelen insanları karşılıyorduk

Kaanın kıyafetini de ben seçmiştim

Siyah bir t-shirt siyah salaş bir ceket ve siyah salaş pantolon

Yakışmıştı

Ona her şey yakışırdı

kuzenim serkan ve karısını da davet etmişti ama sema da gelmişti !

- Leyla abla ! diyip koşup bana sarıldı " bak sana abimi getirdim !" dediğinde hemen semadan en fazla iki yaş büyük olduğunu düşündüğüm çocuğa döndüm

- Merhaba beyefendi adınızı öğrenebilir miyim acaba? dedim ve onun boyuna geldim

- Öğrenebilirsiniz güzel hanım efendi cem ben dedi büyük bir asillikle

- Gerçekten yakışıklılığını babanızdan almışsıınız bey efendi ışık saçıyorsunuz !

- Biliyorum teşekkür ederim güzel hanım efendi

Allahım çok tatlıydı

- Ne ara iki çocuk yaptınız gerçekten anlamıyorum ! dedim ve ikisine de sarıldım

Ah işte şimdi başlıyorduk gamzenin annesi ve babası gelmişti

- Hoşgeldiniz bay ve bayan Balca! dedim

- Gerçekten kızın hayatını mahvettin şimdide pişkin pişkin gülümsüyorsun dedi babası

- yalnız orda bir yanlışlık var özne yanlışılığı o dediğinizi ben değil siz yaptınız hatırlatırım ! lütfen sizi içeri alalım !

Homurdanarak geçtiler

Herkes tamamlandığında ilk gamze kürsüye çıktı

üzerinde bordo yırtmaçlı askılı bir elbise vardı aynı zamanda bordo eldivenler vücuduna tam oturup onu apayrı güzel göstermişti

Ardından deniz çıktı kürsüye

Gamzenin yanında oluyor olması çok hoştu

- Herkese merhaba ben gamze Balca! yeni kurulacak markamın davetine hepiniz hoşgeldiniz !

Aslında neredeyse hepimiz bu marka işini biraz kafa dağıtmak için istemiştik ama asıl neden gamzeyi mutlu etmekti yoksa askeriyeden çıkacağımız yoktu

İkna yeteneği inanılmazdı

Herkes alkışlarken ikisi geleneksel konuşmayı bitirdi ve bizi çağırmaya başladılar

- Bize yardım eden kişileri kürsüye davet ediyorum !

önde hayat olmak üzere hepsi teker teker çıkmaya başladı

Gamze hepsini tanıtırken sıra bize gelmişti

Mikrofonu deniz eline almıştı

- Bay ve bayan kandemiri kürsüye davet ediyorum !

Bayan kandemir mi dedi o ?

Ben şok içinde kalırken kaan ellerimizi birleştirdi ve birlikte kürsüye yürüdük

Dehşetle kaana baktım ve otiz iki diş sırıttığını gördüm

Şuan albayımızın utanç içinde bizi izlediğine emindim

Bende olsam utanırdım

Koskoca bozkurt timinin burada ne işi vardı?

kıskançlık damarım patlarken konuşma yavaştan bitti ve güzel bir müzik çalmaya başladı

Hızla aşağı inip onlardan farklı bir masaya geçtim denizin de sırıttığını gördüm

- Görürsün lan sen dedim

- Hehe dedi ve gitti

Kaanın yanıma geldiğini görünce aklıma kurnazca bir fikir geldi

Bir anda üzerimdeki blazerı çıkarttım

ne olduğunu anlayan kaanın gözleri korkuyla açıldı

- Hayır dur ! dedi ama ceketi çoktan çıkartmıştım bir anda kollarını bana sardı ve bildiğiniz görünmez olmuştum kaanın vücudunda benim vücudum kaybolmuştu

- Hayır daha hızlı davranmalıydım ! dedim

- hayatım gözlerimin önünden geçti yemin ederim ! diyince kahkaha attım

Müziği bildiğimimiz için ikimizde eşlik etmeye başladık

- Bırakta güzel hanım efendiyle dans edeyim ! diyen cem kaanın ayağına batmıştı

Kahkaha atarken kaan ne olduğunu anlamaya çalışıyordu

- Güzel hanımefendi benimle dans eder misiniz sende bıraksana güzel hanım efendiyi !

Üstümde ceketim olmadığı için kaan hala koala gibi bana yapışıktı

- Kocam izin verirse ederim ! dedim

- Bilemedim ki şimdi dedi kaan

- kocayı boşver gel dans edelim !

