Ben asil aktaş siz en son bu hikayeyi okudunuzda 16 yaşındaydım şuan ise 23 yaşındayım o kötü günün üstünden tam 7 yıl 9 gün geçti peki şuan nerdeyim napiyorum hemen söyliyim
Uçakğı kaçırıyorum sabah geç uyandığım için evden pijamalarımla çıkmıştım üstüme bir hırka alıp kendimi dışarı atmıştım ayağıma bir ayakabı bile giymimiştim hayır hangi akılla sabahın 6 'tısına bilet alıyorsunki
Benim gören bir daha bakıyordu ben olsam bende bakardım havalimanının içinde elinde bir valiz üstündeki ayıcıklı pijama ayağı çıplak muhtemelen saçları dahılmiş koşturan birine ben olsam bende bakardım
Allahtan yetişmiştim uçağa bindimde de yine tüm gözler beni bulmuştu hayatımın en rezil günü olarak tarihe geçsin lütfennn
Koltuk numaram E18 di
Galiba bulmuştum E18 emin olmak için bir daha baktım bir daha baktım evet E18 burasıydı ayı resmen koltuğa oturmuş azıcık geç kaldık sadece yinede kibar olmak adına" Pardon beyfendi yerime oturdunuz galiba"
Kapşonu kapalı kafası cama dönük olan kutup ayısı galiba beni duymazlıktan geliyordu
"Pardon beyfendii "
Allahım çıldırcamm bir şeydi düzgün gitsin
Adama yaklaşıp hafifçe omzundan dürttüm "uyansana be adammm"
Adam kopşunu indirip yüzünü bana çevirdi
Bismillah kutup ayısı demiştimya cık değil uyuyan yakışıklı bu
"Bir sorunmu var hanfendi"
Sesine kurban
Ne diyorum ben ya asil kendine gel
" Evet var beyfendi yerime oturmuşsunuz"
Adam baştan aşağı beni süstü dudakları hafif kıvrıldı " burası E18 benim yerim " dedi arka cebimde olan bileti çıkarıp adama verdim " karıştırmadığıniza eminmisiniz E18 benim yerim çünkü"
Neye güldünü bilmiyorum ama gülüşü büyüdü " sayı saymayı ilk okulda öğrendinizi düşünüyorum.... E18 değil E19 yeriniz" Adam bileti bana doğru uzattı emin olmak için alıp birde ben baktım E19 rezil olmuştum
Adam cam kenarında oturuyordu yanındaki koltukta ise bir sırt çantası vardı sırt cantasını alıp oturmam için yer açtı gözleriyle koltuğu işaret etti uçak kalkmak üzereydi oturdum bende
Adamın bakışlarını üstümde hissediyordum ama ben o sıra kemerini bağlama derdindeydim yan tarafta bir hareketlilik oldu " İzin varmı" kafamı ona çevirip baktım neyden bağsediyordu
Bir anda üstüme doğru eğilip kemerini bağladı sonra ayağındaki ayakkabıları çıkarıp benim önüme itti
" buna gerek yok " bende yerde duran ayakkabıları geri ona ittim
" ben gerek gördüysem gerek vardır giy" oda geri ayağıyla benim önüme itti
Canıma minnet kendisi bilir bir tanesini ayağıma geçirdimde ayağım içinde kayboldu ikincisini giymeden önce alt tabanına bakıp kaç numara olduna baktım yuhhh 44 mü benim 36 numara ayaklar yok oldu ayakkabının içinde
Uçak kalkmıştı yaklaşık bir saatlik bir yolculuktan sonra uçak iniş yaptı yolcular tek tek çıkarken benden önce kemerimi yanımdaki beyfendi açtı sonrada kendi kemerini açtı
İkimizde uçaktan inmek için ayağa kalktığımda şaskinca ona baktım birader senin boy kaç adamın yanında oyuncak bebek gibi kaldım hayla ayağımda olan ayakabilara baktım bunların içinde yürümem bir mucizeydi " şey ayakkabıları" dedim sözümü kesen o oldu " dursun sende "
" e sen "
"Sorun yok bücür hadi yürü "
"Bücürmü ben kısa değilim beyfendi siz çok uzunsunuz bilmem farkındamısıniz"
Yine güldü
İçim eridi
Gülünce gözleri kısıliyordu
Önden ben arkamdan o uçaktan çıktık valizlerimizi alıp havalimanınin çıkış kapısına geldik saygı değer abilerimden biri gelip alcanı söylemişti ama görünürde kimse yoktu " araban varmı "
" abim gelcek " etrafa bakarak yanıtladım ama hissediyordum o bana bakıyordu
Etrafta birden küçük çocuk sesi duyuldu
" halaa"
"Halaa"
İkizlerim Atlas ve derin Hakan abimin çocukları
Bana doğru koşan çocukların boyuna gelmek için dizlerimin üstüne çöktüm " ballı böbreklerim gelmi gelmiş beni almaya "
İkisinde sarılıp öptüm
"Hala biliyormusun ben artık ayakkabımı kendim giyiyorum " dedi Atlas derinde ona çatık kaslarla bakıp
" bende giyiyorum kendim hala" dedi ikisininde yanana sulu bir öpücük bırakıp " aferin benim ballarıma"
Hakan abim az ileride duruyordu yanımdaki beyfendiye doğru döndüm hafif bir tebessümle bize bakıyordu " Tesekür ederim size bir ayakabi borcum olsun"
Hafif kafa salayıp gitti bende ikizlerin elini tutup abime doğru gittim
" abimmn" kollarımı abime dolarken o ellerini belime doladı
.....
Araba evin önünde durmuştu ikizler bizden önce inip eve doğru koştu bende inneceğim sırada kolumu tutan ellerle geri yerime oturdum
" kimdi o lavuk"
"Kim kimdi abi"
" yanındaki adam kimdi asil"
" ya bir insan hiçmi değişmez abi "
"Asil Asil asil"diyerek kafasını yavaşça sağ sola salladı
" ay abi bilirsin senle oturup tartışmayı çok isterim ama evden beni beklerler sen valizide al gel yoksa beni bilirsin" Hızlıca arabadan inip eve doğru koştum kapı zaten açıktı içeri girdin "ay helloooooo aktaşlar nasılsıniz "dedim
Meriç abim " oooo asil hanım gözümüz yollarda kaldı be abimn" Ardından gelip beni kucana alıp etrafında döndürdü
Egemen" abi dur ya bizde varız daha "
Beni kendine çekip oda sarıldı tüm aileyle tek tek sarıldık en sonda Hakan abimin eşi lale yengemle sarıldık
Hakan abim içeriye elindeki valizle girdi"ya bir insan hiçmi değismez" benim lafımı geri bana yollamıştı
Annem"eee hadi soraya ailecek bir yemek yiyelim"
Gökalp" bende bu anı bekliyordum kurt gibi açım"
Hep beraber masa oturduk kahkahayla sohbetle azıcık birbirimize bulaşmayla güzel bir yemek yedik uzun zaman sonra herkes bir arada ve mutluydu ama eksiktik Masanın başındaki sandalye hep boştu
BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN
BAYRAMA ÖZEL BÖLÜM GELDIII NASILDI
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
87.25k Okunma |
4.67k Oy |
0 Takip |
42 Bölümlü Kitap |