27. Bölüm seni severken neden yaptın

Gece boyunca hiç gelmemişti yine buz gibi odada dona kalmıştım onu beklerken yatakta uyuyakalmıştım sabah uyandığımda ilk hissettiğim şey her yerini tutulması ve buz gibi üşümemdı bütün gece gelmemişti nereye gitmişti peki bilmiyordum banyoya doğru ilerleyerek üstümü değiştirip aşağı inerim belki de aşağı inmişti ya da odaya hiç gelmemişti yoksa başka yerde mi uyumuştu ben neler düşünüyorum benim kocam evlendiğimizden beri yanında uyumamış hatta aynı yazdığa hiç baş koymamış bu nasıl bir evlilikti evlenmeden önceki hayatım bambaşkaydı sanki başka bir adamla nişanlıydım evlendikten sonra bambaşka bir adamla evlenmişim gibi geliyordu aşağı indiğimde herkes kahvaltıya inmişti kahvaltısını yapıyordu

​​​​​​

Yemek masasına ilk geldiğimde selin ve Fatma teyse' vardı ve oturmadan ilk sordugum şey "Fatma teyse' karan Ali nerde" derim annem ise "işe gitti kızım" der selin ise "sana söylemedimi sabaha kalktıgında" der ben ise ne diyeceğimi bilmeyip "uyandırmak istemedi herhalde" derim ve onlar gülerek karsılık veriri o sırada telefonum çalar annem arıyordu "alo anneciğim" gerek Fatma teyzenin gelinle müsaade isteyerek masadan ayrılıp bir köşeye gidelim "kızım nasılsın seni çok merak ettim iyimisin" der ben ise ne kadar değilim demem gerekse diyemiyordum ve gönderin nefes alıp "iyi mi anneciğim hatta çok iyiyim biliyor musun burası çok büyük bir yer merak etme mutluyum ben" derim zor zor olsada "Allah daha çok mutlu etsin inşallah ebeseydin kocama gitmeden önce bana uğrasaydınız" der ben ise "anne çok acil bir işi çıktı İstanbul'a dönmemiz gerekiyor yani geldiğimizden beri çalışıyor o yüzden kusura bakma" derim annem ise "ne kusuru anneciğim ne kusuru siz mutlu olun da yeter masal her şey yolunda değil mi kocanla" der ben ise istemesem de o an gözümden Bir Damla yaş kaçıp anneme belirtmemek için sesimi adeta boğazıma tıkıyordum "her şey yolunda Ayşe'ye hatta fazlaca yolunda anneciğim herkes çok iyi bana karşı Fatma teyze senin yerine hiç aratmıyor ama senin kadar değil be anne neyse e siz söyleyin ne yapıyorsunuz her şey yolunda mı babam gitti mi" derim annem ise "her şey yolunda kızım bildiğin gibi babam işte Yok daha gitmediler senin ve karan Ali'nin buraya gelip el öp meye kadar kalacakmış ne zaman geleceksiniz canım el öpmeye" der

Not: türkmenlerde bir adet vardır kızla erkek evlendikten sonra bundan yaklaşık bir süre sonra bütün sülalelerden yemeğe davet edilir ve ailecek yemek yerleri ne kızla erkek evlendikten sonra kızın evine gidip orada birkaç gün kalması gerekir karı ve kocanın.

"Bilmiyorum ki anneciğim ben söylerim karan Ali'ye müsait bir zamanda işlerinden fırsat bulursak geliriz" derim bir süre daha annemle konuştuktan sonra akşam olup Karan Ali'nin gelmesini beklerim ne kadar telefonunu arasam da açmıyordu herkes akşam yemeğine oturmuştu Fatma teyze endişeliydi o an telefonun mesaj düşer

"Beni kimse beklemesin sabaha kadar buradayım işlerim var"