Kabul ettim

Ah tabiki onu kucağıma almak durumunda kalmıştım çünkü boyu minicikti komik bir görüntü oluşmuştu ama eğleniyorduk !

- Gerçekten çok güzelsin ! dedi

- Teşekkür ederim yakışıklı çocuk ! dedim gerçekten çok tatlıydı sarı saçları ve ela gözleri vardı

- Benim çok param var biliyormusun !

- hmm ne kadarmış? dedim

- Çok iste ! evimde var !

- Eee yani ne diyorsun ?dedim

- evlenelim mi !

Kahkaha atmamak için yanaklarımın içini ıssırıyordum

- Ama benim kocam var onu napacağız ?

- Boşanırsın !

- Ama o beni bırakmaz ki bana çok bağlı o !

- Ne kadar bağlı !

O sırada gözlerim kaana döndü

ve gözüme bir şey çarptı

Onun kolunda LEYLA KANDEMİR mi yazıyordu

Adam koluna benim adımın dövmesini yaptırmıştı

ve ben bunu şimdi fark ediyordum

Kendi soy adıyla olması ise ayrıydı

- Koluna adımı dövme yaptıracak kadar dedim

- E ne var bende yaptırırım !

- Çok acıyor ama senin canın acımasın aşkım ! dedim dehşet eğleniyordum

- Aşkım mı ? Amaçlayan çocuk çok komikti

- Evet aşkım !

- Baba leyla bana aşkım dedi evleneceğiz biz !

Bunu demesiyle kaan buraya öyle bir döndüki cemin kucağımda zıpladığını fark ettim !

- Ulan düzgün baksana hayvan çocuk korktu ! dedim

- Hayır korkmadım !

- Babacım sence leyla sana uygun biri mi ? dedi serkan

- Evet biz çok seviyoruz birbirimizi !

- Sonunda kaandan kurtuldun allahım çok mutluyum ! dedi gamze

- Bence çok yakışıyorlar ! dedi selin

- Bencede çok yakışıyoruz değil mi aşkım ! dedim

- evet !

Onu yorulduğum için indirdim ve gidip kaanın yanına oturdum

- Bir çocuğu kıskandığına inanamıyorum dedim

- Korktum bir an bana bile aşkım demiyorsun dediğinde şok içerisinde ona baktım

Dalga mı geçiyordu?

Hayır kesinlikle geçmiyordu

Bu adama hayran olmamak elde değildi

- Şaka yapıyorsunuz komutanım ! dedi aslan dalga geçiyordu

- Sen sus hıyar ağası !

- Tamam komutanım !

- Aşkım olduğunu zaten biiliyorsun ama istersen yine de derim dedim

Bu söylediğim hoşuna gitmiş olacakki kolunu bana dolayıp göğsüne çekti beni

- Ya baba leyla elden gidiyor ! dedi cem

Hepimiz kahkahaya boğulurken cem az daha ağlayacktı

Kaan saçıma dudaklarını bastırınca ağlamaya başlamıştı !

- Aşkım iyimisin ! dedim

- Ağlak abi ! diyerek ona sataştı serce " o kaan abimin sevgilisi ! "

Kadını kelimesini nerden öğrenmişti?

- Annecim ama onlar birlikte sana uygun birini buluruz biz ! dedi ece yavrusunu kucağına alıp

- sevgilisi kısmı hoşuma gitti dedi kaan

kardeşine bulaşan abi gibiydi

Cem ağlamayı bıraktığında ikimize de kızgın bakışlar attı

Kaanın dövme olan elini tuttum

- Yaparken canın acıdı mı ? dedim herkes konuştuğu için kimse bizi duymamıştı

kulağıma eğilip fısıldadı

- varsın canım yansın leyla dedi " kendimi asla affetmeyeceğim'

- canın yanarsa bende seni asla affetmeyeceğim

bu diyaloğun üzerine sessizliğe gömülmüştük

Yavuzun masada olmadığını fark ettim

- Yavuz nerede? dedim seline

İleriyi gösterdi

- Bu aralar çok dalgın bana da anlatmıyor dedi

Sigaramı alıp yanına gittim

- Dünyadan yavuza ? Yaşıyor musun ?

