10 gün sonra……..
Hastaneden çıkalı on gün olmuştu ve o , on gün içinde çok şey olup bitti mesela ; Gülseren’in öldüğünü öğrendim o babam olacak şerefsizin ülkeden kaçtığını , o bombalı eylemin aslında beni kaçırmak için yaptıklarını ve bir sürü asker benim yüzümden yaralanmıştı , hastaneden çıkmadan önce Volkan ile birlikte tek tek yaralı askerleri ziyaret edip, öyle çıktık hastaneden çok şükür önemli bir şeyleri yoktu. Eve geleli daha iki gün olmadan tim bir yandan Elif abla bir yandan devamlı beni sıkıştırıyorlar, ‘neymiş yanımda bomba patlamış , yok nasıl başım dönmezmiş ’ gına geldi şu iki günde Volkan’a söylesem ‘sevgilim onlar seni düşünüyorlar sabret ’ keyfi yerinde tabi hoşuna gidiyor beni böyle görmek ama şu yataktan kalkayım ben ona neler yapacağım neler. Kapının tıklanmasıyla elimde ki kitabı komidinin üzerine bırakarak Elif ablanın elinde tepsi ile içeri girişini izledim. Atilla abi onun gibi bir kadına sahip olduğu için çok şanslıydı, gerçekten güzel bir kadındı o sarı uzun saçları , güzelliğine güzellik katan çilleri , elaya çalan gözleri gerçek bir oyuncak bebek gibiydi , ve mükemmel bir kadındı.
Elif abla elinde ki tepsiyi kucağıma bırakarak “bu çorba bitecek Mehir hanım yoka odaya Volkan’ı yollarım ama o zaman ne olur bende bilmiyorum ” imalı imalı konuşarak odadan çıktı , en sevdiğim tavuk suyu çorbası , o kadar çok seviyorum ki ama bu limonsuz olmaz
Ahh ama bana kim limon getirec—Volkan’ın odaya girmesi ile düşüncelerim yarım kaldı tam da üzerine geldi “sen yemeğini yemiyor musun ? ” yatağımın kenarına oturarak burnumun ucunu sıktı , bu huyundan nefret ediyordum burnumu sıkması aşırı sinir bozucu ama o inadına her seferinde burnumu sıkar , “yiyeceğim ama bana limon getirir misin ?” tiksinerek bana baktı “bu çorbaya limon mu sıkacaksın gerçekten ” evet anlamında kafamı salladım “bazen sende mide yerine başka bir şey olduğunu düşünüyorum, bekle getiriyorum ” Volkan hızla limon alıp yanıma geldi , gerçekten çok hızlı hareket ediyordu onun hızına yetişmek gerçekten imkansız . volkan elinde ki limondan birkaç damla sıktı ama bu bana yetmezdi elinden limonu alarak daha çok sıktım , hem de çok sıktım bu çorba böyle içilirdi bol ekşili ,volkan elimde ki limonu alarak “Mehir yavaş abartmıyor musun acaba bu kadar limonlu olmaz ki ” bolca limon sıktığım çorbamı bir güzel karıştırarak içmeye başladım “asla bu çorba böyle içilir bol limonlu yoksa tadı olmaz .” İştahla çorbamı içerek tepsiyi Volkana uzattım “rica etsem mutfağa götürür müsün malum yataktan kalkmama müsaade yok da üsteğmenim ” elimden tepsiyi alarak kapıya yöneldi “ne zahmeti yatta dinlen ” oflayarak yataktan çıkarak yanına yaklaştım yavaş ve küçük adımlarla , her hareketimi dikkatle izliyordu her zaman “Volkan ben yatmaktan çok sıkıldım on iki gündür yatıyorum kocaman on iki gün ” kollarımı olduğunca açarak gösterdim ona , bu halime gülerek yine burnumu sıktı “ama yorucu olaylar yaşadın hadi yat ” ona daha da sokularak gömleğinin bir düğmesini elim ile oynamaya başladım “sende gelecek misin peki ? ” sorduğum soru karşısında burnundan nefes vererek gülmeye başladı , ağırca yutkunarak üzerime eğildi “bu bir teklif mi yoksa öğretmenim ? ” tek kaşını kaldırarak sormuştu bu soruyu , şu an ne kadar tatlı göründüğünün farkında olsa eminim bir daha asla bunu bir daha yapmazdı , “diyelim ki, teklif ne yapacaksın üsteğmenim ? ” elindeki tepsiyi sıkıca kavrayarak kapıyı açtı “Cem buraya gel aslanım ” diye bağırarak resmen tüm evi inletti , Cem çok hızlı bir şekilde odanın önüne gelerek “buyurun komutanım” Volkan elindeki tepsiyi Cem’e uzatarak “bunu mutfağa