Der mesajda beni sonra bekleyemezdim çünkü dün akşam yaptığı şey o kadar üzmüştü ki beni yani bir kaç kez sormama rağmen hala benden olan nefretinin neden olduğunu cevaplamıyordum ve bunu öğrenmek için akşama kadar zor dayandım sabaha kadar dayanamazdım "Fatma teyze karan Ali biraz geç ki gelecekmiş benden de yemeğe çağırıyor şirkete gidip onunla beraber yememi istiyor" giderim ağzında geveleyerek Fatma teyze ağzında gevelememe rağmen gülümseyerek "öyle mi tamam kızım tamam ben git hazırlan ben de şoföre söyledim seni bıraksın şirkete" der ben ise gülerek yukarı odaya doğru çıkıp hazırlandıktan sonra şirketin yolunu alırım arabadan inip şirkete doğru içeri girdiğimde sekretere doğru giderek "ben karan Ali'yle görüsüçektim ama " derim sekreter ise gözlerini bana kaldırarak "öyle mi randevunuz var mıydı" der ben ise "hayır ama ben onun eşiyim" dediğimde kahkaha atarak "hadi ya ben de onun sevgilisiyim ve sübhanallah" diyerek önüne döner ben ise çantamdan kimliğimi cıkartıp soy adımı gösteririm kadın ise korku ile ayağa kalkarak "çok özür dilerim masal hanım ben hemen karan beye haber vereyim " der bne ise "gerek yok odası nerde onu söyle" derim kadın ise eliyle gösterir ben ise o yöne doğru giderek karan Ali'nin odasını acıp içeri girerim içeri girdiğimde kotugunda oturmuş bir sürü evrak okuyordu "buse evrakları versene " der ben ise ses cıkarmadan beni görmesini beklerim basını kaldırdıgında. beni görünce şaşkınınkla ve sinirle ayağa kalkarak yanıma gelip kolumdan tutarak.

"Ne işin var senin burda hemen git" der ben ise kolumu çekerek "ben buraya konuş maya geldim karan Ali sen bana gelmeyince ben sana geldim" derim o an o ise sinirli bir tavrıyla "ne saçmalıyorsun yine masal dün yaptın şovunu bitti gitti bak bana " dediğinde bakması için kolumdan sıkaca tutup "bana bak benden sana kocalı bekleme arkadaşlık bekleme hata hiç bir şey bekleme o ev seni. Kocanın evi değil o ev senin hapis hanen duydun mu. Şimdi hemen köşke dönüyorsun" der ve beni hafif kapıya doğru iterek bana bakar ben ise gülümseyerek "tamam kocacım o zaman ben seni kapıp önünde bekliyorum sen işini bittir evimize gideriz" dediyip kapıyı acıp odadan çıkarım karan Ali ise arkamdan baka kalır odanın yanındaki moltuklardan birine oturup beklemeye baslarım ama odana hid cıkmaz ben ise bekle bekle ye uyuya kalırım sonra gecenin 3 gelirken bir elin koluma vurarak uyandırılmasıyal uyanırım "he.. işin bitti" derim karan Ali ise bana yorgun gözlerle bakıyordu gözleri moz mor olmuştu sanki gözleri zar zor acılıyordu gerçi benim gözümde zar zor acılıyordu. Elimi yanağ8na koyarak "gözlarin çok şişmiş çok çalıştın dimi" dediğimde karan Ali yanımdna kalkıp oflayarak yürümeye başlar ben is earkasından giderek arabaya binip eve doğru gideriz yolda giderken "çok calısıyorsun neden kadine bunu yapıyorsun" dedigimd ekran Ali "ben istemediğim bir sürü şey oldu bu bana zor glemez" lafı bana sokuyordu ben ise "neden zorunda kaldın" derim yine suzar "karan Ali bunu bilmeye hakım var söyle artık" dedigimd etine susar bu sefer daha fazla dayanamayıp "KARAN ALİ.." dediğimde firene öyle bir bazar ki öne doğru giderim arabadan sinile iner ben ise arkasına inerek "DUYMAK MI İSTİYORDU" DER BAĞIRARAK BEN İSE "EVET SÖYLE NEDEN YAPTIN NEDEN BENİM ASKIMI KENDİ OYNUNA ALET ETİN" derin karan Ali ise "çünkü sen olmasan bile annem beni başkasıyla evlendiricekti o olmasa baskası ve ben yılardır bunu duymaktan bıktım bende bana asık olna birrinin hayatı nasıl olur diye önüme ilk gelen kişi evet diyerek aslında evliliğin iyi değil kötü bir şey olduğunu göstermek istiyordum beni sevmek cehennemden daha acı bir işkence duydun mu" der ben ise bağırarak "a.. çok inandım gerçekten " derim gülerek karan Ali ise iki eliyle koluma tutarak sıkar ve "ister inan ister inanma sen aşık olduğun adamla evlenmeden sen içinde sevgi kılırtısı olmayan sadece sana nefreti vere bilen bir adamla evlendin" dediğin bu sefer cidiydi yüzümdeki şokla gözümden bir damla yaş akar ve yüzümdeki gülüme gider ve hiç bir şey demeden karan Ali yi orada bırakıp giderim arkama bakmadan sadece giderim.