- Dalmışım dedi
yanına oturdum

- Ne oluyor sana anlat bakayım dedim

- Çok büyük bir derdim var

- Dinliyorum

- Şimdi benim yerimde olsan biriyle kardeşsin ama o bunu bilmiyor ve söyleyecek gücü kendinde bulamıyorsun ne yaparsın? dedi

- Söylerdim bunu bilmeye hakkı var dedim

- Öyle kolay değil işte söyleyemiyorum yapamıyorum dedi

- Söylemen gerek yarın öbür gün bir şey olsa kardeş olduğunuzu bile bilemeyecek dedim

- Doğru

- Hadi gidiyoruz ! diyen selini duyduğumda ayağa kalktım ve tutup onu da kaldırdım

Sabah 

Bu gün göreve gidecektik o yüzden hazırlıklarımızı yapıp askeriyeye gittik

İlerde bir kaç kimliği belirsiz kişi gördüklerini söylemişlerdi

Göreve başladığımızda hepimiz etrafı kolaçan etmeye başladık,

- bir şey buldunuz mu dedi kaan

- Önümde bir kulübe var ona bakacağım dedim ve yavaş yavaş gidip camdan içeri baktım

Gördüklerimle beraber yutkunamadım

askerlerimizden biri çok kötü bir işkence görmüştü yanına ise iki adam vardı

Camı patlattım ve iki adamı da vurdum ayağından vurmuştum

- Ferhat komutanım ! dediğimde hızla içeri daldım

- Komutanım noluyor !

- komutanım ses verin !

- leyla noldu !

- Ferhat komutanıma işkence etmişler acil götürmemiz gerek !

- h-hayır ! dedi Ferhat komutanım

- Abi nolursun bana ölümünü gösterme !

-Leyla öleceğim hissediyorum sana iki kelime etmeme izin ver dedi

elini tuttuğumda konuşmaya başladı

- Bir kızım var ceren çok hayat dolu bir kız 6 yaşında dediğinde gözlerim doldu

- Sakın dedi " bana ağladığını gösterme sende benim kızımsın "

- Ona göz kulak olmanı istiyorum leyla yalvarıyorum onun hayatı ol ona sahip çık o kimsesiz yapamaz annesini doğumda kaybettik nolur leyla

- Başımüstüne komutanım dediğim sırada dudaklarından kanlar akmaya başladı " hayır ! komutanım hayır ! kaan nerede kaldı bu ekip !"

Gözlerim vurduğum iki adamı buldu bana bakıyorlardı

- Kim gönderdi sizi bilmiyorum ama sizin soyunuzu kurutacağım şimdi biriniz geberecek birinizde gidip ona bunu söyleyecek dediğim sırada sesim çok korkunç çıkmıştı bakışlarım nasıldı bilmiyordum

- Hanginizi geberteyim en sonda ikinizde cehennemin dibinde buluşacaksınız !

- L-leyla ben gittiğim zaman bana söz ver asla tek bir göz yaşı bile dökmeyeceksin hiçbiriniz dökmeyeceksiniz siz güçlü askerlersiniz dediği sırada gözleri kapanıyordu

- HAYIR ! DİYE GÜRLEDİM " HAYIR HAYIR HAYIR !"

gözleri tamamen kapandığında hemen kalp masajı yapmaya başladım ama olmuyordu geri gelmiyordu kızına gelmiyordu

Tam o sırada bizimkiler ve içeri girdiler

- bize bırakın !

Ayağa kalktım ve adamların birini elime geçtim ve ölesiye dövmeye başladım

- Leyla dur ! diyen kaanı dinlemedim adam resmen gözlerimin önünde şehit olmuştu

bir kız çocuğu daha babasız kalmıştı

- hayatını kaybetti diyen doktoru duyduğumda adamı bıraktım

- Neredeydiniz o ölürken neredeydiniz ! neredeydiniz ! kendimi kaybediyordum

Aslana döndüm

- Tüm askeriyeyi topla soracak bir hesabım var dediğim sırada son kez ona baktım ve oradan çıktım

Dakikalar sonra askerlerin çoğu karşımaydı

- Ne yapıyordunuz ! o can çekişirken napıyordunuz ! dedim

- Askeriyede keyif mi çatıyordunuz çaymı içiyordunuz ! bu gün bir kız daha babasız kaldı bu ne demek biliyormusunuz ! Sizin göreviniz korumaktı ama siz savunmayı bile beceremediiniz ! dedim

- Leyla dedi albay " yeter "

- yeter ? dedim " Albayım-"

Bu yaptığım iyi olmamıştı

- komutan Leyla dedi albay " acına veriyorum bir daha olmasın'

Acım git gide ikiye katlanırken albaya mahcup bakışlar attım

Bölüm sonuu

lütfen oy verin okunma sayım artıyor ama oy vermeyi unutuyorsunuzz