götür Serkan’ı da buraya yolla ” Cem hızla tepsiyi alarak odadan uzaklaştı Serkan gelince kapının önünde birkaç dakika konuştuktan sonra Serkan gitti , Volkan kapıyı kapatarak tekrardan yanıma geldi “nere de kalmıştık Mehir hanım ? ” göleğinin düğmelerini yavaşça açarak üzerime gelmeye başladı “Vo_Volkan ne oluyor Serkan’la ne konuştun ? ” gömleğini tamamen üzerinden çıkararak oda da bir köşeye fırlattı “hepsini gönderdim şu an evde tekiz ” şaşkınlıkla gözlerimi açarak “ne yaptın Volkan bizi çok yanlış anlayacaklar” beni tamamen duvarla arasına sıkıştırarak ellerimi tek eliyle başımın üzerinde sabitledi “belki de onların yanlış anlayacağı şeyler yapacağızdır ? ” ani bir hareketle yerlerimizi değiştirdi , bu sefer o benim duvarla aramdaydı , artık ne olacaksa olacaktı ben kaşınmıştım , zaten çok özlemiştim onu . Daha fazla sabredemeyerek ondan önce hareket ederek dudaklarımızı birleştirdim anında bana karşılık vererek , bir elini belime diğer elinde enseme yerleştirdi , soluksuz bir öpüşmenin ardından zorda olsa dudaklarımız bir birinden ayrıldı , kızarmış yanakları ve şişmiş dudakları ile bana resmen şehveti sunuyordu, ağır adımlar ile geri geri giderek beni yatağa yatırdı , üzerimde ki yerini de alarak adeta boynuma gömüldü , yine aynısını yapıyordu kendine ait izler bırakıyordu ve ben bunu çok seviyorum . Yavaşça ilk önce çeneme sonrada dudaklarıma küçük bir öpücük kondurduktan sonra “Mehir” ağırca yutkunarak cümlesini devam ettirdi “asla seni zorlamak istemiyorum , böyle bir şey asla yapmam biliyorsun değil mi ?” Hızla kafamı salladım tabi ki biliyordum elimi bile tutarken benden izin istiyordu asla böyle bir şey düşünemem, dudaklarımızı hizalayarak “tabi ki biliyorum ama istiyorum Volkan ” Volkan kararmış gözler ile bana umut dolu bakarak tekrardan dudaklarımızı birleştirdi , artık ne olacaksa olacaktı zaten çok bile beklemiştik. Elleri tekrardan vücudumda keşfe çıkar gibi dolanmaya başladı artık öpüşleri daha sert ve daha istekliydi, dudağımı ısırması ile ağzımdan küçük bir çığlık kaçtı bu boşluğumdan yararlanarak dilini ağzımın içine yolladı , zaten işin içine dil girmişse buradan geri dönüş olamaz . üzerimden biraz havalanarak tişörtümün eteklerinden tutarak bir hamlede üzerimden çıkararak odada bir yere fırlattı , titrek bir nefes vererek tekrardan beni yatağa yatırdı altımda sütyen yoktu ve şu an adını karşısında yarı çıplak duruyordum , kafasını geriye atarak derin bir nefes verdi “beni gerçekten delirtiyorsun Mehir , neden sütyenin yok ? ” anlık gelen utanma ile ellerim ile göğüslerimi kapatmaya çalıştım “yatarken beni rahatsız ediyor ” kapatmaya çalıştığım ellerimi tutarak yatağa sabitledi , “Mehir çok zorlanıyorum kendimi tutamamaktan korkuyorum ” artık karşısında böyle durmaya alışmıştım o utangaçlıktan eser kalmamıştı ani bir cesaretle ellerimi kemerinin üzerine attım “kendini tutmanı isteyen kim Üsteğmenim ” sonradan çok utanacağım o cümleyi kurmuştum evet ben bir deliyim , asıl şimdi mahvoldum asıl şimdi elinden kurtulamam, ellerim titreyerek kemerini açmaya çalıştım ama ellerim o kadar çok titriyordu ki resmen benden bağımsız hareket ediyorlardı elimi nereye koyacağımı bile bilmiyorum , Volkan benden önce davranarak kemerini çıkardı ardından pantolonunu da çıkararak onu da herhangi bir yere fırlattı , ellerimi az önce yaptığı gibi yine başımın üzerinde sabitledi ama bir farkla bu sefer kemeri ile bağladı ellerimi “çok sıkımı acıtıyor mu bileklerini ?” cevap veremeyecek kadar artık kendimden geçtim , kafamı sallayarak onu cevapladım “seni çok seviyorum her şeyden çok , söz veriyorum canını yakmayacağım tamam mı bebeğim sakın korkma ” korkmuyordum ki zaten nasıl korkardım ondan , yine kafamı sallayarak onu cevapladım tekrardan üzerime eğilerek , dudaklarımdan başlayarak göbeğime kadar öptü eşofmanımı belinden tutarak yavaşça benden ayırdı onu da bir yerlere fırlattı , oda gerçekten savaş alanına dönmüştü , sadece karşısında iç çamaşırım ile kalmıştım oda üzerimde çok durmayacaktı eminim ki yanılmadım onu da ağır ağır yavaşça üzerimden çıkardı , artık karşısında anadan doğma çıplaktım ama asla utanma belirtisi filan yoktu bende , Volkanda kendi iç çamaşırını çıkararak her şeyi eşitledi , ikimizde şu an anadan doğma çıplaktık ve evet şu an korkmaya başladım çünkü onun şeysi nasıl desem gereğinden fazla büyüktü , tekrardan üzerime eğilerek gerdanımı öptü , daha şimdiden çok terlemişti terleri damla damla boynuma düşüyordu “Mehir eğer korkuyorsan yada istemezsen seni asla zorlamam , benden korkmanı istemiyorum ” hemen kafamı salladım asla korkmak “Volkan bu hayatta korkacağım en son kişi bile değilsin ayrıca istiyorum lütfen …” Titrek bir nefes vererek beni onayladı bağlı ellerimi çözerek sırtına koydu “ellerin asla buradan aşağı inmesin sevgilim” yutkunarak kafamı salladım evet başlıyoruz . Dudaklarımızı tekrardan birleştirerek yavaşça kendini ittirdi ani gelen acıyla tırnaklarımı sırtına geçirdim, gerçekten de çok acıyordu ama güzel bir acı biraz daha ileri giderek durdu “iyi misin canın çok yanıyor mu ? ” Az öncekine nazaran daha çok terlemişti yüzü, boynu ve göğsü kıpkırmızı olmuştu gerçekten de kendini çok sıkıyordu “biraz ama geçti ” istediği cevabı alarak yavaşça hareket etmeye başladı , canım o kadar çok yanmıyordu artık alışmıştım , her hareketinde istemsizce ağzımdan inlemeler kaçıyordu , sesimden etkilenerek daha da hızlanmaya başladı , tek bir vücut olmuştuk , o beni tamamlıyordu bende onu resmen birbirimiz için yaratılmıştık , içimden çıkarak yatağa kendisi yattı “şimdi sıra sende bebeğim ” arsızca gülümseyerek kucağına çıktım gece baya uzun sürecek anlaşılan , Volkan belimden beni destekleyerek kucağında zıplamaya başladım bu sefer kontrol benim elimdeydi , dakikalarca süren işlemimin ardından Volkana sarılarak kucağına yattım “yoruldum ” sesim o kadar çok yorgun çıkıyordu ki ben bile zar zor duydum sesimi , Volkan beni tekrardan yatağa yatırarak üzerimde ki yerini yine aldı dudaklarıma yapışarak sömürürcesine öpmeye başladı hareketleri o kadar çok hızlıydı ki ona yetişemiyorum bu sefer göğüslerime yönelerek sızlayan göğsüme aynı işkenceyi yapmaya başladı bu sefer gerçekten çok acıyordu “Volkan dur canımı acıtıyorsun” Volkan anında durarak “özür dilerim bebeğim ” Volkan hızını artırarak daha da hızlandı bu canımı çok yakıyordu “Vol-Volkan dur ahh volkan acıyor ” ne dersem diyeyim asla durmadı beni duymuyordu aksine daha da çok hızlandı, son vuruşlarını da yaptıktan sonra artık sona yaklaşmıştık sesli bir çığlık ile tamamlandık . Volkan yorgun düşen bedenini yan tarafıma atarak yanıma uzandı kollarını açarak beni yanına çağırdı, nefes almaya bile mecalim kalmadı Volkan telaşla yataktan kalkarak hemen yanıma geldi “Mehir iyi misin , çok mu canını yaktım ?” Bu telaşlı haline gülerek “biraz ama çok güzeldi tekrarını isterim komutanım” çapkınca gülerek üzerimizi örttü “her zaman emrinize amadeyim öğretmenim” üzerimizi örtene kadar üşüdüğümü bile anlamamıştım beni kendine çekerek sıkıca sardı “hadi gel seni yıkayalım sonra uyuyalım ” Beni kucağına alarak odada ki banyoya girdik suyu ayarlayana kadar kendi soğuk suyun altında durdu bana bir damla bile gelmesine müsaade etmedi , gerçekten de bebekler gibi seviyordu .
Saçlarımı ıslatarak eline şampuanımdan döktü saçlarımı güzelce köpükleyerek yıkadı sonrada tüm vücudumu yıkayarak saçlarımı havluya sardı bornozumu da giydirerek , banyodan çıktık beni koltuğa oturtarak yatağın üzerini değiştirdi , tekrardan beni kucağına alarak yatağa yatırdı şu ana kadar bir adım bile atmamıştım , “beni burada bekle hemen geleceğim ” alnımı öperek o da banyoya girdi sekiz ..sadece sekiz dakika içinde banyodan çıktı beline sarılı havlusu ile tam bir yunan tanrısını andırıyordu , karın kasları üzerinden süzülerek havluda kaybolan damlalar işte tam da o damlalar olmak istedim kafamı başka tarafa çevirerek “dolabımda sana aldığım giysiler var onları giy yoksa hiç iyi şeyler olmayacak Volkan” Volkan çapkınca gülerek dolabıma yöneldi ona aldığım giysinin altını alarak giydi , bana da geceliklerimden birini alarak yatağa yanıma oturdu , inanmaz gözlerle ona baktım “gerçekten mi Volkan o kadar giysinin içinde civcivli gecelik mi ? ” kafasını sallayarak bornozumun iplerini çözdü üzerimi giydirerek , makyaj masamın üzerinden kurutma makinesini alarak güzelce saçlarımı kuruttu “evet Mehir hanım Volkan Bozkurt spa’sı burada sona ermiştir, ama her zaman hizmetinizde” Saçlarımı tarayarak ördü “başka kimlere hizmet veriyor bu spa ? ” kafamın üzerine buse kondurarak “sadece size özel ” yatağın içine girerek beni de kendine çekti , ona sımsıkı sarılarak kafamı boynuna gömdüm “Volkan ” mırıltılı sesler ile beni cevapladı “seni çok seviyorum biliyorsun değil mi ?” saçımdan derince nefes alarak “biliyorum bebeğim bende seni çok seviyorum ama artık uyumamız lazım yarın ikimizde işe gideceğiz ” kollarımı ona sıkıca dolayarak kendimi uykuya bıraktım gerçekten de günler sonra ilk defa rahat bir uyku uyuyacaktım .
Sabah yüzüme değen dudaklar ile zorda olsa uyandım “kalk bakalım uykucu kahvaltı vakti” Volkan elinde tepsi ile başımda dikiliyordu “ya sen sabah sabah kalktın bana kahvaltımı hazırladın” tepsiyi kucağıma bırakarak “evet hazırladım beğendin mi ? ” Şu an o kadar çok merak ediyordu ki bunu hızla kafamı salladım “bayıldım her şey çok güzel görünüyor ellerine sağlık aşkım” Volkan da yanıma oturarak güzelce kahvaltımızı yaptık , ikimizde işe gitmek için hazırlanmaya başladık telefonuma gelen bildirim sesi ile telefonumu şarjdan alarak gelen mesaja baktım , yaşadığım şokla hızla Volkana koştum ama yoktu “Volkan neredesin ” deli gibi evin içinde onu arıyordum , elinde beresi ile koşarak yanıma geldi “Ne oldu Mehir ? ” hızla telefonumu açarak ona gelen mesajı gösterdim “bak annem yaşıyor annem hayatta ölmemiş” Volkan şaşkınca bana bakarken bilinmeyen bir numaradan çağrı geldi kararsızlıkla Volkana baktım beni onaylayarak çağrıyı açtım , ilk başta karanlık olsa da annemi gördüm makineye bağlıydı sonra yanında hemşire bir kız yanılmıyorsam ve kadraja iki kişi girdi . Babam ve Gülseren…nasıl olur ama Gülseren ölmüştü .. “canım kardeşim nasılsın bak burada kim var annen ve ” babam annemin yanına giderek alnından öptü Gülseren’de anneme yaklaşarak ona beni göstererek sonra hemşire kızı gösterdi “kız kardeşin Zeynep merhaba desene ablana Zeynep” ve babam telefonu eline alarak “48 saatin var Mehir yoksa ilk önce anneni sonrada istemese de zorla yaptığımız kız kardeşin Zeynep ölecek ve senin yüzünden ölecekler o belgeleri bana getir ” ve telefon kapandı ne ara ağlamaya başladım bilmiyorum ama şu an hayatım alt üst olmuştu Volkan elimden telefonu alarak “okulu boş ver karargaha gidiyoruz , ne olursa olsun onları alacağım ve sana getireceğim Mehir tamam mı? ” belli belirsiz kafamı sallayarak hızla evden çıkıp otogara indik tüm tim buradaydı Volkan time dönerek “Gülseren ölmedi gözünüzü dört açın karargah dışında kimseyle irtibat kurmayın anlaşıldı mı ” hepsi şaşkınca bize bakarak “Emredersiniz komutanım” diyerek herkes arabalara bindi .
Okur Yorumları | Yorum Ekle |